İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye İmalat Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), ekimde 51,2 olarak gerçekleşti.
İSO Türkiye İmalat PMI anketinin ekim sonuçları açıklandı.
Eşik değer olan 50'nin üzerinde ölçülen tüm rakamların sektörde iyileşmeye işaret ettiği anket sonuçlarına göre, manşet PMI, ekimde 51,2 ile üst üste beşinci ay 50'nin üzerinde gerçekleşirken, eylüldeki 52,5 seviyesine göre düşüş gösterdi.
Sektördeki yavaşlama belirtileri özellikle üretim ve yeni siparişlere ilişkin verilerde ön plana çıktı. Her iki gösterge de yılın son çeyreğinin başlangıcında hız kaybetti. Girdi temininde yaşanan zorluklar ve döviz kurlarındaki olumsuz dalgalanmalar aktiviteyi sınırladı ve üretim hacmi son 5 ayda ilk kez azaldı.
Söz konusu gelişmeler yeni siparişlerin de ılımlı düzeyde olmakla birlikte yavaşlamasına yol açtı. Firmalar, yeni siparişleri kısıtlayan etmenler arasında özellikle elektronik parça tedarikindeki yetersizliklere işaret etti. Diğer yandan, toplam yeni siparişlerdeki görünümün aksine yeni ihracat siparişlerinde artış güçlü şekilde devam etti.
Ekimde tedarik zincirlerindeki gecikmeler sektör içerisinde yaygın olarak devam etti ve teslimat süreleri eylüle göre daha yüksek oranda arttı. Tedarikçilerden gelen bildirimler, malzeme temininde zorluklar yaşandığı yönündeydi. Bunun yanı sıra nakliye sıkıntıları ve mal ithalatında yaşanan sorunlar da teslimat sürelerinin artmasında rol oynadı. Arz kısıtları talep ve üretim hacimlerini sınırlamanın yanı sıra fiyat artışlarına da yol açtı.
Girdi maliyetleri keskin bir şekilde arttı ve bu artış son 3 ayın en yüksek oranında kaydedildi. Türk lirasındaki değer kaybı da girdi fiyatlarındaki yükselişin temel sebeplerinden oldu. Bunun sonucunda firmalar kendi satış fiyatlarını artırdı ve enflasyon oranı Eylül 2018'den beri en yüksek seviyeye ulaştı.
Gelecekteki olası fiyat artışlarına ve ham madde arz kısıtlarına karşı güvenlik sağlama çabaları, girdi stoklarının aylık bazda üst üste üçüncü kez artmasına yol açtı. Söz konusu artışın hızı, Eylül’de kaydedilen 45 aylık rekor düzeyinin hemen altında kaydedildi.
Açıklamada verilere ilişkin değerlendirmeleri yer alan IHS Markit Ekonomi Direktörü Andrew Harker, son aylarda dikkat çektikleri arz kısıtlarının, Türk imalat sektörünü gerçekten olumsuz etkilemeye başladığını belirterek, elektronik parçalar gibi bazı önemli ürünlerin çoğu zaman temin edilemediğini, bu durumun üretim ve yeni sipariş hacimlerini sınırladığını anlattı.
Harker, "Ürün temin edebildikleri durumlarda ise firmalar, Türk lirasındaki değer kaybının güçlendirdiği enflasyonist baskılar sonucu giderek daha yüksek fiyatlar ödemek zorunda kalıyorlar. Son PMI anketinin yeni ihracat siparişlerinde devam eden artış gibi olumlu bir gelişme içermesine rağmen, yılın dördüncü çeyreği firmalar için zor geçecek gibi görünüyor." açıklamasında bulundu.
Açıklamada yer alan bilgiye göre, İSO Türkiye Sektörel PMI ekim verilerinde, tedarik zincirlerinde yaşanan aksamalar öne çıkan özelliklerden oldu.
Teslimat sürelerindeki artışlar enflasyonist baskılara katkı yaptı ve üretim hacmini sınırladı. Yine de çoğu sektörde yeni ihracat siparişlerinin ve istihdamın artması gibi bazı olumlu işaretler de dikkat çekti.
Ekimde 10 sektörün tamamında teslimat süreleri uzadı ve gecikmeler çoğu sektörde eylüle göre çok daha belirgin oldu. Tedarikçi performansında en ciddi bozulmalar makine ve metal ürünleri, kimyasallar, plastik ve kauçuk, kara ve deniz taşıtları, elektrikli ve elektronik ürünler sektörlerinde gerçekleşti.
Arz yetersizlikleri enflasyonist baskılara katkı yaparken Türk lirasındaki değer kaybı da bu etkiyi güçlendirdi. En yüksek girdi maliyetleri enflasyonunun yaşandığı sektör, girdi fiyatlarının yıl başından bu yana en keskin artışı kaydettiği metalik olmayan mineral ürünler oldu. Satış fiyatlarında en sert artış ise ana metal sanayi sektöründe görüldü.
Arz tarafındaki sorunlar ekimde üretim hacmini olumsuz etkiledi ve sadece iki sektörde (giyim ve deri ürünleri ile gıda ürünleri) üretim artışı yaşandı. Üretimdeki en belirgin yavaşlamalar ise ağaç ve kağıt ürünleri ile elektrikli ve elektronik ürünlerde gerçekleşti.
Takip edilen 10 sektörün 7'sinde yurt dışından alınan yeni iş hacmi arttı, 9'unda girdi stokları azaldı. En keskin düşüşler, elektrikli ve elektronik ürünler ile tekstil sektörlerinde gerçekleşti.
Sektörlerin büyük bir bölümü, gözlenen yavaşlama belirtilerine rağmen ekimde istihdamı artırmaya devam etti.
İSO Türkiye İmalat PMI anketinin ekim sonuçları açıklandı.
Eşik değer olan 50'nin üzerinde ölçülen tüm rakamların sektörde iyileşmeye işaret ettiği anket sonuçlarına göre, manşet PMI, ekimde 51,2 ile üst üste beşinci ay 50'nin üzerinde gerçekleşirken, eylüldeki 52,5 seviyesine göre düşüş gösterdi.
Sektördeki yavaşlama belirtileri özellikle üretim ve yeni siparişlere ilişkin verilerde ön plana çıktı. Her iki gösterge de yılın son çeyreğinin başlangıcında hız kaybetti. Girdi temininde yaşanan zorluklar ve döviz kurlarındaki olumsuz dalgalanmalar aktiviteyi sınırladı ve üretim hacmi son 5 ayda ilk kez azaldı.
Söz konusu gelişmeler yeni siparişlerin de ılımlı düzeyde olmakla birlikte yavaşlamasına yol açtı. Firmalar, yeni siparişleri kısıtlayan etmenler arasında özellikle elektronik parça tedarikindeki yetersizliklere işaret etti. Diğer yandan, toplam yeni siparişlerdeki görünümün aksine yeni ihracat siparişlerinde artış güçlü şekilde devam etti.
Ekimde tedarik zincirlerindeki gecikmeler sektör içerisinde yaygın olarak devam etti ve teslimat süreleri eylüle göre daha yüksek oranda arttı. Tedarikçilerden gelen bildirimler, malzeme temininde zorluklar yaşandığı yönündeydi. Bunun yanı sıra nakliye sıkıntıları ve mal ithalatında yaşanan sorunlar da teslimat sürelerinin artmasında rol oynadı. Arz kısıtları talep ve üretim hacimlerini sınırlamanın yanı sıra fiyat artışlarına da yol açtı.
Girdi maliyetleri keskin bir şekilde arttı ve bu artış son 3 ayın en yüksek oranında kaydedildi. Türk lirasındaki değer kaybı da girdi fiyatlarındaki yükselişin temel sebeplerinden oldu. Bunun sonucunda firmalar kendi satış fiyatlarını artırdı ve enflasyon oranı Eylül 2018'den beri en yüksek seviyeye ulaştı.
Gelecekteki olası fiyat artışlarına ve ham madde arz kısıtlarına karşı güvenlik sağlama çabaları, girdi stoklarının aylık bazda üst üste üçüncü kez artmasına yol açtı. Söz konusu artışın hızı, Eylül’de kaydedilen 45 aylık rekor düzeyinin hemen altında kaydedildi.
"Yılın dördüncü çeyreği firmalar için zor geçecek gibi görünüyor"
Açıklamada verilere ilişkin değerlendirmeleri yer alan IHS Markit Ekonomi Direktörü Andrew Harker, son aylarda dikkat çektikleri arz kısıtlarının, Türk imalat sektörünü gerçekten olumsuz etkilemeye başladığını belirterek, elektronik parçalar gibi bazı önemli ürünlerin çoğu zaman temin edilemediğini, bu durumun üretim ve yeni sipariş hacimlerini sınırladığını anlattı.
Harker, "Ürün temin edebildikleri durumlarda ise firmalar, Türk lirasındaki değer kaybının güçlendirdiği enflasyonist baskılar sonucu giderek daha yüksek fiyatlar ödemek zorunda kalıyorlar. Son PMI anketinin yeni ihracat siparişlerinde devam eden artış gibi olumlu bir gelişme içermesine rağmen, yılın dördüncü çeyreği firmalar için zor geçecek gibi görünüyor." açıklamasında bulundu.
Sektörlerin tamamında teslimat süresi uzadı
Açıklamada yer alan bilgiye göre, İSO Türkiye Sektörel PMI ekim verilerinde, tedarik zincirlerinde yaşanan aksamalar öne çıkan özelliklerden oldu.
Teslimat sürelerindeki artışlar enflasyonist baskılara katkı yaptı ve üretim hacmini sınırladı. Yine de çoğu sektörde yeni ihracat siparişlerinin ve istihdamın artması gibi bazı olumlu işaretler de dikkat çekti.
Ekimde 10 sektörün tamamında teslimat süreleri uzadı ve gecikmeler çoğu sektörde eylüle göre çok daha belirgin oldu. Tedarikçi performansında en ciddi bozulmalar makine ve metal ürünleri, kimyasallar, plastik ve kauçuk, kara ve deniz taşıtları, elektrikli ve elektronik ürünler sektörlerinde gerçekleşti.
Arz yetersizlikleri enflasyonist baskılara katkı yaparken Türk lirasındaki değer kaybı da bu etkiyi güçlendirdi. En yüksek girdi maliyetleri enflasyonunun yaşandığı sektör, girdi fiyatlarının yıl başından bu yana en keskin artışı kaydettiği metalik olmayan mineral ürünler oldu. Satış fiyatlarında en sert artış ise ana metal sanayi sektöründe görüldü.
Arz tarafındaki sorunlar ekimde üretim hacmini olumsuz etkiledi ve sadece iki sektörde (giyim ve deri ürünleri ile gıda ürünleri) üretim artışı yaşandı. Üretimdeki en belirgin yavaşlamalar ise ağaç ve kağıt ürünleri ile elektrikli ve elektronik ürünlerde gerçekleşti.
Takip edilen 10 sektörün 7'sinde yurt dışından alınan yeni iş hacmi arttı, 9'unda girdi stokları azaldı. En keskin düşüşler, elektrikli ve elektronik ürünler ile tekstil sektörlerinde gerçekleşti.
Sektörlerin büyük bir bölümü, gözlenen yavaşlama belirtilerine rağmen ekimde istihdamı artırmaya devam etti.