Bugün 18 bin kişiye istihdam sağlayan Final Eğitim Kurumları, 480’e yaklaşan eğitim kurumu ile hizmet verirken, yıl sonu itibarıyla bu sayının 500’e ulaşması planlanıyor. Kuzey Kıbrıs Girne’deki üniversite, 5 bin öğrenci ve 38 YÖK onaylı bölümü ile Türkiye ve 78 farklı ülkeden öğrenci kabul ediyor.
Ekonomist’in 26 Ekim - 08 Kasım 2025 tarihli sayısından
Kurumun çatısı altında ayrıca yayınevi ve dijital eğitim platformları da bulunuyor. 45 yılda 5 milyondan fazla öğrenciye eğitim verdiklerini belirten Final Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Taşel, 2026 yılında kolej yatırımlarına devam edeceklerini söylüyor.
10 KOLEJ AÇACAK
2013-2014 yıllarında dershanelerin kapatılması sürecinde Final, mevcut kurumlarını kent liselerine ve kolejlere dönüştürmüş bulunuyor. Bu dönemde 250 kurumu dönüştürdüklerini ve her birinin maliyetinin 10 milyon TL’nin üzerinde olduğunu söyleyen Taşel, “İlerleyen dönemde yatırımlarımıza devam ettik. Bugün 160 olan kolej sayımıza 2026’da 10 kolej daha eklemeyi planlıyoruz. Bir kolej açmak yaklaşık 100 milyon TL’lik maliyet demek. Yani gelecek yıl 1 milyar TL’lik kolej yatırımı hedefliyoruz. İhtiyaç olan bölgelere yoğunlaşmış durumdayız” diyor.
Kurs merkezlerini hem ortaklık hem franchise modelleriyle açtıklarını da aktaran Taşel, ciroda kolejlerin payı büyük olsa da sayı olarak kurs merkezlerinin ağırlıklı olduğunu söylüyor.
BİR ÖĞRENCİNİN MALİYETİ
Türkiye’de özel okul oranı 2001-2002 yıllarında yüzde 2,7 civarındayken, bugün öğrenci devamı açısından yüzde 8’e çıkmış durumda. Ancak kapasite açısından yüzde 15 civarında olup, bu kapasitenin bir kısmı kullanılmıyor. Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği (TÖDER) Başkanı da olan Taşel, bu durumu şöyle yorumluyor: “Türkiye’de bir öğrencinin devlet okullarındaki yıllık maliyeti 4 – 5 bin dolar civarında. Bu maliyetin yarısı özel okullara aktarılabilse, sistem çok rahatlar. Önceden özel okul desteği vardı ama artık uygulanmıyor. Oysa özel okul desteği, özel okullardan devlet okullarına geçişi azaltır. Bu da devlet okullarındaki kalabalık sınıfların önüne geçer. Şu anda ekonomik koşullar nedeniyle devlet okullarına geçişte artış söz konusu.”
GENÇLERİN EĞİTİM ORANI
Türkiye’de yüksek öğrenim istatistiklerinin de yanıltıcı olduğuna değinen Taşel, “Türkiye’de 18-25 yaş arasındaki gençlerin yüksek öğrenim görme oranının yüzde 45 olduğu ifade ediliyor. Bu oranın OECD ortalamasının üzerinde olduğu söyleniyor. Ancak bu bilgi doğru” diyor. OECD verilerinde yalnızca lisans öğrencilerinin dikkate alınırken, Türkiye’de lisans, ön lisans ve açık öğretim öğrencilerinin bir arada sayıldığına işaret eden Taşel, “Aslında yalnızca lisans düzeyinde oran yüzde 25. Bu durum üzücü bir yanılgıya yol açıyor” diye konuşuyor.
RAKAMLARLA MİLLİ EĞİTİMDE DURUM
- MEB verilerine göre okul öncesi eğitim, ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde, 17 milyon 957 bin öğrenci eğitim görüyor.
- Yüzde 9,1’e denk gelen 1 milyon 540 bin öğrenci 14 bin 700 özel okulda eğitim görüyor.
“İlk şubemizi Elazığ’da açtık”
“Makine mühendisliği mezunuyum ancak öğrencilik yıllarımdan itibaren öğretmenlik yaptım. 1980 yılında Elazığ’da altı öğretmen arkadaşımla dört sınıflı bir dershane açarak eğitim sektörüne adım attık. Şehrin neredeyse tamamı öğrencilerini bize yönlendirdi ve ilk yıl bile şehir dışından 700 öğrenci geliyordu. Öğrenci sayımız kısa sürede 4 bin 500’e ulaştı. Malatya ve diğer illerde şubeler açtıktan sonra 1986’da Final Dergisi’ni yayımladık. Dergi Türkiye’nin dört bir yanına uzaktan eğitimin ilk modelini sundu. Abone sayımız 200 bini aştı. Dershanelerimizi ‘Final’ adı altında birleştirdik ve 2007’den sonra okullar açmaya başladık. Üniversiteyi ise 2015’te KKTC Girne’de kurduk.”