10 yıl önce 15 MW kurulu güçte olan Türkiye'de, jeotermal kapasitesi bin 347 MW'a ulaştı. Yatırımlarla birlikte kapasitenin 2020'de 2 bin MW'a çıkması hedefleniyor. Sektör temsilcileri, 2020'de sona erecek YEKDEM desteğinin sürmesini istiyor.
ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr
Türkiye fay yapısı nedeniyle jeotermal kaynaklar açısından dünyanın en zengin ülkelerinden biri. Jeotermal kaynaklar hem elektrik üretiminde hem ısıtmada kullanılabiliyor.
Türkiye, konut ve sera ısıtmasının büyük kısmını jeotermal kaynaklar aracılığıyla karşılama olanağına sahip. Aynı zamanda yerli, yenilebilir ve kesintisiz enerji kaynağı olarak jeotermal, Türkiye'nin enerji arz güvenliğine ciddi katkı sağlama potansiyeline sahip.
Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcıları Deneği (JESDER) verilerine göre, Türkiye'nin 2012'de 162 megawat (MW) olan jeotermal güç kapasitesi, 2018 itibarıyla bin 347 MW'a çıkmış durumda.
Bu rakamlar, toplam içindeki payın sadece yüzde 2.3 olduğunu gösteriyor. Ancak Türkiye'nin batı bölgelerinde doğal yapıda tespit edilmiş 3 bin MW'lık elektrik üretim potansiyeli, 30 bin MW'lık da termal - ısıtma -soğutma - kurutma için kullanılabilecek enerji kaynağı bulunuyor.
JESDER Başkanı Ali Kın-dap, bu potansiyelin 9 milyar metreküplük doğalgaza ve bugünkü fiyatlarla 2,2 milyar dolarlık gaz ikamesine karşılık geldiğini söylüyor. Batı bölgelerindeki potansiyel 6 milyon konutun ısıtılmasını sağlayabilecek durumda. Ali Kındap, "İç ve Doğu Anadolu olmak üzere diğer bölgelerde de jeotermal kaynak olduğu biliniyor" diyor.
ÜRETİMDEKİ PAYI ARTTI
TPAO'nun hidrokarbon aramaları için 4 bin 500 kuyu açtığını ve bunun 2 bin tanesini verimli bulmadığı için kapattığını söyleyen Kındap, çoğu doğu bölgesinde bulunan ve hala sıcak su içeren bu kuyuların, mutlaka ekonomiye kazandırılması gerektiğini vurguluyor.
Bu kuyular ile Doğu Anadolu'da da 6 milyon konutun ısıtılabileceğine veya seracılık, turizm gibi alanlarda kullanılabileceğine dikkat çeken Kındap, "Bunun için JESDER olarak Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'ne başvuruda bulunduk" diye ekliyor.
Türkiye'de jeotermal enerji sektöründe her yıl 200 - 250 MW yatırım potansiyeli mevcut. Bu da her yıl yaklaşık 1 milyar dolarlık yatırım yapılabileceği anlamına geliyor. Nükleerden sonra en uzun soluklu enerji yatırım türü olan jeotermalin geri dönüş süresi beş yılı buluyor. 60 ila 80 günü bulan ve 4 bin metrelere ulaşan bir jeotermal sondajın maliyeti ise 3- 4 milyon dolar.
10 YILDIR YÜKSELİŞTE
Sektörün son 10 yılda yükselişte olduğu gözleniyor. Öyle ki 10 yıl önce 15 MW olan jeotermal kurulu gücü bugün bin 347 MW'a ulaştı. Türkiye'de enerji santrallerinden elektrik üretimi konusunda yüzde 2'lik bir paya sahip olan jeotermal enerji sektörü, 53 adet santraliyle faaliyet gösteriyor.
Jeotermal enerjide dünya kurulu güç sıralamasında dördüncü sırada yer alan Türkiye, 2020 yılında jeotermalde 2 bin MW kurulu güce ulaşmayı hedefliyor.
Türkiye'de jeoter-mal kaynaklardan üretilen elektrik miktarı bir önceki yıla göre yüzde 30 artışla 6 milyar 894 milyon 164 bin kilowatt saat seviyesine ulaştı. Böylece jeotermal elektrik santrallerinin (JES) toplam elektrik üretimi içindeki payı da yüzde 1,82'den yüzde 2,35 seviyesine yükseldi.
SERA BÖLGELERİ
Elektrik üretimi dışında jeotermal kaynakların ana kullanım alanları; tarımsal kalkınma (seracılık), termal turizm, sağlık turizm, konut ısıtması, karbondioksit ve değerli mineral üretimi olarak sıralanıyor.
JESDER, jeotermalin ısıtma gücünden yararlanmak için kamu ile birlikte Denizli, Manisa ve Aydın'da üç Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi kuruyor.
Denizli Sarayköy'deki jeotermal ihtisas sera bölgesi ilk olacak. Zorlu Enerji, jeotermal elektrik santralinden çıkan atık su ile ısıtılacak seranın altyapı çalışmalarını tamamlamış durumda. Sarayköy'de 650 dönümlük alanda kurulan bölgede, seralar bu yıl içinde kurulacak.
3 BİN KİŞİ ÇALIŞACAK
Dernek, Manisa Alaşehir'de bin 341 dönümlük alanda kurulacak jeotermal ihtisas sera bölgesi için de valilik ve ilgili kurumlar ile ortak bir çalışma başlattı.
Projelendirme ve altyapı yatırımlarının tamamlanması ile jeotermal suyla ısıtılacak seralar, yüksek katma değerli ürün yetiştirilmesine ve bölge kalkınmasına fayda sağlayacak.
Aydın Efeler'de 650 dönümlük bir alanda kurulacak Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi için de çalışmalar sürdürülüyor. Türkiye'de bir ilk niteliği taşıyan Jeotermal İhtisas Sera Bölgeleri istihdama da büyük katkı sağlayacak. Kurulmakta olan üç Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi, yaklaşık 3 bin kişiye istihdam sağlayacak.
YATIRIMLARA DEVAM
Zorlu Enerji sektörün önde gelen oyuncularından. 10 yıldır jeotermal sektörünün içinde yer alan şirketin beş jeotermal santrali var. Şirket bu alana bugüne kadar 1 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi. 2020 sonuna kadar da ilave 50 MW'lik santral kuracak.
Kipaş Holding'in enerji grubu şirketlerinden Maren Maraş Elektrik Üretim, 10 yıldır jeotermal enerji yatırımları yapıyor. Şirketin genel müdürü Mehmet Şişman, sekiz santrallerinin olduğunu söylüyor.
Bugüne kadar 700 milyon dolarlık jeotermal yatırımı yaptıklarını söyleyen Mehmet Şişman, "2020 yılı sonuna kadar ilave 30 MW'lık yatırım hedefliyoruz" diyor. 2008 yılından bu yana jeotermal sektöründe olan Enerji Holding ise 11 yılda 200 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirdi.
Enerji Holding Genel Müdürü Ufuk Şentürk, şunları söylüyor: "1 adet 25 MW kapasiteli JES 2016 yılından bu yana işletmede. Planlanan ve arama çalışmaları tamamlanan üç adet daha işletme ruhsatımız var. En az 200 MW daha yatırım planlıyoruz. Ayrıca envanterimizde iki adet 7 bin metre delme kapasiteli Türkiye'nin en büyük kapasiteli sondaj makinası da mevcut."
Öte yandan son dönemde Aytemiz Elektrik'in de Manisa'nın Salihli ilçesinde dört lokasyonda sondaj kuyuları açarak jeotermal kaynak arayacağı biliniyor. Yaklaşık 1 milyon TL değerindeki çalışmalar kapsamında her biri 20 bin metrekare civarındaki dört adet sahada sondaj kuyuları açılması planlanıyor.
ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr
Türkiye fay yapısı nedeniyle jeotermal kaynaklar açısından dünyanın en zengin ülkelerinden biri. Jeotermal kaynaklar hem elektrik üretiminde hem ısıtmada kullanılabiliyor.
Türkiye, konut ve sera ısıtmasının büyük kısmını jeotermal kaynaklar aracılığıyla karşılama olanağına sahip. Aynı zamanda yerli, yenilebilir ve kesintisiz enerji kaynağı olarak jeotermal, Türkiye'nin enerji arz güvenliğine ciddi katkı sağlama potansiyeline sahip.
Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcıları Deneği (JESDER) verilerine göre, Türkiye'nin 2012'de 162 megawat (MW) olan jeotermal güç kapasitesi, 2018 itibarıyla bin 347 MW'a çıkmış durumda.
Bu rakamlar, toplam içindeki payın sadece yüzde 2.3 olduğunu gösteriyor. Ancak Türkiye'nin batı bölgelerinde doğal yapıda tespit edilmiş 3 bin MW'lık elektrik üretim potansiyeli, 30 bin MW'lık da termal - ısıtma -soğutma - kurutma için kullanılabilecek enerji kaynağı bulunuyor.
JESDER Başkanı Ali Kın-dap, bu potansiyelin 9 milyar metreküplük doğalgaza ve bugünkü fiyatlarla 2,2 milyar dolarlık gaz ikamesine karşılık geldiğini söylüyor. Batı bölgelerindeki potansiyel 6 milyon konutun ısıtılmasını sağlayabilecek durumda. Ali Kındap, "İç ve Doğu Anadolu olmak üzere diğer bölgelerde de jeotermal kaynak olduğu biliniyor" diyor.
ÜRETİMDEKİ PAYI ARTTI
TPAO'nun hidrokarbon aramaları için 4 bin 500 kuyu açtığını ve bunun 2 bin tanesini verimli bulmadığı için kapattığını söyleyen Kındap, çoğu doğu bölgesinde bulunan ve hala sıcak su içeren bu kuyuların, mutlaka ekonomiye kazandırılması gerektiğini vurguluyor.
Bu kuyular ile Doğu Anadolu'da da 6 milyon konutun ısıtılabileceğine veya seracılık, turizm gibi alanlarda kullanılabileceğine dikkat çeken Kındap, "Bunun için JESDER olarak Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'ne başvuruda bulunduk" diye ekliyor.
Türkiye'de jeotermal enerji sektöründe her yıl 200 - 250 MW yatırım potansiyeli mevcut. Bu da her yıl yaklaşık 1 milyar dolarlık yatırım yapılabileceği anlamına geliyor. Nükleerden sonra en uzun soluklu enerji yatırım türü olan jeotermalin geri dönüş süresi beş yılı buluyor. 60 ila 80 günü bulan ve 4 bin metrelere ulaşan bir jeotermal sondajın maliyeti ise 3- 4 milyon dolar.
10 YILDIR YÜKSELİŞTE
Sektörün son 10 yılda yükselişte olduğu gözleniyor. Öyle ki 10 yıl önce 15 MW olan jeotermal kurulu gücü bugün bin 347 MW'a ulaştı. Türkiye'de enerji santrallerinden elektrik üretimi konusunda yüzde 2'lik bir paya sahip olan jeotermal enerji sektörü, 53 adet santraliyle faaliyet gösteriyor.
Jeotermal enerjide dünya kurulu güç sıralamasında dördüncü sırada yer alan Türkiye, 2020 yılında jeotermalde 2 bin MW kurulu güce ulaşmayı hedefliyor.
Türkiye'de jeoter-mal kaynaklardan üretilen elektrik miktarı bir önceki yıla göre yüzde 30 artışla 6 milyar 894 milyon 164 bin kilowatt saat seviyesine ulaştı. Böylece jeotermal elektrik santrallerinin (JES) toplam elektrik üretimi içindeki payı da yüzde 1,82'den yüzde 2,35 seviyesine yükseldi.
SERA BÖLGELERİ
Elektrik üretimi dışında jeotermal kaynakların ana kullanım alanları; tarımsal kalkınma (seracılık), termal turizm, sağlık turizm, konut ısıtması, karbondioksit ve değerli mineral üretimi olarak sıralanıyor.
JESDER, jeotermalin ısıtma gücünden yararlanmak için kamu ile birlikte Denizli, Manisa ve Aydın'da üç Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi kuruyor.
Denizli Sarayköy'deki jeotermal ihtisas sera bölgesi ilk olacak. Zorlu Enerji, jeotermal elektrik santralinden çıkan atık su ile ısıtılacak seranın altyapı çalışmalarını tamamlamış durumda. Sarayköy'de 650 dönümlük alanda kurulan bölgede, seralar bu yıl içinde kurulacak.
3 BİN KİŞİ ÇALIŞACAK
Dernek, Manisa Alaşehir'de bin 341 dönümlük alanda kurulacak jeotermal ihtisas sera bölgesi için de valilik ve ilgili kurumlar ile ortak bir çalışma başlattı.
Projelendirme ve altyapı yatırımlarının tamamlanması ile jeotermal suyla ısıtılacak seralar, yüksek katma değerli ürün yetiştirilmesine ve bölge kalkınmasına fayda sağlayacak.
Aydın Efeler'de 650 dönümlük bir alanda kurulacak Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi için de çalışmalar sürdürülüyor. Türkiye'de bir ilk niteliği taşıyan Jeotermal İhtisas Sera Bölgeleri istihdama da büyük katkı sağlayacak. Kurulmakta olan üç Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi, yaklaşık 3 bin kişiye istihdam sağlayacak.
YATIRIMLARA DEVAM
Zorlu Enerji sektörün önde gelen oyuncularından. 10 yıldır jeotermal sektörünün içinde yer alan şirketin beş jeotermal santrali var. Şirket bu alana bugüne kadar 1 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi. 2020 sonuna kadar da ilave 50 MW'lik santral kuracak.
Kipaş Holding'in enerji grubu şirketlerinden Maren Maraş Elektrik Üretim, 10 yıldır jeotermal enerji yatırımları yapıyor. Şirketin genel müdürü Mehmet Şişman, sekiz santrallerinin olduğunu söylüyor.
Bugüne kadar 700 milyon dolarlık jeotermal yatırımı yaptıklarını söyleyen Mehmet Şişman, "2020 yılı sonuna kadar ilave 30 MW'lık yatırım hedefliyoruz" diyor. 2008 yılından bu yana jeotermal sektöründe olan Enerji Holding ise 11 yılda 200 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirdi.
Enerji Holding Genel Müdürü Ufuk Şentürk, şunları söylüyor: "1 adet 25 MW kapasiteli JES 2016 yılından bu yana işletmede. Planlanan ve arama çalışmaları tamamlanan üç adet daha işletme ruhsatımız var. En az 200 MW daha yatırım planlıyoruz. Ayrıca envanterimizde iki adet 7 bin metre delme kapasiteli Türkiye'nin en büyük kapasiteli sondaj makinası da mevcut."
Öte yandan son dönemde Aytemiz Elektrik'in de Manisa'nın Salihli ilçesinde dört lokasyonda sondaj kuyuları açarak jeotermal kaynak arayacağı biliniyor. Yaklaşık 1 milyon TL değerindeki çalışmalar kapsamında her biri 20 bin metrekare civarındaki dört adet sahada sondaj kuyuları açılması planlanıyor.