Bankacılık sistemi sıkıntılı. Çünkü, Yıldız, OTAŞ, Doğuş, Gama, Akenerji, Bereket Grubu gibi büyüklerin milyarlarca dolarlık kredileri yeniden yapılandırıldı.
Çok sayıda şirket konkordato isteyerek kredi borçlarının ödemelerini öteliyor. Kurların yükselişinin patlattığı enflasyon, mevduat ve kredi faizlerine yansıdı. Yeni kredi taleplerinin neredeyse karşılanmadığı bir ortamda ortaya çıkan düğüm nasıl çözülecek?
Üzerinde çalışılan planlar ne durumda? Örneğin Türkiye Bankalar Birliği (TBB) bünyesinde yürütülen yeniden yapılandırma çalışmaları nasıl gidiyor? TBB Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu ile birlikte, Konya, Denizli, İzmir ve İstanbul'da "Reel sektör & finans sektörü diyoloğu güçlendirme" toplantısıyla iş dünyasının temsilcileriyle buluştu. Biz de bu buluşmada neler konuşulduğunu araştırdık.
Toplantılara katılan bir iş insanı, "Öncelikle, iletişim kurulmasını önemsiyorum. Çözüm bulunmuş değil ama iletişim yoluyla dertleri birinci ağızdan anlatmakla başlamak önemli" değerlendirmesini yapıyor.
Edindiğimiz bilgilere göre, TBB Başkanı Hüseyin Aydın, bankacılık sisteminin toplam bilançosu üzerinden sunum yaptı. Şöyle ki, Aydın, "Bankacılık sisteminin toplam kredi büyüklüğü, mevduatlardan ve yurtdışından sağladığımız kredilerden oluşuyor.
Elimizdeki bütün kaynakları sizlere kredi olarak verdik. Siz de bu kredilerinizi ödediğiniz sürece bankalar yeni krediler açabilir" ifadeleriyle iş insanlarına "borçlarınızı düzenli ödeyin" mesajını iletti.
Toplantıya katılan iş insanlarının ise satışlardaki düşüşü, özellikle de likidite akışında yaşanan tıkanıklıktan ötürü yeni kredilerin açılmasında bankaların isteksizliği konusunu gündeme getirdiği bilgisine ulaştık.
Yeni krediler açılır mı? Bu sorunun yanıtı hem bankacılar hem de faktoring şirketlerinin yöneticileri tarafından olumsuz karşılanıyor. Geçen ay bu sayfalarda aktardığımız gibi, faktoring şirketleri yeni müşteri konusunda hiç ama hiç istekli değil.
Bir şirketin genel müdürü, "Yeni müşteri kabul etmediğimiz gibi var olan müşterilerin taleplerinin de ancak belirli bir bölümünü karşılıyoruz. Yani, 100 istiyorsa, likidite durumuna göre 70-80 veriyoruz" diyor.
Ya kredi faizleri ne durumda? Giriş haberinde okuyacağınız gibi, bankalar sendikasyon kredilerini geçen yıla göre kayda değer bir maliyet artışıyla yenileyebildi. Dolayısıyla ihracatçı kesime yönelik kullandırılacak kredilerin maliyeti yüzde 10'a yaklaştı.
Halen bağımsız yönetim kurulu üyeliği yapan eski bir bankacı, "İhracatçı yüzde 10 döviz kredi maliyeti ödeyecek ve para kazanacak. Bilemiyorum kaç tane şirket bunu yapabiliyor?" değerlendirmesini yapıyor.
TL kredi maliyetlerine gelecek olursak, yüzde 40 ve üzeri oranlar halen geçerli mi? Bir miktar düşüş var. Ancak edindiğimiz bilgiye göre, Ankara'dan gelen "Kredi faizleri yüzde 30'u geçmesin" söylemi sadece kamu bankalarında geçerli olabiliyor. Bir bankacı, "Serbest piyasa ekonomisinin olduğu bir yerde bu türden söylemler bile doğru değil" diyor.
Bankalar için dillendirilen "yüzde 30 kredi faizi" faktoring şirketleri için de geçerli mi? Edindiğimiz bilgiye göre, bu oran faktoring şirketlerine yüzde 40 olarak iletilmiş durumda.
Ancak bu oranlar ne bankacılar ne de faktoring şirketleri yöneticileri tarafından doğrulanmadı. Edindiğimiz bilgiye göre devreye Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) girdi ve bankalardan kredi faiz oranlarına ilişkin düzenli bilgi istendi.
Çok sayıda şirket konkordato isteyerek kredi borçlarının ödemelerini öteliyor. Kurların yükselişinin patlattığı enflasyon, mevduat ve kredi faizlerine yansıdı. Yeni kredi taleplerinin neredeyse karşılanmadığı bir ortamda ortaya çıkan düğüm nasıl çözülecek?
Üzerinde çalışılan planlar ne durumda? Örneğin Türkiye Bankalar Birliği (TBB) bünyesinde yürütülen yeniden yapılandırma çalışmaları nasıl gidiyor? TBB Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu ile birlikte, Konya, Denizli, İzmir ve İstanbul'da "Reel sektör & finans sektörü diyoloğu güçlendirme" toplantısıyla iş dünyasının temsilcileriyle buluştu. Biz de bu buluşmada neler konuşulduğunu araştırdık.
Toplantılara katılan bir iş insanı, "Öncelikle, iletişim kurulmasını önemsiyorum. Çözüm bulunmuş değil ama iletişim yoluyla dertleri birinci ağızdan anlatmakla başlamak önemli" değerlendirmesini yapıyor.
Edindiğimiz bilgilere göre, TBB Başkanı Hüseyin Aydın, bankacılık sisteminin toplam bilançosu üzerinden sunum yaptı. Şöyle ki, Aydın, "Bankacılık sisteminin toplam kredi büyüklüğü, mevduatlardan ve yurtdışından sağladığımız kredilerden oluşuyor.
Elimizdeki bütün kaynakları sizlere kredi olarak verdik. Siz de bu kredilerinizi ödediğiniz sürece bankalar yeni krediler açabilir" ifadeleriyle iş insanlarına "borçlarınızı düzenli ödeyin" mesajını iletti.
Toplantıya katılan iş insanlarının ise satışlardaki düşüşü, özellikle de likidite akışında yaşanan tıkanıklıktan ötürü yeni kredilerin açılmasında bankaların isteksizliği konusunu gündeme getirdiği bilgisine ulaştık.
Yeni krediler açılır mı? Bu sorunun yanıtı hem bankacılar hem de faktoring şirketlerinin yöneticileri tarafından olumsuz karşılanıyor. Geçen ay bu sayfalarda aktardığımız gibi, faktoring şirketleri yeni müşteri konusunda hiç ama hiç istekli değil.
Bir şirketin genel müdürü, "Yeni müşteri kabul etmediğimiz gibi var olan müşterilerin taleplerinin de ancak belirli bir bölümünü karşılıyoruz. Yani, 100 istiyorsa, likidite durumuna göre 70-80 veriyoruz" diyor.
Ya kredi faizleri ne durumda? Giriş haberinde okuyacağınız gibi, bankalar sendikasyon kredilerini geçen yıla göre kayda değer bir maliyet artışıyla yenileyebildi. Dolayısıyla ihracatçı kesime yönelik kullandırılacak kredilerin maliyeti yüzde 10'a yaklaştı.
Halen bağımsız yönetim kurulu üyeliği yapan eski bir bankacı, "İhracatçı yüzde 10 döviz kredi maliyeti ödeyecek ve para kazanacak. Bilemiyorum kaç tane şirket bunu yapabiliyor?" değerlendirmesini yapıyor.
TL kredi maliyetlerine gelecek olursak, yüzde 40 ve üzeri oranlar halen geçerli mi? Bir miktar düşüş var. Ancak edindiğimiz bilgiye göre, Ankara'dan gelen "Kredi faizleri yüzde 30'u geçmesin" söylemi sadece kamu bankalarında geçerli olabiliyor. Bir bankacı, "Serbest piyasa ekonomisinin olduğu bir yerde bu türden söylemler bile doğru değil" diyor.
Bankalar için dillendirilen "yüzde 30 kredi faizi" faktoring şirketleri için de geçerli mi? Edindiğimiz bilgiye göre, bu oran faktoring şirketlerine yüzde 40 olarak iletilmiş durumda.
Ancak bu oranlar ne bankacılar ne de faktoring şirketleri yöneticileri tarafından doğrulanmadı. Edindiğimiz bilgiye göre devreye Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) girdi ve bankalardan kredi faiz oranlarına ilişkin düzenli bilgi istendi.
