Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut hamlesini başlatıyoruz. İlk kez ev sahibi olacakların sabırsızlıkla beklediği projenin hazırlıkları bitmek üzere. Şehit yakınları ve gazilerimiz ile emeklilerimize özel kontenjan ayıracağız. İlk defa evlenen gençlerimiz projede kota sahibi olacak." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında tahıl sevkiyatı anlaşmasına ilişkin, "Her ne kadar muhalefet idrak edemese de ülkemizin öncülüğünde başlatılan bu çalışma önemli bir diplomatik başarıdır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Artık bu ülkeyi terör, darbeci sivil ve askeri bürokrasi, üretmek yerine rantiyeyle beslenen iş dünyası ve kifayetsiz siyasetçilerle oyalama devri bitmiştir."
Fiyatlar konusunda yapılan manipülasyonları yakından takip ettiklerini belirten Erdoğan, "Küresel fiyatlardaki dengesizliği istismar edenlerin, otomobilden konuta, gıdadan elektroniğe kadar yaptıkları manipülasyonları yakından takip ediyoruz. Aldığımız ve alacağımız tedbirlerle, bu istismarcıların kötü niyetlerini ellerinde patlatmakta kararlıyız." diye konuştu.
Erdoğan, ABD ve Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin küresel ekonomik krize verdikleri tutarsız tepkilerin, sorunu çözmek yerine daha da ağırlaştıracak neticeler doğurduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Biz ise yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazlayla ülkemizi büyütme esasına dayanan Türkiye Ekonomi Modeli'nden taviz vermeyerek, krizden pozitif ayrışma stratejimizi dikkatle uyguluyoruz. Bugüne kadar hayata geçirdiğimiz yapısal reformlar sayesinde, klasik dayatmaların dışında kalan bu programı başarıyla sürdürüyoruz. İhracattaki başarılı performansı, turizmdeki sevindirici gerçekleşmelerle tahkim ederek hedeflerimize ilerliyoruz. Yılın ilk yarısındaki gerçekleşmeler, 2022'yi 47 milyon turist ve 37 milyar dolar turizm geliriyle hedeflerimizin üzerinde bir seviyede kapatacağımıza işaret ediyor. İnşallah ilerleyen tarihlerde bu rakamları da aşacağımıza inanıyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel piyasalardaki gelişmeleri değerlendirmek için bir yandan kapasite büyütme bir yandan yeni pazarlar arayışında olan ihracatçıların gayretlerini yakından takip ettiğini dile getirerek, şu ifadeleri kullandı:
"Ordu'da fındık fiyatlarını açıkladık, Bay Kemal rahatsız oldu. Söylediği ne? 'Ben 72 söylemiştim', 'Ben 72 düşünüyordum' diyor. Ya sen düşünmeye yine devam et. Senin sırtında küfe yok. Bak sen hala tahminlerden düşünüyorsun, düşünce aleminden bahsediyorsun. Biz icraattan bahsediyoruz Bay Kemal, icraattan. Senin icraatın var mı? Yok. 72 düşünüyormuş, yavru ortağı da 75 düşünüyormuş. Bunların hepsi tahminlerle konuşuyorlar ve bunların hepsi cek, cak bunlarla konuşuyorlar. Biz ise icraat ve 1 dolardan 3 doların üzerine fındık fiyatlarını nasıl getirdik, ona bakın. Biz orada vatandaşımızla da gittik, evinde, bahçesinde sohbet ettik. Evinde bahçesinde sohbet ederken kendilerine sordum, beklentiniz nedir, düşündüğünüz nedir? Hepsi samimiyetle beklentilerini söyledi. Ya vatandaşın dili başka, vatandaşın gönlü başka ve vatandaşın dilinden ve gönlünden geçeni biz ne yaptık, meydanda açıkladık. O zaman da tabii meydan patladı. Vatandaşla hemhal olmak başka bir şey. Vatandaşı aldatmak başka bir şey. Biz vatandaşımızla beraberiz. Beraber olmaya da devam edeceğiz."
Erdoğan, dış ticarette ortaya çıkan açığın en önemli sebebinin, enerji ithalatının bedelinde 3 kata varan artış ile sanayi üretiminde kullanılan diğer emtia maddelerinin fiyatlarındaki ciddi yükseliş olduğunu vurgulayarak, "Şayet özellikle enerji fiyatlarındaki bu dengesizlik olmasaydı, Mayıs ayı itibarıyla 12 aylık cari işlemlerde 34,5 milyar dolar fazla verecektik. İnşallah hiç endişe etmeyin o günleri de göreceğiz. Bu vesileyle küresel enerji darboğazına karşı vatandaşlarımızı mevcut kaynakları etkin ve verimli bir şekilde kullanmaya davet ediyorum." dedi.
2018'de ilan ettikleri Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı ile bina ve hizmetlerin enerji verimliliğini teşvik edecek yatırımları desteklediklerini anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Yapılan hesaplamalar, geçtiğimiz yıl enerji verimliliği için yapılan 1,3 milyar dolar yatırımın karşılığında 372 milyon dolarlık tasarruf elde ettiğimizi gösteriyor. Bu yatırımlar aynı zamanda, yol açtığı sera gazı azaltımıyla, iklim değişikliğiyle mücadelemize de katkı sağlıyor. Geçtiğimiz yıl 50 milyar dolarlık enerji ithalatı yapan, bu yıl aynı faturanın 2 katına çıkması ihtimali olan bir ülke durumundayız. Tasarruf ve verimlilik tedbirleriyle bu rakamda yüzde 10 düşüş sağlamamızın, ülkemize 10 milyar dolarlık katkısı olacağı açıktır. Vatandaşlarımızın her birinden, dışa bağımlı olduğumuz enerji kaynaklarını, basit tedbirle daha verimli kullanmak suretiyle, hem aile bütçelerine hem de milli bütçeye katkı sağlamalarını istiyorum."
Hanelerdeki ısı yalıtımı çalışmaları için vatandaşlara daire başı 50 bin liraya kadar uygun şartlı kredi imkanı sunduklarını hatırlatan Erdoğan, enerji yalıtımı konusunda eksiği olan tüm vatandaşları bu imkandan istifade etmeye çağırdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel krize rağmen bütçe dengesinde herhangi bir bozulmaya meydan verilmemesinin de bir diğer önemli ve sevindirici gelişme olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Yılın ilk 6 ayında 94 milyar liraya yakın fazla veren bütçemiz, mali disiplinden asla geri adım atmadığımızın en somut ispatıdır. Üstelik bu görünüme, işçilerimize, memurlarımıza, emeklilerimize ve sosyal kesimlere verdiğimiz desteklere yaptığımız yüksek oranlı artışlara rağmen ulaştık. Asgari ücrette tarihi artışlar yaparken, tüm ücretlerin bu seviyedeki kısmından gelir ve damga vergilerini kaldırarak, herkese ilave kazanç sağladık. Çiftçimizden esnafımıza kadar, kendi hesabına çalışan tüm kesimlere de pek çok imkan sunduk. Gelir vergisini kaldırarak 3 milyon çiftçimizi desteklerken, basit usule tabi 850 bin esnafımızın kazançlarını da vergiden istisna tuttuk. Gıdadan temizlik maddelerine kadar çok sayıda üründe yaptığımız KDV indirimleriyle hem vatandaşlarımızın fiyat artışlarından etkilenme seviyesini düşürdük hem de sistemi sadeleştirdik. Sadece 2022 yılında, vatandaşlarımızı enflasyona karşı güvence altına alma çabalarımıza destek için vergi indirimleriyle vazgeçtiğimiz kamu geliri 251 milyar lirayı bulacaktır."
Erdoğan, devletin imkanlarını her kesimden vatandaşla paylaşarak, sosyal adaleti ve gelir dağılımındaki dengeyi koruma hassasiyetinden taviz vermediklerinin altını çizerek, "Sosyal amaçlı harcamaların bütçe içindeki payını bu yıl yüzde 5'in üzerine çıkartarak, 146 milyar liraya yükselttik. Artık sosyal yardımları sadece mutlak yoksullukla sınırlı tutmayıp, gelişen ve büyüyen Türkiye'nin imkanlarının adil dağıtımı aracı olarak kullanıyoruz. Bu kapsamda doğumdan ev onarımına, eşi vefat eden kadınlardan öksüz yetimlere kadar 49 farklı düzenli yardım programımız için ayırdığımız bütçeyi de neredeyse 2 kat artırarak, 11,5 milyar liraya çıkardık." bilgisini verdi.
Tüm bu adımları atarken, enflasyonun insanların günlük hayatında yol açtığı sıkıntılarla mücadele için ilave tedbirler de geliştirdiklerini dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dünyanın, enerji ve emtia fiyatlarındaki mevcut yükü uzun süre taşıyamayacağı açıktır. Nitekim, yavaş yavaş fiyatlarda durulma eğilimi başlamıştır. Bu durum, ülkemizdeki enflasyonun küresel fiyatlarla ilgili kısmında da bir iyileşme başlayacağı anlamına gelmektedir. Hatırlarsanız bir dönem ayçiçek yağı üzerinden öyle bir fırtına kopartılmıştı ki tüm insanlık 5 litrelik bir yağ bidonunun içinde boğulacak endişesi ortaya çıkmıştı. Şimdi, hem ithalat kanallarının açılması hem yerli üretimin artmasıyla bu konu gündemimizden kalkmıştır. Stratejik tüm gıda ürünlerinin tedarikleri ve üretimleriyle ilgili benzer tedbirleri alarak, milletimizin bir daha böyle endişelere kapılmasının önüne geçiyoruz."
Erdoğan, bugün Türkiye'nin, tüm Avrupa'da, herkesin dışarıdan aynı fiyatla aldığı petrol ürünlerini en uygun rakamla vatandaşlarına sunan ülke durumunda olduğunu vurgulayarak, "Bu imkanı vatandaşlarımıza, akaryakıt ürünleri üzerindeki vergi yükünü önemli ölçüde azaltarak sunduk. Elektrik tarifelerinde yaptığımız benzer bir vergi indirimiyle de faturaları düşürdük." ifadelerini kullandı.
Dünyanın her yerinde etkisi görülen enflasyon ve döviz kuru kaynaklı sorunlara karşı aldıkları makroekonomik tedbirleri, bankacılık uygulamalarıyla desteklediklerini vurgulayan Erdoğan, "Milli paramızla tasarrufu teşvik için başlattığımız kur koruma mevduat ve katılım hesapları çok büyük ilgi gördü. Kredileri yatırımı, istihdamı ve üretimi teşvik edecek alanlarda olabildiğince genişletiyor, buna karşılık enflasyona ve döviz kuruna olumsuz etki edecek alanlarda da sınırlandırıyoruz." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yılın 7 aylık döneminde Türk lirası ticari kredi rakamının 2,7 trilyon liraya yükseldiğini, ekonomiye dinamizm sağlayan KOBİ'lere kullandırılan kredilerdeki artışın ise 384 milyar liraya ulaştığını aktardı.
Ziraat Bankası vasıtasıyla çiftçilerin kullandığı kredi miktarının yüzde 85'i sübvansiyonlu olmak üzere 152 milyar liraya ulaştığını belirten Erdoğan, "Ticari kredilerde ilk sırayı imalat sanayi alıyor. Amacımız, tüm kesimleri yaşanan küresel şoklara karşı destekleyerek, istihdamın ve üretimin kesintisiz artışını sağlamaktır. Önümüzdeki süreçte bu amaçla hayata geçireceğimiz arz güvenliğiyle fiyat istikrarını birlikte gerçekleştirecek, tüm ihtimalleri hesaba katan yeni adımların hazırlıklarını da sürdürüyoruz. İnşallah yeni yılın ilk aylarıyla birlikte enflasyonun belirgin bir düşüş trendine gireceğini ümit ediyoruz." şeklinde konuştu.
Erdoğan, vatandaşları enflasyona ezdirmeme sözlerini, diğer alanlarla birlikte konut sektöründe de yerine getirecek yeni projeler geliştirdiklerini, son 20 yılda Türkiye'de en büyük değişimleri gerçekleştirdikleri alanlardan birinin de şehircilik olduğunu, TOKİ vasıtasıyla 1 milyon 170 bin vatandaşı, çevre düzenlemeleri ve sosyal donatılarıyla ev sahibi yaparak ekonomik, sağlıklı ve güvenli konut üretiminde dünyada eşi benzeri olmayan bir başarı ortaya koyduklarını, yaklaşık 1,5 yıl önce 100 bin sosyal konut inşası için çıkılan çağrıya 10 katından fazla talep alındığını hatırlattı.
Türkiye'nin tüm illerinde hız kesmeden toplu konut projelerini sürdürdüklerini aktaran Erdoğan, pek çok ilde şehir içinde kalan sanayi alanlarını dışarıya taşıdıklarını, bu konudaki talepleri de süratle yerine getirdiklerini anlattı. Erdoğan, şöyle devam etti:
"Şimdi de Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut hamlesini başlatıyoruz. İlk kez ev sahibi olacak vatandaşlarımızın sabırsızlıkla beklediği bu projeyle ilgili hazırlıklar bitmek üzeredir. Vatandaşlarımızı kira öder gibi taksitlerle, yerel ve yatay mimari anlayışına göre inşa edilmiş konut projeleriyle ev sahibi yapacağız. Sıfır atık uyumlu, enerji verimli, iklim dostu malzemelerle yapılacak bu konut projelerinin tamamında yenilenebilir enerji sistemleri kullanılacaktır.
Amacımız, salgın döneminde daralan konut arzını hızla artırarak, hem inşaat sektörünü canlandırmak, hem de insanımızın erişebilir şartlarda ev sahibi olmasını temin etmektir. Bu adım, son dönemde ciddi şikayet konusu olan kiraların da düşmesine yol açacaktır. Her zaman olduğu gibi bu projede de şehit yakınları ve gazilerimiz ile emeklilerimize özel bir kontenjan ayıracağız. Ayrıca ilk defa evlenen gençlerimiz de bu projede kota sahibi olacaktır. Önümüzdeki ay bir tanıtım toplantısıyla tüm detaylarını milletimize duyuracağımız bu konut kampanyasının şimdiden ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Projenin yürütücüsü olan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız ile TOKİ'yi tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan Gençlik ve Spor Bakanlığının Türkiye'yi gezmeye çıkan gençlere yurtların kapılarını açan "Seyahatsever" uygulamasına oldukça fazla talep geldiğini belirterek, "Gençlerimizin bu imkandan daha fazla katılımla istifadesini sağlamak için onlardan gelen istekler doğrultusunda yaş aralığını 18-25'ten, 18-30'a yükselttik. Böylece 1 Eylül tarihine kadar gençlerimizin yurtlarımızda konaklayarak diledikleri gibi ülkemizi gezmelerine imkan sağlıyoruz." ifadelerini kullandı.
Sporda başarı çıtasının her geçen gün daha yükseğe çıkartıldığını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Konya'da 9-18 Ağustos tarihleri arasında ev sahipliği yapacağımız 5'inci İslami Dayanışma Oyunları'nın hazırlıklarını önemli ölçüde tamamladık. Bu oyunlar için 56 ülkeden 4 bin 200 sporcu ve heyet üyesi ile on binlerce sporsever Konya'ya gelecek. İslami Dayanışma Oyunları için Konyamıza kazandırdığımız tesisler daha sonra hem şehirdeki gençlerimize hizmet edecek hem de benzer organizasyonlar için kullanılacaktır. Dünya çapında ses getireceğine inandığım bu oyunlar için ülkemizde misafir edeceğimiz kafilelere şimdiden hoş geldiniz diyor, sporcularımıza başarılar diliyorum."
Erdoğan, Manş Denizi'ni aşan en genç Türk yüzücü Aysu Türkoğlu'nu kutlayarak, "Kızımızı şahsım ve milletim adına tebrik ediyorum. Bu bir rekor, bizler için de ayrı bir gurur vesilesi aynı şekilde ailesini ve hocalarını kutluyorum." ifadeleriyle sözlerini tamamladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında tahıl sevkiyatı anlaşmasına ilişkin, "Her ne kadar muhalefet idrak edemese de ülkemizin öncülüğünde başlatılan bu çalışma önemli bir diplomatik başarıdır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Artık bu ülkeyi terör, darbeci sivil ve askeri bürokrasi, üretmek yerine rantiyeyle beslenen iş dünyası ve kifayetsiz siyasetçilerle oyalama devri bitmiştir."
Fiyatlar konusunda yapılan manipülasyonları yakından takip ettiklerini belirten Erdoğan, "Küresel fiyatlardaki dengesizliği istismar edenlerin, otomobilden konuta, gıdadan elektroniğe kadar yaptıkları manipülasyonları yakından takip ediyoruz. Aldığımız ve alacağımız tedbirlerle, bu istismarcıların kötü niyetlerini ellerinde patlatmakta kararlıyız." diye konuştu.
"Turizmde sevindirici gerçekleşmeler"
Erdoğan, ABD ve Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin küresel ekonomik krize verdikleri tutarsız tepkilerin, sorunu çözmek yerine daha da ağırlaştıracak neticeler doğurduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Biz ise yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazlayla ülkemizi büyütme esasına dayanan Türkiye Ekonomi Modeli'nden taviz vermeyerek, krizden pozitif ayrışma stratejimizi dikkatle uyguluyoruz. Bugüne kadar hayata geçirdiğimiz yapısal reformlar sayesinde, klasik dayatmaların dışında kalan bu programı başarıyla sürdürüyoruz. İhracattaki başarılı performansı, turizmdeki sevindirici gerçekleşmelerle tahkim ederek hedeflerimize ilerliyoruz. Yılın ilk yarısındaki gerçekleşmeler, 2022'yi 47 milyon turist ve 37 milyar dolar turizm geliriyle hedeflerimizin üzerinde bir seviyede kapatacağımıza işaret ediyor. İnşallah ilerleyen tarihlerde bu rakamları da aşacağımıza inanıyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel piyasalardaki gelişmeleri değerlendirmek için bir yandan kapasite büyütme bir yandan yeni pazarlar arayışında olan ihracatçıların gayretlerini yakından takip ettiğini dile getirerek, şu ifadeleri kullandı:
"Ordu'da fındık fiyatlarını açıkladık, Bay Kemal rahatsız oldu. Söylediği ne? 'Ben 72 söylemiştim', 'Ben 72 düşünüyordum' diyor. Ya sen düşünmeye yine devam et. Senin sırtında küfe yok. Bak sen hala tahminlerden düşünüyorsun, düşünce aleminden bahsediyorsun. Biz icraattan bahsediyoruz Bay Kemal, icraattan. Senin icraatın var mı? Yok. 72 düşünüyormuş, yavru ortağı da 75 düşünüyormuş. Bunların hepsi tahminlerle konuşuyorlar ve bunların hepsi cek, cak bunlarla konuşuyorlar. Biz ise icraat ve 1 dolardan 3 doların üzerine fındık fiyatlarını nasıl getirdik, ona bakın. Biz orada vatandaşımızla da gittik, evinde, bahçesinde sohbet ettik. Evinde bahçesinde sohbet ederken kendilerine sordum, beklentiniz nedir, düşündüğünüz nedir? Hepsi samimiyetle beklentilerini söyledi. Ya vatandaşın dili başka, vatandaşın gönlü başka ve vatandaşın dilinden ve gönlünden geçeni biz ne yaptık, meydanda açıkladık. O zaman da tabii meydan patladı. Vatandaşla hemhal olmak başka bir şey. Vatandaşı aldatmak başka bir şey. Biz vatandaşımızla beraberiz. Beraber olmaya da devam edeceğiz."
"Mevcut kaynakları etkin ve verimli bir şekilde kullanmaya davet ediyorum"
Erdoğan, dış ticarette ortaya çıkan açığın en önemli sebebinin, enerji ithalatının bedelinde 3 kata varan artış ile sanayi üretiminde kullanılan diğer emtia maddelerinin fiyatlarındaki ciddi yükseliş olduğunu vurgulayarak, "Şayet özellikle enerji fiyatlarındaki bu dengesizlik olmasaydı, Mayıs ayı itibarıyla 12 aylık cari işlemlerde 34,5 milyar dolar fazla verecektik. İnşallah hiç endişe etmeyin o günleri de göreceğiz. Bu vesileyle küresel enerji darboğazına karşı vatandaşlarımızı mevcut kaynakları etkin ve verimli bir şekilde kullanmaya davet ediyorum." dedi.
2018'de ilan ettikleri Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı ile bina ve hizmetlerin enerji verimliliğini teşvik edecek yatırımları desteklediklerini anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Yapılan hesaplamalar, geçtiğimiz yıl enerji verimliliği için yapılan 1,3 milyar dolar yatırımın karşılığında 372 milyon dolarlık tasarruf elde ettiğimizi gösteriyor. Bu yatırımlar aynı zamanda, yol açtığı sera gazı azaltımıyla, iklim değişikliğiyle mücadelemize de katkı sağlıyor. Geçtiğimiz yıl 50 milyar dolarlık enerji ithalatı yapan, bu yıl aynı faturanın 2 katına çıkması ihtimali olan bir ülke durumundayız. Tasarruf ve verimlilik tedbirleriyle bu rakamda yüzde 10 düşüş sağlamamızın, ülkemize 10 milyar dolarlık katkısı olacağı açıktır. Vatandaşlarımızın her birinden, dışa bağımlı olduğumuz enerji kaynaklarını, basit tedbirle daha verimli kullanmak suretiyle, hem aile bütçelerine hem de milli bütçeye katkı sağlamalarını istiyorum."
Hanelerdeki ısı yalıtımı çalışmaları için vatandaşlara daire başı 50 bin liraya kadar uygun şartlı kredi imkanı sunduklarını hatırlatan Erdoğan, enerji yalıtımı konusunda eksiği olan tüm vatandaşları bu imkandan istifade etmeye çağırdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel krize rağmen bütçe dengesinde herhangi bir bozulmaya meydan verilmemesinin de bir diğer önemli ve sevindirici gelişme olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Yılın ilk 6 ayında 94 milyar liraya yakın fazla veren bütçemiz, mali disiplinden asla geri adım atmadığımızın en somut ispatıdır. Üstelik bu görünüme, işçilerimize, memurlarımıza, emeklilerimize ve sosyal kesimlere verdiğimiz desteklere yaptığımız yüksek oranlı artışlara rağmen ulaştık. Asgari ücrette tarihi artışlar yaparken, tüm ücretlerin bu seviyedeki kısmından gelir ve damga vergilerini kaldırarak, herkese ilave kazanç sağladık. Çiftçimizden esnafımıza kadar, kendi hesabına çalışan tüm kesimlere de pek çok imkan sunduk. Gelir vergisini kaldırarak 3 milyon çiftçimizi desteklerken, basit usule tabi 850 bin esnafımızın kazançlarını da vergiden istisna tuttuk. Gıdadan temizlik maddelerine kadar çok sayıda üründe yaptığımız KDV indirimleriyle hem vatandaşlarımızın fiyat artışlarından etkilenme seviyesini düşürdük hem de sistemi sadeleştirdik. Sadece 2022 yılında, vatandaşlarımızı enflasyona karşı güvence altına alma çabalarımıza destek için vergi indirimleriyle vazgeçtiğimiz kamu geliri 251 milyar lirayı bulacaktır."
"Sosyal amaçlı harcamaları 146 milyar liraya yükselttik"
Erdoğan, devletin imkanlarını her kesimden vatandaşla paylaşarak, sosyal adaleti ve gelir dağılımındaki dengeyi koruma hassasiyetinden taviz vermediklerinin altını çizerek, "Sosyal amaçlı harcamaların bütçe içindeki payını bu yıl yüzde 5'in üzerine çıkartarak, 146 milyar liraya yükselttik. Artık sosyal yardımları sadece mutlak yoksullukla sınırlı tutmayıp, gelişen ve büyüyen Türkiye'nin imkanlarının adil dağıtımı aracı olarak kullanıyoruz. Bu kapsamda doğumdan ev onarımına, eşi vefat eden kadınlardan öksüz yetimlere kadar 49 farklı düzenli yardım programımız için ayırdığımız bütçeyi de neredeyse 2 kat artırarak, 11,5 milyar liraya çıkardık." bilgisini verdi.
Tüm bu adımları atarken, enflasyonun insanların günlük hayatında yol açtığı sıkıntılarla mücadele için ilave tedbirler de geliştirdiklerini dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dünyanın, enerji ve emtia fiyatlarındaki mevcut yükü uzun süre taşıyamayacağı açıktır. Nitekim, yavaş yavaş fiyatlarda durulma eğilimi başlamıştır. Bu durum, ülkemizdeki enflasyonun küresel fiyatlarla ilgili kısmında da bir iyileşme başlayacağı anlamına gelmektedir. Hatırlarsanız bir dönem ayçiçek yağı üzerinden öyle bir fırtına kopartılmıştı ki tüm insanlık 5 litrelik bir yağ bidonunun içinde boğulacak endişesi ortaya çıkmıştı. Şimdi, hem ithalat kanallarının açılması hem yerli üretimin artmasıyla bu konu gündemimizden kalkmıştır. Stratejik tüm gıda ürünlerinin tedarikleri ve üretimleriyle ilgili benzer tedbirleri alarak, milletimizin bir daha böyle endişelere kapılmasının önüne geçiyoruz."
Erdoğan, bugün Türkiye'nin, tüm Avrupa'da, herkesin dışarıdan aynı fiyatla aldığı petrol ürünlerini en uygun rakamla vatandaşlarına sunan ülke durumunda olduğunu vurgulayarak, "Bu imkanı vatandaşlarımıza, akaryakıt ürünleri üzerindeki vergi yükünü önemli ölçüde azaltarak sunduk. Elektrik tarifelerinde yaptığımız benzer bir vergi indirimiyle de faturaları düşürdük." ifadelerini kullandı.
"Enflasyonun belirgin bir düşüş trendine gireceğini ümit ediyoruz"
Dünyanın her yerinde etkisi görülen enflasyon ve döviz kuru kaynaklı sorunlara karşı aldıkları makroekonomik tedbirleri, bankacılık uygulamalarıyla desteklediklerini vurgulayan Erdoğan, "Milli paramızla tasarrufu teşvik için başlattığımız kur koruma mevduat ve katılım hesapları çok büyük ilgi gördü. Kredileri yatırımı, istihdamı ve üretimi teşvik edecek alanlarda olabildiğince genişletiyor, buna karşılık enflasyona ve döviz kuruna olumsuz etki edecek alanlarda da sınırlandırıyoruz." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yılın 7 aylık döneminde Türk lirası ticari kredi rakamının 2,7 trilyon liraya yükseldiğini, ekonomiye dinamizm sağlayan KOBİ'lere kullandırılan kredilerdeki artışın ise 384 milyar liraya ulaştığını aktardı.
Ziraat Bankası vasıtasıyla çiftçilerin kullandığı kredi miktarının yüzde 85'i sübvansiyonlu olmak üzere 152 milyar liraya ulaştığını belirten Erdoğan, "Ticari kredilerde ilk sırayı imalat sanayi alıyor. Amacımız, tüm kesimleri yaşanan küresel şoklara karşı destekleyerek, istihdamın ve üretimin kesintisiz artışını sağlamaktır. Önümüzdeki süreçte bu amaçla hayata geçireceğimiz arz güvenliğiyle fiyat istikrarını birlikte gerçekleştirecek, tüm ihtimalleri hesaba katan yeni adımların hazırlıklarını da sürdürüyoruz. İnşallah yeni yılın ilk aylarıyla birlikte enflasyonun belirgin bir düşüş trendine gireceğini ümit ediyoruz." şeklinde konuştu.
Erdoğan, vatandaşları enflasyona ezdirmeme sözlerini, diğer alanlarla birlikte konut sektöründe de yerine getirecek yeni projeler geliştirdiklerini, son 20 yılda Türkiye'de en büyük değişimleri gerçekleştirdikleri alanlardan birinin de şehircilik olduğunu, TOKİ vasıtasıyla 1 milyon 170 bin vatandaşı, çevre düzenlemeleri ve sosyal donatılarıyla ev sahibi yaparak ekonomik, sağlıklı ve güvenli konut üretiminde dünyada eşi benzeri olmayan bir başarı ortaya koyduklarını, yaklaşık 1,5 yıl önce 100 bin sosyal konut inşası için çıkılan çağrıya 10 katından fazla talep alındığını hatırlattı.
"Projeyle ilgili hazırlıklar bitmek üzeredir
Türkiye'nin tüm illerinde hız kesmeden toplu konut projelerini sürdürdüklerini aktaran Erdoğan, pek çok ilde şehir içinde kalan sanayi alanlarını dışarıya taşıdıklarını, bu konudaki talepleri de süratle yerine getirdiklerini anlattı. Erdoğan, şöyle devam etti:
"Şimdi de Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut hamlesini başlatıyoruz. İlk kez ev sahibi olacak vatandaşlarımızın sabırsızlıkla beklediği bu projeyle ilgili hazırlıklar bitmek üzeredir. Vatandaşlarımızı kira öder gibi taksitlerle, yerel ve yatay mimari anlayışına göre inşa edilmiş konut projeleriyle ev sahibi yapacağız. Sıfır atık uyumlu, enerji verimli, iklim dostu malzemelerle yapılacak bu konut projelerinin tamamında yenilenebilir enerji sistemleri kullanılacaktır.
Amacımız, salgın döneminde daralan konut arzını hızla artırarak, hem inşaat sektörünü canlandırmak, hem de insanımızın erişebilir şartlarda ev sahibi olmasını temin etmektir. Bu adım, son dönemde ciddi şikayet konusu olan kiraların da düşmesine yol açacaktır. Her zaman olduğu gibi bu projede de şehit yakınları ve gazilerimiz ile emeklilerimize özel bir kontenjan ayıracağız. Ayrıca ilk defa evlenen gençlerimiz de bu projede kota sahibi olacaktır. Önümüzdeki ay bir tanıtım toplantısıyla tüm detaylarını milletimize duyuracağımız bu konut kampanyasının şimdiden ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Projenin yürütücüsü olan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız ile TOKİ'yi tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum."
"Seyahatsever uygulamasında yaş aralığını 18-30'a yükselttik"
Cumhurbaşkanı Erdoğan Gençlik ve Spor Bakanlığının Türkiye'yi gezmeye çıkan gençlere yurtların kapılarını açan "Seyahatsever" uygulamasına oldukça fazla talep geldiğini belirterek, "Gençlerimizin bu imkandan daha fazla katılımla istifadesini sağlamak için onlardan gelen istekler doğrultusunda yaş aralığını 18-25'ten, 18-30'a yükselttik. Böylece 1 Eylül tarihine kadar gençlerimizin yurtlarımızda konaklayarak diledikleri gibi ülkemizi gezmelerine imkan sağlıyoruz." ifadelerini kullandı.
Sporda başarı çıtasının her geçen gün daha yükseğe çıkartıldığını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Konya'da 9-18 Ağustos tarihleri arasında ev sahipliği yapacağımız 5'inci İslami Dayanışma Oyunları'nın hazırlıklarını önemli ölçüde tamamladık. Bu oyunlar için 56 ülkeden 4 bin 200 sporcu ve heyet üyesi ile on binlerce sporsever Konya'ya gelecek. İslami Dayanışma Oyunları için Konyamıza kazandırdığımız tesisler daha sonra hem şehirdeki gençlerimize hizmet edecek hem de benzer organizasyonlar için kullanılacaktır. Dünya çapında ses getireceğine inandığım bu oyunlar için ülkemizde misafir edeceğimiz kafilelere şimdiden hoş geldiniz diyor, sporcularımıza başarılar diliyorum."
Erdoğan, Manş Denizi'ni aşan en genç Türk yüzücü Aysu Türkoğlu'nu kutlayarak, "Kızımızı şahsım ve milletim adına tebrik ediyorum. Bu bir rekor, bizler için de ayrı bir gurur vesilesi aynı şekilde ailesini ve hocalarını kutluyorum." ifadeleriyle sözlerini tamamladı.