Bist 100
9577,95
-1,05%
Bist 100
Dolar/TL
32,5044
0,2404%
Dolar/TL
Euro/TL
34,5858
0,2948%
Euro/TL
Euro/Dolar
1,064
0,1515%
Euro/Dolar
Altın/Gram
2483,14
-0,06%
Altın/Gram
Piyasaları
İncele
USD/TRY
Döviz Çevirici
TRY
USD
EUR
Hesapla

Krizden çıkış yolu

04 Nisan 2020 | 23:04
Son Güncellenme: 27 Ekim 2022 | 14:37
Krizden çıkış yolu
İş dünyası, insanlarla birlikte ekonomiyi de evlere kapatan koronavirüs krizinden kurtulmak için çıkış çözümlerine odaklandı. Virüsün hasarını azaltma yollarını arayan ekonominin aktörleri, çıkışın hızlı karar alıp fırsat olan yeni alanlara yönelmekten ve nakit akışını iyi yönetmekten geçtiği mesajını veriyor.
SİBEL ATİK satik@ekonomist.com.tr
GÖZDE YENİOVA gyeniova@ekonomist.com.tr
ARAM EKİN DURAN eduran@ekonomist.com.tr
AYŞEGÜL SAKARYA PEHLİVAN asakarya@ekonomist.com.tr

Ekonomist'in 5-18 Nisan 2020 tarihli sayısından... 

Kriz yönetiminde kamunun sunduğu desteklerden ve programlardan da imkanlar ölçüsünde ve gerektiğinde faydalanılması gerektiği ifade ediliyor.

Koronavirüs salgını birçok alanda dünyayı yeni bir düzene doğru hızla sürüklüyor. 2020 yılına büyüme hedefiyle giren ekonominin baş aktörleri, virüsün yarattığı negatif etkiler nedeniyle yeniden hesap yapmaya başladı.

Daralan talep ve ticaretin önündeki engeller nedeniyle bu yıl yüzde 2 küçülmesi beklenen dünya ekonomisinde zararı azaltmaya çalışan şirketler, krizden çıkış stratejilerini masaya yatırdı. Birçok sektör büyüme hedeflerinde revizyona gidip yüzde 30'a kadar bir daralma öngörürken, çıkış ise yeni döneme hızlı bir şekilde uyum göstermekten geçiyor.

Bu yeni dönemde finans yönetiminden insan kaynağının korunmasına, gerektiğinde kamunun sağladığı desteklerden bankacılık sektörünün sağladığı finansal kaynaklardan yararlanmaya kadar çıkışı sağlayacak tüm alanları iyi yönetmek gerekiyor. Biz de bu krizden çıkış yollarını araştırdık. İş dünyasının önde genel isimleriyle konuştuk. Devletten hangi desteklerin alınabileceğini araştırdık. Bankacılık sisteminin neler yaptığına baktık. Uzmanların görüş ve önerilerini de aldık.

PATRONLARDAN YENİ KARARLAR

80 bin çalışanlı Anadolu Holding'in yönetim kurulu başkanı duayen iş insanı Tuncay Özilhan'a göre, krizden çıkış yolu uzun fakat devletin şirketlere ve vatandaşa vereceği güven duygusuyla bu süreç atlatılacak. Kısa vadede para basılarak piyasada çarkların yeniden döndürülmesi gerektiğini aktaran Özilhan, şirketlerin ise nakit akışlarını iyi yönetmeleri gerektiğini söylüyor.

Tuncay Özilhan, grubun perakendede Migros ile sanal market tarafına yatırımlar yaptığını ve bu dönemde bir takdiri de market çalışanlarının hak ettiğini belirtiyor. Özilhan, tedarikte sıkıntı yaşanması beklenirken herkesin dört koldan üretim yaptığını ve bu nedenle sorun yaşanmadığını aktarıyor.

Tarımda üretime devam ettiklerini belirten Özilhan, otomotivde ise Isuzu'da Avrupa Birliği'nden (AB) siparişlerin durduğunu ve bunun da üretimi etkilediğini söylüyor. 80 bin çalışanlı grupta işten çıkarma yapmayacaklarını aksine sanal market için 2 bin kişilik alım yaptıklarını da ifade ediyor. Özilhan, bu süreçte şirketlerin hızlı karar almaktan korkmaması gerektiğinin de altını çiziyor.

EKONOMİDE HANGİ ÖNLEMLER ALINDI?
Koronavirüs salgınının ekonomiye yönelik olumsuz etkilerini en aza indirmek için hazırlanan 'Ekonomik İstikrar Kalkanı' paketinde şu önlemler yer alıyor:

1. KGF LİMİTİ 50 MİLYAR TL OLDU

  • Kredi Garanti Fonu (KGF) kaynağı 25 milyar TL'den 50 milyar TL'ye çıkarıldı.

  • 30 Haziran 2020'ye kadar geçerli olmak üzere, kısa çalışma ödeneği koşulları hafifletildi.

  • Dar gelirli 2 milyon aileye 1.000 TL nakdi yardım yapılacak.

  • Yaşlılık, malullük, ölüm aylığı alan emeklilere ve hak sahiplerine dosya bazında 1.000 TL olarak öngörülen aylık asgari ödeme tutarı bin 500 TL'ye yükseltildi.


2. ESNAFA 25 BİN TL KREDİ

  • Esnafın nakit ihtiyacı için Halkbank aracılığıyla 25 bin TL'lik Hazine destekli, düşük maliyetli finansman sağlandı.

  • Aylık bağlanan maluller ve harp malullerinden çalışmaya devam edenlere en az 20 yıllık sigortalılık süresi ve 5 bin gün prim ödenme koşuluyla yaşlılık aylığı da bağlanacak.

  • Afet bölgelerinde elektrik ve doğalgaz tüketim bedelleri bir yıla kadar ertelenebilecek.


3. ASGARİ ÜCRET DESTEĞİ

  • İşverenlere, bu yıl sektör ayırımı yapılmaksızın ödeyecekleri sigorta priminden mahsup edilerek günlük 2,50 TL ve aylık 75 TL asgari ücret desteği sağlanacak.

  • Vakıflar Genel Müdürlüğü taşınmazlarında kira borcu olanlara üç ay süre tanınacak.

  • Çek Kanunu'ndaki değişiklikle, 24 Mart 2020'ye kadar işlenen suçtan dolayı mahkum olanların cezalarının infazı durdurulacak.


4. KİRA BORCU DÜZENLEMESİ

  • 1 Mart 2020'den 30 Haziran 2020'ye kadar işleyecek işyeri kira bedelinin ödenememesi, kira sözleşmesinin feshi ve tahliye sebebi oluşturmayacak.

  • Ay içerisinde 10 gün ve üzeri çalışan; "kısmi süreli çalışanlar", "puantaj usulü çalışanlar" ve "ev hizmetlerinde çalışanlar"ın eksik günlerine ait genel sağlık sigortası primlerini tamamlama zorunluluğu kaldırıldı.

  • Yatırım teşviklerinden faydalananlar, bu döneme ilişkin banka ödemelerini ötelediğinde faiz veya kâr payı desteğinden aynen faydalanabilecek.


5. TEŞHİS VE TEDAVİYE DESTEK

  • Covid-19' un teşhis ve tedavisinde kullanılacak ürünlere ve koruyucu ürünlere destek verilecek.

  • Dezenfektan, koruyucu elbise, gözlük, maske, eldiven gibi ürünleri yerli üretenlere KOSGEB'den 6 milyon TL'ye kadar destek verilecek.

  • KOBİ'lerin 30 Haziran 2020 tarihine kadar KOSGEB'e yapması gereken ödemeler üç ay ertelendi.

  • KOSGEB kanalıyla KOBİ'lere kullandırılacak yatırım ve işletme kredisi üst limiti işletme başına yıllık 300 bin TL'den 3 milyon TL'ye çıkarıldı.


6. ESNAFA MÜCBİR SEBEP İMKANI

  • Ücretli öğretmenlerin ve usta öğreticilerin ek ders ücreti ödemeleri kesintiye uğramayacak.

  • Türkiye genelinde 1,9 milyon esnaf mücbir sebep kapsamına alınarak vergi ve SGK ödemelerinin tamamı ertelendi.


ÇIKIŞ ÜRETİMDEN GEÇİYOR

Bir diğer duayen isim olan Aksoy Holding'in patronu Erdal Aksoy, 77 yaşında olduğunu ve hiç böyle bir kriz görmediğini anlatıyor. Dünyanın yeni bir istikamete doğru ilerlediğini ifade eden Aksoy, bu zorlu süreçten çıkış yolunun yeni gidişatı iyi okumaktan geçtiğini söylüyor.

Bu görülmemiş deneyim karşısında şirketler açısından yetişmiş insan gücünün öneminin bir kez daha ortaya çıktığını da ifade ediyor. Aksoy, bu konuda şunları söylüyor: "Ülkeler için çıkış üretimden, şirketler içinse yeni alanlara yatırımdan geçiyor. Büyük ülkeler birçok alanda üretimi tek bir ülkeye bırakmanın risklerini gördüler.

Artık ülkelerin özellikle sağlık, teknoloji, eğitim, tarım gibi stratejik alanlarda üretime dönük yatırımları olacak. Bir yılın ardından krizin yarattığı yeni fırsat alanlarını göreceğiz. Biz de turizm, enerji ve akaryakıt sektörlerinin yanı sıra yeni alanlara yatırım için çalışmalar yürütüyoruz."

Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker, insanların güvenilir gıdaya ulaşmasının olağanüstü dönemlerde daha önemli hale geldiğini, bu nedenle hiç ara vermeden çalışmaya devam ettiklerini söylüyor. Grup şirketlerinin üstlendikleri operasyonları bugünkü zorlu koşullara uyum göstermek ve süreçleri geliştirmek için ellerinden geleni yaptıklarını da anlatıyor. Ali Ülker, bu süreçte hızlı karar alarak online yatırım yaptıklarını ifade ediyor.
DESTEK KREDİLERİ
Çek Ödeme Destek Kredisi kapsamında KOBİ ve KOBİ dışı işletmeler bazında azami kredi tutarları şöyle:

  • Yıllık ciro (TL)/ Azami kredi tutarı (TL)

  • 0-25 milyon / 1 milyon

  • 25-125 milyon / 5 milyon

  • 125 milyon üzeri / 10 milyon


Kredi desteği kapsamında KOBİ ve KOBİ dışı işletmeler bazında azami kredi tutarları şöyle:



  • Yıllık Ciro (TL) / Azami kredi tutarı (TL)



  • 0-25 milyon / 5 milyon



  • 25-125 milyon / 25 milyon



  • 125 milyon üzeri / 50 milyon



 

ÖNCE SAĞLIK SONRA NAKİT AKIŞI

Tüm dünyaya yayılan koronavirüs salgını her şirketi farklı etkiliyor. Dev şirketlerin yeni arayışlarına karşılık KOBİ ölçeğindeki şirketler ise nakit dengesine odaklanmış durumda. Bazı şirketler faaliyetlerine tamamen ara verirken bazı şirketler ise üretime devam ediyor.

Bu süreçte tüm şirketlerin alması gereken birtakım ortak önlemler var. Uzmanlara göre, kuruluşlar ilk olarak çalışan sağlığını güvence altına almak adına harekete geçmeli. İkinci olarak ise finansal planlamalar ve iş ortaklarıyla sürdürülecek aktiviteler yeniden gözden geçirilmeli.

Bu süreçte tüm şirketler için en önemli başlıklardan biri de nakit akışını doğru yönetmek. Bunun için teknolojik altyapıdan satışa kadar tüm hazırlıkların yapılması gerekiyor. Dinamo Danışmanlık Kurucu Ortağı, Kamu Özel Ortaklığı (PPP) ve Proje Finansmanı Uzmanı Fatih Kuran, "Kriz dönemlerinde şirketlerin likidite bakımından güçlü olması büyük avantaj. Nakit akışınızı güçlendirmeye ve likiditenizi arttırmaya çalışın" diyor.

Diğer önemli başlık da kur riski yönetimi olmalı. Krize bağlı alınan parasal genişleme tedbirleri gelecekte kur artışlarına neden olabilir. Uzmanlar, gelirler ile giderlerin aynı para birimi üzerinden olması gerektiğine dikkat çekiyor. Eğer gelir ve giderlerinizin para birimleri aynı değil ise 'forward' gibi finansal enstrümanlar kullanıp kur riskini yönetmeniz gerekiyor.

Maliyetleri azaltmak da öne çıkan başlıklardan biri. Uzmanlara göre, satış, pazarlama, reklam, tanıtım faaliyetleri gibi işinizin artmasına direkt etki edebilecek kalemlerden kesmeye çalışmak doğru bir yaklaşım değil.

Fatih Kuran, maliyet optimizasyonu yaparken neden-sonuç ilişkisi çerçevesinde doğru kalemlerden tasarruf etmeye odaklanmak gerektiğini söylüyor. Kuran'a göre özellikle eleman çıkarma konusunda acele etmemek gerekiyor.

"ÜRETİME DEVAM ETMEK ZORUNDAYIZ"

Bu zorlu süreçte üretimin can damarı organize sanayi bölgelerine (OSB) bakıldığında ise çarkların yeniden dönmesi için arayışlar sürüyor. Türkiye genelinde 244 OSB'de 2 milyon kişi istihdam ediliyor. Tekstil ve bazı otomotiv şirketleri dışında üretimin devam ettiği OSB'ler zorlu süreçte zorunlu giderler konusunda Enerji ve Sanayi Bakanlığı ile görüşmeler yürütüyor.

Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Başkanı Memiş Kütükçü, OSB'lerin tüm tedbirleri alarak üretime devam etmek zorunda olduğunu söylüyor. Bu noktada BOTAŞ ve TEİAŞ ile yapılan sözleme gereği taahhüt edilen tüketim oranlarının kullanılmayan kısmı konusunda bir düzenleme bekleniyor. OSB'lerde taahhüt edilen değil, tüketim üzerinden bedel alınması konusunda görüşmeler yürütülüyor.

SEKTÖRLERİN ÇIKIŞ YOLLARI

Türkiye'nin istihdam ve ihracat şampiyonu sektörleri olan tekstil, otomotiv ve turizmde işler pek yolunda gitmiyor. Tekstil ve hazırgiyim sektörlerinde bu yıl AB ülkelerinden alınan siparişlerde yaşanan iptaller tedirginlik yarattı. 28 milyar dolarlık ihracat yapan tekstil ve hazırgiyim sektörlerinde bu yıl yüzde 30 küçülme öngörülüyor.

1 milyon kişiye istihdam sağlayan sektörün 2020 yılına yüzde 10 büyüme hedefiyle girdiğini aktaran İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, bu hedefte revizyona gittiklerini ve yüzde 30 daralma beklediklerini aktarıyor. Bunun için çıkış yolunun ihracattan geçtiğini belirten Gültepe, Avrupa'dan taleplerin üç aylık süreçte toparlanmasını beklediklerini anlatıyor.

Türkiye'de üretim ve ihracatın itici gücü konumundaki otomotiv sektörü, ana ihracat pazarı olan AB ülkelerinin koronavirüs salgınının Çin'den sonraki merkezi olması nedeniyle zor günlerden geçiyor.

Sektörün çatı kuruluşu olan Otomotiv Sanayii Derneği'nin (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, ihracatının yüzde 80'den fazlasını AB ülkelerine gerçekleştiren otomotiv sanayi salgının olumsuz etkilerine geç yakalanmış olsa da sıkıntıların artmaya başladığını söylüyor.

Otomotiv ana sanayi ile birlikte sektörün bel kemiğini oluşturan tedarik sanayi de yeni dönemde stratejilerini yeniden oluşturuyor. Sektörün çatı kuruluşu Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği'nin (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kanca, işlerin düzelmesinin Avrupa pazarında araç satışlarının normale dönmesiyle mümkün olacağını kaydediyor. Kanca, "Bu da ancak Covid-19 probleminin çözümüyle mümkün. Problem çözülene kadar hem Türkiye hem de Avrupa pazarlarında satışların ve dolayısıyla üretimin normalleşmesi zor" diyor.

ALTERNATİF ÇÖZÜM ARANIYOR

Türkiye çelik sektörü de koronavirüs salgınının yarattığı olumsuzlukları alternatif çözümlerle hafifletmeye çalışıyor. Şu anda sektörde yeni sipariş alınamıyor, mevcut siparişlerin lojistiğinde de ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Çelik İhracatçıları Birliği'nin verilerine göre, 01 Ocak-22 Mart 2020 tarihlerinde çelik ihracatındaki gerileme yüzde 8,9 oldu.

1-22 Mart arasında ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25,8 düşüş yaşandı. Çelik Dış Ticaret Derneği Genel Sekreteri Mustafa Ekinci, salgının tüm pazarları etkilemesinden dolayı şu aşamada pazar değiştirmek ya da yeni pazar arayışına girmek gibi bir alternatif olmadığını söylüyor.

FİNANS SEKTÖRÜNDEN DESTEK

Koronavirüsün insan sağlığı yanında ekonomiye verdiği tahribatın en aza indirilmesi için finans sektörü de destek olma gayretine girdi. Türkiye Bankalar Birliği'nin (TBB) tavsiye kararlarıyla hareket eden bankalar, şirketlere çıkış yolunda destek vermeye başladı.

TBB, kaynak olanakları ve kredi limiti dikkate alınarak, kurumsal şirketlerin, KOBİ'lerin ve bireysel kesimin kredi taleplerinin hızlıca değerlendirilmesi ve karşılanması, krediye erişim olanaklarının ve kredi koşullarının iyileştirilmesi, kredi kanallarının açık tutulması, vade, ödeme, taksit ödeme ve teminat koşullarında esneklik sağlanması ve yapılandırma taleplerinin kısa sürede sonuçlandırılması tavsiyelerinde bulundu.

Ardından kamu ve özel bankalar kurum ve bireylere yönelik destek paketlerini açıkladılar. Öncelikle kamu bankalarından destek geldi. Bu kapsamda, Ziraat Bankası, Halkbank ve VakıfBank tarafından yapılan açıklamaya göre, başta KOBİ'ler olmak üzere kurumsal ve ticari ölçekteki şirketlerin işletme sermayesi ihtiyaçları için 'İşe Devam Kredi Desteği' hayata geçirildi.

Söz konusu destek için herhangi bir sektör ayrımı gözetilmeksizin salgından ekonomik olarak olumsuz etkilenen tüm şirketler başvuruda bulunabilecek. Kredi desteğini kullanacak şirketlerin 2020 yılı şubat ayı sonu itibariyle kayıtlı çalışan sayılarında azaltma yapmamaları ön koşulu bulunuyor.

Teminat eksiği bulunan şirketlerin krediye erişimi için Hazine Destekli KGF Kefaleti de sağlanabilecek. Kredi desteği, altı ay anapara ve faiz ödemesiz, toplam 36 ay vadeli ve yıllık yüzde 7,5 faiz oranlı olacak. Ayrıca Ziraat Katılım ve Vakıf Katılım da beş maddelik destek paketlerini açıkladılar.

BİREYLERE YÖNELİK PAKET
Bireysel tarafa yönelik de kamu bankalarından destek geldi. Ziraat Bankası, Halkbank ve VakıfBank, hanehalkı geliri aylık 5 bin TL ve altında olan bireysel segmentte yer alan müşterilerini finansal açıdan desteklemek için yeni bir kredi uygulaması hayata geçirdi.

‘Bireysel İhtiyaç Desteği Kredisi’ adı verilen uygulamada, temel ihtiyaçlarını uygun koşullarda finanse edebilmeleri amacıyla bireysel segment müşterileri, 10 bin TL’ye kadar, altı ayı ödemesiz, 36 aya kadar vadeli, aylık eşit taksitli kredi kullanabilecek. Müşterilere, Kredi Garanti Fonu (KGF) kefaletiyle bu krediden faydalanma olanağı da sunulacak. ‘Bireysel İhtiyaç Desteği Kredisi’, bankalar tarafından ortak kriterlerle değerlendirilecek.

Türkiye Bankalar Birliği, koronavirüs önlemlerinden etkilenen iş dünyası için ‘Çek Ödeme Destek Kredisi’ ve ‘Ekonomik İstikrar Destek Kredisi’ de başlattı. 30 Mart’tan itibaren geçerli olacak programa katıldığını duyuran ve destek paketleri açıklayan bankalar arasında Garanti Bankası, İş Bankası, Yapı Kredi, Denizbank, TEB, Akbank, QNB Finansbank, Burganbank, Odeabank, Türkiye Finans, Finans Katılım, TSKB ve Albarakatürk bulunuyor.

MÜŞTERİLERE YÖNELİK TEDBİRLER

Destek paketlerinin yanı sıra müşteriler tarafında da tedbirler alındı. Bu kapsamda ATM’lerden günlük para çekme limitlerinin yükseltilmesi, ATM’lerin düzenli olarak dezenfekte edilmesi, nakit dışı işlemlerde dijital kanallara yönlendirme, başka banka ATM’lerinden de masrafsız olarak nakit çekebilme, temassız kart ödemelerinde limitlerin 250 TL’ye çıkarılması ve hesap açma işlemlerinin şubeye gitmeye gerek kalmadan yönetilmesi yer alıyor.

COVİD-19’A KARŞI ALINACAK 13 ÖNLEM

  1. Çalışanların fiziksel ve zihinsel sağlığı için İK uzmanlığını devreye al, seyahat, otomasyon, uzaktan/evden çalışma için düzenlemeleri uygula.

  2. Kriz yönetimi için müdahale ekiplerini belirle ve harekete geçir.

  3. Çalışanlar, müşteriler, operasyonlar ve tedarik zinciriyle ilgili önemli riskleri belirle.

  4. Talep edilen satış kapasitesini karşılamak için önemli ürünleri ve malzemeleri belirle, bunların temini ve üretimine öncelik ver, maliyetin optimize edilmesi için en uygun alternatifleri belirle.

  5. Müşteri ve tedarikçi sözleşmelerini gözden geçirerek kapasite ile ilgili yasal sorumlulukları değerlendir.

  6. Envanter durumunu tarayarak yeterli kapasitenin olup olmadığını değerlendir, üretim planlamasını buna göre düzenle.

  7. Nakit akışını ve işletme sermayesini gözden geçir ve arz/envanter tahminlerine göre planlama yap.

  8. Fonlama ve finansal piyasalardaki düşüşten ötürü etkileri değerlendir.

  9. Olası tüm finansal ve iş senaryolarını (normale dönüş, piyasaların düşüşü, artan kısıtlamalar, küresel karantina ve muhtemel kıtlık senaryoları) değerlendirerek alınacak aksiyonları belirle.

  10. Operasyonlar, ulaşım, lojistik ve tedarikçilerle ilgili telafi edici aksiyonlara ve alternatif yöntemlere karar ver.

  11. Olası kesintileri en aza indirgemek için dijital platformları ve otomatize edilmiş süreçleri hayata geçir.

  12. Farklı senaryolar için (çalışanlar, müşteri operasyonları, tedarik, envanter) kriz simülasyonları hazırla ve hayata geçir.

  13. Kriz dönemindeki tecrübelere göre kısıtlı tedariğe sahip kaynakları belirle ve uzun vadeli alternatif (örneğin mikro-tedarik zinciri) modelleri için planları oluştur.


TUNCAY ÖZİLHAN / TÜSİAD YİK BAŞKANI VE ANADOLU HOLDİNG YKB

“PARA BASILARAK PİYASA CANLANDIRILMALI”
“İnsanlık büyük bir tecrübe yaşıyor. Bu kriz bütün ülkelere sağlık ve eğitime ayrılan kaynakların ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Yıllardır söylüyoruz, tarıma yönelik üretimden depolamaya kadar her bir yatırımın önemi bir kez daha görüldü. Artık ülkelerin üretime dönük yatırımları güçlendirmesini bekliyorum.

Çarkların tekrar dönmesi zaman alacak. Birlik ve beraberlik dönemindeyiz, artık tartışmayı bir kenara bırakmalıyız. Devlet vatandaşın mutluluğu için önlemler almalı. Devletin devreye girerek para basması ve piyasayı canlandırması gerekiyor.

Evet para basmak enflasyona yol açabilir ama bugünü kurtarmak önemli. Sonrasında önümüze çıkacak musibetlerin birlikte üstesinden gelmeye çalışırız. Bugünkü savaşımız yaşamak ve ayakta kalmak odaklı.”

ERDAL AKSOY / AKSOY HOLDİNG BAŞKANI

“BU YIL YÜZDE 30 ZARARLA KAPANIR”
“Likidite üzerine yapılan çalışmalar kısa süreli pansumanlar. Bu süreçte en önemlisi büyüme olacak. Şirketler büyüyemezse yatırımlar negatif etkilenecek. Dolayısıyla talebin artması gerekiyor. Bu yıl dünyada yüzde 2 küçülme öngörüyorum. Bunun istihdam üzerine etkisi kaygılandırıyor.

Biz şirket olarak turizm, akaryakıt, gayrimenkul ve elektrik üretiminde yer alıyoruz. Turizm ve enerjide talepteki düşüş nedeniyle yüzde 30 civarında zarar öngörüyoruz. Fakat bu zorlu koşullarda elbet fırsatlar da var. Şirketler yeni iş kanallarına yönelecekler. Biz de yeni yatırım kararlarıyla ekonominin gittiği yönde pozisyonumuzu alacağız. Bir de konsolidasyonlar bekliyorum. Böylece şirketler verimlilik ve teknolojinin avantajlarına yönelecekler.”

HAYDAR YENİGÜN / OSD BAŞKANI
“ÖNCELİĞİMİZ ÇALIŞANLARI KORUMAK”
“AB’de başlayan sipariş iptalleri, lojistik süreçlerdeki sıkıntılar ve Avrupa’dan temin edilen komponentlerin tedariğinde yaşanan sıkıntılar sektörümüzü olumsuz etkiliyor. Salgının ilk etkilerinin ülkemize gelmesiyle birlikte durağanlaşma gözlenmeye başladı.

Üretim ve ticari faaliyetlerin sürekliliğinin sağlanmasının ötesinde, bu süreçte en önemli önceliğimiz çalışma ortamlarında gerekli tüm önlemleri alarak, çalışma arkadaşlarımızın en düşük risk seviyesinde çalışmalarını sağlamak oldu. Avrupa’nın da en kısa sürede normal hayata dönmesiyle birlikte bizim de ihracatımızın en kısa zamanda eski yüksek seviyelerine ulaşmasını tüm kalbimizle diliyoruz.”

SERVET GÖZEL / KPMG TÜRKİYE BİLGİ TEKN. DANIŞMANLIĞI DRT.
“KRİZ SİMÜLASYONU YAPIN”
“Kuruluşların halihazırdaki kriz yönetimi yönetişim ve organizasyon/takım yapısını, karar alma ve iletişim mekanizmalarını, tehdit/etki analizlerini, süreçlerini ve kurtarma yöntemlerini tekrar gözden geçirmeleri gerekiyor.

Bunu yaparken, hazırlık, müdahale, tatbikat ve değerlendirme aşamalarında yürütülecek faaliyetler hayati öneme sahip. Tüm bunları yaparken, krizin tatbikatının yapılması neredeyse gerçekleştirilen hazırlıklar ve alınan aksiyonlar kadar önemli. Bunun için şirketlere şunu öneriyoruz: Kriz yönetimi süreçlerini gözden geçir.

Kriz senaryolarını oluştur. Odaklı bir çalışma grubuyla simülasyona hazırlık yap. Simülasyon öncesi katılımcıları belirle ve bilgilendir. Operasyon, teknik, yönetim ekipleri ve kriz yönetim ekibiyle simülasyonu gerçekleştir. Simülasyon sonrası değerlendirme yap.”
0

  • ALTIN GRAM - TL 2483,14 -0,06%
  • ALTIN ONS 2376,04 -0,3%
  • BIST 100 9577,95 -1,05%
  • DOLAR/JAPON YENI 154,66 0,25%
  • DOLAR/KANADA DOLARI 1,38156 0,20672%
  • DOLAR/RUS RUBLESI 94,132 0,4506%
  • DOLAR/TURK LIRASI 32,5044 0,2404%
  • EURO/DOLAR 1,064 0,1515%
  • EURO/TURK LIRASI 34,5858 0,2948%
  • STERLIN/DOLAR 1,24613 0,12736%
Günün En Çok Okunanları
EKONOMİST YENİ SAYI
Ekonomist Dergisini takip etmek için abone olun.
ABONE OL