tyilmaz@ekonomist.com.tr
Enflasyon yüzde 79,6 ile 24 yılın en yüksek seviyesini gördü. Dolar kuru tarihi 18 TL zirvesini zorluyor. Kur korumalı mevduat ile sağlanan kurdaki düşüşün etkileri artık sıfırlandı gibi. Dünyada da işler iyi gitmiyor. Dünyada enflasyon baskısına karşı merkez bankaları faiz silahını kullanıyor.
Rusya-Ukrayna savaşının ardından enerji tarafında yaşanan arz sorunları yakından izleniyor. Avrupa’da olası enerji kısıtlamalarında imalat tarafı olumsuz etkilenebilir. Türkiye’nin ihracatının yarısından fazlasını yaptığı Avrupa’da resesyon tedirginliği yaşanıyor. Tayvan kaynaklı Çin-ABD ilişkilerindeki gerginliği kısa sürede diner mi, yoksa daha da mı büyür? Zaman gösterecek.
İşler hem içeride hem yurtdışında iyi gitmezken, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu tarafından stokçulukla eleştirilen, finansmana erişimde zorlanan sanayicinin enseyi karartma lüksünün olmadığını düşünüyorum. Bu süreçte nakit akışını çok iyi yönetmesi gereken sanayici, üretim çarklarını çevirmeye devam edecek. Fuarlar ve müşteri ziyaretleri ile yurtdışında var olan pazarlarını geliştirirken, yeni pazarlara yelken açacak.
Çünkü dünyada işler zorlaşırken, Türkiye gibi ülkeler için fırsatlar da olabilir. Avrupa tarafında olası enerji kısıntıları ile tedarikte Türkiye önemli bir avantaj sağlayabilir. Yine pandemi sonrası artan navlun fiyatları da Türkiye’yi öne çıkardı.
Temmuz ayında yüzde 13,4 artışla 18,6 milyar dolara ulaşarak, bugüne kadarki en yüksek temmuz ayı ihracat performansına ulaşıldı. Ancak bunun dış ticaret açığı dikkate alındığında yeterli olmadığını söylemeliyiz. İş dünyası katma değerli üretim yapacak ve yeni pazarlarla birlikte ihracat rakamını artıracak.
Sanayicinin bu süreçte üretim anlamında da desteklenmesi gerekiyor. Organize sanayi bölgelerinde arsaların rant kapısı haline gelmemesi ve sanayiciye uygun maliyetlerle tahsis edilmesi önem arz ediyor.
Bu hafta kapak haberimizde Sibel Atik arkadaşımız, sanayiciye yeni fırsatlar sunacak yapılması planlanan 37 OSB’yi araştırdı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Ekonomist’e yaptığı açıklamaya göre, 28 ilde kurulması planlanan 37 OSB’nin yer seçim çalışmaları sürüyor. 13 bin hektarlık alanda kurulması planlanan OSB’lerde 300 bin kişilik ek istihdam yaratılması öngörülüyor.
Artık OSB’ler sadece üretim tesislerinin olduğu yerler değil; teknokentten meslek liselerine, meslek yüksek okullarına, teknik üniversitelere, sosyal tesislere kadar her ihtiyaca karşılık veriyor. Yine OSB’ler hızlı bir şekilde sürdürülebilir projeleri hayata geçiriyor.
Keyifli okumalar diliyorum.
Sağlıkla kalın…
