Enerji şirketlerinde ‘yenilenebilir’e ilgi var

05 Şubat 2020

Geçen yıl enerji sektöründe 28 satın alma ve birleşme işleminde yaklaşık 1 milyar dolarlık hacim oldu. Ağırlıklı olarak yenilenebilir enerji firmaları öne çıktı. Bu yıl da yenilenebilir enerji ağırlıklı işlemlerle hacmin 1 milyar doları bulması bekleniyor.





ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr





Geçen yıl Türkiye'de enerji sektöründe ağırlıklı olarak yerli yatırımcıların yaptığı 28 satın alma ve birleşme işlemi gerçekleşti. Değeri açıklanan işlemlerde 300 milyon dolarlık hacim oldu.





Değeri açıklanmayan işlemlerle birlikte hacmin 1 milyar doları bulduğu tahmin ediliyor.





Tabloyu görmek için görsele tıklayın.









İşlemlerde yerli yatırımcıların ağırlığı söz konusu. 2019 yılında gerçekleşen işlemlerde, Ulusoy Elektrik'in yüzde 82,3'lük hissesini 235 milyon dolara Eaton Capital Unlimited Company'e satması öne çıktı.





Ayen Enerji ve Aksa Power işlemleri de yakından takip edildi. Değeri açıklanmamakla birlikte BursaGaz ve KayseriGaz'ın Socar Türkiye tarafından satın alınması da dikkat çeken işlemler arasında yer aldı.





YENİLENEBİLİR FIRSATLARI
Enerjide yatırımcıların daha çok yenilenebilir enerji alanına ilgi gösterdiği ifade ediliyor. Yapılan işlemlerde grup içi yapılanma, ortaklar arası transfer veya daha önceden imzalanan opsiyon sözleşmeleri nedeniyle gerçekleşenler de var.





2020 yılında da yine ağırlıklı olarak yenilenebilir enerji tarafında olmak üzere güçlü şekilde 1 milyar doları geçen hacimler söz konusu olabilir.





TSKB Genel Müdür Yardımcısı Hasan Hepkaya, halihazırda devam etmekte olan birkaç büyük işlemin tamamlanmasını bekliyor. Hepkaya, yenilenebilir enerji tarafına ilginin olduğuna da dikkat çekiyor.





ZORLANAN ŞİRKETLER VAR
2020 yılında sektör, ekonomideki daralma beklentilerinin yerini tekrar büyüme trendine çevirmesiyle elektrik santrali yatırımlarında ve sanayi üretiminde kısmi artışlar bekliyor.





KPMG Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Sektör Lideri Ümit Bilirgen, Türkiye'deki elektrik talebinin yaklaşık yüzde 50'sini oluşturan sanayi segmentindeki büyümenin enerji sektörüne pozitif olarak yansımasını bekliyor.





Bilirgen, "Dolar bazlı devam eden YEK teşviklerinin de etkisiyle 2020 yılında yenilenebilir enerji tarafındaki büyümenin sürmesini bekliyoruz" diyor. Bilirgen, Türkiye'nin yenilenebilir enerji fırsatlarının hala devam ettiği görüşünde.





2020 yılında enerji sektöründeki bir diğer önemli gündem maddesi, finansman bulma ve mevcut kredilerin yeniden yapılandırılması olacak.





Kur oynaklıklarına karşı oldukça hassas olan enerji sektörünün ekonomide toparlanma hızlanana kadar bu konularda sorun yaşamaya devam edeceği görüşü hakim. Bu nedenle de finansal anlamda zorlanan enerji şirketleri bu yıl da satın alma ve birleşme işlemlerinde öne çıkacak.





YENİ NESİL TEKNOLOJİ
Enerji sektörü, 2019 yılında ağırlıklı olarak düşük elektrik fiyatları, yüksek yakıt ve işletme maliyetleri ve zorlaşan fonlama koşullarının etkisinde kaldı. 2018 yılında gerçekleşen kur atağı sonrasında artan maliyetler, ağırlıklı olarak dövizle borçlanan şirketlerin operasyonlarına devam edebilmelerini güçleştirdi.





Yakıt ve işletme maliyetlerindeki bu artışlardan en olumsuz anlamda etkilenen santraller ise doğalgaz çevrim santralleri oldu. 2018 yılına göre yıllık ortalama piyasa takas fiyatı megavatsaat başına 233 TL'den 268 TL'ye çıksa da ortalama yüzde 20 oranında artan yakıt maliyetlerine neden oldu.





Bu durumun şirketlerin bilançolarını olumsuz etkilediğini belirten EY Türkiye Enerji Sektörü Lideri Erkan Baykuş, "2020 yılında, özellikle yeni nesil teknolojilerle kurulmuş yüksek verimlilikteki doğalgaz santralleri yabancı yatırımcı için satın alma ve birleşmeler yoluyla ilgi odağı olabilir" diyor.









MEHMET ÖĞÜTÇÜ THE BOSPHORUS ENERGY CLUB BAŞKANI
“SATIN ALMALAR ARTABİLİR”
“Türkiye’de enerji sektörü kapasite fazlası, yüksek maliyetler ve ağırlaşan iç ve dış borç yükü altında mücadele ederken yeni uluslararası yatırım beklemek iyimserlik olur.





Değerli enerji varlıklarını fiyatlarının altında ele geçirmek ya da borçlarını devralmak için gelecek yabancı fonlar ise her zaman olacaktır. Hukuki istikrarın ve yargı bağımsızlığının sorunlu olması, hükümetin oyunun kurallarını sık sık değiştirmesi de yabancı sermaye açısından güven azaltıcı faktörler.





Dolayısıyla 2020 yılında, kapasite arttırıcı yatırımlardan ziyade şirket satın almaları, borç kurtarma operasyonları haberlerini daha çok duyabiliriz.”