Tosyalı Holding, Anadolu 500 listesinde bu yıl beş şirketiyle yer aldı. Tosçelik şirketiyle listenin zirvesinde yer alan Tosyalı Holding'in patronu Fuat Tosyalı, elde ettikleri başarıda aralıksız yatirımın büyük etkisinin olduğunu söylüyor.
SİBEL ATİK
satik@ekonomist.com.tr
12-25 Aralık 2021 tarihli sayıdan.
İskenderun'da 4 milyon ton yassı çelik üretimi yapacak tesisin temellerini atan Tosyalı Holding, devreye aldığı stratejik yatırımların da katkısıyla Anadolu 500 sıralamasında lider oldu.
Tosçelik Profil şirketiyle listenin ilk sırasında yer alan Tosyalı Holding, listeye beş şirketiyle girmeyi başardı. Grubun listedeki diğer şirketleri; Tosçelik Filmaşin, Tosyalı Demir Çelik, Tosçelik Spiral Boru ve Tosyalı Toyo Çelik.
Geçen yıl 3,5 milyar dolar ciro elde ettiklerini söyleyen Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, "Yıllardır işimize aralıksız yatırım yapıyoruz" diyor.
Bunun başarıda önemli bir payı olduğunu aktaran Tosyalı, yurtdışında Angola ve Cezayir'deki yatırımlar da düşünülürse beş yılda 5,5 milyar dolarlık toplam yatırım yapmış olacaklarını kaydediyor.
Yatırımlar ve ihracatın güçlü katkısıyla bu yıl 6 milyar dolar ciroyla kapatmayı planladıklarını ifade eden Fuat Tosyalı, sorularımızı yanıtladı:
Tosçelik ile Anadolu 500 listemizde ilk sırada yer alıyorsunuz. Şirketin elde ettiği bu başarıyı değerlendirir misiniz? Grup ve şirkete başarıyı getiren ne oldu?
Zamanında yaptığımız doğru yatırım hamleleri ile ulaştığımız yüksek kapasite kullanımı ve entegrasyon gücümüz diyebilirim. İşimize yıllardır aralıksız yatırımlar yapıyoruz. Pande-miye rağmen bütün kapasitemizi tam kullanarak hem ülkemizin büyümesi yönünde üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirdik hem de yurtdışındaki fırsatları çok iyi değerlendirdik.
Tosçelik bizim amiral gemimiz. 2009 yılında Osmaniye yassı yapısal çelik üretim tesislerinde ilk özel sıcak haddelenmiş yassı ürün üretimini gerçekleştirdik. Buradaki yatırımımız, ülkemizde özel sektör tarafından yapılan ilk yassı çelik üretim tesisi olması açısından büyük bir önem taşıyor.
2012'de Osmaniye OSB'de üretime geçen boru ve profil tesislerimiz; Avrupa'da tek çatı altında en büyük kapalı alana sahip tesisi. Tosçelik ile altı kıtada, 100'ü aşan ülkeye ihracat yapıyoruz. Tüm bu başarılarımızın ardında sürdürülebilirlik odaklı olarak AR-GE, invovasyon ve teknolojiye yaptığımız yatırımlar yatıyor.
Bunun bir yansıması olarak Tosçelik'in Osmaniye'deki tesisinde, açılışını 2017'de gerçekleştirdiğimiz AR-GE merkezi de bir ilk. Türkiye'nin global yeşil çelik üreticisi olarak Tosçelik ile tesislerimizde karbon ayak izi düşük "yeşil çelik" üretimi gerçekleştiriyoruz. Bu güçlü kaslarımız sayesinde hem yurtiçinde katma değerli ürünlerimizle büyümeye devam ettik hem de ihracatta yeni başarılara imza atmayı sürdürdük.
Grup açısından 2021 yılını değerlendirir misiniz?
2020 yılını, pandeminin en zor dönemi olmasına rağmen, oldukça iyi bir performansla kapatmıştık. Çünkü biz üretimi hiçbir zaman durdurmadık. 2021 yılının ise bizler için daha da iyi olacağını öngörüyorduk, çünkü dünyada birçok ülke 2020 yılında küçüldü.
Ekonomi küçülünce, sanayi üretimleri azaldı. Ama biz pazardaydık ve kıyasıya mücadele verdik. 2021 yılının fırsatlarına hazırdık. Nitekim sanayideki büyüme ortada, bu büyümeyi destekleyecek arz lazımdı ve biz o arzı karşıladık. Tosyalı Holding olarak bu yılı da iyi bir performansla kapatacağımızı biliyoruz.
Ne kadarlık bir ciro beklentisi var?
Biz geçen yılı yaklaşık 3,5 milyar dolar ciroyla kapatmıştık. Bu yıl ise 6 milyar dolara yakın bir ciroyla kapatmayı hedefliyoruz. Yeni yatırımlarımızın da katkısıyla önümüzdeki beş yıl içerisinde 15 milyon tona ulaşmayı hedefliyoruz. İhracatta ise 1,5 milyar doların üzerinde bir rakama ulaştık. Keza yurtdışı operasyonlarımızın da ihracat performansı oldukça iyi.
Yurtdışında özellikle hangi pazarlarda artış yakaladınız?
Çin'in iç piyasası zaten kendi içinde çok hareketliydi. Yani Çin'de bir üretim aksaması değil, Çin'de artan tüketim oldu, çünkü Çin pandemi sürecini çok iyi yönetti. Kapanmasına rağmen içerde tüketim çok canlıydı. Ama Avrupa ve Amerika tarafında arzda aksamalar oldu. O pazara en yakın üretici olan Türkiye, Avrupa pazarından gelen talebi iyi yönetti. Fırsatları ve pazarı çok iyi değerlendirdi.
Aralıksız yatırımdan söz ettiniz ve pandemide yeni bir yatırım açıkladınız. Grubun yeni yatırım gündeminden söz eder misiniz?
Sanayici bir aileyiz, bütün kurgumuz sürdürülebilir üretim hedefli. Yüksek katma değerli ve çevresel etkileri ile değer yaratan ürünler üretmek hedefimiz. Bu doğrultuda da yatırımlar yapıyoruz. Pandeminin en sıkıntılı döneminde ülkemizdeki en büyük çelik yatırımını başlattık.
Yatırımla ilgili kontrat sözleşmelerini bile yüz yüze yapamadık. O zor dönemde yatırım kararını alabildik ve o sorumluluğu üstlendik. 2,5 milyar dolar değerindeki bu yatırım tüm hızıyla devam ediyor. 2022 sonunda yıllık 4 milyon tonluk bir üretimle devreye girecek.
Bu yassı çelikte muazzam bir kapasite. İki tane dev, kuantum teknolojili çelikhanesi olacak. İki limanı ile bu tesisimiz güncel fiyatları baz alırsak 4 milyar dolarlık ithal ikamesine katkı sağlayacak. Yurtdışında Angola ve Cezayir'deki yatırımlarımızı da düşünürsek, beş yılda 5,5 milyar dolar toplam yatırım yapağız.
Yeni işlere yatırım konusunda ne düşünüyorsunuz?
Biz sanayici ve üretim odaklı bir aileyiz. Tabii ki bulunduğumuz coğrafyalardaki fırsatları değerlendirerek yeni iş alanlarına bakabiliriz, çünkü öncelikle kendi işimiz zaten muazzam bir dönüşüm gerektiriyor. Düşünün, karbon salınımı şu an dünyanın en önemli gündem maddesi.
Biz de alanımızda enerji kullanımında çeşitlilikler, kendi işimizdeki çevreci yeni teknolojiler, otomasyon sistemlerine odaklanarak ilerliyoruz. Bütün bunlar aslında yeni nesile de büyük sorumluluk ve yeni alanlar açıyor.
"YEŞİL ÜRETİM YAPIYORUZ"
"Tosyalı olarak 100'den fazla ülkeye ürünümüzü satıyoruz. Fakat demir-çelik standart bir ürün. Her firma belirli standartlara göre üretim yapıyor. Farkı nerede yaratacaksın, katma değerde, çevresel olarak doğaya zarar vermeyen ürün üreterek. Biz yeşil üretim yaptığımız için tercih ediliyoruz.
Son 2-3 yılda sürdürülebilirlik odaklı, önemli bir kısmı küresel anlamda ilk olan, fikri sınai hakları bize ait, 100'ün üzerinde AR-GE projesine imza attık. Bu projeler ile çelik fabrikamızın karbon salınımını yüzde 30 azalttık. Bu anlayışla bugün Tosçelik tesislerinde sektörün karbon ayak izi en düşük yeşil çelik üretimini gerçekleştiriyoruz."
SİBEL ATİK
satik@ekonomist.com.tr
12-25 Aralık 2021 tarihli sayıdan.
İskenderun'da 4 milyon ton yassı çelik üretimi yapacak tesisin temellerini atan Tosyalı Holding, devreye aldığı stratejik yatırımların da katkısıyla Anadolu 500 sıralamasında lider oldu.
Tosçelik Profil şirketiyle listenin ilk sırasında yer alan Tosyalı Holding, listeye beş şirketiyle girmeyi başardı. Grubun listedeki diğer şirketleri; Tosçelik Filmaşin, Tosyalı Demir Çelik, Tosçelik Spiral Boru ve Tosyalı Toyo Çelik.
Geçen yıl 3,5 milyar dolar ciro elde ettiklerini söyleyen Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, "Yıllardır işimize aralıksız yatırım yapıyoruz" diyor.
Bunun başarıda önemli bir payı olduğunu aktaran Tosyalı, yurtdışında Angola ve Cezayir'deki yatırımlar da düşünülürse beş yılda 5,5 milyar dolarlık toplam yatırım yapmış olacaklarını kaydediyor.
Yatırımlar ve ihracatın güçlü katkısıyla bu yıl 6 milyar dolar ciroyla kapatmayı planladıklarını ifade eden Fuat Tosyalı, sorularımızı yanıtladı:
Tosçelik ile Anadolu 500 listemizde ilk sırada yer alıyorsunuz. Şirketin elde ettiği bu başarıyı değerlendirir misiniz? Grup ve şirkete başarıyı getiren ne oldu?
Zamanında yaptığımız doğru yatırım hamleleri ile ulaştığımız yüksek kapasite kullanımı ve entegrasyon gücümüz diyebilirim. İşimize yıllardır aralıksız yatırımlar yapıyoruz. Pande-miye rağmen bütün kapasitemizi tam kullanarak hem ülkemizin büyümesi yönünde üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirdik hem de yurtdışındaki fırsatları çok iyi değerlendirdik.
Tosçelik bizim amiral gemimiz. 2009 yılında Osmaniye yassı yapısal çelik üretim tesislerinde ilk özel sıcak haddelenmiş yassı ürün üretimini gerçekleştirdik. Buradaki yatırımımız, ülkemizde özel sektör tarafından yapılan ilk yassı çelik üretim tesisi olması açısından büyük bir önem taşıyor.
2012'de Osmaniye OSB'de üretime geçen boru ve profil tesislerimiz; Avrupa'da tek çatı altında en büyük kapalı alana sahip tesisi. Tosçelik ile altı kıtada, 100'ü aşan ülkeye ihracat yapıyoruz. Tüm bu başarılarımızın ardında sürdürülebilirlik odaklı olarak AR-GE, invovasyon ve teknolojiye yaptığımız yatırımlar yatıyor.
Bunun bir yansıması olarak Tosçelik'in Osmaniye'deki tesisinde, açılışını 2017'de gerçekleştirdiğimiz AR-GE merkezi de bir ilk. Türkiye'nin global yeşil çelik üreticisi olarak Tosçelik ile tesislerimizde karbon ayak izi düşük "yeşil çelik" üretimi gerçekleştiriyoruz. Bu güçlü kaslarımız sayesinde hem yurtiçinde katma değerli ürünlerimizle büyümeye devam ettik hem de ihracatta yeni başarılara imza atmayı sürdürdük.
2020 yılını, pandeminin en zor dönemi olmasına rağmen, oldukça iyi bir performansla kapatmıştık. Çünkü biz üretimi hiçbir zaman durdurmadık. 2021 yılının ise bizler için daha da iyi olacağını öngörüyorduk, çünkü dünyada birçok ülke 2020 yılında küçüldü.
Ekonomi küçülünce, sanayi üretimleri azaldı. Ama biz pazardaydık ve kıyasıya mücadele verdik. 2021 yılının fırsatlarına hazırdık. Nitekim sanayideki büyüme ortada, bu büyümeyi destekleyecek arz lazımdı ve biz o arzı karşıladık. Tosyalı Holding olarak bu yılı da iyi bir performansla kapatacağımızı biliyoruz.
Ne kadarlık bir ciro beklentisi var?
Biz geçen yılı yaklaşık 3,5 milyar dolar ciroyla kapatmıştık. Bu yıl ise 6 milyar dolara yakın bir ciroyla kapatmayı hedefliyoruz. Yeni yatırımlarımızın da katkısıyla önümüzdeki beş yıl içerisinde 15 milyon tona ulaşmayı hedefliyoruz. İhracatta ise 1,5 milyar doların üzerinde bir rakama ulaştık. Keza yurtdışı operasyonlarımızın da ihracat performansı oldukça iyi.
Yurtdışında özellikle hangi pazarlarda artış yakaladınız?
Çin'in iç piyasası zaten kendi içinde çok hareketliydi. Yani Çin'de bir üretim aksaması değil, Çin'de artan tüketim oldu, çünkü Çin pandemi sürecini çok iyi yönetti. Kapanmasına rağmen içerde tüketim çok canlıydı. Ama Avrupa ve Amerika tarafında arzda aksamalar oldu. O pazara en yakın üretici olan Türkiye, Avrupa pazarından gelen talebi iyi yönetti. Fırsatları ve pazarı çok iyi değerlendirdi.
Aralıksız yatırımdan söz ettiniz ve pandemide yeni bir yatırım açıkladınız. Grubun yeni yatırım gündeminden söz eder misiniz?
Sanayici bir aileyiz, bütün kurgumuz sürdürülebilir üretim hedefli. Yüksek katma değerli ve çevresel etkileri ile değer yaratan ürünler üretmek hedefimiz. Bu doğrultuda da yatırımlar yapıyoruz. Pandeminin en sıkıntılı döneminde ülkemizdeki en büyük çelik yatırımını başlattık.
Yatırımla ilgili kontrat sözleşmelerini bile yüz yüze yapamadık. O zor dönemde yatırım kararını alabildik ve o sorumluluğu üstlendik. 2,5 milyar dolar değerindeki bu yatırım tüm hızıyla devam ediyor. 2022 sonunda yıllık 4 milyon tonluk bir üretimle devreye girecek.
Bu yassı çelikte muazzam bir kapasite. İki tane dev, kuantum teknolojili çelikhanesi olacak. İki limanı ile bu tesisimiz güncel fiyatları baz alırsak 4 milyar dolarlık ithal ikamesine katkı sağlayacak. Yurtdışında Angola ve Cezayir'deki yatırımlarımızı da düşünürsek, beş yılda 5,5 milyar dolar toplam yatırım yapağız.
Yeni işlere yatırım konusunda ne düşünüyorsunuz?
Biz sanayici ve üretim odaklı bir aileyiz. Tabii ki bulunduğumuz coğrafyalardaki fırsatları değerlendirerek yeni iş alanlarına bakabiliriz, çünkü öncelikle kendi işimiz zaten muazzam bir dönüşüm gerektiriyor. Düşünün, karbon salınımı şu an dünyanın en önemli gündem maddesi.
Biz de alanımızda enerji kullanımında çeşitlilikler, kendi işimizdeki çevreci yeni teknolojiler, otomasyon sistemlerine odaklanarak ilerliyoruz. Bütün bunlar aslında yeni nesile de büyük sorumluluk ve yeni alanlar açıyor.
"YEŞİL ÜRETİM YAPIYORUZ"
"Tosyalı olarak 100'den fazla ülkeye ürünümüzü satıyoruz. Fakat demir-çelik standart bir ürün. Her firma belirli standartlara göre üretim yapıyor. Farkı nerede yaratacaksın, katma değerde, çevresel olarak doğaya zarar vermeyen ürün üreterek. Biz yeşil üretim yaptığımız için tercih ediliyoruz.
Son 2-3 yılda sürdürülebilirlik odaklı, önemli bir kısmı küresel anlamda ilk olan, fikri sınai hakları bize ait, 100'ün üzerinde AR-GE projesine imza attık. Bu projeler ile çelik fabrikamızın karbon salınımını yüzde 30 azalttık. Bu anlayışla bugün Tosçelik tesislerinde sektörün karbon ayak izi en düşük yeşil çelik üretimini gerçekleştiriyoruz."
