Bist 100
10336,5
0%
Bist 100
Dolar/TL
32,27
0,0053%
Dolar/TL
Euro/TL
34,6714
-0,1047%
Euro/TL
Euro/Dolar
1,0744
-0,0828%
Euro/Dolar
Altın/Gram
2404,38
0,15%
Altın/Gram
Piyasaları
İncele
USD/TRY
Döviz Çevirici
TRY
USD
EUR
Hesapla

Dijitalleşmeyle yeni normale dönülüyor

04 Temmuz 2020
Dijitalleşmeyle yeni normale dönülüyor
Koronavirüs salgını, tüm yaşamımızı ve iş yapış şekillerimizi değiştirdi. Kademeli olarak normalleşme sürecine girdiğimiz bu dönemde hayatımıza 'yeni normaller' şekil vermeye başlayacak.
BURCU TUVAY
btuvay@ekonomist.com.tr

Bu; alışverişten sosyal hayatımıza, ofis ortamlarımızdan ulaşıma kadar her şeyi etkileyecek. Yaşadığımız bu olağanüstü dönem, eğer sağlam bir altyapınız varsa ve güvenliği sağlayabiliyorsanız, uzaktan çalışmanın, online toplantı ve etkinlik yapmanın mümkün olduğu kanıtlandı.

Her ne kadar birçok ülkede normalleşme süreci başladıysa da eskiye dönmek kısa ve orta vadede pek mümkün görünmüyor. Çok sayıda insanın fiziksel olarak bir araya gelerek etkinlik izleyebilecekleri günlere daha çok var. Dijitalleşme uzun zamandır hayatlarımızın bir parçası.

COVID-19 ile mücadele kapsamında evlerimizde kalırken sevdiklerimizle görüşmelerimiz, sosyal hayatla bağımız, sanatsal etkinliklere katılımımız ve kişisel gelişimimiz hep online etkinlikler ile oldu. Bu durum hepimize yeni bir çalışma sistemi, yaşam pratiği kazandırdı.

DİJİTALLEŞMENİN ÖNEMİ ARTTI

Bu süreçte her sektörde dijitalleşme daha da önem kazandı ve deneyimlerimizi daha da zenginleştirdi. Online alışverişe dair çarpıcı sonuçlar yaşandı. Örneğin daha önce cüzdanda duran ve hiç kullanılmayan milyonlarca kredi kartının, ilk defa bu dönemde kullanılmaya başladığını gördük.

Her yaştan kullanıcı, e-Ticaretin sağladığı kolaylıkları bu dönemde keşfetmeye başlamış görünüyor. Biz de kapak haberimizde dönüş sürecinin sektörler üzerindeki etkisini ve bu kapsamda yapacakları çalışmaları araştırdık.

10 KİŞİDEN 4'Ü EVDEN ÇALIŞACAK

RE-SET Workspace pandemi sonrası yeni dünyanın yeni insanı için iş hayatının nasıl değişeceğini ve bu değişimin mekansal etkilerinin ortaya konduğu bir araştırma yayınladı.

Araştırmanın sonuçlarına göre, salgın sonrası dönem için çalışanların yarısı ofise geri döneceğini düşünürken; her 10 kişiden 4'ü bir süre daha evden çalışılacağını öngörüyor.

Diğer yandan yaklaşık her 10 çalışandan 6sı, 6 ay içerisinde hayatın normale döneceğini düşünürken, azımsanmayacak bir bölüm de (yüzde 35) bu sürecin 6 aydan fazla süreceği düşüncesine hakim.

Araştırmaya göre salgın sonrası dönemde çalışanların yüzde 52'si bir süre daha evden çalışılacağını düşünüyor. Ofise döneceğini düşünenlerin oranı yüzde 48 iken evden çalışmanın kalıcı olacağını düşünenlerin oranı yüzde 16, bir süre daha böyle devam edeceğini düşünenlerin oranı ise yüzde 39 olarak belirtildi.

EVDEN YEMEK GETİRİLECEK

Salgın sonrası iş yerine ulaşım konusunda büyük değişikler planlanmasa da toplu taşıma ya da şirket servisi yerine, özel araç tercihi, bir nebze daha artacak görünüyor.

Covid-19 süreci sonrası, çalışanlar iş yerlerinde evden getirdiği yemeği eskiye nazaran çok daha baskın şekilde tercih etmeyi planlarken; ofis dışı kafe, restoran tarzı yerlerin tercihinin azalacağı görülüyor.

Covid-19 öncesinde evden yemek getirip yiyenlerin oranı yüzde 13 iken, Covid-19 sonrasında bu oran yüzde 49'u bulacağı öngörülüyor.

BEKLENEN ÖNLEMLER

Araştırmaya göre çalışanların sadece yüzde 36'sı şirketinin salgın sonrası çalışma koşulları için aldığı önlemler olduğunu belirtiyor.

Ofis binalarındaki asansör kullanımının düzenlenmesi ve bina giriş çıkışlarında ateş ölçümü yapılması, salgın süreci sonrasında çalışanların en çok olması gerektiğini düşündüğü önlemler oluyor.

Toplantıların normalleşme döneminden sonra da online olarak devam etmesi çalışanların, ofis içi sosyal alanlar konusunda beklenen konuların başında geliyor.

Ofis içi çalışma düzeni konusunda, öncelik verilmesi gerektiği düşünülen tedbirler arasında ofislerin düzenli dezenfekte edilmesi, fiziksel mesafeye uygun oturma düzenleri, evden çalışmaya imkan verilmesi ve maske-eldiven-el dezenfektanı gibi ürünlerin temin edilmesi en çok üzerinde durulan önlemler oluyor.

MARKETLER CEBE GİRDİ

Koronavirüs salgının getirdiği en büyük dönüşümlerden biri de kuşkusuz market alışverişlerinde yaşandı. Özellikle mobil alışveriş artarken, marketler de kendi içlerinde dönüşüme gitti. Örneğin Migros, dijitalleşmeden faydalanarak ürünleri daha uygun fiyatlarla müşterilerilerine ulaştırmaya çalışıyor.

Bu sayede satın almanın ilk adımından başlayarak, online kanallarda ve mağazalarda kullanılan teknolojilere kadar dijitalleşmeyi artırarak maliyetleri optimize ediyor.

Migros Sanal Market ile taze ürünler dahil tüm siparişleri müşterilerin adreslerine teslim ediliyor. Hızlı teslimat modeliyle öne çıkan Migros Hemen'in hizmet sunduğu mağaza sayısı da yüzde 50 artırıldı.

Migros yetkilileri, online operasyonlarda evlere teslim sipariş sayısının Sanal Market'te dört kat, kendi online operasyonları bulunan Macrocenter ve Tazedirekt'te ise 6-7 kat arttığını ifade ediyor. Bu süreci dengelemek için 5 bin kişilik ek istihdam sağlandı.

Ayrıca alışverişte teması minimuma indiren, Mağazadan Teslim seçeneği hayata geçirildi. Müşteriler Migros Sanal Market web sitesi ya da uygulamasından yaptıkları alışverişin ödemesini online olarak yapıyor ve istediği saat aralığında, seçtiği mağazadan ürünlerini teslim alıyor.

Bunlara ek olarak, eve teslimde 9:15-12:15 saat aralığında 65 yaş ve üzeri müşterilerin tüm ürünleri, servis ücreti alınmadan kapılarına kadar ulaştırılıyor. Bu uygulamalar ile Migros Sanal Market'ten alışveriş yapan 60 yaş üstü müşteri sayısı yaklaşık üç kat arttı.

MASKESİZ MÜŞTERİ ALINMAYACAK

COVID-19 salgınının ülkemizdeki etkisinin yavaşlamasıyla birlikte, her sektörde olduğu gibi gıda sektöründe de yasal prosedürlerle kontrollü sosyal hayata geçiş başladı. Ancak, mart ayından bu yana salgının hayatımızda yaratmış olduğu büyük değişimler, yeni normalde de kalıcı izler bırakmaya devam edecek.

Bu anlamda, önümüzdeki süreçte paket servis ve temassız teslimata olan talebin devam edeceği ifade ediliyor. Bir yandan paket servis altın çağını yaşarken diğer yandan restoranlarda yeniden tedbirli bir şekilde misafir ağırlanmaya başlandı. TFI TAB Gıda Yatırımları CMO'su Sinan Ünal, önümüzdeki süreçte de bu hassasiyetin devam edeceğini söylüyor.

Ünal, "Oturma alanlarında ve bizim sektörümüz gibi self-servis hizmet veren işletmelerde 1,5-2 metre aralıklar oluşturulacak. İçeriye maskesiz müşteri alınmayacak ve müşterilerin ateşleri restoran girişlerinde ölçülecek. Teması minimumda tutacak şekilde hizmet vermek artık hayatımızın bir parçası olacak" diyor.

OFİSLERDE İKİ METRE KURALI

Koronavirüsten korunma amacıyla evden çalışma sistemine geçen firmalar yavaş yavaş ofislerine dönmeye başladı. Ancak tüm süreç boyunca alınan tedbirleri sürdürmek bu aşamada oldukça önem taşıyor. TürkGüven CEO'su Alp Timurhan Çevik, "Virüsün bulaşma riskini ortadan kaldırmak için uzaktan çalışma sistemine geçen firmalar, kontrollü bir şekilde normalleşme dönemine geçiş yapıyor.

Ancak bu süreçte de tedbiri elden bırakmamız gerekiyor. İşveren ve çalışanlar temel hijyen kurallarına dikkat etmeli ve sosyal mesafelendirme işyerlerinde mümkün olduğu kadar sağlanmalı" diyor.

Sosyal mesafenin işe dönüş sürecinde en önemli nokta olduğunu belirten Çevik, "İşyerindeki herkesin en az 2 metre mesafe kuralını sürdürmesi gerekiyor. Aradaki mesafe, teması ortadan kaldırabileceği gibi solunum yolu damlacıklarıyla virüsün diğer kişilere bulaşmasını da önlüyor" diye konuşuyor.

BİREYSEL SEYAHAT ARTACAK

Koronavirüs salgınıyla birlikte ulaşım alışkanlıkları da değişti. Pandeminin ilk anlarından itibaren insanlar ihtiyaçlarını görebilmek için ofislere gelmek yerine adreslerine araçların getirilmesini tercih etti. Şehir içindeki mobilite ihtiyaçları için haftalık ve aylık kiralamalara yöneldi.

Özellikle aylık kiralamada geçen yıla göre yüzde 60'a varan artışlar yaşandı. Yani, araç sahipliği ve kişisel araç kullanımı yeniden popüler oldu. Yeni normalin araç sahipliği ve ulaşım süreçlerindeki alışkanlıklarını değiştirecek mobilite ihtiyaçları ortaya koyduğunu belirten Enterprise Türkiye CEOsu Özarslan Tangün, pandeminin ardından insanların gerek şehir içi gerekse şehirlerarası her türlü toplu taşımaya olan talebinin hızla azaldığını vurguluyor.

SESLİ KİTAP PAZARI BÜYÜYOR

Korona virüs sürecinde öne çıkan alanlardan biri de sesli kitap pazarı oldu. Deloitte'ın tahminlerine göre 2020 yılında küresel sesli kitap pazarı yüzde 25 büyüyerek büyüklüğü 3,5 milyar dolara çıkacak. 2020'de büyüyen sektörler kervanına katılması beklenen sesli kitap indirme sayılarında Türkiye'de ise yaklaşık yüzde 20 seviyelerinde artış olduğu düşünülüyor.

Dünya genelinde 6 milyon üyesi olan Audioteka Türkiye'nin Genel Müdürü Göktuğ Okan Oğuz, Audioteka olarak hem bu farkındalığı artırmak hem de Türkiye'de sesli kitap pazarını büyütmek istediklerini anlatıyor.

Oğuz, "Türkiye'nin önde gelen yayınevleri ile her geçen gün işbirlikleri geliştirmeye devam ediyoruz. Yakın zamanda İngilizce, Fransızca, Almanca ve Rusça sesli kitapları da sistemimize ekleyeceğiz. Bu işbirlikleri ve farklı içeriklerimizle Türkiye sesli kitap pazarının hızlı büyümesine katkı sağlıyoruz" diye konuşuyor.

PAKET EV YEMEKLERİNE İLGİ ARTTI

Bu dönemin en çok etkilediği alanlardan biri ise yeme içme alışkanlarımız oldu. Ofislerde yemek yeme şekli dönüşüyor. Her ne kadar yapılan araştırmalar, dışardan yemek siparişi verme konusunda güvensizlik olduğunu gösterse de, hijyen koşullarına uygun olarak üretim ve paketlemeyle müşterilerine ulaşan şirketlere ise talep arttı.

Bu alanda hizmet vermek üzere 4 yıl önce kurulan Meal Box'ın CEO'su Murat Demirhan, "1 aylık kısa bir sürede yeni abonelik başvurularında iki katı oranında artış kaydettik. Müşteri iletişim merkezimize gelen çağrılarda ve site trafiğinde de 3-4 katı artış yaşadık. İş yerlerine geri dönüşle birlikte paketli yemeğin pazarda büyüyeceğini söyleyebiliriz" diyor.

EY TÜRKİYE SAĞLIK VE YAŞAM BİLİMLERİ SEKTÖR LİDERİ, EY ORTA, GÜNEY VE DOĞU AVRUPA SAĞLIK SEKTÖRÜ KIDEMLİ DANIŞMANI T. UFUK EREN

"TELE-SAĞLIK HİZMETLERİ YAYGINLAŞACAK"
"Nisan ayı ortasında insanların Covid-19 dışı rahatsızlıklar için hastaneye gitmekten kaçınacaklarını düşündüğümüzü belirtmiştik. Bu hala devam ediyor ve bununla ilgili hastaneler birtakım çözümler üretmeye başladı.

Bunun orta vadede ekonomi üzerinde ciddi bir etkisinin olacağını öngörüyoruz. Öte yandan tele-sağlık konusuna artık her hastane bir şekilde girmeye piyasaya yeni birtakım ürünler girmeye başladı.

EY olarak biz de tele-sağlık konusunda bir çözümümüzü piyasaya yakın zamanda sunduk. Diğer bir konu da evde sağlık bakımı; bu, önümüzdeki dönemde de talebi artmaya devam edecek alanlardan biri. Bu konuya özel dijital çözümler de üretilmeye başlandı. Bu dönemde işbirliklerinin güçlenmesi bekleniyor ancak en önemli konular arasında hastanelerin etkinliklerini artırması ve maliyetlerini azaltması yer alıyor."

KAŞIBEYAZ LEZZET GRUBU YKB VEKİLİ MURAT KAŞIBEYAZ
"TEDARİKÇİLERDEN ONLİNE SİPARİŞ ALACAĞIZ"
"Paket servis şu aşamadan sonra daha ağırlık kazanacak. Hatta, müşterilerimizin artık evlerinde de kebap keyfi yaşamaları için şişlerde kebapları evlerine hazır getiriyoruz. Onlara sadece evlerinde pişirmek kalıyor.

Öte yandan online sistemler üzerinden sipariş alma, temassız ödeme sistemlerini de kullanıyoruz. Bundan sonra tedarikçilerimizle de siparişlerimizi online üzerinden geçebileceğimiz yazılımları kullanmaya başlayacağız. Artık her şey giderek dijitale taşınacak."

AKİŞ GYO YÖNETİM KURULU ÜYESİ VE GENEL MÜDÜRÜ GÖKŞİN DURUSOY:
"DİJİTAL EKRANLARDA DOLULUK ORANIM TAKİP EDİYORUZ"
"Havalandırma sistemi yüzde 100 taze hava ile beslenerek iklimlendirme oluşturuldu. Ayrıca bu kapsamda NASA'nın uzay istasyonları ve mekiklerinde havayı filtrelemek için kullandığı teknolojinin benzerinin bina havalandırmalarında da kullanılması için geliştirilmiş cihazları ABD'den getiriyoruz.

Bu cihaz sayesinde hem Akasya'da hem Akbatı'da, ortak alanlarda kendimizi bakteri ve virüslere karşı yüzde 99,9 oranında korumuş olacağız. Asansörlerde temassız kullanım için kat yönlendirmeleri ayak pedalları ile sağlanıyor.

Ayrıca yürüyen merdivenlerin el bantları için UV ışıkları ile sterilize eden cihazlar kullanılıyor. Her 10 metrekareye bir kişi kuralı gözetilerek ziyaretçi sayısını kontrol altında tutmak ve misafirlerimizi bilgilendirmek amacıyla alışveriş merkezi içindeki kişi sayısı giriş kapılarında bulunan ekranlardan anlık olarak takip edebiliyor.

Aynı zamanda ziyaretçilerin ateş ölçümü termal kameralar ile temassız olarak yapılıyor. Tuvaletlerin girişlerinde bulunan dijital ekranlar da yine doluluk oranlarına göre gerekli yönlendirmeleri sağlanıyor."
0


  • ALTIN GRAM - TL 2404,38 0,15%
  • ALTIN ONS 2317,49 0,15%
  • BIST 100 10336,5 0%
  • DOLAR/JAPON YENI 155,215 0,341%
  • DOLAR/KANADA DOLARI 1,37542 0,17954%
  • DOLAR/RUS RUBLESI 91,6835 0,482%
  • DOLAR/TURK LIRASI 32,27 0,0053%
  • EURO/DOLAR 1,0744 -0,0828%
  • EURO/TURK LIRASI 34,6714 -0,1047%
  • STERLIN/DOLAR 1,24867 -0,16989%
EKONOMİST YENİ SAYI
Ekonomist Dergisini takip etmek için abone olun.
ABONE OL