TALAT YEŞİLOĞLU
tyesil@ekonomist.com.tr
Konuya ‘teknoloji’ boyutunu katarak devam etmek isterim. Geçen hafta Fujitsu Forum 2016’ya katılmak üzere Japonya’daydım. Türkiye’den katılan tek gazeteci olarak, dört gün boyunca, başta başkan Tatsuya Tanaka olmak üzere çok sayıda üst düzey yöneticinin sunumlarını, konuya yaklaşımlarını izleme fırsatı buldum. Öncelikle bunlardan çok yararlandığımı söyleyeyim. Edindiğim çıkarımlardan bazılarını sizlerle de paylaşmak istiyorum.
Birincisi, dünyadaki büyük şirketlerin gündeminde dijital dönüşümü doğru yönetebilme konusu ilk sırada yer alıyor. Herkes dönüşümün farkında ama nasıl yönetileceği konusunda ‘doğru mu yapıyoruz’ diye tereddütler var. Tereddütler, örnek vaka çalışmaları paylaşılarak giderilmeye çalışılıyor. Ne de olsa organizasyonların, iş yapış şekillerinin DNA’sı değişiyor.
İkincisi, nesnelerin internetinde büyük bir büyüme temposu var. Fujitsu gibi çok sayıda şirket bu alana yatırım yapıyor. Sağlık, tarım ve perakende sektörlerine yönelik çok sayıda ürün ve hizmet geliştirmeye çalışıyorlar. Rekabet çok fazla, yarıştan geri kalmanın bedeli de yüksek.
Üçüncüsü, sanayi 4.0 bütün dünyada konuşulmakla kalmıyor, günlük yaşama nasıl geçirileceğinin tartışmaları da yapılıyor. Sanayi 4.0’ın getirdiği kazanımlarının yanı sıra, çalışan sayısındaki azalmanın yaratacağı sorunların nasıl giderileceği üzerine de çözümler peşinde koşuluyor.
Dördüncüsü, ‘Yeni normal’ artık düşük büyüme. Gelişmiş ülkeler zaten düşük büyümeye alıştı. Ancak bizim gibi gelişmekte olan ülkeler henüz bu duruma ayak uydurmakta güçlük çekiyor!
Beşincisi ve en önemlisi demografi. Yaşlanan nüfus, çok sayıda gelişmiş ülkenin başına bela! Ciddi bir sorun yaşandığının farkındalar ve buna sürekli çözüm arıyorlar. Ancak henüz bulan yok! Biz ise gençliğimizle övünüyoruz ama bunun kalıcı olmayacağı da biliyoruz. Fakat bilmek şimdilik işimize gelmiyor.
Bu konuda Türkiye’ye en büyük fırsatı, iyi eğitilmiş gençlerin verdiğini tekrar anımsatmak istiyorum. Dünyada kabul edilen trendler gösteriyor ki, üniversite eğitiminde hem kalite düşüyor hem de eğitim için harcanan bedeller yükseliyor.
Genç arkadaşlara önerim, lütfen ama lütfen kendinize daha iyi yatırım yapın ve öne çıkmaktan zerre kadar çekinmeyin. İkinci kariyer dahil olmak üzere seçenekleri önünüze yatırın ve kendinizi daha mutlu ve başarılı bulacağınız alanlara el atın. Unutmayın, sizlerin enerjinize, motivasyonunuza ve yenilikçi bakışınıza ihtiyacı olan şirketler, sizleri çok beklemeyecek. Siz hazırsanız onlar da hazır olacak...
İyi bir hafta dileklerimle...
