Yaklaşık 7 milyar dolarlık bir hacme sahip olan global lüks saat pazarının 2025 yılında 9 milyar doları geçmesi bekleniyor. 150 yıllık İsviçreli saat markası Bernhard H. Mayer’in Yönetim Kurulu Başkanı Bernhard H. Mayer, “Pandamide talepte geçici bir yavaşlama yaşadık. Tüketim alışkanlığı değişmedi. 2021’de rekor kırmayı bekliyoruz” diyor.
Özlem Bay Yılmaz
obay@ekonomist.com.tr
Küresel lüks saat pazarı 2018 yılında yaklaşık 6,93 milyar dolar düzeyindeydi. Pazarın 2025 yılına kadar ise 9,3 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Dünya lüks kol saati pazarında lider ülke ise İsviçre. Bernhard H. Mayer saatleri de 1871 yılından bu yana geleneksel tekniklerle el yapımı olarak sınırlı sayıda üretilen ve İsviçre menşeli lüks saat markası olarak öne çıkıyor. QNET’in ürün gamında yer marka pandemide talepte yalnızca kısa bir geçici yavaşlama yaşamış bulunuyor. Online perakendeci oldukları için işlerinin çok hızlı bir şekilde normale döndüğünü belirten Bernhard H. Mayer markasının 4’üncü kuşak temsilcisi Bernhard H. Mayer, “Aslında lüks segmentimiz 2020 ortalarından itibaren büyümeye başladı. Türkiye açısından da sürecin lüks saat kategorimizi çok etkilemediğini rahatlıkla söyleyebilirim. Covid-19 salgınının etkili olduğu 2020 yılında mart ayından aralık sonuna dek satışlarımızın yüzde 50’sini saat, takı gibi ürünlerimiz oluşturdu. Müşterilerimiz açısından bir tüketim alışkanlığı değişimi yaşanmadı” diye anlatıyor.
2021'in rekor kırma yılı olması için çok iyimser olduklarını dile getiren Mayer, “Pandemi devam ederse müşteriler de online alışveriş yapmaya devam edecek. Ülkeler eski normale döndükten sonra, müşterilerimiz eski yaşam tarzlarından zevk almak ve olabildiğince şık olmak isteyecekler. Lükse, iyi giyinmeye ve koleksiyona devam edecekler” diyor.
Moda ve yaşam tarzı odaklı bir tüketici pazarının olması nedeniyle lüks saatler için Türkiye’nin her zaman büyük bir pazar olduğundan da bahseden Mayer, “Markamız da lüks saat kategorisinde Türkiye’de büyümeye devam ediyor. Markamız dışında diğer lüks markalar da Türkiye’de büyüyor. Turizm eski günlerine dönerse ve işlere, ofislere dönüp eski sosyal hayatımıza kavuştuğumuzda pazar eski günlerine dönecek. Bu potansiyel Türkiye’de var” diye anlatıyor.
Apple, Samsung gibi teknoloji şirketlerinin de saat segmentine girmelerine rağmen ‘klasik hep klasiktir ve değerlidir’ diyen Mayer, şunları anlatıyor:
“Ama artık eskisi gibi, 100 yıl önceki gibi değil. Saat, sadece 18 yaşına gelince elde edebildiğin veya ölünce miras bırakabileceğin bir şey değil artık. Artık günümüzde her durum ve ihtiyaç için farklı bir saat var. Akıllı saatler de bu serinin bir parçası. Geleneksel lüks saatlere olan talep ise açıkça görülüyor ki güçlü olmaya devam edecek.”
Sektörün, geleneksel el yapımı saat yapımının lüks kategorisinde var olmayı sürdüreceği bir şekilde şekillenmeye devam edeceğine de değinen Mayer, “Şu alandaki risk ise taklit saatler. Taklit ürünlerin üretimi, dünyada online satışın artmasıyla paralel bir biçimde sürekli artış gösteriyor. Tüketicilerin bu noktada yetkili satış ağlarından alışverişi tercih etmesi önem kazanıyor” diyor.
Özlem Bay Yılmaz
obay@ekonomist.com.tr
Küresel lüks saat pazarı 2018 yılında yaklaşık 6,93 milyar dolar düzeyindeydi. Pazarın 2025 yılına kadar ise 9,3 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Dünya lüks kol saati pazarında lider ülke ise İsviçre. Bernhard H. Mayer saatleri de 1871 yılından bu yana geleneksel tekniklerle el yapımı olarak sınırlı sayıda üretilen ve İsviçre menşeli lüks saat markası olarak öne çıkıyor. QNET’in ürün gamında yer marka pandemide talepte yalnızca kısa bir geçici yavaşlama yaşamış bulunuyor. Online perakendeci oldukları için işlerinin çok hızlı bir şekilde normale döndüğünü belirten Bernhard H. Mayer markasının 4’üncü kuşak temsilcisi Bernhard H. Mayer, “Aslında lüks segmentimiz 2020 ortalarından itibaren büyümeye başladı. Türkiye açısından da sürecin lüks saat kategorimizi çok etkilemediğini rahatlıkla söyleyebilirim. Covid-19 salgınının etkili olduğu 2020 yılında mart ayından aralık sonuna dek satışlarımızın yüzde 50’sini saat, takı gibi ürünlerimiz oluşturdu. Müşterilerimiz açısından bir tüketim alışkanlığı değişimi yaşanmadı” diye anlatıyor.
2021’DE REKOR SATIŞ BEKLİYOR
2021'in rekor kırma yılı olması için çok iyimser olduklarını dile getiren Mayer, “Pandemi devam ederse müşteriler de online alışveriş yapmaya devam edecek. Ülkeler eski normale döndükten sonra, müşterilerimiz eski yaşam tarzlarından zevk almak ve olabildiğince şık olmak isteyecekler. Lükse, iyi giyinmeye ve koleksiyona devam edecekler” diyor.
TÜRKİYE’DE PAZAR BÜYÜYOR
Moda ve yaşam tarzı odaklı bir tüketici pazarının olması nedeniyle lüks saatler için Türkiye’nin her zaman büyük bir pazar olduğundan da bahseden Mayer, “Markamız da lüks saat kategorisinde Türkiye’de büyümeye devam ediyor. Markamız dışında diğer lüks markalar da Türkiye’de büyüyor. Turizm eski günlerine dönerse ve işlere, ofislere dönüp eski sosyal hayatımıza kavuştuğumuzda pazar eski günlerine dönecek. Bu potansiyel Türkiye’de var” diye anlatıyor.
KLASİK HEP KLASİKTİR
Apple, Samsung gibi teknoloji şirketlerinin de saat segmentine girmelerine rağmen ‘klasik hep klasiktir ve değerlidir’ diyen Mayer, şunları anlatıyor:
“Ama artık eskisi gibi, 100 yıl önceki gibi değil. Saat, sadece 18 yaşına gelince elde edebildiğin veya ölünce miras bırakabileceğin bir şey değil artık. Artık günümüzde her durum ve ihtiyaç için farklı bir saat var. Akıllı saatler de bu serinin bir parçası. Geleneksel lüks saatlere olan talep ise açıkça görülüyor ki güçlü olmaya devam edecek.”
TAKLİT SAATLER
Sektörün, geleneksel el yapımı saat yapımının lüks kategorisinde var olmayı sürdüreceği bir şekilde şekillenmeye devam edeceğine de değinen Mayer, “Şu alandaki risk ise taklit saatler. Taklit ürünlerin üretimi, dünyada online satışın artmasıyla paralel bir biçimde sürekli artış gösteriyor. Tüketicilerin bu noktada yetkili satış ağlarından alışverişi tercih etmesi önem kazanıyor” diyor.
