Bist 100
9530,47
0%
Bist 100
Dolar/TL
32,5259
0,4394%
Dolar/TL
Euro/TL
34,7507
0,5416%
Euro/TL
Euro/Dolar
1,0683
0,0932%
Euro/Dolar
Altın/Gram
2489,45
1,07%
Altın/Gram
Piyasaları
İncele
USD/TRY
Döviz Çevirici
TRY
USD
EUR
Hesapla

Koronavirüs son dönemde hangi illerde arttı, hangi illerde azaldı?

11 Haziran 2020 | 08:17
Son Güncellenme: 27 Ekim 2022 | 15:37
Koronavirüs son dönemde hangi illerde arttı, hangi illerde azaldı?
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, dün yaptığı açıklamada koronavirüsle ilgili son durumu paylaştı. Peki, koronavirüs hangi illerde azaldı, hangi illerde ve bölgelerde arttı? İşte Bakan Koca’nın paylaştığı bilgilerden satırbaşları:

VAKA SAYISI ARTAN İLLER VAR MI?


Diyarbakır'da artan vaka sayıları ile artış gösteren başka illerin olup olmadığı sorusuna Bakan Koca, vaka sayısının yüzde 60 oranında olduğu İstanbul ve İzmir gibi illerde vaka sayılarının azaldığını, hastane yükünün de azalmaya doğru gittiğini ve bu illerde daha kontrollü olunduğunu rahat söyleyebildiğini vurguladı.

HANGİ BÖLGELERDE ARTIŞ OLDU?


Koca, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ama her geçen gün özellikle 1 Haziran ve sonrası, bayram ve sonrası dahil olmak üzere Orta Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da giderek bir kısmi artışın olduğunu söyleyebiliriz. Bu hareketliliğin getirdiği ama özellikle maske, mesafe ve el hijyeni noktasında hassasiyet göstermediğimizin de bir sonucu. Bu anlamda Diyarbakır son 3, 4 gündür bir yükseliş içinde. 100 vakaya kadar çıkan bir artışı görüyoruz. Burada da genel bir artıştan öte daha çok kültürel, sosyal, nişan ve benzeri gibi etkinlikler sonrası artışın daha fazla olduğunu görüyoruz. Bugün de bir yükseliş içinde. Buralarda filiasyon çalışmalarımızı yoğunlaştırmış durumdayız. Vatandaşımızın bu noktada daha hassas davranması ve tedbirler noktasında katı davranmamız gerektiğini buradan tekrar hatırlatmak istiyorum. Ankara'da son 2-3 gün bir yükseliş söz konusuydu. Bugünden itibaren Ankara da düşüşe geçmiş oldu. Benzer şekilde Konya'mızda bir fabrika ve iki yerleşim yerinde yapılan tarama sonrası bir yükselişin olduğunu gördük. Bugün itibarıyla düşüşün olduğunu söyleyebilirim."

Bundan sonraki süreçte herkesin özellikle toplu alanlarda, sosyal, kültürel ve benzeri durumlarda mutlaka mesafe kuralına ve maskeli olmaya, el hijyenine dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Koca, şu uyarılarda bulundu:

"Bu döneme 'kontrollü sosyal hayat' dedik. Bundan sonraki süreçte serbestlikle birlikte eğer kontroller yapılmaz, tedbirlere uyulmazsa o durumda daha üzücü sonuçlar karşımıza çıkabilir. O durumda başa dönme riski taşıyabiliriz. Bu anlamda herkesin üzerine düşen sorumluluğu, mutlak yerine getirmesi gerektiğini tekrar hatırlamak istiyorum. Çünkü bu bir salgın ve bu salgında sadece sağlımız değil, bütün toplumun sağlığı önemli. Hiç kimsenin farklı davranmaya hakkının olmadığını söylemek istiyorum. Toplum olarak birbirimizi yumuşak, olması gereken iletişim diliyle uyarmayı da ihmal etmememiz gerektiğini hatırlatmak ve bu noktada da hakkımızın olduğunu söylemek istiyorum."

65 YAŞ ÜSTÜ VATANDAŞLAR


Bakan Fahrettin Koca'nın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

Bakan Koca, bugüne kadar sokağa kısıtlı şekilde çıkabilen 65 yaş üstündekilerin artık haftanın her günü, sabah 10.00 ile akşam 20.00 arasında dışarı çıkabileceklerini anımsatarak, "Bu grubun bugüne kadar evde kalmasının sebebi, Kovid-19 hastalığına karşı ciddi bir dezavantaja sahip olmalarıdır. Dolayısıyla kısıtın neredeyse tümden kalkmış olmasının anlamı, dezavantajın ortadan kalkması değildir." uyarısında bulundu.

SOKAĞA ÇIKMA YASAĞINDAN SONRA YÜZDE 7.5’E DÜŞTÜ


"Bilindiği gibi 65 yaş üstü, vücut direncinin düşüklüğü ve kronik hastalıklar sebebiyle Kovid-19'a karşı zayıftır. 65 yaş üstü büyüklerimize sokağa çıkma yasağı konmadan önce vakaların yüzde 15,7'si bu yaş grubundandı. Sokağa çıkma yasağından sonra bu oran yüzde 7,5'e düştü. Bu dönem içinde bu yaş grubunda hastalığa yakalanma oranı yaklaşık yüzde 50 oranında azalmıştır. Bu bilgiler akılda tutulmalıdır. Evde kalarak elde edilen bu sonuçlar dışarıda tedbirlere tam uyumla sürdürülmelidir. Tedbir tamsa, korkuya mahal yoktur.

18 YAŞ ALTI


Dünkü kabine toplantımızın akabinde Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan kararlarla 18 yaş altıyla ilgili kısıtlamaların tümü kaldırıldı. Bu yaş grubu, başta çocuklarımız olmak üzere hastalığı belirtisiz taşıyan ama bulaştırıcılıkta potansiyeli olan gruptur. Kısıtlarla birlikte vaka sayımızın, kayıplarımızın etkileyici düzeyde azalması gençlerimizin ve büyüklerimizin fedakarlığına büyük oranda bağlıydı. Kısıtlar, yayılıma ve kayıplara engel oldu. Umarım gençlerimiz ve büyüklerimiz bu serbestliği hem bir hak hem de hak edilmiş bir teşekkür olarak görürler."

RİSK DEVAM EDİYOR


Koca, yaşlıların evde kaldıkları günler boyunca riskten uzak kaldığını belirterek şimdi serbestlik olmasının, riskin ortadan kalktığı anlamına gelmediğini; riskin devam ettiğini vurguladı.65 yaş ve üstü vatandaşların, günde 10 saatlik serbest zaman hakkını ihtiyatlı kullanabileceğine işaret eden Koca, "Sizden istirhamım, evde geçen günleri riske atmamanız. Lütfen büyüklüğünüzü göstermeye devam edin." diye konuştu.

İKİ KORUYUCU SİLAHIMIZ VAR


Aktif mücadelede iki koruyucu silahımız var. Bunlardan ilki koronavirüs maskesidir, ikincisi koronavirüs riskine 1,5 metre mesafedir. Bu iki tedbirden biri tek başına yeterli değildir. İki tedbir birlikte tam tedbirdir."

Bakan Koca, el temizliğinin önemine de dikkati çekerek, virüsün bazı yüzeylerde bir müddet canlı kalabildiğini, yüzeylere temas sonrası elin ağza veya burna dokunulması durumunda bulaşmanın olduğunu söyledi.

İLAÇ YA DA AŞI BULUNMADI


Koronavirüse karşı etkili bir ilaç ya da aşının henüz bulunmadığını, ancak ilaç gibi etkili tedbirlerin olduğunu belirten Koca, ev dışındaki her ortamda virüsten korunmanın yolunun tedbir olduğunu vurguladı. Koca, Türkiye'nin geride kalan dönemi, özellikle Avrupa ülkelerine kıyasla en az kısıtlama, can kaybı ve ekonomik sıkıntıyla atlattığını dile getirerek, uzun süredir uygulanan kısıtlamaların kalkmasının nedeninin, sağlanan başarı olduğunu kaydetti.

Normalleşme sürecinde kılavuzun, "riskin devam ettiği gerçeği" olduğunu belirten Koca, "Son vakayı en kısa zamanda görmek, tedbirlere uyumla mümkündür." dedi.

YURT DIŞINDAN GELENLERE TEST


Koca, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. "Pandemi döneminde yurt dışından gelenlere test yapılacak mı, bir karantina söz konusu olacak mı?" sorusu üzerine Koca, şunları kaydetti:

Burada biz, Avrupa'dan farklı olarak şunu yapmak istiyoruz, yurt dışından gelen bütün vatandaşları sağlık taramasından geçirmek istiyoruz. Bütün vatandaşlarımızın dolayısıyla ateşlerine bakılmış olacak. Biz, herhangi bir semptomu olup olmadığını da bilmek istiyoruz. Eğer hastalık bulgusu varsa, ateş yüksekliği söz konusu ise en ufak bir şüphemiz olması durumunda biz gerektiğinde hastanede tedavisini planlıyor olacağız."

Kültür ve Turizm Bakanlığı, THY, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile ülkelerin salgın durumunu göz önüne alarak hangi takvimle uçuş izinleri verileceğini belirlediklerini aktaran Koca, bütün ülkelerle görüşülerek takvimlerde mutabık kalınmaya çalışıldığını kaydetti. Koca, uçuşların yapıldığı dönemde ülkelerdeki vaka durumunun ne olduğunu bilmek ve test yapmak istediklerini dile getirerek "Ülkelerle ilgili bir risk olduğunu tespit ettiğimizde, bunu tekrar değerlendireceğiz." diye konuştu.

65 YAŞ ÜSTÜ KISITLAMADAN BÜYÜK FAYDA GÖRDÜK


Kısıtlamalara rağmen ölüm oranlarında 65 yaş üstü vakaların yüksek olup olmadığının sorulması üzerine Bakan Koca, yanlış algıyı oluşturan durumun oranının yüksekliğinden kaynaklandığını, 1 Nisan'da 65 yaşından büyüklere kısıtlama uygulanmaya başlandığını, bu tarihten önce toplam vakanın içinde 65 yaş üstü oranının yüzde 15,7 olduğunu hatırlattı.

Koca, şöyle devam etti:

"Kısıtlama sonrası 65 yaş üstü bu oran yüzde 7,5'a düştü. Yarı yarıya azalmış oldu. Eğer 15,7 şeklinde 1 Nisan öncesinde olduğu gibi devam ediyor olmuş olsa idi. O durumda bu sayı iki katına kadar hayatını kaybeden vatandaşımızın olması ile sonuçlanabilirdi. Oran yine yüksek olurdu ama sayı 5 binlere yakın değil, 8, 9 bin belki 10 binlere kadar çıkabilirdi. O nedenle biz Türkiye olarak 65 yaş üstü kısıtlamadan son derece büyük fayda gördüğümüzü özellikle söylemek istiyorum. Halen 65 yaş üstü ve kronik hastalıklara bizim önem vermiş olmamızın Türkiye'de elde ettiği başarıyı, Dünya Sağlık Örgütü yeni yeni fark ediyor, maske kullanımının tanımlamasında ilk defa 65 yaş üstü ve kronik hastalar için kullanılması gerektiği şeklinde kullanmaya başladı."

20 YAŞ ALTI VE 65 YAŞ ÜSTÜ


"Bundan sonraki süreçte, özellikle 20 yaş altı, 65 yaş üstü vatandaşımızın uzun süre içeride kalmış olmaları dahil olmak üzere, psikolojik ve sosyolojik etkilerini de konuşacağımız ve bunları da değerlendireceğimiz bir dönem olduğunu görüyoruz. Barometre ve yer yer bir takım çalışmalarla bu etkileri de görmek istiyoruz. Bunu primer anlamda psikolog, psikiyatr, sosyolog ve din ilahiyatçısı olmak üzere birçok uzmandan oluşan bu psikolojik ve sosyolojik yönlerini irdeleyebileceğimiz bir dönem olarak görüyoruz. Bu kuruldan da bunları bekliyoruz. Bu dönemde iletişim dilinin de nasıl olması gerektiği önemli. Bu çerçevede Toplum Bilimleri Kurulumuzdan beklentilerimiz var. Önümüzdeki haftalar, günler daha net, doyurucu ve yapılanları aktarma noktasında bir çaba içinde olmuş olacağız."

81 İLDE YAPILACAK ANTİKOR TESTİ


Bakan Koca, 81 ilde yapılacak antikor testiyle neyin hedeflendiğinin sorulması üzerine de şu bilgileri paylaştı:

"Bu çalışma, daha önce de belirttiğim şekliyle çok önemsediğimiz bir çalışma. Bugün Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Direktörü ile dönemi değerlendirme görüşmemiz oldu. Bu konuyla ilgili Avrupa'da bu derece büyük çaplı bir çalışmanın olmadığını ve sonuçlarını merakla beklediklerini ifade ettiler. Yani bu çalışma gerçekten bölge için son derece önemli.

Çünkü 153 bin kişiyi kapsayacak şekilde örneklem yöntemiyle TÜİK ile aileler belirlendi. Kimlere bu testlerin yapılacağı şu an belli. Burada yapılmak istenen sadece PCR değil aynı zamanda kanları da alınarak antikor düzeyine de bakılmış olacak. Yani aktif vaka olup olmadığı veya geçirip geçirmediğini de bağışık durumunu da bileceğiz. Bütün Türkiye için bu planlandı.

8 İLDE TESTLERE BAŞLANDI


Şu an 8 ilde başlandı, yarın 5 ilimiz daha ilave olmuş olacak. Ayın 15'inde 81 ilde devam edecek. İki hafta içerisinde bitmiş olur. Bu çalışmayla toplumdaki bağışıklama durumumuzun düzeyini bölge bölge de il il de bilmiş olacağız. Aktif vaka oranımızı ne olduğunu da görmüş olacağız veya 'sürü bağışıklığı' denen durum ne kadar gerçekçi bir durum olup olmadığını da görmüş olacağız. Yani yüzde 60-65 ile sürü bağışıklığının olabileceğini biliyoruz. Yüzde yüzde 60-65'lere ulaşmak böyle bir pandemide ne kadar gerçekçi ya da değil. Ben öyle çok yüksek bağışlama organımızın olduğunu düşünmüyorum. Sonuçlar çıkınca onu daha net Bilim Kurulu'muzla birlikte de tartışmış oluruz. Yani dünyaya örnek olabilecek bir çalışma ve sonuç olabileceğini bilelim. Bunun sonuçlarını yayın haline de getirip bildirmiş olacağız."

VİRÜSÜN AZALDIĞINA DAİR BİR ÇALIŞMA YOK


"Sosyal medyada yer alan mesajınızda, 'Virüsün etkisinin zayıfladığını gösteren bilimsel bir veri yok.' dediniz. 1 Haziran itibarıyla normalleşme adımları bilimsel verilerle atılmadı mı? Bilim Kurulu bu yönde bir öneride bulunmadı mı?" sorusu üzerine Koca, normalleşme döneminin bilimsel veriler doğrultusunda oluşturulduğunu vurguladı.

Koca, özellikle vaka sayısının azalması, hastane yükünün giderek düşmesi ve vefat sayılarının azalması gibi bilimsel veriler doğrultusunda normalleşme dönemine geçildiğine işaret ederek, "Virülansın azalıp azalmadığı başka bir şey. Virülansın azalmış olması bizi zaten son derece sevindirir ama şu ana kadar virülansın azaldığına dair dünyada ortaya konmuş doğru bir çalışma yok, bizde de yok. Önümüzdeki aylar olabilir mi? Kestirmek zor, bunun için bir şey demek şu an mümkün değil." değerlendirmesinde bulundu.

KRONİK HASTALARLA İLGİLİ LİSTE DARALTILMADI


Kamuda izinli sayılan kronik hastalara yönelik listenin normalleşme döneminde daraltıldığına ilişkin iddiaları değerlendiren Koca, şunları söyledi:

"Kronik hastalarla ilgili liste aslında daraltılmadı. Merkezden, e-nabız üzerinden özellikle direnci düşük olan, insülin tedavisi alan ve kemoterapi gibi direnç düşüklüğüne sebep olabilecek ilaçları alan hasta grubunu özellikle tanımladık. Doğrusu bu anlamda o tanımlama çerçevesinde idari izinli sayılmalarını 60 yaş üzeri şeklinde planlamış olduk. Yani ciddi bir sınırlama değil ama istismar edilmesini de doğrusu çok istemedik. Bu anlamda direnç düşüklüğü oluşturan hastalıkları sıralayarak bunu sağlamaya çalıştık.”
Etiketler
Koronavirüs
0

  • ALTIN GRAM - TL 2489,45 1,07%
  • ALTIN ONS 2380,44 0,81%
  • BIST 100 9530,47 0%
  • DOLAR/JAPON YENI 154,276 -0,066%
  • DOLAR/KANADA DOLARI 1,37513 -0,14958%
  • DOLAR/RUS RUBLESI 94,26 0,1011%
  • DOLAR/TURK LIRASI 32,5259 0,4394%
  • EURO/DOLAR 1,0683 0,0932%
  • EURO/TURK LIRASI 34,7507 0,5416%
  • STERLIN/DOLAR 1,24671 0,108%
Günün En Çok Okunanları
EKONOMİST YENİ SAYI
Ekonomist Dergisini takip etmek için abone olun.
ABONE OL