İhracatçı 2021 için ‘temkinli iyimser’

19 Şubat 2021
Son dönemde küresel çapta aşılama çalışmalarının istenen hızda olmasa da devam etmesi ve küresel ticaretin canlanmaya başlaması, 2021 sonu ihracat hedefi olan 184 milyar doları tutturabilmek için umutları artırmış durumda.

ARAM EKİN DURAN eduran@ekonomist.com.tr

7 Şubat 2021 tarihli sayıdan

Ancak virüste mutasyon endişelerinin giderek artması ile son dönemde 7,20'nin altına gerileyen dolar kurunun rekabetçi fiyat konusunda sıkıntı yaratması, ihracatçıların 2021 planlarını zorluyor.

Tabloyu görmek için görsele tıklayın.

Türkiye, pandeminin vurduğu 2020 yılını "Yeni Ekonomi Programı" (YEP) hedefi olan 165,9 milyar doların üzerine çıkarak, 169 milyar 514 milyon dolar ihracatla kapatmıştı. 2021 yılının ilk ayında ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2,5 ihracat artışı sağlanırken, ocak ayında ilk kez 15 milyar dolar geçilerek aylık bazda rekor kırıldı.

Şimdi gözler, 2021'in geri kalanında ihracatta hangi gelişmelerin yaşanacağında... Son dönemde küresel çapta aşılama çalışmalarının istenen hızda olmasa da devam etmesi, küresel ticaretin canlanmaya başlaması, 2021 sonu ihracat hedefi olan 184 milyar doları tutturabilmek için umutları artırdı.

Ayrıca Brexit sonrası İngiltere ile gerçekleştirilen Serbest Ticaret Anlaşması (STA) ve hem Avrupa Birliği hem de AB dışı Avrupa ülkelerinde canlanan talep, ihracatçıları harekete geçirdi.

Ancak öte yandan, koronavirüste ortaya çıkan ve hem daha hızlı yayılan hem de daha ölümcül olması muhtemel mutasyon endişelerinin giderek artması ile birlikte, son dönemde 7,20'nin altına gerileyen dolar kurunun rekabetçi fiyat konusunda sıkıntı yaratması ihracatçıların 2021 planlarını zorluyor.

Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 70'ini sırtlayan başlıca sektörlere baktığımızda, ihracatçılar 2021 hedefleri için "temkinli ama iyimser" bir görüntü veriyorlar.

OTOMOTİV STA'DAN UMUTLU


İhracatın 'amiral gemisi' olan otomotiv sektörü, 2020 yılında ihracatta ağır bir kayıp yaşamış ve yılı yüzde 16,5 daralma ile 25,5 milyar dolar ihracatla kapatmıştı. Sektörün 2021'deki en büyük umudu ise İngiltere ile yapılan STA ile ihracatın hızla ivme kazanması.

Otomotiv İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Baran Çelik, 2021 yılında sektörün en büyük pazarı olan Avrupa Birliği başta olmak üzere tüm hedef pazarlara geçen seneden çok daha iyi rakamlarla ihracat yapmayı planladıklarını söylüyor.

2021 yılının bir bölümünde daha etkinliklerine dijital ortamda devam edeceklerini, sonrasında pandeminin seyrine göre yüz yüze etkinliklere başlamayı hedeflediklerini ifade eden Çelik, "Bu yıl Almanya, İngiltere ve Fransa ile birlikte İtalya ve Amerika'da da faaliyetlerimizi artıracağız" diyor.

KİMYADA ÖNCELİK ABD


Tüm zor koşullara rağmen, 2020 yılında 18 milyar 313 milyon dolarlık ihracat ile Türkiye'nin en fazla ihracat gerçekleştiren ikinci sektörü olmayı başaran kimyevi maddeler sektörü, buna rağmen bir önceki yıla göre ihracatta yüzde 11,3'lük kayıp yaşamaktan kaçamadı.

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Adil Pelister, 2021 yılı için kimya sektörü olarak ihracat hedefinin 20,6 milyar dolar, büyüme hedefinin ise yüzde 12 olduğunu kaydediyor. 2021'de milli fuar katılım organizasyonlarından ticaret heyetlerine, UR-GE projelerinden yarışmalara birçok etkinlik düzenleyeceklerini dile getiren Pelister, "Bu yıl için fuar milli katılım, heyet organizasyonları gibi planladığımız 21 etkinlik bulunuyor.

Öncelik verdiğimiz ABD, Çin, Meksika, Rusya ve Hindistan ülkelerine ihracatımızı artırmayı hedefliyoruz" diye konuşuyor.

MAKİNEDE RUSYA ETKİSİ


2020'yi pek çok sektöre göre sınırlı bir daralma ile atlatan ve yüzde 4'lük kayıpla 17,1 milyar dolar ihracata imza atan makine sektörü, 2020 son çeyrekte gelen siparişler ile birlikte 2021'in özellikle ikinci yarısından itibaren ihracatta ciddi artış sağlayacağını öngörüyor.

Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, yurtdışın-dan makine alımı yüzde 9 ile 21 arasında düşen Almanya, ABD ve İngiltere gibi gelişmiş ülkelere yaptıkları ihracatın 2020 son çeyreğinde yüzde 21 arttığına işaret ediyor.

Sektörün 2020'de Rusya'ya olan ihracatını da yüzde 22 oranında artırdığını dile getiren Karavelioğlu, "Küresel makine ve teçhizat yatırımlarının salgın öncesi seviyesine gelecek yıl ortasında ulaşacağı tahminleri henüz iyileştirilmedi. Fakat ne olursa olsun, biz belirsizliklerin hâkim olacağı bu süreci de önemli kazanımlarla geçireceğiz ve ihracat performansımızla rakiplerimizden ayrışmaya devam edeceğiz" diyor.

ABD'de korumacı politikaların sınırlanması ve yeşil ekonomiye geçiş yönündeki beklentilerin de mevcut makine parklarının yenilenmesini hızlandıracağını söyleyen Karavelioğlu, "Küresel beklentilerin sektörümüzün 2021 yılı performansını destekleyici nitelikte olduğunu düşünüyorum" diye konuşuyor.

ÇELİKTE UZAK DOĞU PLANI


Türkiye'nin son yıllarda ABD ve AB tarafındaki yeni vergi ve kota düzenlemeleri nedeniyle sıkıntı yaşadığı bir alan olan demir-çelik sektöründe, 2021 yılında alternatif pazarlar öne çıkıyor. 2020 yılında Türkiye'nin çelik ihracatı miktar bazında yüzde 2,8 azalış ile 20,6 milyon tona ve değer bazında yüzde 8,2 düşüşle 12,7 milyar dolara

gerilemişti. Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Başkanı Adnan Aslan, pandemi döneminde alternatif pazarlara yönelmenin her zamankinden daha çok önem taşıyan bir hal aldığını söylüyor. Bu kapsamda çelik sektörü olarak 20 yıldır rekabet ettikleri Çin'e tekrar ihracata başladıklarına dikkat çeken Aslan, "Bunun yanı sıra Çin'deki gelişmelerden kaynaklı Uzak Doğu pazarlarımızı geri kazanabildik.

Ayrıca Afrika ve Güney Amerika'ya ihracatımızı arttırabildik. Böylelikle AB ve ABD'de yaşadığımız daralmanın karşılığını hiç olmazsa bu pazarlarda telafi eder olduk" diyor. 2021 yılı için küresel olarak normalleşme beklentileri kapsamında çelik ihracatında yüzde 10 artışla yaklaşık 23 milyon tona ulaşmayı hedeflediklerini kaydeden Adnan Aslan, "Değerde ise yüzde 15 artışla yaklaşık 15 milyar dolar seviyelerinin gerçekleşeceğini öngörüyoruz" diye konuşuyor.

Aslan, Covid-19 sonrasında çelik talebinin küresel olarak artmasını beklediklerini ifade ederek, "Talepteki bu artışın ise Türkiye'nin çelik üretimine ve ihracatına katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Küresel iyileşme beklentilerinin 2021 yılı içerisinde olumlu sonuçlanması durumunda fiziki fuarlar yeniden gündeme gelecektir. İhracatımızı artırabilmek adına bu yıl daha da odaklanacağımız pazarları Uzak Doğu, Güney Amerika ve Batı Afrika olarak sıralayabiliriz" şeklinde konuşuyor.

DEMİRDE AB DIŞI ARAYIŞ


Demir ve demir dışı metaller sektörü 2020 yılını 8,4 milyar dolarlık ihracat ile genel ihracattan yüzde 4,6'lık pay alarak tamamlamış ve ihracatını bir önceki yıla göre yüzde 1,5 artırmıştı. İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Başkanı Tahsin Öztiryaki, 2021 yılı için yaklaşık yüzde 20 artışla 10 milyar dolar ihracata ulaşma hedefi koyduklarını söylüyor. Ana ihracat pazarının AB olduğu sektör, toplamda 200'den

fazla ülkeye ihracat yapıyor. Yeni dönemde ABD, Hindistan, Meksika, Çin ve Rusya'nın yanında Afrika'ya da özel bir önem verdiklerini vurgulayan Öztiryaki, şunları söylüyor: "ABD hala arzu ettiğimiz ölçüde pay alamadığımız bir pazar. Afrika'da yeni bir hayatın kurulduğunu ve Türk ihracatçıları olarak bu pazarda mutlaka yer alınması gerektiğini düşünüyoruz.

Rotayı Latin Amerika, Körfez Ülkeleri, Türki Cumhuriyetler ve Uzak Doğu'ya çevirdik. Elbette Avrupa ve Amerika bizim için her zaman önemli ve etkinlik planlamaları yapmaya devam edeceğimiz pazarlar."

HAZIR GİYİM VE TEKSTİL TEMKİNLİ


Türkiye ihracatında büyük yer tutan hazır giyim ve tekstil ihracatında da 2021 için umutlu ama temkinli hedefler konulmuş durumda. İki sektörün 2020 sonunda toplam ihracatı yaklaşık 25 milyar dolar oldu ve toplam ihracatın yüzde 15'ine karşılık geldi.

Geçen yıl hazır giyim ihracatındaki kayıp yüzde 3,1 olurken, tekstil ihracatındaki düşüş ise yüzde 8'e ulaştı. İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyoncuları İhracatçı Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, Avrupa ve ABD başta olmak üzere dünyada kitlesel aşı uygulamalarının devam etmesi ve 2021'e girmeden İngiltere ile STA imzalanmasının kendilerini umutlandırdığını söylüyor.

En büyük pazarları arasında yer alan Almanya ve İngiltere gibi ülkelerde kapanmaların devam etmesine rağmen ocak ayını yüzde 2,2 artıda kapattıklarına işaret eden Gültepe, "Ancak firmalarımızın şubat ve mart dönemi siparişleri ne yazık ki istenen düzeye çıkmadı.

Pazarlarda canlanmanın ikinci çeyrekte başlayacağını, yılın ikinci yarısı ile birlikte normale dönülebileceğini öngörüyoruz" diyor. Hammadde ve işçilik maliyetlerinde yüzde 20 - 25 artış olduğu bu dönemde, dolar kurunun 7,20'nin altına inmesinin ihracatçıyı zorladığına işaret eden Mustafa Gültepe, "Maskede hibe şartı kaldırılır ve kur yeniden rekabetçi bir seviyeye çıkarsa 2021'i yüzde 8 - 10 ihracat artışı ile kapatabiliriz" diye konuşuyor.

Tekstil sektörüne baktığımızda ise her sektörde olduğu gibi 2021 yılında pazar çeşitliliğine ağırlık verileceği görülüyor. Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkanı Pınar Taşdelen Engin, Avrupa kıtasının en büyük tekstil üreticisi olan Türkiye'nin orta ve uzun vadede özellikle ABD, AB, Bağımsız Devletler Topluluğu, Ortadoğu ve diğer ülkelerden gelecek taleplerle pandeminin olumsuz etkilerini geride bırakacağını söylüyor.

Engin, ABD seçimlerinin geride kalması ve aşılama çalışmalarının devam etmesinin etkisiyle, ABD pazarında talep canlanması beklediklerini de kaydediyor.

İSMAİL GÜLLE / TİM BAŞKANI "TEDARİK ZİNCİRİNDEKİ DEĞİŞİM BİZE YARIYOR"


"Ülkemizin bölgesel iş birliklerine yönelmesinin küresel tedarik zincirlerindeki değişimle, küresel ticaretten alacağı payın artmasına önemli katkı sağlayacağına inanıyoruz. Küresel tedarik zincirlerinde pandemi ile hızlanan yeniden yapılanma sürecinin faydalarını şimdiden görmeye başladık.

Ocak ayında ihracatımız, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre, yüzde 2,5'lik artışla 15 milyar 48 milyon dolar oldu. 2020 yılı ocak ayında, iyi bir başlangıç yaparak ocak ayı ihracat rekoruna imza atmıştık. 2021'e başlarken yine ocak ayının rekorunu tazelemenin gururunu yaşıyoruz.

Bu yıl, ihracatçımızın bu tempoyu koruyacağına ve hatta aylık ihracatta yeni rekorlar kıracağına yürekten inanıyorum. Yıllık ihracat hedefimiz olan 184 milyar dolardan çok daha yüksek rakamlara ulaşacak güce, altyapıya ve enerjiye sahibiz. Her bir sektörümüzde, ihraç mallarımıza talebin arttığını, Türkiye markasının güç kazandığını gözlemliyoruz."

AHMET ALİ BUGAY/ EULER HERMES TÜRKİYE CEO'SU "ENERJİ, GIDA VE KİMYA ÖNE ÇIKACAK"


Şu anda bazı ülkelerde toparlanmanın gerçekleştiğini gözlemliyoruz. Çin'de tüketime yönelik toparlanma yavaş kalsa da, ekonomik destek politikalarının yoğunlaştığı inşaat, altyapı yatırımları gibi sektörler hareketlenmeye başladı. Çin'de 2021 yılı genelinde destekleyici politika duruşunun devam etmesini bekliyoruz. Euro Bölgesi'nde ise kriz öncesindeki GSYH seviyesine 2023 yılından önce ulaşılamayacak.

Sektörler tarafında, ihracat risklerini ölçtüğümüz ve şirketler için bir rehber olarak yayınladığımız TradeMatch platformumuzdaki verilere göre 2021 yılında global olarak enerji, metal, elektronik, kimya, tarım-gıda sektörlerinin öne çıkmasını bekliyoruz.

Küresel ticaretin kriz önceki seviyelerine dönmesi ancak 2023'te mümkün olacak. 2021 yılında küresel ticaret hacim bazında yüzde 7 ve nominal olarak da yüzde 13 büyüyerek, 2022 yılının başlarında da tüm kayıplarını telafi edebilir.

ALİ GENÇTÜRK / COFACE TÜRKİYE GENEL MÜDÜRÜ "TOPARLANMA OLDUKÇA KADEMELİ OLACAK"


Coface olarak Türkiye'nin başlıca ticaret ortağı olan Euro Bölgesi'ne ilişkin daralma beklentimiz 2020'de yüzde 8,8'di. Ancak 2021 yılında bölgenin yüzde 5,8 büyüyeceğini tahmin ediyoruz. Bu varsayım gerçekleşirse, Türkiye'nin ihracatında da olumlu gelişmeler olacaktır.

Ayrıca ihracatçılarımızın Avrupa'daki iyileşme sonrası alıcıların Çin'deki tedarikçiler yerine Türk firmalarını tercih etmeleri için şimdiden gerekli yatırım ve iyileştirmeleri risk yönetimini de göz önüne alarak yapmaları önümüzdeki dönemde avantajlar sağlayacaktır.

Çin-ABD, Doğu Akdeniz gibi konular da ülkelerin birbirlerine gümrük vergileri ya da ambargolar koymasına neden oluyor. Bu durum da küresel ticaret hacmini olumsuz etkiliyor. Bu koşullar altında, 2021 yılında da küresel ticaret hacmindeki toparlanmanın oldukça kademeli olması beklenebilir.