Son reklamı neden tepki çekti?

31 Aralık 2020
Son dönemde esprili reklamlarıyla adından söz ettiren Dardanel, Türkiye'de ton balığı tüketimini artırmaya odaklandı. Ancak buna yönelik hazırlanan ve yine mizahi dilin kullanıldığı son reklam filmi farklı kesimlerin tepkisini çekti.

ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr

13-26 Aralık 2020 tarihli sayıdan 

Türkiye'yi ilk kez ton balığıyla tanıştırdı. 2020 sonunda 1,1 milyar TL ciro hedefliyor ve 35 ülkeye Çanakkale'de üretilen ton balığını ihraç ediyor. İstihdamı bu yıl 2 bine ulaştı, bunların bin 500'ü kadın. Kadın iş gücünü ekonomiye kazandırmayı tüm hedeflerin ötesinde tutuyor ve "Büyüyeceksek kadın emeğiyle birlikte yapacağız bu işi" diyor.

Dardanel'den bahsediyoruz. Reklamlarıyla da akıllarda kalan şirket, 1991 yılında ilk ton balığı reklamını yaptı. 2003 yılında ise Türkiye'nin en kısa reklam filmlerini ekranlara taşıdı.

'Ton Ton Ton, Dardanel Ton' jingle ise hala hepimizin zihninde. Yakın geçmişte 'bi ton fark var' sloganıyla izlediğimiz reklamında, Dardanel'in kurucusu Niyazi Önen ve oğlu Mehmet Önen, ilk kez birlikte bir fotoğraf karesinde ekrana çıktı. Şimdilerde ise markanın son reklamı 'Ton mu yesek' gündemde.

TÜKETİMİ ARTIRMAYA ODAKLANDI

2020 yılı Dardanel için adeta tarihi bir yıl. Çünkü satışlarını geçen yılın ilk yarısına göre bu yıl yüzde 96 artıran şirket, üretimini de istihdamını da katlayarak büyüttü.

Buna karşılık Dardanel İcra Kurulu Başkanı Mehmet Önen, rekor büyüme devam etse de ton balığı pazarının henüz Türkiye'de emekleme döneminde olduğunu söylüyor.

Haksız da sayılmaz; ülkemizde kişi başı yıllık 25 kg tavuk, 15 kg kırmızı et ve 5 kg balık tüketilirken, ton balığı tüketimi henüz 200 gram seviyesinde.

Ton balığının tüketiminin artırılması için üretimden yatırıma ve pazarlamaya seferberlik ilan ettiklerini belirten Mehmet Önen, "Kişi başı yıllık tüketimi 1 kilogramın üzerine çıkaracağız" diyor.

ELEŞTİRENLER DE OLDU

İşte şirketin son reklam kampanyası 'Ton mu yesek' de bu seferberliğin en somut göstergesi. Ancak reklam filmi aşçıları kötü, Türk mutfağını ise kaçınılması gereken bir alan olarak lanse ettiği gerekçesiyle pek çok kesimden tepki çekti.

Korona kısıtlamaları nedeniyle restoranların zor zamanlardan geçtiği bu döneme denk gelen reklam filmi, eleştiri oklarını daha fazla üzerine çekti.

Buna karşın kampanyanın amacının, yemek kültürümüzü gösteriş malzemesi yapan ve esnafımızı temsil etmeyen şovları, mizahi dille eleştirmek olduğunu dile getiren Mehmet Önen, "Çanakkale'de doğmuş, bu toprakların insanının emeği ile büyümüş bir marka olarak ne esnafımıza ne de Türk mutfağına saygıda kusur etmemiz söz konusu bile olamaz" diyor.

Eleştirilere rağmen bu kampanya amacına ulaşacak ve Türkiye'de ton balığı tüketiminin artırılmasına katkı sağlayacak mı? 2021'de izleyip göreceğiz.