Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) 2021 yılında açıkladığı veriler, insanlığın geleceğinin tarım ve gıdanın geleceğine bağlı olduğunu gösteriyor. Bu verilere göre, 2050 yılına kadar dünya nüfusunun 10 milyarı bulması bekleniyor.
Bu da 10 milyar insanın beslenmesi demek. Bu durum kaynak, çevre, iklim üzerindeki baskıyı artırıyor. Dünya nüfusunun yüzde 55'i şehirlerde yaşıyor ve gıda arzının yüzde 70'ini tüketiyor.
Bu da tarımın gelecek için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Bu gerçeklikten yola çıkan Cargill, 2019 yılında başlattığı 1000 Çiftçi 1000 Bereket programını yaygınlaştırmaya devam ediyor.
Bugüne kadar 12 ilde, mısır, ayçiçeği ve kanola üreticisi 4 bine yakın çiftçiye ulaşan program kapsamında çiftçilere tarlaya özel danışmanlık hizmeti, eğitim, dijital araçlara erişim olanağı sunuluyor.
Dijital tarım uygulamaları dahilinde bugüne kadar yaklaşık 80 bin futbol sahası büyüklüğüne denk gelen 400 bin dekar alanda 3 bin 300'den fazla dijital toprak analizi yapıldı.
Program hakkında bilgi veren Cargill Gıda Orta Doğu, Türkiye, Afrika ve Hindistan Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Murat Tarakçıoğlu, çiftçilerin program sayesinde, geçen yıl zorlu iklim koşullarına ve kuraklığa rağmen yüzde 23'e varan oranda verim artışı elde ettiklerini aktardı.
Programa bu yıl Bursa ve Kocaeli'deki çiftçilerin de dahil edilerek toplam il sayısının 14'e çıktığını ifade eden Tarakçıoğlu, hedeflerinin dünya genelinde 10 milyon çiftçinin hayatına dokunmak olduğunu söylüyor.
Birleşmiş Milletler'in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ne uyumlu olarak 2030 yılına kadar sürdürülebilir tarım uygulamaları ve eğitimlerini yaygınlaştırarak dünya geneline yaymak istediklerini belirten Tarakçıoğlu, "Hedefimiz, 10 milyon çiftçinin hayatına dokunmak.
Çünkü gıdanın yüzde 33'ünden fazlasını küçük ölçekli arazi sahibi çiftçiler üretiyor. Ülkemizde de tarım alanlarının ve toprağın korunması, sürdürülebilir yöntemlerle üretim yapılması, tarımın geleceği için büyük önem taşıyor. 1000 Çiftçi 1000 Bereket programı da bu bakış açısının Türkiye'deki yansıması" diyor.
Bu da 10 milyar insanın beslenmesi demek. Bu durum kaynak, çevre, iklim üzerindeki baskıyı artırıyor. Dünya nüfusunun yüzde 55'i şehirlerde yaşıyor ve gıda arzının yüzde 70'ini tüketiyor.
Bu da tarımın gelecek için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Bu gerçeklikten yola çıkan Cargill, 2019 yılında başlattığı 1000 Çiftçi 1000 Bereket programını yaygınlaştırmaya devam ediyor.
Bugüne kadar 12 ilde, mısır, ayçiçeği ve kanola üreticisi 4 bine yakın çiftçiye ulaşan program kapsamında çiftçilere tarlaya özel danışmanlık hizmeti, eğitim, dijital araçlara erişim olanağı sunuluyor.
Dijital tarım uygulamaları dahilinde bugüne kadar yaklaşık 80 bin futbol sahası büyüklüğüne denk gelen 400 bin dekar alanda 3 bin 300'den fazla dijital toprak analizi yapıldı.
Program hakkında bilgi veren Cargill Gıda Orta Doğu, Türkiye, Afrika ve Hindistan Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Murat Tarakçıoğlu, çiftçilerin program sayesinde, geçen yıl zorlu iklim koşullarına ve kuraklığa rağmen yüzde 23'e varan oranda verim artışı elde ettiklerini aktardı.
Programa bu yıl Bursa ve Kocaeli'deki çiftçilerin de dahil edilerek toplam il sayısının 14'e çıktığını ifade eden Tarakçıoğlu, hedeflerinin dünya genelinde 10 milyon çiftçinin hayatına dokunmak olduğunu söylüyor.
Birleşmiş Milletler'in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ne uyumlu olarak 2030 yılına kadar sürdürülebilir tarım uygulamaları ve eğitimlerini yaygınlaştırarak dünya geneline yaymak istediklerini belirten Tarakçıoğlu, "Hedefimiz, 10 milyon çiftçinin hayatına dokunmak.
Çünkü gıdanın yüzde 33'ünden fazlasını küçük ölçekli arazi sahibi çiftçiler üretiyor. Ülkemizde de tarım alanlarının ve toprağın korunması, sürdürülebilir yöntemlerle üretim yapılması, tarımın geleceği için büyük önem taşıyor. 1000 Çiftçi 1000 Bereket programı da bu bakış açısının Türkiye'deki yansıması" diyor.