Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi 18 Temmuz'da başlayan rallide 3.500 seviyesi de geride kalırken, dolar bazlı bakıldığında üst üste sekizinci haftada da yükseliş eğilimini sürdürüyor.
Yurt içi piyasalar dünya genelinde devam eden ultra şahin para politikaları ve artan resesyon riskiyle düşüş eğiliminde hareket eden küresel pay piyasalarından pozitif ayrışmayı sürdürüyor.
Uzun süredir sessizliğini koruyan banka hisseleri öncülüğünde gerçekleşen rallide BIST 100 endeksinde rekor üzerine rekor kırılırken, dolar bazında bakıldığında ise analistlerin "kritik direnç" olarak nitelendirdikleri seviyeler bir bir geçiliyor.
BIST 100 endeksindeki yükseliş ralli başından bu yana yüzde 48'e yaklaşırken, endeksin gördüğü en yüksek seviye rekoru da dün 3.545,86 puana taşındı.
Salı günü 122,9 milyar lirayla hacim rekoru kırılan BIST 100 endeksine dahil hisselerde, yükselişin artış eğilimindeki hacimle de desteklenmesi dikkati çekiyor.
BIST 100 endeksi dolar bazında üst üste 8 haftadır değer kazanırken, söz konusu performans, haftalık değerlendirmede Temmuz 2005'ten bu yana görülen aralıksız en güçlü ralliye işaret ediyor.
Yabancı yatırımcıların 8 ay aradan sonra ağustosta 694,3 milyon dolar net alım gerçekleştirmesi söz konusu yükselişte etkili olurken, yabancıların borsadaki payı yüzde 32,71'den 33,57'ye yükselse de halen tarihi düşük seviyelerde.
BIST 100 endeksinde ağırlığı yüksek olan banka hisseleri geçen ay yatırımcısının yüzünü güldürürken, eylülde de rallinin öncülüğünü yapmaya devam ediyor.
Analistler, borsada bankalar başta olmak üzere bir çok şirketin uzun bir süredir ucuz kaldığını belirterek, enflasyon baskısı sebebiyle borsanın getiri arayışındaki yatırımcılara önemli bir fırsat sunduğunu söyledi.
Açıklanan ikinci çeyrek şirket finansal sonuçlarının oldukça parlak olduğunu aktaran analistler, yüksek karlılıkların banka hisselerine olan talebi öne çıkardığını ifade etti.
Analistler, BIST 100 endeksinin dolar bazlı önemli direnç konumunda olan 175 ve 190 seviyelerinin hızlı şekilde aşıldığını belirterek, buna karşın tarihi zirvesi olan 510 puana göre halen önemli bir potansiyel taşıdığını dile getirdi.
Ağustosta yüzde 51,8 prim yapan bankacılık endeksi, eylül başından bu yana yüzde 39,2 artışla endeksin yükselişinde lokomotif görevini görüyor.
Banka hisseleri arasında 8 Eylül itibarıyla eylül başından bu yana en fazla getiriyi yüzde 77,1'le Vakıfbank sağlarken, onu yüzde 59,6'yla Halkbank ve 57,1'le İş Bankası (C) takip etti.
Eylül başından bu yana madencilik endeksi yüzde 14,6 getiriyle bankacılık endeksini takip ederken, onu yüzde 13,6 kazançla gayrimenkul yatırım ortaklığı izledi.
Analistler, BIST 100 endeksindeki yükselişin ralli başlangıcı olan 18 Temmuz'dan bu yana yüzde 48'e yaklaştığına dikkati çekerek, olası kar realizasyonları ve teknik düzeltmelere karşı yatırımcıların temkinli olmasında fayda olduğunu dile getirdi.
Küresel bazda enflasyon ve resesyon baskısının artmaya devam ettiğini ve merkez bankalarının ultra şahin duruşlarını koruduklarını ifade eden analistler, söz konusu politikaların dünya genelinde riskli varlıklara olan talebi törpülediğini söyledi.
Analistler, yurt içi piyasaların Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın politika faizini düşürmesi ve piyasada tahvil faizlerinin 2020'den bu yana en düşük seviyelerine gerilemesinin pay piyasalarını desteklediğini kaydederek, şirket karlılıklarının devam edeceğine yönelik tüketim ve ihracat verilerinin de gelece yönelik projeksiyonları pozitif etkilediğini bildirdi.
Yurt içi piyasalar dünya genelinde devam eden ultra şahin para politikaları ve artan resesyon riskiyle düşüş eğiliminde hareket eden küresel pay piyasalarından pozitif ayrışmayı sürdürüyor.
Uzun süredir sessizliğini koruyan banka hisseleri öncülüğünde gerçekleşen rallide BIST 100 endeksinde rekor üzerine rekor kırılırken, dolar bazında bakıldığında ise analistlerin "kritik direnç" olarak nitelendirdikleri seviyeler bir bir geçiliyor.
BIST 100 endeksindeki yükseliş ralli başından bu yana yüzde 48'e yaklaşırken, endeksin gördüğü en yüksek seviye rekoru da dün 3.545,86 puana taşındı.
Salı günü 122,9 milyar lirayla hacim rekoru kırılan BIST 100 endeksine dahil hisselerde, yükselişin artış eğilimindeki hacimle de desteklenmesi dikkati çekiyor.
BIST 100 endeksi dolar bazında üst üste 8 haftadır değer kazanırken, söz konusu performans, haftalık değerlendirmede Temmuz 2005'ten bu yana görülen aralıksız en güçlü ralliye işaret ediyor.
Yabancı yatırımcıların 8 ay aradan sonra ağustosta 694,3 milyon dolar net alım gerçekleştirmesi söz konusu yükselişte etkili olurken, yabancıların borsadaki payı yüzde 32,71'den 33,57'ye yükselse de halen tarihi düşük seviyelerde.
BIST 100 endeksinde ağırlığı yüksek olan banka hisseleri geçen ay yatırımcısının yüzünü güldürürken, eylülde de rallinin öncülüğünü yapmaya devam ediyor.
Analistler, borsada bankalar başta olmak üzere bir çok şirketin uzun bir süredir ucuz kaldığını belirterek, enflasyon baskısı sebebiyle borsanın getiri arayışındaki yatırımcılara önemli bir fırsat sunduğunu söyledi.
Açıklanan ikinci çeyrek şirket finansal sonuçlarının oldukça parlak olduğunu aktaran analistler, yüksek karlılıkların banka hisselerine olan talebi öne çıkardığını ifade etti.
Analistler, BIST 100 endeksinin dolar bazlı önemli direnç konumunda olan 175 ve 190 seviyelerinin hızlı şekilde aşıldığını belirterek, buna karşın tarihi zirvesi olan 510 puana göre halen önemli bir potansiyel taşıdığını dile getirdi.
Bankalar endeksi sırtlamayı sürdürüyor
Ağustosta yüzde 51,8 prim yapan bankacılık endeksi, eylül başından bu yana yüzde 39,2 artışla endeksin yükselişinde lokomotif görevini görüyor.
Banka hisseleri arasında 8 Eylül itibarıyla eylül başından bu yana en fazla getiriyi yüzde 77,1'le Vakıfbank sağlarken, onu yüzde 59,6'yla Halkbank ve 57,1'le İş Bankası (C) takip etti.
Eylül başından bu yana madencilik endeksi yüzde 14,6 getiriyle bankacılık endeksini takip ederken, onu yüzde 13,6 kazançla gayrimenkul yatırım ortaklığı izledi.
Analistler, BIST 100 endeksindeki yükselişin ralli başlangıcı olan 18 Temmuz'dan bu yana yüzde 48'e yaklaştığına dikkati çekerek, olası kar realizasyonları ve teknik düzeltmelere karşı yatırımcıların temkinli olmasında fayda olduğunu dile getirdi.
Küresel bazda enflasyon ve resesyon baskısının artmaya devam ettiğini ve merkez bankalarının ultra şahin duruşlarını koruduklarını ifade eden analistler, söz konusu politikaların dünya genelinde riskli varlıklara olan talebi törpülediğini söyledi.
Analistler, yurt içi piyasaların Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın politika faizini düşürmesi ve piyasada tahvil faizlerinin 2020'den bu yana en düşük seviyelerine gerilemesinin pay piyasalarını desteklediğini kaydederek, şirket karlılıklarının devam edeceğine yönelik tüketim ve ihracat verilerinin de gelece yönelik projeksiyonları pozitif etkilediğini bildirdi.
