DR. ORHAN KARACA
okaraca@ekonomist.com.tr
Bu oran önceki yıl yüzde 0,94 düzeyindeydi. Buna göre 2017 yılında AR-GE harcamalarının GSYH’ye oranında az da olsa artış yaşanmış durumda.
AR-GE harcamalarının GSYH’ye oranı, bir ülkenin yeni teknolojiler geliştirmek için ne kadar çaba harcadığının ölçüsü olarak kabul ediliyor.
Türkiye’de son yıllarda hükümet AR-GE için önemli teşvikler veriyor ve bu da özel sektördeki AR-GE merkezi sayısını hızla arttırıyor.
Daha 2008 yılında Türkiye’de sadece 20 AR-GE merkezi varken ve bu sayı 2016’da 334’e ulaşmışken bugün isebini aşmış bulunuyor.
AR-GE merkezi sayısındaki bu artış aynı oranda olmasa da AR-GE harcamalarının GSYH’ye oranını da yükseltmiş gibi görünüyor.
2009-2013 döneminde yüzde 0,80 dolayında seyreden AR-GE harcamalarının GSYH’ye oranının son dört yılda yükselişe geçerek yüzde 0,96’ya çıkması bunu düşündürüyor.
Ancak AR-GE’de alınan bu yol hala yeterli olmaktan çok uzak. Çünkü 2016 yılı verilerine göre bu oranda OECD ortalaması yüzde 2,34’ü buluyor.
AR-GE harcamalarının GSYH’ye oranı Güney Kore ve İsrail’de yüzde 4’ü, Japonya ve İsveç’te yüzde 3’ü aşıyor. Türkiye, bu alanda OECD ülkeleri arasında hala son sıralarda yer alıyor.
Teknolojide atak yapmak için bu oranın kısa sürede en azından ikiye katlanması şart görünüyor.
