Yaklaşık 15 yıl önce dünyanın önde gelen bankalarından birinin Türkiye’den de sorumlu ‘özel bankacılık’ yöneticisiyle sohbet ediyordum. Doğal olarak ‘ketum’ davranıyor, müşterilerinin isim ve varlık rakamlarına ilişkin soruların hepsini taca atıyordu!
TALAT YEŞİLOĞLU
[email protected]
Rakam ve isimlerden yana elim boş kalınca ikinci hamleyi yapmıştım. O da, Türk iş insanlarının çocuklarını geleceğe hazırlama konusunda yaptıkları hazırlıklardı. Eğitimin yanı sıra aile servetini kullanma yaşına yaklaşımı çok ilgimi çekmişti. O zaman bankacı dostumuz, “Türk iş insanlarını anlamakta zorlanıyorum.
Varislerin servete kavuşma yaşını 40’ın altında tutan pek yok. Kendi işini kurmak istese 40 yaşını mı bekleyecek?” değerlendirmesini yapmıştı. Şimdi pek öyle bir tablo yok. Artık beklemiyorlar. Anadolu veya İstanbul sermayesinin kurucuları, hissedarları, yönetimi gençleştirerek, piyasadan geri kalma riskini almak istemiyor.
Sibel’in bu yıl üçüncüsünü hazırladığı araştırmayı içeren kapak haberimiz de bunun en somut kanıtı. Aile üyesi olsun, profesyonel olsun, ‘Y Kuşağı’nın temsilcileri olan 40 yaş altındaki CEO’ların yönettiği milyarlarca liralık cirolar, Türk iş dünyasındaki zihniyet dönüşümünün en büyük göstergelerinden biri.
Yeni dünyanın koşulları buna zorluyor diyebilirsiniz. İki temel gelişmeden bahsedebiliriz. Birincisi nüfusun yapısı. Türkiye nüfusunun üçte birinden daha fazlası ‘Y Kuşağı’ndan oluşuyor. Onlarla daha iyi iletişim kuran Z kuşağını da kattığımız zaman, zaten nitelikli çoğunluk elde ediliyor.
Dünyanın önde gelen denetim ve danışmanlık şirketlerinden biri olan KPMG’nin bir araştırmasına göre, büyümeyi başaran şirketlerin ortak özelliği, yeni neslin tüketim alışkanlıklarını anlama ve çözme becerisi. Türkçesi, bu dinamizmi çözebilmek için o kitleyi en iyi anlayacak kişilerden yönetim takımı oluşturmanız gerekiyor.
İkincisi, dijitalleşme… Dijital dünya, bilinen iş modellerini, süreçleri yıkıp geçiyor. Ayakta kalmanın yolu, dijitalleşme ve inovasyondan geçiyor. Bu iki kavramı dikkate almamanın bedelinin yok olmak olduğunu anımsatmak isterim.
İsterseniz çok uzaklara gitmeyelim, 10 yıl öncesinde dünyanın en değerli şirketleri listesinde ilk 10’da olanlardan bu yıl kaç tanesinin kaldığına bakalım. Ben paylaşayım, sadece bir şirket.
Rakamlar paylaşıldıkça listeye girenler farklılaşıyor. Nitekim, bu şekilde 14 yeni genç CEO ilk kez sıralamada yer aldı. Doğal olarak yönetilen bilanço büyüklüğü de ciddi bir şekilde yükseldi.
Henüz bilgilerini paylaşma konusunda cömert ol(a)mayan teknoloji şirketleriyle listemizdeki start up ve e-ticaret sitelerinin genç CEO sayısının artacağını düşünüyorum.
Sizlerin bayramını kutluyor, iyi bir tatil diliyorum…
