Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından oluşturulan platform, sektöre yönelik yatırımların sayısını ve verimliliğini artırmak, yatırımcıları doğru alanlara yönlendirmek ve tarım orman sektörünün küresel rekabet gücünü artırmak amacıyla görev yapacak.
Tarım ve Orman Bakanlığının kurduğu Tarımın Geleceği Geleceğin Tarımı Platformu, bu alana yatırım yapacaklara rehber olacak. Platformla tarım, gıda, ormancılık ve balıkçılık gibi alanlara yönelik yatırımların sayısı ve verimliliğinin artırılması, bu yatırımların doğru alanlara yönlendirilmesi ve tarım-orman sektörünün küresel rekabet gücünün artırılması hedefleniyor.
AA muhabirinin Tarım ve Orman Bakanlığından edindiği bilgiye göre, Türkiye, her alanda olduğu gibi tarım ve orman sektöründe de yatırımların önünde oluşabilecek engelleri kaldırmak amacıyla gerekli adımları atarken, yabancılara ve yerli yatırımcılara eşit haklar ve fırsatlar ile destekler sunuyor.
Bu doğrultuda tarım, gıda, içecek, avcılık, ormancılık ve balıkçılık konularında son 17 yılda Türkiye'ye gelen uluslararası doğrudan yatırımların toplamı 10 milyar dolara yaklaştı.
Bu yatırımların sayısını ve verimliliğini artırmak, doğru alanlara yönlendirmek ve tarım orman sektörünün küresel rekabet gücünü artırmak üzere Bakanlık "Tarımın Geleceği Geleceğin Tarımı Platformunu oluşturdu.
İş dünyasının önde gelen isimleri tarım orman sektörü ile buluşturulurken, bu alanın sahip olduğu dinamik yapı ve potansiyel, yatırımcılarla paylaşıldı.
Tarımın Geleceği Geleceğin Tarımı Platformu, sektörde finansman, teknoloji ve Ar-Ge yatırımı gerektiren alanlarda iş dünyasının talepleri doğrultusunda gerekli altyapı ve rehberlik çalışmalarını yapacak. İş dünyasının tercihlerini küçük ve orta ölçekli işletmelerin kapasitesinin yetmediği alanlara yönlendirecek platform, yatırımların doğru alanlarda yapılabilmesi için ürün ve sektör bazında yatırımcı rehberleri hazırladı. Böylece, tarıma yeni yatırımcıları kazandırılması ve tarım-sanayi entegrasyonunun sağlanması amaçlanıyor.
Bu doğrultuda tarım sektöründe yatırımların artması ve kaynakların etkin kullanımını sağlamak amacıyla Bakanlık bünyesindeki Tarımsal Yatırımcı Danışma Ofisinin (TARYAT) kurumsal kapasitesi güçlendirildi.
TARYAT, 81 ildeki Tarımsal Yatırımcı Danışma Birimleri ile yatırımcılara ülkedeki fırsatlar, tarım sektörüne sağlanan destekler ve teşvikler hakkında bilgi veren, yönlendiren efektif bir yapıya kavuştu.
Tüm iller için tarımsal bilgileri ile potansiyeli, uygun yatırım sektörlerini, teşvik, hibe ve destekleri içeren "İl Yatırım Rehberleri" hazırlandı. Tarımsal konularda çeşitli projelere yönelik hazırlanan "Faaliyet Kitapları" tüm yatırımcıların kullanımına sunuldu. TARYAT birimleri tarımsal yatırımcılara, e-posta, telefon ve yüz yüze görüşme gibi birçok farklı kanalla da hizmet sunuyor.
Tarım ve orman sektörü bugüne kadar, çiftçisi, üreticisi, sanayicisi, ihracatçısı ve yatırımcısı ile doğal kaynaklar bakımından kendisinden daha fazla imkana sahip ülkelerin üzerinde bir tarımsal hasıla ortaya koydu.
Türkiye'nin tarım-orman sektörü 48,5 milyar dolar tarımsal hasıla ile Avrupa'da lider, dünyada ilk 10 ülke arasında yer alıyor. 2019 yılında yüzde 3,7 büyüyen sektör, 2020 yılında ivme kazanarak açıklanan 3 çeyrekte de büyüme başarısı gösterdi.
Son 18 yılda reel olarak 310 milyar lira destek sağlanan sektör, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile üretim kaynaklarını bir arada ve etkin yönetim imkanına kavuştu. Bu doğrultuda 2021 yılı tarımsal destek bütçesi, 2017 yılına göre yüzde 66 artırılarak 24 milyon liraya çıkarıldı.
Tarım ve orman sektörü, son iki yılda bitkisel üretimi yüzde 8 artırıp toplam 124 milyon tona ulaştırarak Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı.
Büyükbaş hayvan varlığı yüzde 8 artışla 18,6 milyon başa çıkarak, Cumhuriyet tarihinin en yüksek rakamına ulaştı ve Avrupa Birliği'nde (AB) ikinci sıraya yükseldi. Küçükbaş hayvan varlığı bu dönemde yüzde 20 artışla 55,1 milyon başa çıkarak, AB'de birinci sıraya ulaştı. Su ürünleri üretimi yüzde 31 artış göstererek 400 bin tona çıkarken, su ürünleri ihracatında 1 milyar dolar olan 2023 yılı hedefine 2019 sonunda ulaşıldı.
Türkiye, fındık, kayısı, incir, kiraz ve ayva üretiminde dünya lideri konumunda bulunurken, kavun, karpuz, mercimek, haşhaş (tohum), Antep fıstığı, kestane, vişne, hıyar, zeytin, domates, mandalina, fasulye, ıspanak, nohut, ceviz, armut ve patlıcan üretiminde dünya ülkeleri arasında ilk 5'te yer alıyor.
Türkiye, fındık (iç), kuru kayısı, incir, kuru incir, kuru üzüm, buğday unu ve arpa ihracatında dünyada birinci konumda yer alırken, limon, mercimek, kayısı, kiraz, greyfurt, mandalina ve domates ihracatında da ilk 5 arasında bulunuyor.
Sektör, 193 ülkeye, 1827 çeşit tarımsal ürün ihracatı gerçekleştiriyor.
Türkiye, dünyada merkezi ve stratejik bir noktada bulunması, 4 saatlik bir uçuşla dünya nüfusunun yüzde 40'ına ulaşma imkanı, 1,9 trilyon dolarlık tarımsal ticaret hacminin merkezinde yer alması, genç nüfusu, iklim çeşitliliği ve üretim desen zenginliğiyle yerli ve yabancı yatırımcılar için cazip bir tarım coğrafyası özelliği taşıyor.
Yeni dönemde ülkenin tarımsal üretimdeki üstünlüğü, verim-kalite artışı ve tarım sanayi entegrasyonu ile katma değerli raf ömrü uzun gıda ürünlerinin üretimine ve ticaretine dönüştürmek, sektörün öncelikli hedefleri arasında yer alıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığının kurduğu Tarımın Geleceği Geleceğin Tarımı Platformu, bu alana yatırım yapacaklara rehber olacak. Platformla tarım, gıda, ormancılık ve balıkçılık gibi alanlara yönelik yatırımların sayısı ve verimliliğinin artırılması, bu yatırımların doğru alanlara yönlendirilmesi ve tarım-orman sektörünün küresel rekabet gücünün artırılması hedefleniyor.
AA muhabirinin Tarım ve Orman Bakanlığından edindiği bilgiye göre, Türkiye, her alanda olduğu gibi tarım ve orman sektöründe de yatırımların önünde oluşabilecek engelleri kaldırmak amacıyla gerekli adımları atarken, yabancılara ve yerli yatırımcılara eşit haklar ve fırsatlar ile destekler sunuyor.
Bu doğrultuda tarım, gıda, içecek, avcılık, ormancılık ve balıkçılık konularında son 17 yılda Türkiye'ye gelen uluslararası doğrudan yatırımların toplamı 10 milyar dolara yaklaştı.
Bu yatırımların sayısını ve verimliliğini artırmak, doğru alanlara yönlendirmek ve tarım orman sektörünün küresel rekabet gücünü artırmak üzere Bakanlık "Tarımın Geleceği Geleceğin Tarımı Platformunu oluşturdu.
İş dünyasının önde gelen isimleri tarım orman sektörü ile buluşturulurken, bu alanın sahip olduğu dinamik yapı ve potansiyel, yatırımcılarla paylaşıldı.
Tarımın Geleceği Geleceğin Tarımı Platformu, sektörde finansman, teknoloji ve Ar-Ge yatırımı gerektiren alanlarda iş dünyasının talepleri doğrultusunda gerekli altyapı ve rehberlik çalışmalarını yapacak. İş dünyasının tercihlerini küçük ve orta ölçekli işletmelerin kapasitesinin yetmediği alanlara yönlendirecek platform, yatırımların doğru alanlarda yapılabilmesi için ürün ve sektör bazında yatırımcı rehberleri hazırladı. Böylece, tarıma yeni yatırımcıları kazandırılması ve tarım-sanayi entegrasyonunun sağlanması amaçlanıyor.
Teşvikler anlatılıyor
Bu doğrultuda tarım sektöründe yatırımların artması ve kaynakların etkin kullanımını sağlamak amacıyla Bakanlık bünyesindeki Tarımsal Yatırımcı Danışma Ofisinin (TARYAT) kurumsal kapasitesi güçlendirildi.
TARYAT, 81 ildeki Tarımsal Yatırımcı Danışma Birimleri ile yatırımcılara ülkedeki fırsatlar, tarım sektörüne sağlanan destekler ve teşvikler hakkında bilgi veren, yönlendiren efektif bir yapıya kavuştu.
Tüm iller için tarımsal bilgileri ile potansiyeli, uygun yatırım sektörlerini, teşvik, hibe ve destekleri içeren "İl Yatırım Rehberleri" hazırlandı. Tarımsal konularda çeşitli projelere yönelik hazırlanan "Faaliyet Kitapları" tüm yatırımcıların kullanımına sunuldu. TARYAT birimleri tarımsal yatırımcılara, e-posta, telefon ve yüz yüze görüşme gibi birçok farklı kanalla da hizmet sunuyor.
Tarım sektörünün potansiyeli yüksek
Tarım ve orman sektörü bugüne kadar, çiftçisi, üreticisi, sanayicisi, ihracatçısı ve yatırımcısı ile doğal kaynaklar bakımından kendisinden daha fazla imkana sahip ülkelerin üzerinde bir tarımsal hasıla ortaya koydu.
Türkiye'nin tarım-orman sektörü 48,5 milyar dolar tarımsal hasıla ile Avrupa'da lider, dünyada ilk 10 ülke arasında yer alıyor. 2019 yılında yüzde 3,7 büyüyen sektör, 2020 yılında ivme kazanarak açıklanan 3 çeyrekte de büyüme başarısı gösterdi.
Son 18 yılda reel olarak 310 milyar lira destek sağlanan sektör, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile üretim kaynaklarını bir arada ve etkin yönetim imkanına kavuştu. Bu doğrultuda 2021 yılı tarımsal destek bütçesi, 2017 yılına göre yüzde 66 artırılarak 24 milyon liraya çıkarıldı.
Tarım ve orman sektörü, son iki yılda bitkisel üretimi yüzde 8 artırıp toplam 124 milyon tona ulaştırarak Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı.
Büyükbaş hayvan varlığı yüzde 8 artışla 18,6 milyon başa çıkarak, Cumhuriyet tarihinin en yüksek rakamına ulaştı ve Avrupa Birliği'nde (AB) ikinci sıraya yükseldi. Küçükbaş hayvan varlığı bu dönemde yüzde 20 artışla 55,1 milyon başa çıkarak, AB'de birinci sıraya ulaştı. Su ürünleri üretimi yüzde 31 artış göstererek 400 bin tona çıkarken, su ürünleri ihracatında 1 milyar dolar olan 2023 yılı hedefine 2019 sonunda ulaşıldı.
Türkiye, pek çok üründe dünya lideri
Türkiye, fındık, kayısı, incir, kiraz ve ayva üretiminde dünya lideri konumunda bulunurken, kavun, karpuz, mercimek, haşhaş (tohum), Antep fıstığı, kestane, vişne, hıyar, zeytin, domates, mandalina, fasulye, ıspanak, nohut, ceviz, armut ve patlıcan üretiminde dünya ülkeleri arasında ilk 5'te yer alıyor.
Türkiye, fındık (iç), kuru kayısı, incir, kuru incir, kuru üzüm, buğday unu ve arpa ihracatında dünyada birinci konumda yer alırken, limon, mercimek, kayısı, kiraz, greyfurt, mandalina ve domates ihracatında da ilk 5 arasında bulunuyor.
Sektör, 193 ülkeye, 1827 çeşit tarımsal ürün ihracatı gerçekleştiriyor.
Raf ömrü uzun gıda üretimi öne çıkacak
Türkiye, dünyada merkezi ve stratejik bir noktada bulunması, 4 saatlik bir uçuşla dünya nüfusunun yüzde 40'ına ulaşma imkanı, 1,9 trilyon dolarlık tarımsal ticaret hacminin merkezinde yer alması, genç nüfusu, iklim çeşitliliği ve üretim desen zenginliğiyle yerli ve yabancı yatırımcılar için cazip bir tarım coğrafyası özelliği taşıyor.
Yeni dönemde ülkenin tarımsal üretimdeki üstünlüğü, verim-kalite artışı ve tarım sanayi entegrasyonu ile katma değerli raf ömrü uzun gıda ürünlerinin üretimine ve ticaretine dönüştürmek, sektörün öncelikli hedefleri arasında yer alıyor.