Bir girişim öyküsü: Ekolojik markasıyla Oxford’un desteğini aldı

02 Ocak 2022
Özlem Bay Yılmaz obay@ekonomist.com.tr

Profesyonel hayattan girişimciliğe transfer olan Pınar Akıskalıoğlu tarafından yaratılan kişisel bakım markası Takk, eko çözümlere ve inovatif yaklaşıma odaklanıyor. Akıskalıoğlu'nın Londra'da kurduğu ve ürettiği marka, Oxford Üniversitesi'nin potansiyel görüp desteklediği girişimlerden.

KOBİ Girişim Aralık 2021 tarihli sayıdan

Profesyonel hayattan girişimciliğe geçiş yapan pek çok isim var. Pınar Akışkalıoğlu da onlardan biri. Kariyerine global bir gençlik organizasyonu olan AIESEC'de başlayan Akışkalıoğlu, 7 yıl boyunca Türkiye, Orta Asya, Kafkaslar ve Ortadoğu'da çeşitli görevlerde bulundu.

AIESEC'in Hollanda'daki merkezinde global strateji direktörü olarak görev yaptı. Ardından marka ve teknolojileri ile lider olan global bir şirkette 9 yıl boyunca marka ve dijital medya yöneticisi olarak çeşitli görevlerde bulundu.

Ayrılmadan önce Türkiye ofisinde pazarlama direktörü olarak görev yapıyordu. Yıllara dayanan iş tecrübesinin sonunda kendi işini yapmama kara verdi ve üç yıl önce Londra'da kişisel bakım markası Takk'ı hayata geçirdi.

300 BİN STERLİN YATIRIM


Sektörün içinden gelen biri olarak kişisel bakım kategorisindeki gelişmeleri yakından takip eden Akışkalıoğlu, bu alanda hep daha fazla tükettirmek üzerine kurulu olan yapıdan rahatsızdı.

Bunu için sektör dinamiklerine ters, sadece gerekli olan ürünleri gerektiği zaman tüketici ile buluşturan, pazarlama klişelerinden uzak ‘asi' bir kişisel bakım markası kurmayı düşündü.

Bu fikrini 2018 yılında Oxford Üniversitesinde yüksek lisans yaparken akademisyen ve yatırımcılardan oluşan bir panelde sunma fırsatı yakaladı.

Okulun potansiyel gördüğü girişimlerden biri olarak çalışmalarına başladı. 5 farklı ülkeden 5 farklı alanda tecrübeli kişiden oluşan ekibi ile bir yıl boyunca fizibilite araştırması yaptıklarını söyleyen Akışkalıoğlu, “Takip eden senede uzmanlarla birlikte formül ve ambalajlarımızı geliştirdik. Son 1,5 yıldır da müşterilerimiz ile buluşuyoruz. Markamızı Oxford Üniversitesi bünyesinde kurduğumuz için, çalışan ve altyapı için destek gördük. Formül geliştirme ve teknik altyapımız içinse 300 bin sterlin yatırımımız oldu” diye anlatıyor.

İNGİLTERE’DE ÜRETİM


Dünya yoksulluk, açlık, sosyal adaletsizlik gibi birçok temel sorunla boğuşuyor. Bu sorunların çözümü ise ağırlıklı olarak devletlere ve sivil toplum örgütlerine bırakılmış durumda.

Kapitali yöneten iş dünyasının ise bu temel problemlere ancak müşterilerine iyi görünmesine yetecek kadar basit ve etkisiz katkı sunduğunu düşünen Akışkalıoğlu, şöyle devam ediyor: “Dünyayı daha iyiye götürmeyi hedefleyen misyon için çalışan şirketler kurmayı hayal ettim. Bu girişim yolculuğuma da en iyi bildiğim işten, kişisel bakım kategorisinden başladım. Hedefim, doymayan yatırımcılarla değil, sosyal bilinci gelişmiş topluluklarla şirketimizi büyütmek.”

Takk 1,5 yıldır İngiltere'de, son 3 aydır da Türkiye'de müşterileri ile buluşuyor.

Tek satış kanalı Takk internet sitesi. İngiltere'nin 5 farklı bölgesinde üretimleri olduğundan bahseden Akışkalıoğlu, şunları anlatıyor: “Üretici ortaklarımızı tesis kapasite ve yetkinliklerinin yani sıra yönetim sistemleri, çevreye duyarlılıkları ve çalışanları ile sözleşmelerini göz önüne alarak seçtik.

Girdiğimiz her pazarda ürün, formül kalitemizi koruyarak lokal üretime geçmeyi hedefliyoruz. Lokal ekonomileri desteklemek bizim için önemli. Lokal üretimin anlamlı olacağı bir kapasiteye eriştiğimizde aktif olduğumuz ülkelerde üretime başlayacağız.”

AMBALAJLARA GERİ DÖNÜŞÜM


Takk’ın 13 çeşit kişisel bakım ürünü var. Saç, cilt, ağız bakımı ve tıraş kategorilerinde temel ürünleri bulunan marka, önümüzdeki yıl 5 ürünü daha portföyüne ekleyecek. Bugün İngiltere, ABD ve Türkiye’de tüketiciler ile buluşan marka, 2022 yılında da Rusya ve Almanya’da da satışa başlamayı planlıyor.

Tüm ürünlerinin vegan ve ambalajlarının plastiğin en çok geri dönüştürülebilen türü olan tip 2 plastikten olduğunu vurgulayan Akışkalıoğlu, “Tüm içeriklerimizi üretim tesisine en yakın lokasyonlardan tedarik etmeyi hedefliyoruz.

İçeriklerimizin hangi oranda nereden tedarik edildiği bilgisi her ürün için web sitemizde mevcut. Pazarın diliyle ‘premium’ bir markayız. Ancak premium’u tüketicimiz anlatılan pazarlama hikayesine değil de çevreye ve insana saygılı üretim prensiplerimiz için versin istiyoruz” diye ekliyor.

YALIN BİR ALIŞVERİŞ PLATFORMU


Tüm dünyada artan tüketici baskısı ile çevreye minimum seviyede atık oluşturan ürünler için yenilikçi çalışmalar yürüttüklerinin altını çizen Akışkalıoğlu, şöyle devam ediyor: “Bu gelişmeleri yakından takip ediyoruz ve iş ortaklarımızla birlikte üzerinde çalışıyoruz. Minimum atık oluşturan birçok tasarım arasından çıkacak yeni dominant ürün tasarımını müşterilerimiz ile buluşturmak istiyoruz. Kişisel bakım kategorimizin yanına günlük kullanılan diğer kategorileri de eklemeyi planlıyoruz.

Hedefimiz TAKK’ı tüm günlük ihtiyaçlarınızı abonelik modeli ile karşılayabileceğiniz ve aldığınız ürünlerin en üst kalitede, herhangi bir insan ve çevre sömürüsü yapılamadan üretildi¬ğinden emin olduğunuz yalın bir ‘alışveriş’ platformu haline getirmek.”

SEKTÖRDE NELER OLUYOR?


İHTİYAÇ OLMAYAN ÜRÜNLER
Sektörümüzü e-ticaret ve kişisel bakım kategorileri olarak alırsak; dünyada bir arz çeşitliliği bolluğu var. Sektörde ağırlıklı olarak tüketicinin olmayan ihtiyaçlarına cevap verilmeye çalışılıyor. Sektör önce olmayan ihtiyacı yarat sonra da buna çözüm sun prensibi ile büyüyor.

DOĞA DOSTU ÜRÜNLER
Çılgın indirimlerle evi ihtiyacınız olmayan ürünlerle doldurmak, ya da planlayarak doğaya dost olarak alabileceğiniz ürünleri 1 saat içinde evinize getirmek yeni trendler. Bu hizmeti sunan şirketler kısa donemde finansal büyümeleri ile yatırımcılara cazip gelse de gelece bu girişimlerle inşa edilmeyecek. Duyarlı, üreten insanlar şeffaflık, çevreye ve insana saygı bekliyor, TAKK da bunları sunuyor.