Yabancı ekonomistler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Naci Ağbal başkanlığında toplanan Para Politikası Kurulu'nun (PPK), politika faizini 200 baz puanlık artışla yüzde 15'ten yüzde 17'ye yükseltmesini değerlendirdi.
Rabobank Gelişen Piyasalar Kıdemli Kur Stratejisti Piotr Matys, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, TCMB'nin, politika faizini beklentilerin üzerinde artırarak "akıllı bir adım" attığını, bu faiz artışının Banka'nın, tamamıyla kendisini enflasyonu kontrol altına almaya adadığına dair güçlü bir işaret olduğunu söyledi.
Matys, TCMB'nin "enflasyonun sürdürülebilir bir yönde azalış sağlayana kadar sıkı para politikasını sürdüreceğine" dair sözünü tekrarladığını belirterek, bunun iyiye işaret ettiğini, TL'nin 2021'de kazançlarını genişleteceği konusunda potansiyeli olduğunu, dolar/TL'nin 7 seviyesinin altına inebileceğine dair görüşlerini desteklediğini kaydetti.
Bluebay Varlık Yönetimi Gelişen Piyasalar Kıdemli Stratejisti Timothy Ash de "TCMB Başkanı Naci Ağbal, yine harika bir karar verdi. Ağbal, gerçekten piyasaları dinliyor." ifadelerini kullandı.
TCMB'nin doğru karar verdiğini belirten Ash, şunları kaydetti:
"Faiz yüzde 7-8'lerden yüzde 17'ye geldi ancak 2018'de yüzde 24'e çıkarılmak zorunda kalındığını hatırlatmak isterim. Bence yüzde 17 artık yeterli bir oran ama bu iki şeye bağlı diyebiliriz. Birincisi, enflasyonun gidişatı burada çok önemli bir rol oynayacak, kasım enflasyonu da beklenenin üzerinde gelmişti. İkinci önemli konu da yurt içi yerleşiklerin dolarizasyondan vazgeçip vazgeçmeyeceği... Bu durum, özellikle rezervleri düşük seviyede bulunan TCMB için büyük önem arz ediyor. Bu iki konu birbiriyle bağlantılı. Çünkü yurt içi yerleşikler enflasyondan dolayı ellerinde TL tutmaktan kaçınıyor. Ancak şunu kesinlikle söyleyebilirim ki Ağbal, TCMB'nin kredibilitesi ve TCMB'ye güvenin artırılması için oldukça önemli adımlar atıyor."
TD Securities Gelişen Piyasalar Strateji Başkanı Cristian Maggio ise TCMB'nin, piyasa beklentisinden biraz daha yüksek bir faiz artışına gitmesinin doğru bir karar olduğunu vurguladı.
TCMB'nin bu kararının enflasyonla mücadelede ne kadar ciddi olduğunu gösterdiğini kaydeden Maggio, Banka'nın, piyasa beklentileri çerçevesinde olabilecek minimum artışı yapmak yerine piyasanın güvenini kazanmak için bir yandan eyleme geçip elle tutulur hedefler koyarken, diğer taraftan belirsiz ve karışık politikaları bırakmaya devam ettiğini söyledi.
Maggio, "PPK metninde bazı paragraflar neredeyse tamamen değiştirilmiş bulunuyor. Ancak metinde verilmek istenen mesaj bana göre şunu ifade ediyor; 'enflasyon konusunda ciddiyiz ve Türkiye'nin yapısal problemlerini çözmek istiyoruz.'" dedi.
Bu kararın gerektiği takdirde Banka'nın faiz artırmaya devam edebileceğini gösterdiğini aktaran Maggio, "TCMB'nin bu mesajı oldukça iyi duruyor ve TL'yi olası yaptırım ve risk algısı gibi durumlardan koruyacağını düşünüyoruz." ifadesini kullandı.
İspanyol BBVA'nın başekonomisti Alvaro Ortiz Vidal-Abarca, "TCMB kararı, gerçekten akıllıca ve beklentilerimizin üzerinde. Bu kararın enflasyon beklentilerini aşağı yönlü baskılaması beklenirken, TCMB'nin enflasyon konusunda ne kadar ciddi olduğunu göstermesi açısından oldukça önem arz ediyor." dedi.
Bununla birlikte atılan adımların TCMB'nin kredibilitesini yükseltmeye devam ederken, bu adımların dolarizasyonun düşmesine de yardımcı olacağını düşündüklerini ifade eden Abarca,
"Sonuç olarak, 'yeni dönem' söylemi, gerçekliğini ortaya koyuyor. Bu adımların büyüme üzerindeki negatif taraflarının bir kısmı enflasyondaki ve risk primindeki düşüşle telafi edilecek. Atılan bu adımlar nihayetinde meyve verecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Capital Economics Gelişmekte Olan Piyasalar Kıdemli Ekonomisti Jason Tuvey de TCMB'nin kararının, yatırımcılara Ortodoks politikaların geri döndüğünü bir kez daha hatırlattığını söyledi.
TL'nin karar sonrası güçlenirken, bu trendini ileriki aylarda da sürdürmesini beklediklerini ifade eden Tuvey, "Piyasa beklentilerinin üzerindeki bu artışta, kasımda beklentilerden yukarıda gelen enflasyon oranının önemli rol oynadığı PPK metninde belirtildi." dedi.
Kovid-19 kısıtlamaları sebebiyle gelecek dönemde daha sıkı önlemler alınması gerekebileceği ve bunun Türkiye ekonomisini daha da etkileyebileceği göz önüne alınarak Türkiye ekonomisindeki toparlanmanın görece sekteye uğrama olasılığının dikkate alınmış gözüktüğünü ifade eden Tuvey, şunları kaydetti:
"Ancak TCMB, enflasyonla mücadelede oldukça kararlı görünüyor ve bu çerçevede geçen ayki 475 baz puanlık artışın ardından yatırımcıları ikna etmek için kısıtlı hareket alanına sahip olduğunun bilinciyle hareket etmiş görünüyor. Gelecek dönem için konuşacak olursak, önümüzdeki 6 ay boyunca TCMB'nin yeterince aksiyon aldığını ve politika faizini bu seviyede tutmasının bekliyoruz. Ağbal, gerçekten TCMB'nin kredibilitesinin yükseltilmesinde çok başarılı bir görev yürütüyor. Yatırımcıların da yakın dönem için artan olumlu beklentileri paylaştığını görüyoruz ve gelecek birkaç ay içinde dolar kurunun 7,25 seviyelerine ineceğini tahmin ediyoruz."
Rabobank Gelişen Piyasalar Kıdemli Kur Stratejisti Piotr Matys, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, TCMB'nin, politika faizini beklentilerin üzerinde artırarak "akıllı bir adım" attığını, bu faiz artışının Banka'nın, tamamıyla kendisini enflasyonu kontrol altına almaya adadığına dair güçlü bir işaret olduğunu söyledi.
Matys, TCMB'nin "enflasyonun sürdürülebilir bir yönde azalış sağlayana kadar sıkı para politikasını sürdüreceğine" dair sözünü tekrarladığını belirterek, bunun iyiye işaret ettiğini, TL'nin 2021'de kazançlarını genişleteceği konusunda potansiyeli olduğunu, dolar/TL'nin 7 seviyesinin altına inebileceğine dair görüşlerini desteklediğini kaydetti.
"Ağbal, gerçekten piyasaları dinliyor"
Bluebay Varlık Yönetimi Gelişen Piyasalar Kıdemli Stratejisti Timothy Ash de "TCMB Başkanı Naci Ağbal, yine harika bir karar verdi. Ağbal, gerçekten piyasaları dinliyor." ifadelerini kullandı.
TCMB'nin doğru karar verdiğini belirten Ash, şunları kaydetti:
"Faiz yüzde 7-8'lerden yüzde 17'ye geldi ancak 2018'de yüzde 24'e çıkarılmak zorunda kalındığını hatırlatmak isterim. Bence yüzde 17 artık yeterli bir oran ama bu iki şeye bağlı diyebiliriz. Birincisi, enflasyonun gidişatı burada çok önemli bir rol oynayacak, kasım enflasyonu da beklenenin üzerinde gelmişti. İkinci önemli konu da yurt içi yerleşiklerin dolarizasyondan vazgeçip vazgeçmeyeceği... Bu durum, özellikle rezervleri düşük seviyede bulunan TCMB için büyük önem arz ediyor. Bu iki konu birbiriyle bağlantılı. Çünkü yurt içi yerleşikler enflasyondan dolayı ellerinde TL tutmaktan kaçınıyor. Ancak şunu kesinlikle söyleyebilirim ki Ağbal, TCMB'nin kredibilitesi ve TCMB'ye güvenin artırılması için oldukça önemli adımlar atıyor."
"Bu karar, gerektiği takdirde Banka'nın faiz artırmaya devam edebileceğini gösteriyor"
TD Securities Gelişen Piyasalar Strateji Başkanı Cristian Maggio ise TCMB'nin, piyasa beklentisinden biraz daha yüksek bir faiz artışına gitmesinin doğru bir karar olduğunu vurguladı.
TCMB'nin bu kararının enflasyonla mücadelede ne kadar ciddi olduğunu gösterdiğini kaydeden Maggio, Banka'nın, piyasa beklentileri çerçevesinde olabilecek minimum artışı yapmak yerine piyasanın güvenini kazanmak için bir yandan eyleme geçip elle tutulur hedefler koyarken, diğer taraftan belirsiz ve karışık politikaları bırakmaya devam ettiğini söyledi.
Maggio, "PPK metninde bazı paragraflar neredeyse tamamen değiştirilmiş bulunuyor. Ancak metinde verilmek istenen mesaj bana göre şunu ifade ediyor; 'enflasyon konusunda ciddiyiz ve Türkiye'nin yapısal problemlerini çözmek istiyoruz.'" dedi.
Bu kararın gerektiği takdirde Banka'nın faiz artırmaya devam edebileceğini gösterdiğini aktaran Maggio, "TCMB'nin bu mesajı oldukça iyi duruyor ve TL'yi olası yaptırım ve risk algısı gibi durumlardan koruyacağını düşünüyoruz." ifadesini kullandı.
"TCMB kararı, gerçekten akıllıca ve beklentilerimizin üzerinde"
İspanyol BBVA'nın başekonomisti Alvaro Ortiz Vidal-Abarca, "TCMB kararı, gerçekten akıllıca ve beklentilerimizin üzerinde. Bu kararın enflasyon beklentilerini aşağı yönlü baskılaması beklenirken, TCMB'nin enflasyon konusunda ne kadar ciddi olduğunu göstermesi açısından oldukça önem arz ediyor." dedi.
Bununla birlikte atılan adımların TCMB'nin kredibilitesini yükseltmeye devam ederken, bu adımların dolarizasyonun düşmesine de yardımcı olacağını düşündüklerini ifade eden Abarca,
"Sonuç olarak, 'yeni dönem' söylemi, gerçekliğini ortaya koyuyor. Bu adımların büyüme üzerindeki negatif taraflarının bir kısmı enflasyondaki ve risk primindeki düşüşle telafi edilecek. Atılan bu adımlar nihayetinde meyve verecektir." değerlendirmesinde bulundu.
"Yatırımcıların da yakın dönem için artan olumlu beklentileri paylaştığını görüyoruz"
Capital Economics Gelişmekte Olan Piyasalar Kıdemli Ekonomisti Jason Tuvey de TCMB'nin kararının, yatırımcılara Ortodoks politikaların geri döndüğünü bir kez daha hatırlattığını söyledi.
TL'nin karar sonrası güçlenirken, bu trendini ileriki aylarda da sürdürmesini beklediklerini ifade eden Tuvey, "Piyasa beklentilerinin üzerindeki bu artışta, kasımda beklentilerden yukarıda gelen enflasyon oranının önemli rol oynadığı PPK metninde belirtildi." dedi.
Kovid-19 kısıtlamaları sebebiyle gelecek dönemde daha sıkı önlemler alınması gerekebileceği ve bunun Türkiye ekonomisini daha da etkileyebileceği göz önüne alınarak Türkiye ekonomisindeki toparlanmanın görece sekteye uğrama olasılığının dikkate alınmış gözüktüğünü ifade eden Tuvey, şunları kaydetti:
"Ancak TCMB, enflasyonla mücadelede oldukça kararlı görünüyor ve bu çerçevede geçen ayki 475 baz puanlık artışın ardından yatırımcıları ikna etmek için kısıtlı hareket alanına sahip olduğunun bilinciyle hareket etmiş görünüyor. Gelecek dönem için konuşacak olursak, önümüzdeki 6 ay boyunca TCMB'nin yeterince aksiyon aldığını ve politika faizini bu seviyede tutmasının bekliyoruz. Ağbal, gerçekten TCMB'nin kredibilitesinin yükseltilmesinde çok başarılı bir görev yürütüyor. Yatırımcıların da yakın dönem için artan olumlu beklentileri paylaştığını görüyoruz ve gelecek birkaç ay içinde dolar kurunun 7,25 seviyelerine ineceğini tahmin ediyoruz."
