Ekonomist, Garanti Bankası ve KAGİDER işb iri iğiyle düzenlenen Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması, bugüne kadar birçok kadının hayatına dokundu, girişimleriyle ilham verdi. Kadınların ticari ve sosyal girişimci ruhunu ortaya çıkararak Türkiye'deki kadın girişimci sayısının gelişmiş ülkelerin seviyesine yükselmesi için katkıda bulunmak amacıyla düzenlenen Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması, bu yıl 10'uncu kez gerçekleştirilecek.
BURCU TUVAY AYŞEGÜL SAKARYA PEHLİVAN
btuvay@ekonomist.com.tr asakarya@ekonomist.com.tr
Önceki dokuz yılda birinci olan kadın girişimcilerin hikayelerini ve yarışmadan buyana sergiledikleri büyüme performanslarını kaleme aldık. Türkiye ekonomisinin büyümesinde girişimciliğin rolü tartışılmaz. Son yıllarda Türkiye'de girişimciliğin geliştirilmesi için önemli adımlar atılsa da özellikle kadın girişimcilerin hala yeterli seviyede olduğunu söylemek mümkün değil.
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
Rakamlara bakıldığında son 4-5yıl içerisinde iş hayatına 1,5 milyondan fazla kadının girdiği görülüyor. Türkiye'de kadınların toplam istihdam içindeki payı yüzde 30. Bu oran kadın girişimciler söz konusu olduğunda yüzde 7 seviyelerine düşüyor. Türkiye'de yaklaşık110 bin kadın girişimci bulunuyor. Araştırmalar, kadın girişimcilerin yüzde 82'sinin hizmet sektöründe faaliyet gösterdiğini söylüyor.
Kadın girişimcilerin yüzde 40'ı işkolu olarak ticaret ve satış alanında yoğunlaşıyor, yüzde 70'i ise mikro işletme sahibi. Kadınların yüzde 75'i işlerini 2000 yılı ve sonrasında kurmuş durumda. Bu durum da bu dönemde yaygınlık kazanan kadın girişimciliğini teşvik edici politika ve uygulamaların önemine işaret ediyor.
KADINLARA DESTEK İÇİN
Türkiye'nin 2023 yılına dair çok önemli ekonomik hedefleri var. Bu hedeflere ulaşmada girişimcilerin sayısının artması çok önemli. Zira Türkiye'de her yıl yüz binlerce kişiye yeni istihdam sağlanması gerekiyor. Ayrıca her yıl en az 90 bin yeni girişimcinin ekonomiye katılması gerekiyor. Bu noktada girişimciliğin geliştirilmesi konusunda herkese önemli görevler düşüyor.
Ekonomist Dergisi olarakyaptığımız haberler ve çeşitli projelerle girişimci kadınlara destek vermeye çalışıyoruz. Ekonomist'in Garanti Bankası ve Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) işbirliğiyle düzenlediği Türkiye'nin Kadın Girişimci Yarışması da bu alandaki önemli projelerden biri. 2007yılından bu yana düzenlenen yarışma kadınların ticari ve sosyal girişimci ruhunu ortaya çıkararak, Türkiye ' deki kadın girişimci sayısının gelişmiş ülkelerin seviyesine yükselmesi için katkıda bulunmayı amaçlıyor.
31 BİN BAŞVURU YAPILDI
Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'na bugüne kadar yaklaşık 31 bin kişi başvuruda bulundu. Türkiye'de110 bin kadın girişimci olduğunu düşünüldüğünde bu ciddi bir rakam. Yarışma, genetikten nakliyeye, turizmden üretime pek çok alanda ve sektörde ekonomiye katılmaya başlamış, yaptığı işe inanan, cesur ve heyecanlı kadınları Türkiye ile tanıştırıyor, başarı hikayelerini duyurmalarını sağlıyor. Üstelik bugüne kadar aldığımız geri dönüşler gösteriyor ki, yarışmanın kadın girişimcilere tanınmanın dışında da pek çok katkısı oluyor. Girişimci kadınlar iş hacimlerinin büyümesinden markalaşmaya kadar pek çok konuda ilerleme kaydediyor.
Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışma-sı'nda bugüne kadar birinci olan dokuz kadının ilham verici hikayesi de bu tip projelerin olumlu etkisini ortaya koyar nitelikte. Ödülün de etkisiyle büyümesi ivme kazanan kadın girişimcilerin birçoğu yeni yatırımlara odaklanırken yurtdışına açılmayı da planlıyor.
2007 BRN YATAKLARI- BERNA iLTER
60ÜLKEYE YATAK İHRAÇ EDİYOR
Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması ilk kez2007yılında düzenlendi. Yarışmanın ilk birincisi ise Kayseri'den BRN Yatakları'nın kurucusu Berna İlter oldu. İlter, 800 metrekarelik bir alanda beş makine ve 10 işçiyle yola çıkmıştı. Bugün 27 bin metrekarelik alanda 300'e yakın kişiye istihdam sağlıyor. Yarışmaya katıldığı yıl 2 milyon 350 bin Euro ciro yapan İlter, bu rakamı yaklaşık 30 milyon Euro'ya ulaştırdı.
Yataklar, her ülkenin uyku kültürüne ve her bir kullanıcının ihtiyaçlarına uygun olarak kişiye özel tasarlanıyor. Sektörde çok önemli iki yeniliğe daha imza atarak paketlenmesi ve depolanması çok kolay olan roll-pack (vakumlu paket yatakları) üreten şirket, kargo kolaylığı sağlayan bu ürün sayesinde sektörde internetten ilk yatak satışını da gerçekleştirdi.
2012'de İlk AVM showroomu'nu Ankara Armada'da açan kadın girişimci, bugün yedisi İstanbul'da olmak üzere toplam 11 mağazaya ulaştı. 2015 yılında ise Abraaj Capital ve EBRD firmaya ortak oldu. 2018 yılında mağaza sayısının 50'ye çıkarılması hedefleniyor.
Büyüme planları sadece yurtiçiyle sınırlı kalmayacak. Turquality kapsamında yurtdışında franchise zinciri kurulacak. 2018'e kadaryurtdışında 22 mağaza açmayı hedefleyen Berna İlter, Ortadoğu pazarı için master franchise görüşmelerine başladı. İlter, franchise ağını oluştururken kadın girişimcilere öncelik vereceklerini belirtiyor. 60'dan fazla ülkeye ihracat gerçekleştirdiklerini ve bu sayıyı 80'e ulaştırmayı hedeflediklerini de sözlerine ekliyor.
Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nın ilk birincisi olduğu dönemde bu başarının yarattığı farkındalık ile yatırım için kolay bir şekilde kredi bulabildiklerini söyleyen Berna İlter, şöyle devam ediyor: "Bu ilk yarışmanın ilk birincicisi olmanın getirdiği bilinirlik ve farkındalık bizi takip edilen bir firma haline getirdi. Bugün BRN Yatak bulunduğu şehirde yabancı yatırım fonunun dikkatini çekmiş ve yatırım almış ilkfirma. Firmamız bu ödülden sonraki üç yıllık dönemde Türkiye'nin en hızlı büyüyen 25firmasından biri seçildi. Sektörün en büyük ihracatçılarından biri haline geldik"
2008 EMEL BALIK AĞI - EMEL AKSOY GÜNDEMİR
ATTIĞI AĞLAR LİTVANYA'YA UZANDI
2008 yılında düzenlenen Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nın birincisi Emel Balıkve Balık Ağı'nın kurucusu Emel Aksoy Gündemir, İzmirli bir girişimci. Gündemir'in denize attığı ağlar bugün büyük bir işe dönüşmüş durumda. Ortaokul yıllarında balık çiftliklerinde ağörerek ailesinin geçimine katkıda bulunan Gündemir, Sahilevleri'ndeki evinin bahçesinde biryandan ağörüp biryandan da Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi'nde eğitimini sürdürdü.
Balıkçılık sektörünün hızla ilerlemeye başlamasıyla elinde ördüğü ağları yetiştirememeye başlayan Gündemir, seri üretim için araştırma yapmaya başladı.1995yılında Japonya'dan özel bir makine getirip kendine küçük bir dükkan açan Gündemir, işini Milas'a taşıyarak kendi fabrikasını kurdu.
Emel Aksoy Gündemir, Türkiye'de makine ile ağ diken ilk girişimci. Edirne, Urfa, Erzurum, Kayseri, Isparta, Denizli gibi birçok ile ağ gönderen Gündemir, Hollanda ve Norveç'te ise aracı firmalarla çalışıyor. 2008 yılında 1,2 milyon TL ciro yapan ve 13 personelle çalışan Gündemir, bugün 10 milyon TL ciroya ve 42 kişilik istihdama ulaştı. Gündemir, bu süreçte bin 600 m2'lik fabrika alanından yine aynı bölgedeki 8 bin m2'lik fabrika alanına taşındıklarını belirtiyor.
Emel Aksoy Gündemir, Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nın kendisine pozitif yönde katkı sunduğunu ifade ediyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: "Dünyada kendi alanında öncü olan Litvanyalı Egersund Net ağlarının yıllarca Türkiye distribütörlüğünü yaptık. 2010 yılından sonra da ortak olduk. Aldığımız ödül sayesinde farklı sektörlerin ve devlet kuruluşlarının dikkatini çektik. Şirketimiz birçok projede yer aldı. Daha çok insana ulaşmamız kolaylaştı.
Prestij artışı sağlamış olduk. 2015'in sonunda İzmir Tarım İl Müdürlüğü ile‘Balıkçılıkta Kadın Eli'projesini tamamladık. Kırsal kesimdeki kadınlarımıza tesisimizde bir aylık kurs verdik. Bu kursu başarıyla bitirenleri Egersund Net'in tesisine götürdük ve firmamızda işe aldık"
2009 HİREF-EBRU CEREZCI
DEMSA İLE ORTAK OLDU
Türkiye'de unutulmaya yüz tutmuş onlarca el sanatı var. Bu el sanatları Anadolu'da az sayıda ustanın günümüze aktarabildiği kadar hayat buluyor. İşte bu durumu gören ve bunu iş modeline dönüştüren Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nın 2009 yılı birincisi Ebru Çerezci, Hiref'i kurarak bir anlamda kültür elçiliği başlattı. Anadolu ve Osmanlı kültür ve el sanatlarını çağdaş formlarla tasarlayan Çerezci'nin Hiref yolculuğu, yurtdışına giderken Türk kültürünü yansıtan, tasarım değeri yüksek bir hediye bulamamasıyla başladı.
1,5 yıl boyunca Anadolu'yu karış karış gezerek orada önemli ancak bir o kadar da adını duyuramamış el sanatlarını tespit etti. Çerezci, Anadolu'da atıl kalan birçok atölye ve bu atölyelerde yüzlerce el sanatı ustasının olduğunu gördü. Bunun üzerine, tarihi ve kültürel değeri olan, Türk tasarımcılar tarafından tasarlanan ve Türkiye'de üretilen masa üstü aksesuarları ve objelerine odaklı bir marka yaratmaya karar verdi.
Saygın bir Türk markası yaratma hayali gerçeğe dönüşürken Hiref, bu süreçte başka yatırımcıların da ilgisini çekti. Bir süre sonra ST. REGİS Oteli projesinde Demsa Grubu ile yollar kesişti. 2016 yılı başında da Demsa ile ortak oldu. Bugün Hiref'in İstanbul İstinye Park AVM'de bir mağazası, ayrıca Harvey Nichols ve Brandroom'da satış noktaları bulunuyor. Yaklaşık 300 üreticiye de istihdam yaratıyor.
Bu yıl gerek Türkiye içinde gerekse yurtdışında büyümeyi planladıklarını söyleyen Ebur Çerezci, franchise sistemi üzerinde de çalıştıklarını ekliyor. Yarışmanın getirdiği birincilikle hızlı bir büyüme yakaladıklarını belirten Çerezci, şunları söylüyor:"Hikayemizin yetkin kişilerce takdir edilmesi, alkışlanması ve ödüllendirilmesi elbette bizi çok mutlu etti.
Girişimciliğin çok büyük zorluklarına rağmen alınan bu takdir inanılmaz bir motivasyon yarattı. Yarışma dönemlerinde ancak marka bilinirliğimizi oturtmuş ve perakendede büyümeyi hedefliyorduk. Şu anda ise yurtiçi ve yurtdışında önemli satış noktalarında varız. Ayrıca kurumsal satışlar ve proje satışları için de ayrı departmanlarımız oluştu"
2010 BIG CHEFS- GAMZE CIZRELİ
YÜZDE 900 BÜYÜDÜ
BigChefs restoranlarının kurucusu Gamze Cizreli, 2010 yılında Ekonomist, Garanti Bankası ve KAGİDER işbirliği ile düzenlenen Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nda ‘birincilik kazandı. Ekonomist'in düzenlediği ‘Yılın İş İnsanları' yarışmasında da hem 2011'de hem de 2013'te ‘Yılın Kadın Girişimcisi'seçildi.
Yarışmaya katıldığı 2010 yılında toplam yedi şubeyle faaliyet gösteren ve 350 kişiye istihdam sağlayan Gamze Cizreli, bugün şirketini 36 şubeli ve 2 bin çalışanlı bir zincire dönüştürdü. Cizreli ve ortağı Saruhan Tan, bu yılı 200 milyon TL ciro ve 44 şubeyle tamamlamayı hedefliyor. Dubai, Suudi Arabistan'da açtığı restoranların ardından Kuveyt ve İran ile de imzalarının atıldığını söyleyen Cizreli, Dubai'deki üçüncü Big Chefs'i de kasım ayında açacaklarını ifade ediyor.
Bir yandan da Dorom.co adında yeni bir dürüm markası yaratan kadın girişimci, ilk şubesini Maslak'ta açtı. Dorom.co'nun da bu yıl hızlı bir şekilde büyümesi hedefleniyor. Aldığı ödüllerin kendisi için gurur ve motivasyon kaynağı olduğuna dikkat çeken Cizreli, geçtiğimiz yıla göre yüzde 50, ödülü aldığı 2010 yılından bu yana ise yüzde 900 büyüme kaydettiklerini söylüyor.
İş dünyasında kadınların önünün açılması için birçok platformda bulunan Gamze Cizreli, özel çalışmalar yürütüyor. Gerek katıldığı konferanslar, gerek medyada verdiği mesajlar, gerekse üyesi olduğu KAGİDER ve Uluslararası Girişimciler Derneği kanalıyla kadın girişimciliğinin gelişmesi için faaliyetler yürüten Cizreli, "Kadın girişimcilerimizin finans kaynaklarına erişimlerini sağlamaları, işlerini daha nitelikli hale getirmelerini, kendi donanımlarını artırmalarını ve işlerini geliştirebilmeleri için çalışmalar yapıyorum. Üniversitelerde ve çeşitli panellerde konuşmalara katılıyorum" diyor.
2011 FORUM MÜHENDİSLİK - ZEYNEP RÜSTEMOĞLU
DÜNYA İKİNCİLİĞİNİ HEDEFLİYOR
2011 yılında‘Türkiye'nin Kadın Girişimcisi’ Ankara'dan Forum Mühendislik'in sahibi Zeynep Rüstemoğlu seçildi. Rüstemoğlu, ağırlıklı olarakerkeklerin çalıştığı savunma sanayiinde yaptığı başarılı faaliyetler sayesinde bugün şirketini kendi alanında dünya üçüncüsü konumuna ulaştırdı.
Hacettepe Üniversitesi İngiliz Filolojisi bölümünden mezun olun Zeynep Rüstemoğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) zırhlı araç üretmek üzere kurulan FNSS Savunma Sistemleri'nde teknoloji transfer departmanında çalışmaya başladı. Rüstemoğlu, firmanın küçülmeye gitmesiyle işten çıkarıldı. Bu sektörde bir girişim yapmaya karar veren kadın girişimci, 1995'te yıllarca beraber çalıştığı bir arkadaşıyla beraber Forum Mühendislik'i kurdu.
Forum Mühendislik, TSK envanterindeki M113 araçlarını modernize etmek üzere araçların alt sistemleri için açılan ihalelere katıldı. Firma, kurulmasından üçaysonra1 milyon dolar değerinde kontratlar üstlendi. Taşeron firmalara ürettirilen malzemelerin test ve montajı için bir de atölye kuran Forum Mühendislik, zamanla zırhlı araç ve tankların alt sistemlerini tamamıyla yerli olarak üretir duruma geldi. Rüstemoğlu, bazı silah sistemlerini geliştirerek üretimlerini de gerçekleştirdi.
2000 yılında Kara Kuvvetleri Komutanlığı Birinci Ana Bakım Merkezi Komutanlığı'na Türkiye'nin ilk yüksek vakumlu optik kaplama ünitesi, Forum Mühendislik tarafından kuruldu. Aynı yıl içerisinde İstanbul merkezli İltek İleri Teknoloji şirketini bünyesine katarak TÜBİTAK-MAM tesislerinde bu zamana kadar dünyada sadece iki ülkede bulunan yüksek hassasiyetli hedef tespit cihazının araştırma ve geliştirmesini tamamladı ve800 adedini TSK'ya teslim etti. Yarışmanın ardından geçen beş yıllık sürede büyüme oranını ve istihdamını yaklaşık yüzde 50 artırdı. Şirket, beş yıl önce 8 milyon TL'lik cirosunu bugün 40 milyon TL'ye ulaştırdı.
Bu beş yıllık süre zarfında Tuzla Serbest Bölgesi'nde ihracata yönelik yeni bir üretim tesisi kuran Zeynep Rüstemoğlu, "Suudi Arabistan ve Abu Dabi'ye de üretim tesisleri kurduk. Bu yıl Birleşik Arap Emir-likleri'nde bir joint-venture anlaşması gerçekleştiriyoruz. Kendi sektörümüzde dünya pazarında üçüncü durumdayız. Yeni yatırımlarla bu yıl ikinci sıraya yükselerek ciromuzu 50-60 milyon TL'ye ulaştırmayı hedefliyoruz" diye konuşuyor.
2012 EPSA YALITIM- NURCAN ÖZDEMİR
YURTDIŞI PAZARLARI ARAŞTIRIYOR
Ardahan'ın elektriği ve suyu olmayan 50 haneli köyü Ardıçköy'de doğan Nurcan Özdemir, pek çokgirişimciye örnek olacak bir başarı öyküsüne imza attı. Bu başarısı ona 2012 yılında Türkiye'nin Kadın Girişimcisi ödülünü getirdi. 1973 yılında Ardahan'ın Ardıçdere Kö-yü'nde yedi çocuklu bir ailenin üçüncü çocuğu olarak dünyaya gelen Nurcan Özdemir, 1989'da ailesiyle Bursa'ya taşındığında eğitimini bırakmakzorunda kaldı ve küçükyaşta iş hayatına atıldı.
Önce tekstil fabrikasında işçi olarak çalışan Özdemir, daha sonra sekreter olarak girdiği yalıtım şirketinde pazarlama ve satış müdürü oldu. Bu süreçte çalıştığı şirketteki hızlı büyümeyi gözleyen Özdemir, "Bu işi neden ben tek başıma yapmayayım?" diye düşünerek kendi işini kurmaya karar verdi. Eşini de ikna ederek 1999yılından Bursa'da bir çıkmaz sokakta
35 metrekarelik bir dükkan kiralayan Özdemir, bugün EPSA Yalıtım isimli şirketiyle 14 bin metrekare büyüklüğünde iki fabrikasında üretim yapıyor. EPSA, Ege, Marmara, Batı Karadeniz ve İç Anadolu bölgelerinde 500'e yakın bayi dağılımı ile sektörün önemli oyuncularından biri. Yarışmaya katıldığı yıl cirosu 14 milyon TL olan EPSA, bugün yüzde100 büyüyerek 28 milyon TL cirolu bir şirket haline geldi.
Önümüzdeki dönemde EPSA markasını küresel bir oyuncu haline getirmeyi hedefleyen Nurcan Özdemir, yurtdışı pazar araştırmalarını sürdürüyor. Diğer taraftan yurtiçindeki bayi ağını genişletmek için saha çalışması yaptıklarını söyleyen Özdemir, üretim kapasitesini artırmak ve ek üretim tesisleri kurmak için planlama yaptıklarını belirtiyor. Özdemir, EPSA'nın cirosunu bu yıl 33 milyon TL'ye taşımayı hedefliyor
Ödül almanın sorumluluklarını artırdığını söyleyen Nurcan Özdemir, şöyle konuşuyor: "Aldığım bu ödül yerelde Bursa ekonomisi genelde ise ülke ekonomisine katkı anlamında sorumluluklarımı artırdı. Bu sorumluluğun bir gereği olarak ödül sürecinin ardından hızla yatırımlar yaptık. O güne kadar sadece EPS (Isı yalıtım levhalarında kullanılan bir ürün) üreten bir fabrikamız varken yapı kimyasalları üreten bir fabrikayı da kurarak hem üretim hacmimizi hem de gelen taleplere cevap verebilme yeteneğimizi geliştirdik"
2013 VISTEKISRA VISION - PROF. DR. FERİDE AYTÜL ERCİL
VİSTEK'İ SATTI VİSPERA'YI KURDU
Boğaziçi Üniversitesi'nde Elektronik Mühendisliği ve Matematik bölümlerini bitiren Prof. Dr. Feride Aytül Erçil, yapay görme ve otomasyon ürünler geliştiren şirketi Vistek ile 2013 yılında Yılın Kadın Girişimcisi seçildi.1997yılında iki öğrencisiyle birlikte kurduğu Vistek, kısa sürede yabancı yatırımcıların dikkatini çekti.
2009 yılında Avrupa'nın en büyük şirketlerinden ISRA Vision, Vistek'e ortak oldu. 2010-2013 yılları arasında yüzde 158 büyüyerek Deloit-te'un Fast 50 listesine giren şirketin başarısı yabancı ortağın da dikkatini çekti ve 2013 yılında Is-ra Vision Vistek'in hisselerinin tümünü satın aldı.
Şirketin satışından sonra bir yıl daha ISRA Vision AG'nin global CTO'su olarak devam eden Feride Aytül Erçil, daha sonar Vispe-ra Bilgi Teknolojileri isimli yeni bir Start Up'ın ortağı olarak perakende alanında yapay görme çalışmalarına başladı. Yaklaşık bir yıllık bir ürün geliştirme sürecinin ardından, Vispera, perakende alanında ‘Stock-Out' tespiti, raf payı takibi gibi konularda çözümler üretmeye başladı.
Unilever, Coca Cola gibi gıda üreticileri ve perakende firmaları için projeler gerçekleştirdiklerini söyleyen Erçil, "Vispe-ra'da hedefimiz perakende alanında bir analitik veri platformu oluşturmak ve bu konuda dünya lideri olmak"diyor. Unilever için dondurma kabinleri takibi ürünü geliştirdiklerini söyleyen Erçil, henüz patent başvurusu konusunda çalışmalar devam ettiği için detay veremeyeceklerini ifade ediyor.
Şirket yurtdışında da projeler geliştiriyor. Şu anda Morityus'da Coca Cola için bir proje gerçekleştiren Vispera, İrlanda'da Olas firmasıyla ve Türkiye'de de Carrefour ile pilot proje üzerinde çalışıyor. 2015 yılını 750 bin TL ciroyla kapatan Vispera'nın hedefi her yıl yüzde 100 büyümek.
Feride Aytül Erçil, Türkiye'nin Kadın Girisimcisi Yarışması'nı kazanmanın şirketin bilinirliğine katkı yapmasının yanı sıra kendine güven ve ekibin motivasyonunun artması gibi katkılar sağladığını söylüyor. Erçil, "Ancak bence en önemli katkı şirkete olan güvenin artmasıydı. Zira Türkiye'de özellikle de teknolojik konularda dünya çapında ürünler çıkabileceğine dair fazla güvenimiz yok maalesef" diyor.
2014 GY MÜHENDİSLİK-GÖKNURATALAY
İŞ HACMİNİ YÜZDE 50 ARTIRDI
ODTÜ Fizik Bölümü'nden mezun olan Gök-nur Atalay, uzun yıllar enerji sektöründe farklı şirketlerde çalıştıktan sonra 2003 yılında GY Mühendislik Mimarlık ismiyle kendi şirketini kurmaya karar verdi. Yaşadığı ailevi sıkıntılara ve zorluklara rağmen işine odaklanan Atalay, kısa sürede enerji sektöründe dev projelere imza atmayı başardı.
Türkiye'nin yanı sıra yurtdışında rüzgar, hidrolik, termik, jeotermal, güneş santralleri başta olmak üzere pek çok projeye mühendislik ve danışmanlık hizmetleri veren Göknur Atalay'ın başarısı, ona 2014 yılında Türkiye'nin Kadın Girişimcisi ödülünü getirdi. Ödülün de getirdiği ivmeyle son 1,5 yıldır şirketini hızla büyüten Atalay, 2014 yılından bu yana iş hacmini yüzde50 artırdı. Kadın girişimci, 2014 yılında 5 milyon TL olan cirosunu 2016 sonuna kadar10 milyon TL'ye çıkarmayı hedefliyor.
70 mühendis istihdam eden GY Mühendislik Mimarlık çatısı altında toplam altı şirket bulunuyor. Bunların dördünde mühendislik hizmeti veriliyor. Diğer ikisi ise yatırım şirketi olarakfaaliyet gösteriyor. Bu iki şirket üzerinde enerji lisansları ve başvuruları olduğunu söyleyen Göknur Atalay, bu şirketler üzerinden santral kurmayı planladıklarını belirtiyor.
Gündeminde üç önemli proje bulunan Atalay, bu projeler için 11 milyon Euro'luk yatırım planlıyor. Yurtdışında bir projeye odaklanan girişimci, diğer taraftan Marmara Bölgesi'nde lisansını devir aldığı 10 MW'lık bir rüzgar santralını hayata geçirmeyi planlıyor. Atalay, yine kendisine ait bir güneş santralinin de kurulumunu gerçekleştirmeye hazırlanıyor.
Türkiye'nin Kadın Girişimcisi ödülünü aldıktan sonra iş hayatında hergeçengün daha da olumlu gelişmeler olmaya başladığını söyleyen Göknur Atalay, ödülün şirketine katkısını şu şekilde özetliyor: "Bu ödül benim bugüne kadarki çalışmalarımın taçlandırılması gibi bir şeydi. Şirketimin adı sektörel bazda tanınırken bu ödül daha geniş bir kitlece tanınmamızı sağladı ve müşteri profilimiz daha da genişledi. Sonuç olarak hem iş hacmimiz ve referanslarımız hem de finans hacmimiz artmış oldu"
2015 İDİLBABY- MEVLÜDE UYGUN
MARKASINI DÜNYAYA TAŞIYACAK
İdil Baby markasının yaratıcısı Mevlüde Uygun, 2015 yılında Yılın Kadın Girişimcisi seçildi. Fason üretimle tekstil sektörüne adım atan, 1998 krizini fırsata çevirerek kendi markasını kurmaya karar veren Uygun, bugün 220 kişiye istihdam sağlıyor. İdil Baby markasıyla yedi ilde 21 mağazayla hizmet veren Uygun, yurtdışında mağazalaşa-rak büyümeye hazırlanıyor.
İlkyurtdışı açılımını Bosna Hersek ile yapan Mevlüde Uygun, şu anda Kırgızistan, İran ve Balkan ülkeleri ile aktif franchise görüşmeleri yürütüyor. Son dönemlerde Balkan ülkeleri ve İran pazarından ciddi talep gördüklerini söyleyen Uygun, bu bölgelerde artan bir satış grafiği yakaladıklarını ifade ediyor. Bu yıl Türkiye'de beş yeni mağaza açan girişimci, yılı 10 mağazayla kapatmayı hedefliyor. Geçen yıl 1 milyon parça olan üretim adedini bu yıl 1,2 milyona çıkarmayı planlayan Uygun, geçen yıla göre yüzde 15'likciro büyümesi hedefliyor.
Mevlüde Uygun, iş hayatına atıldığı ilk yıllardan bugüne kadına yönelik pozitif ayrımcılığı şirket ruhuna işlemek ve şirket prensibi haline getirmek için çalıştığını söylüyor. Uygun, bu konuda şöyle konuşuyor: "Örneğin üretim tesisleri ve tedarikçi firmaları seçerken her zaman kadınların sahibi oldukları firmaları tercih ederim. Onların geçtiği yollardan geçmiş bir iş kadını olarak yolun başındaki girişimci kadınları desteklemeyi bir görev biliyorum. Üstelik kadınlar her zaman daha titiz, planlı, özenli çalışır, kalite standartlarına ve teslim tarihlerine son derece sadıktırlar"
Mevlüde Uygun, Yılın Kadın Girişimcisi ödülünü almasının çoğu kadın olan çalışma arkadaşlarının bireysel motivasyonlarını ve iş performanslarını artırdığını ifade ediyor. Uygun, "Mağaza satış temsilcilerimizin şahsi sosyal medya hesaplarında yarışma sonucunu, fotoğraflarımı paylaştıklarını görmek, genç çalışma arkadaşlarıma genel müdür dışında bir mentor olabilmek harika bir duygu. Firma dışında ise çalıştığımız birçok firmadan tebrik almak tabii ki bireysel motivasyonumu ve işimize olan inancımı arttırdı" diye konuşuyor.
BURCU TUVAY AYŞEGÜL SAKARYA PEHLİVAN
btuvay@ekonomist.com.tr asakarya@ekonomist.com.tr
Önceki dokuz yılda birinci olan kadın girişimcilerin hikayelerini ve yarışmadan buyana sergiledikleri büyüme performanslarını kaleme aldık. Türkiye ekonomisinin büyümesinde girişimciliğin rolü tartışılmaz. Son yıllarda Türkiye'de girişimciliğin geliştirilmesi için önemli adımlar atılsa da özellikle kadın girişimcilerin hala yeterli seviyede olduğunu söylemek mümkün değil.
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
Kadın girişimcilerin yüzde 40'ı işkolu olarak ticaret ve satış alanında yoğunlaşıyor, yüzde 70'i ise mikro işletme sahibi. Kadınların yüzde 75'i işlerini 2000 yılı ve sonrasında kurmuş durumda. Bu durum da bu dönemde yaygınlık kazanan kadın girişimciliğini teşvik edici politika ve uygulamaların önemine işaret ediyor.
KADINLARA DESTEK İÇİN
Türkiye'nin 2023 yılına dair çok önemli ekonomik hedefleri var. Bu hedeflere ulaşmada girişimcilerin sayısının artması çok önemli. Zira Türkiye'de her yıl yüz binlerce kişiye yeni istihdam sağlanması gerekiyor. Ayrıca her yıl en az 90 bin yeni girişimcinin ekonomiye katılması gerekiyor. Bu noktada girişimciliğin geliştirilmesi konusunda herkese önemli görevler düşüyor.
Ekonomist Dergisi olarakyaptığımız haberler ve çeşitli projelerle girişimci kadınlara destek vermeye çalışıyoruz. Ekonomist'in Garanti Bankası ve Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) işbirliğiyle düzenlediği Türkiye'nin Kadın Girişimci Yarışması da bu alandaki önemli projelerden biri. 2007yılından bu yana düzenlenen yarışma kadınların ticari ve sosyal girişimci ruhunu ortaya çıkararak, Türkiye ' deki kadın girişimci sayısının gelişmiş ülkelerin seviyesine yükselmesi için katkıda bulunmayı amaçlıyor.
31 BİN BAŞVURU YAPILDI
Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'na bugüne kadar yaklaşık 31 bin kişi başvuruda bulundu. Türkiye'de110 bin kadın girişimci olduğunu düşünüldüğünde bu ciddi bir rakam. Yarışma, genetikten nakliyeye, turizmden üretime pek çok alanda ve sektörde ekonomiye katılmaya başlamış, yaptığı işe inanan, cesur ve heyecanlı kadınları Türkiye ile tanıştırıyor, başarı hikayelerini duyurmalarını sağlıyor. Üstelik bugüne kadar aldığımız geri dönüşler gösteriyor ki, yarışmanın kadın girişimcilere tanınmanın dışında da pek çok katkısı oluyor. Girişimci kadınlar iş hacimlerinin büyümesinden markalaşmaya kadar pek çok konuda ilerleme kaydediyor.
Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışma-sı'nda bugüne kadar birinci olan dokuz kadının ilham verici hikayesi de bu tip projelerin olumlu etkisini ortaya koyar nitelikte. Ödülün de etkisiyle büyümesi ivme kazanan kadın girişimcilerin birçoğu yeni yatırımlara odaklanırken yurtdışına açılmayı da planlıyor.
2007 BRN YATAKLARI- BERNA iLTER
60ÜLKEYE YATAK İHRAÇ EDİYOR
Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması ilk kez2007yılında düzenlendi. Yarışmanın ilk birincisi ise Kayseri'den BRN Yatakları'nın kurucusu Berna İlter oldu. İlter, 800 metrekarelik bir alanda beş makine ve 10 işçiyle yola çıkmıştı. Bugün 27 bin metrekarelik alanda 300'e yakın kişiye istihdam sağlıyor. Yarışmaya katıldığı yıl 2 milyon 350 bin Euro ciro yapan İlter, bu rakamı yaklaşık 30 milyon Euro'ya ulaştırdı.
Yataklar, her ülkenin uyku kültürüne ve her bir kullanıcının ihtiyaçlarına uygun olarak kişiye özel tasarlanıyor. Sektörde çok önemli iki yeniliğe daha imza atarak paketlenmesi ve depolanması çok kolay olan roll-pack (vakumlu paket yatakları) üreten şirket, kargo kolaylığı sağlayan bu ürün sayesinde sektörde internetten ilk yatak satışını da gerçekleştirdi.
2012'de İlk AVM showroomu'nu Ankara Armada'da açan kadın girişimci, bugün yedisi İstanbul'da olmak üzere toplam 11 mağazaya ulaştı. 2015 yılında ise Abraaj Capital ve EBRD firmaya ortak oldu. 2018 yılında mağaza sayısının 50'ye çıkarılması hedefleniyor.
Büyüme planları sadece yurtiçiyle sınırlı kalmayacak. Turquality kapsamında yurtdışında franchise zinciri kurulacak. 2018'e kadaryurtdışında 22 mağaza açmayı hedefleyen Berna İlter, Ortadoğu pazarı için master franchise görüşmelerine başladı. İlter, franchise ağını oluştururken kadın girişimcilere öncelik vereceklerini belirtiyor. 60'dan fazla ülkeye ihracat gerçekleştirdiklerini ve bu sayıyı 80'e ulaştırmayı hedeflediklerini de sözlerine ekliyor.
Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nın ilk birincisi olduğu dönemde bu başarının yarattığı farkındalık ile yatırım için kolay bir şekilde kredi bulabildiklerini söyleyen Berna İlter, şöyle devam ediyor: "Bu ilk yarışmanın ilk birincicisi olmanın getirdiği bilinirlik ve farkındalık bizi takip edilen bir firma haline getirdi. Bugün BRN Yatak bulunduğu şehirde yabancı yatırım fonunun dikkatini çekmiş ve yatırım almış ilkfirma. Firmamız bu ödülden sonraki üç yıllık dönemde Türkiye'nin en hızlı büyüyen 25firmasından biri seçildi. Sektörün en büyük ihracatçılarından biri haline geldik"
2008 EMEL BALIK AĞI - EMEL AKSOY GÜNDEMİR
ATTIĞI AĞLAR LİTVANYA'YA UZANDI
2008 yılında düzenlenen Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nın birincisi Emel Balıkve Balık Ağı'nın kurucusu Emel Aksoy Gündemir, İzmirli bir girişimci. Gündemir'in denize attığı ağlar bugün büyük bir işe dönüşmüş durumda. Ortaokul yıllarında balık çiftliklerinde ağörerek ailesinin geçimine katkıda bulunan Gündemir, Sahilevleri'ndeki evinin bahçesinde biryandan ağörüp biryandan da Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi'nde eğitimini sürdürdü.
Balıkçılık sektörünün hızla ilerlemeye başlamasıyla elinde ördüğü ağları yetiştirememeye başlayan Gündemir, seri üretim için araştırma yapmaya başladı.1995yılında Japonya'dan özel bir makine getirip kendine küçük bir dükkan açan Gündemir, işini Milas'a taşıyarak kendi fabrikasını kurdu.
Emel Aksoy Gündemir, Türkiye'de makine ile ağ diken ilk girişimci. Edirne, Urfa, Erzurum, Kayseri, Isparta, Denizli gibi birçok ile ağ gönderen Gündemir, Hollanda ve Norveç'te ise aracı firmalarla çalışıyor. 2008 yılında 1,2 milyon TL ciro yapan ve 13 personelle çalışan Gündemir, bugün 10 milyon TL ciroya ve 42 kişilik istihdama ulaştı. Gündemir, bu süreçte bin 600 m2'lik fabrika alanından yine aynı bölgedeki 8 bin m2'lik fabrika alanına taşındıklarını belirtiyor.
Emel Aksoy Gündemir, Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nın kendisine pozitif yönde katkı sunduğunu ifade ediyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: "Dünyada kendi alanında öncü olan Litvanyalı Egersund Net ağlarının yıllarca Türkiye distribütörlüğünü yaptık. 2010 yılından sonra da ortak olduk. Aldığımız ödül sayesinde farklı sektörlerin ve devlet kuruluşlarının dikkatini çektik. Şirketimiz birçok projede yer aldı. Daha çok insana ulaşmamız kolaylaştı.
Prestij artışı sağlamış olduk. 2015'in sonunda İzmir Tarım İl Müdürlüğü ile‘Balıkçılıkta Kadın Eli'projesini tamamladık. Kırsal kesimdeki kadınlarımıza tesisimizde bir aylık kurs verdik. Bu kursu başarıyla bitirenleri Egersund Net'in tesisine götürdük ve firmamızda işe aldık"
2009 HİREF-EBRU CEREZCI
DEMSA İLE ORTAK OLDU
Türkiye'de unutulmaya yüz tutmuş onlarca el sanatı var. Bu el sanatları Anadolu'da az sayıda ustanın günümüze aktarabildiği kadar hayat buluyor. İşte bu durumu gören ve bunu iş modeline dönüştüren Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nın 2009 yılı birincisi Ebru Çerezci, Hiref'i kurarak bir anlamda kültür elçiliği başlattı. Anadolu ve Osmanlı kültür ve el sanatlarını çağdaş formlarla tasarlayan Çerezci'nin Hiref yolculuğu, yurtdışına giderken Türk kültürünü yansıtan, tasarım değeri yüksek bir hediye bulamamasıyla başladı.
1,5 yıl boyunca Anadolu'yu karış karış gezerek orada önemli ancak bir o kadar da adını duyuramamış el sanatlarını tespit etti. Çerezci, Anadolu'da atıl kalan birçok atölye ve bu atölyelerde yüzlerce el sanatı ustasının olduğunu gördü. Bunun üzerine, tarihi ve kültürel değeri olan, Türk tasarımcılar tarafından tasarlanan ve Türkiye'de üretilen masa üstü aksesuarları ve objelerine odaklı bir marka yaratmaya karar verdi.
Saygın bir Türk markası yaratma hayali gerçeğe dönüşürken Hiref, bu süreçte başka yatırımcıların da ilgisini çekti. Bir süre sonra ST. REGİS Oteli projesinde Demsa Grubu ile yollar kesişti. 2016 yılı başında da Demsa ile ortak oldu. Bugün Hiref'in İstanbul İstinye Park AVM'de bir mağazası, ayrıca Harvey Nichols ve Brandroom'da satış noktaları bulunuyor. Yaklaşık 300 üreticiye de istihdam yaratıyor.
Bu yıl gerek Türkiye içinde gerekse yurtdışında büyümeyi planladıklarını söyleyen Ebur Çerezci, franchise sistemi üzerinde de çalıştıklarını ekliyor. Yarışmanın getirdiği birincilikle hızlı bir büyüme yakaladıklarını belirten Çerezci, şunları söylüyor:"Hikayemizin yetkin kişilerce takdir edilmesi, alkışlanması ve ödüllendirilmesi elbette bizi çok mutlu etti.
Girişimciliğin çok büyük zorluklarına rağmen alınan bu takdir inanılmaz bir motivasyon yarattı. Yarışma dönemlerinde ancak marka bilinirliğimizi oturtmuş ve perakendede büyümeyi hedefliyorduk. Şu anda ise yurtiçi ve yurtdışında önemli satış noktalarında varız. Ayrıca kurumsal satışlar ve proje satışları için de ayrı departmanlarımız oluştu"
2010 BIG CHEFS- GAMZE CIZRELİ
YÜZDE 900 BÜYÜDÜ
BigChefs restoranlarının kurucusu Gamze Cizreli, 2010 yılında Ekonomist, Garanti Bankası ve KAGİDER işbirliği ile düzenlenen Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nda ‘birincilik kazandı. Ekonomist'in düzenlediği ‘Yılın İş İnsanları' yarışmasında da hem 2011'de hem de 2013'te ‘Yılın Kadın Girişimcisi'seçildi.
Yarışmaya katıldığı 2010 yılında toplam yedi şubeyle faaliyet gösteren ve 350 kişiye istihdam sağlayan Gamze Cizreli, bugün şirketini 36 şubeli ve 2 bin çalışanlı bir zincire dönüştürdü. Cizreli ve ortağı Saruhan Tan, bu yılı 200 milyon TL ciro ve 44 şubeyle tamamlamayı hedefliyor. Dubai, Suudi Arabistan'da açtığı restoranların ardından Kuveyt ve İran ile de imzalarının atıldığını söyleyen Cizreli, Dubai'deki üçüncü Big Chefs'i de kasım ayında açacaklarını ifade ediyor.
Bir yandan da Dorom.co adında yeni bir dürüm markası yaratan kadın girişimci, ilk şubesini Maslak'ta açtı. Dorom.co'nun da bu yıl hızlı bir şekilde büyümesi hedefleniyor. Aldığı ödüllerin kendisi için gurur ve motivasyon kaynağı olduğuna dikkat çeken Cizreli, geçtiğimiz yıla göre yüzde 50, ödülü aldığı 2010 yılından bu yana ise yüzde 900 büyüme kaydettiklerini söylüyor.
İş dünyasında kadınların önünün açılması için birçok platformda bulunan Gamze Cizreli, özel çalışmalar yürütüyor. Gerek katıldığı konferanslar, gerek medyada verdiği mesajlar, gerekse üyesi olduğu KAGİDER ve Uluslararası Girişimciler Derneği kanalıyla kadın girişimciliğinin gelişmesi için faaliyetler yürüten Cizreli, "Kadın girişimcilerimizin finans kaynaklarına erişimlerini sağlamaları, işlerini daha nitelikli hale getirmelerini, kendi donanımlarını artırmalarını ve işlerini geliştirebilmeleri için çalışmalar yapıyorum. Üniversitelerde ve çeşitli panellerde konuşmalara katılıyorum" diyor.
2011 FORUM MÜHENDİSLİK - ZEYNEP RÜSTEMOĞLU
DÜNYA İKİNCİLİĞİNİ HEDEFLİYOR
2011 yılında‘Türkiye'nin Kadın Girişimcisi’ Ankara'dan Forum Mühendislik'in sahibi Zeynep Rüstemoğlu seçildi. Rüstemoğlu, ağırlıklı olarakerkeklerin çalıştığı savunma sanayiinde yaptığı başarılı faaliyetler sayesinde bugün şirketini kendi alanında dünya üçüncüsü konumuna ulaştırdı.
Hacettepe Üniversitesi İngiliz Filolojisi bölümünden mezun olun Zeynep Rüstemoğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) zırhlı araç üretmek üzere kurulan FNSS Savunma Sistemleri'nde teknoloji transfer departmanında çalışmaya başladı. Rüstemoğlu, firmanın küçülmeye gitmesiyle işten çıkarıldı. Bu sektörde bir girişim yapmaya karar veren kadın girişimci, 1995'te yıllarca beraber çalıştığı bir arkadaşıyla beraber Forum Mühendislik'i kurdu.
Forum Mühendislik, TSK envanterindeki M113 araçlarını modernize etmek üzere araçların alt sistemleri için açılan ihalelere katıldı. Firma, kurulmasından üçaysonra1 milyon dolar değerinde kontratlar üstlendi. Taşeron firmalara ürettirilen malzemelerin test ve montajı için bir de atölye kuran Forum Mühendislik, zamanla zırhlı araç ve tankların alt sistemlerini tamamıyla yerli olarak üretir duruma geldi. Rüstemoğlu, bazı silah sistemlerini geliştirerek üretimlerini de gerçekleştirdi.
2000 yılında Kara Kuvvetleri Komutanlığı Birinci Ana Bakım Merkezi Komutanlığı'na Türkiye'nin ilk yüksek vakumlu optik kaplama ünitesi, Forum Mühendislik tarafından kuruldu. Aynı yıl içerisinde İstanbul merkezli İltek İleri Teknoloji şirketini bünyesine katarak TÜBİTAK-MAM tesislerinde bu zamana kadar dünyada sadece iki ülkede bulunan yüksek hassasiyetli hedef tespit cihazının araştırma ve geliştirmesini tamamladı ve800 adedini TSK'ya teslim etti. Yarışmanın ardından geçen beş yıllık sürede büyüme oranını ve istihdamını yaklaşık yüzde 50 artırdı. Şirket, beş yıl önce 8 milyon TL'lik cirosunu bugün 40 milyon TL'ye ulaştırdı.
Bu beş yıllık süre zarfında Tuzla Serbest Bölgesi'nde ihracata yönelik yeni bir üretim tesisi kuran Zeynep Rüstemoğlu, "Suudi Arabistan ve Abu Dabi'ye de üretim tesisleri kurduk. Bu yıl Birleşik Arap Emir-likleri'nde bir joint-venture anlaşması gerçekleştiriyoruz. Kendi sektörümüzde dünya pazarında üçüncü durumdayız. Yeni yatırımlarla bu yıl ikinci sıraya yükselerek ciromuzu 50-60 milyon TL'ye ulaştırmayı hedefliyoruz" diye konuşuyor.
2012 EPSA YALITIM- NURCAN ÖZDEMİR
YURTDIŞI PAZARLARI ARAŞTIRIYOR
Ardahan'ın elektriği ve suyu olmayan 50 haneli köyü Ardıçköy'de doğan Nurcan Özdemir, pek çokgirişimciye örnek olacak bir başarı öyküsüne imza attı. Bu başarısı ona 2012 yılında Türkiye'nin Kadın Girişimcisi ödülünü getirdi. 1973 yılında Ardahan'ın Ardıçdere Kö-yü'nde yedi çocuklu bir ailenin üçüncü çocuğu olarak dünyaya gelen Nurcan Özdemir, 1989'da ailesiyle Bursa'ya taşındığında eğitimini bırakmakzorunda kaldı ve küçükyaşta iş hayatına atıldı.
Önce tekstil fabrikasında işçi olarak çalışan Özdemir, daha sonra sekreter olarak girdiği yalıtım şirketinde pazarlama ve satış müdürü oldu. Bu süreçte çalıştığı şirketteki hızlı büyümeyi gözleyen Özdemir, "Bu işi neden ben tek başıma yapmayayım?" diye düşünerek kendi işini kurmaya karar verdi. Eşini de ikna ederek 1999yılından Bursa'da bir çıkmaz sokakta
35 metrekarelik bir dükkan kiralayan Özdemir, bugün EPSA Yalıtım isimli şirketiyle 14 bin metrekare büyüklüğünde iki fabrikasında üretim yapıyor. EPSA, Ege, Marmara, Batı Karadeniz ve İç Anadolu bölgelerinde 500'e yakın bayi dağılımı ile sektörün önemli oyuncularından biri. Yarışmaya katıldığı yıl cirosu 14 milyon TL olan EPSA, bugün yüzde100 büyüyerek 28 milyon TL cirolu bir şirket haline geldi.
Önümüzdeki dönemde EPSA markasını küresel bir oyuncu haline getirmeyi hedefleyen Nurcan Özdemir, yurtdışı pazar araştırmalarını sürdürüyor. Diğer taraftan yurtiçindeki bayi ağını genişletmek için saha çalışması yaptıklarını söyleyen Özdemir, üretim kapasitesini artırmak ve ek üretim tesisleri kurmak için planlama yaptıklarını belirtiyor. Özdemir, EPSA'nın cirosunu bu yıl 33 milyon TL'ye taşımayı hedefliyor
Ödül almanın sorumluluklarını artırdığını söyleyen Nurcan Özdemir, şöyle konuşuyor: "Aldığım bu ödül yerelde Bursa ekonomisi genelde ise ülke ekonomisine katkı anlamında sorumluluklarımı artırdı. Bu sorumluluğun bir gereği olarak ödül sürecinin ardından hızla yatırımlar yaptık. O güne kadar sadece EPS (Isı yalıtım levhalarında kullanılan bir ürün) üreten bir fabrikamız varken yapı kimyasalları üreten bir fabrikayı da kurarak hem üretim hacmimizi hem de gelen taleplere cevap verebilme yeteneğimizi geliştirdik"
2013 VISTEKISRA VISION - PROF. DR. FERİDE AYTÜL ERCİL
VİSTEK'İ SATTI VİSPERA'YI KURDU
Boğaziçi Üniversitesi'nde Elektronik Mühendisliği ve Matematik bölümlerini bitiren Prof. Dr. Feride Aytül Erçil, yapay görme ve otomasyon ürünler geliştiren şirketi Vistek ile 2013 yılında Yılın Kadın Girişimcisi seçildi.1997yılında iki öğrencisiyle birlikte kurduğu Vistek, kısa sürede yabancı yatırımcıların dikkatini çekti.
2009 yılında Avrupa'nın en büyük şirketlerinden ISRA Vision, Vistek'e ortak oldu. 2010-2013 yılları arasında yüzde 158 büyüyerek Deloit-te'un Fast 50 listesine giren şirketin başarısı yabancı ortağın da dikkatini çekti ve 2013 yılında Is-ra Vision Vistek'in hisselerinin tümünü satın aldı.
Şirketin satışından sonra bir yıl daha ISRA Vision AG'nin global CTO'su olarak devam eden Feride Aytül Erçil, daha sonar Vispe-ra Bilgi Teknolojileri isimli yeni bir Start Up'ın ortağı olarak perakende alanında yapay görme çalışmalarına başladı. Yaklaşık bir yıllık bir ürün geliştirme sürecinin ardından, Vispera, perakende alanında ‘Stock-Out' tespiti, raf payı takibi gibi konularda çözümler üretmeye başladı.
Unilever, Coca Cola gibi gıda üreticileri ve perakende firmaları için projeler gerçekleştirdiklerini söyleyen Erçil, "Vispe-ra'da hedefimiz perakende alanında bir analitik veri platformu oluşturmak ve bu konuda dünya lideri olmak"diyor. Unilever için dondurma kabinleri takibi ürünü geliştirdiklerini söyleyen Erçil, henüz patent başvurusu konusunda çalışmalar devam ettiği için detay veremeyeceklerini ifade ediyor.
Şirket yurtdışında da projeler geliştiriyor. Şu anda Morityus'da Coca Cola için bir proje gerçekleştiren Vispera, İrlanda'da Olas firmasıyla ve Türkiye'de de Carrefour ile pilot proje üzerinde çalışıyor. 2015 yılını 750 bin TL ciroyla kapatan Vispera'nın hedefi her yıl yüzde 100 büyümek.
Feride Aytül Erçil, Türkiye'nin Kadın Girisimcisi Yarışması'nı kazanmanın şirketin bilinirliğine katkı yapmasının yanı sıra kendine güven ve ekibin motivasyonunun artması gibi katkılar sağladığını söylüyor. Erçil, "Ancak bence en önemli katkı şirkete olan güvenin artmasıydı. Zira Türkiye'de özellikle de teknolojik konularda dünya çapında ürünler çıkabileceğine dair fazla güvenimiz yok maalesef" diyor.
2014 GY MÜHENDİSLİK-GÖKNURATALAY
İŞ HACMİNİ YÜZDE 50 ARTIRDI
ODTÜ Fizik Bölümü'nden mezun olan Gök-nur Atalay, uzun yıllar enerji sektöründe farklı şirketlerde çalıştıktan sonra 2003 yılında GY Mühendislik Mimarlık ismiyle kendi şirketini kurmaya karar verdi. Yaşadığı ailevi sıkıntılara ve zorluklara rağmen işine odaklanan Atalay, kısa sürede enerji sektöründe dev projelere imza atmayı başardı.
Türkiye'nin yanı sıra yurtdışında rüzgar, hidrolik, termik, jeotermal, güneş santralleri başta olmak üzere pek çok projeye mühendislik ve danışmanlık hizmetleri veren Göknur Atalay'ın başarısı, ona 2014 yılında Türkiye'nin Kadın Girişimcisi ödülünü getirdi. Ödülün de getirdiği ivmeyle son 1,5 yıldır şirketini hızla büyüten Atalay, 2014 yılından bu yana iş hacmini yüzde50 artırdı. Kadın girişimci, 2014 yılında 5 milyon TL olan cirosunu 2016 sonuna kadar10 milyon TL'ye çıkarmayı hedefliyor.
70 mühendis istihdam eden GY Mühendislik Mimarlık çatısı altında toplam altı şirket bulunuyor. Bunların dördünde mühendislik hizmeti veriliyor. Diğer ikisi ise yatırım şirketi olarakfaaliyet gösteriyor. Bu iki şirket üzerinde enerji lisansları ve başvuruları olduğunu söyleyen Göknur Atalay, bu şirketler üzerinden santral kurmayı planladıklarını belirtiyor.
Gündeminde üç önemli proje bulunan Atalay, bu projeler için 11 milyon Euro'luk yatırım planlıyor. Yurtdışında bir projeye odaklanan girişimci, diğer taraftan Marmara Bölgesi'nde lisansını devir aldığı 10 MW'lık bir rüzgar santralını hayata geçirmeyi planlıyor. Atalay, yine kendisine ait bir güneş santralinin de kurulumunu gerçekleştirmeye hazırlanıyor.
Türkiye'nin Kadın Girişimcisi ödülünü aldıktan sonra iş hayatında hergeçengün daha da olumlu gelişmeler olmaya başladığını söyleyen Göknur Atalay, ödülün şirketine katkısını şu şekilde özetliyor: "Bu ödül benim bugüne kadarki çalışmalarımın taçlandırılması gibi bir şeydi. Şirketimin adı sektörel bazda tanınırken bu ödül daha geniş bir kitlece tanınmamızı sağladı ve müşteri profilimiz daha da genişledi. Sonuç olarak hem iş hacmimiz ve referanslarımız hem de finans hacmimiz artmış oldu"
2015 İDİLBABY- MEVLÜDE UYGUN
MARKASINI DÜNYAYA TAŞIYACAK
İdil Baby markasının yaratıcısı Mevlüde Uygun, 2015 yılında Yılın Kadın Girişimcisi seçildi. Fason üretimle tekstil sektörüne adım atan, 1998 krizini fırsata çevirerek kendi markasını kurmaya karar veren Uygun, bugün 220 kişiye istihdam sağlıyor. İdil Baby markasıyla yedi ilde 21 mağazayla hizmet veren Uygun, yurtdışında mağazalaşa-rak büyümeye hazırlanıyor.
İlkyurtdışı açılımını Bosna Hersek ile yapan Mevlüde Uygun, şu anda Kırgızistan, İran ve Balkan ülkeleri ile aktif franchise görüşmeleri yürütüyor. Son dönemlerde Balkan ülkeleri ve İran pazarından ciddi talep gördüklerini söyleyen Uygun, bu bölgelerde artan bir satış grafiği yakaladıklarını ifade ediyor. Bu yıl Türkiye'de beş yeni mağaza açan girişimci, yılı 10 mağazayla kapatmayı hedefliyor. Geçen yıl 1 milyon parça olan üretim adedini bu yıl 1,2 milyona çıkarmayı planlayan Uygun, geçen yıla göre yüzde 15'likciro büyümesi hedefliyor.
Mevlüde Uygun, iş hayatına atıldığı ilk yıllardan bugüne kadına yönelik pozitif ayrımcılığı şirket ruhuna işlemek ve şirket prensibi haline getirmek için çalıştığını söylüyor. Uygun, bu konuda şöyle konuşuyor: "Örneğin üretim tesisleri ve tedarikçi firmaları seçerken her zaman kadınların sahibi oldukları firmaları tercih ederim. Onların geçtiği yollardan geçmiş bir iş kadını olarak yolun başındaki girişimci kadınları desteklemeyi bir görev biliyorum. Üstelik kadınlar her zaman daha titiz, planlı, özenli çalışır, kalite standartlarına ve teslim tarihlerine son derece sadıktırlar"
Mevlüde Uygun, Yılın Kadın Girişimcisi ödülünü almasının çoğu kadın olan çalışma arkadaşlarının bireysel motivasyonlarını ve iş performanslarını artırdığını ifade ediyor. Uygun, "Mağaza satış temsilcilerimizin şahsi sosyal medya hesaplarında yarışma sonucunu, fotoğraflarımı paylaştıklarını görmek, genç çalışma arkadaşlarıma genel müdür dışında bir mentor olabilmek harika bir duygu. Firma dışında ise çalıştığımız birçok firmadan tebrik almak tabii ki bireysel motivasyonumu ve işimize olan inancımı arttırdı" diye konuşuyor.