TALAT YEŞİLOĞLU
[email protected]
Oyuna etkide bulunabilmenin yolunun tribünden seyretmekten değil, oyunun içinde yer almaktan geçtiğine inanıyorum. Türkiye’nin potansiyelinin yüksek olduğunu, bu potansiyeli harekete geçirecek temel etkenlerin de birinci sınıf hukuk devleti ve eğitim olduğunu tekrar anımsatmak isterim. Her iki konuda maalesef alınacak çok yol olduğu konusunda sanırım hemfikiriz.
Eleştirel gelebilir ama hiç mi iyi bir şey yok. Tabii ki var. Bir kere müthiş girişimcilik rol modelleri var. Yılın İş İnsanları anketimizde kadın ve erkek girişimci olarak seçilen Gamze Cizreli ve Nazım Salur ile yaptığımız röportajları lütfen satır satır okuyun.
Gamze Cizreli, artık tanıdık bir kadın girişimcimiz. Sadece Türkiye’de değil, yurtdışında da büyümek için çok heyecanlı. Körfez bölgesindeki büyümesine ek olarak Uzakdoğu’ya yönelmiş durumda. Getir ile yılın girişimcisi seçilen Nazım Salur da bir başka rol model.
Kişisel olarak Getir’i kullanan biri olarak, 9-10 dakikada evinize ne gelebileceğini bir düşünmenizi rica ediyorum. Pazar gecesi, Ekonomist dergisi de dahil olmak üzere, gıdadan temizliğe, sudan kozmetiğe kadar çok sayıda ürünü ısmarladığınızda 10 dakikada kapınız çalıyor.
Salur, şimdi bu sistemi, dünyanın en kalabalık ve trafik sorunu yaşanan Londra, Şangay gibi metropollerine taşımanın hesaplarını yapıyor. Bu iki örnekle yetinelim mi? Hayır, etrafınıza bakın, sayılarının az olmadığını göreceksiniz.
Beni sevindiren bir diğer olumlu gelişmeden bahsetmek istiyorum. Hükümetin ekonomi kurmayları ve bürokrasi, iş dünyasıyla daha yakın bir iletişime geçmiş durumda. Kimilerine göre, 16 Nisan Referandumu’na yönelik iletişim çalışması yapılıyor. Öyle veya değil, iletişime geçilmesini, iş dünyasındaki entelektüel sermayeden yararlanma isteğinin olmasını önemsiyorum.
Son aylarda açıklanan teşviklerin hükümet üyeleri ve bürokratlar tarafından iş dünyasına birinci ağızdan anlatılması, soruları yanıtlama, aksayan taraflarla ilgili geri bildirimlerin alınması, bence ekonominin performansına olumlu yansıyacaktır. O zaman da ‘emirle’ veya ‘ricayla’ değil, gönüllü olarak istihdam artışı olacağına iddiaya girerim.
Son olarak, 26’ncı kez düzenlediğimiz ‘Yılın İş İnsanları’ anketinde seçilen Ömer Koç, Adnan Bali, Hamdi Ulukaya, Hüseyin Aydın, Muhtar Kent, Cansen Başaran Symes, Gamze Cizreli ve Nazım Salur’u kutluyorum. Ankete katılarak oy kullanan iş insanlarına da teşekkür ediyorum...
İletişim kanallarının güçlendiği bir hafta olsun...
