2020 yılında 45 milyar dolar olan franchise sektörünün pazar büyüklüğünün 2021 yılında 50 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Sektör, bu süreçte aldığı yaraları franchise şubelerine verdiği reklam, franchise giriş bedeli indirimi, royalty ücreti, paket servisi gibi desteklerle sarmaya çalışıyor. Kapak haberimizde, franchising veren markaların desteklerini ve büyüme hedeflerini araştırdık.
4 Nisan 2021 tarihli sayıdan
AYŞEGÜL SAKARYA PEHLİVAN
[email protected]
BURCU TUVAY
[email protected]
Pandemi nedeniyle özellikle yeme içme sektörü büyük bir yara aldı. Bu süreçten küçük esnaf oldukça olumsuz etkilenirken, franchise şubeler ise genel merkezden verilen desteklerle ayakta kalmaya çalıştı.
Vaka sayısının artması nedeniyle kısıtlamalar yeniden hayatımıza girerken, bu süreçte kapalı olarak kalan restoranlar için de çeşitli önlemler alındı.
Tabloları görmek için görsellere tıklayın.
Birçok marka franchise şubelerine reklamdan franchise giriş bedeline, royalty ücretinden paket servise kadar pek çok konuda destekler veriyor. Sektör, pandemi sürecinde aldığı yaraları sarmaya çalışıyor.
Öte yandan bu olumsuz tabloya rağmen, sektör büyüme hedeflerini korumaya çalışıyor. 2020 yılında 45 milyar dolara ulaşan franchise sektörünün pazar büyüklüğünün 2021 yılında 50 milyar dolara ulaşması bekleniyor.
250 binden fazla kişiye istihdam sağlayan franchising ekosistemine 2020 yılında 15 binden fazla girişimci katıldı. Türkiye'deki zincir işletmelerin sayısı 3 bin 500'e, zincir işletmelere bağlı şube sayısı ise 65 bine ulaştı.
Franchise veren markalar pandemi sürecinde tüketici alışkanlıklarındaki değişimi izleyerek konsept ve iş modellerini geliştirdi. Yeni döneme hitap edebilecek birçok unsuru devreye soktu. Teknolojiye uyum sağlamak zorunda olan markalar, müşterilerine ulaşmak için geleneksel satış yöntemlerinden farklı bir alışveriş sistemini sunmak zorunda kaldı.
Alışverişte ortaya çıkan bu farklılaşma ve satın alma biçimlerindeki değişimle şirketler, konsept güncelleme, ürün çeşitlendirmesi, hizmet kalemlerini güncellemek gibi birçok yeniliğe ve farklılığa odaklandı.
Yeme içme sektöründe restoranların paket servis alışkanlıklarındaki artışı gözlemlerken, sadece paket servis mantığı ile çalışan hayalet mutfak konseptlerinin de hızla arttığını görüyoruz. Bununla birlikte katma değerli ürünler ile menüler üreten özellikli restoranlar, tüketicinin evde hazırlayıp tüketebileceği şekilde birçok ürününü paketli hale getirerek satış kanalına sunuyor.
Yöresel ürünler, paketli sebze-meyveler, organik ürünler, glütensiz ürünler gibi birçok ürüne, tüketici daha hızlı ulaşabiliyor. Franchise sistemi yeni dönemde de büyümek isteyen markaların en çok tercih edeceği sistem olmakla birlikte, yenilikçi iş modelleri gün geçtikçe artıyor ve girişimcinin dikkatini çekiyor.
Her sektör gibi franchise veren markaların da pandemiden oldukça etkilendiğini belirten Franchising Derneği (UFRAD) Başkanı Mustafa Aydın, bu dönemde daha az personel ile kaliteden ödün vermeyen işletmelerin, yatırımcılar tarafından talep gördüğünü ifade ediyor.
Pandemi öncesinde en iyi kalite ve hizmetle yatırımcıları yakalayabilen şirketlerin artık dijitalleşmeyi de başarı hedeflerine eklemek zorunda kaldıklarına dikkat çeken Aydın, sözlerine şöyle devam ediyor: "Dijital platformların kullanımı artık bir gereklilik.
Bu platformları en verimli kullanabilen markalar pandemi sürecinden en az etkilenen şirketler oldu. Yeni dönemde yatırım için yapılması gereken sermaye tutarının düşüklüğü ve birçok bankanın sağladığı kredi olanakları ile franchising sektörünün gerilemesinden ziyade ilerleyeceği kanaatindeyim."
Diğer yandan franchise ekosistemindeki markalar, pandemi sürecinde teknolojik altyapılarının güçlendirmeye başladı. Şirketler konsept güncelleme, ürün çeşitlendirmesi, hizmet kalemlerini güncellemek gibi birçok yeniliğe ve farklılığa odaklandılar.
Yeni dönem markalar için hibrit franchise tanımının da ekosisteme dahil olması sağlandı. Hibrit, kelime anlamı olarak 'iki farklı güç kaynağının bir arada bulunması' şeklinde tanımlanıyor. Hibrit franchise modelinde de, fiziksel satış noktaları aynı zamanda e-ticaret satışları ile destekleniyor.
Bu model, ciroların artışını mümkün kılıyor. Özellikle hizmet sektörü ve ürün satışı odaklı franchise modellerinde satış noktaları artmaya devam ederken, teknolojik altyapısını güncelleyen markalar hibrit franchise modeli ile daha da büyümeyi hedefliyor.
Girişimci pazarda artık farklı, talep edilir ve sürdürülebilir modeller arandığına dikkat çeken Franchise Company Ortağı ve Yönetici Aycan Helvacıoğlu, franchise ekosisteminin içinde trendleri barındıran ve konseptlerin bu trendler ile büyümeyi yakalayabildiği bir sektör olduğunu vurguluyor.
Start up projelerin franchise veren markalara dönüşümünün gerçekleştiği bir dönemde olduğunu söyleyen Helvacıoğlu, kendi işini kurma isteği olan Z kuşağının franchise sektörünü de yükselişe geçireceğini belirtiyor.
Türkiye'de franchise sektörünün dinamikleri yüksek bir sektör olduğuna vurgu yapan Helvacıoğlu, şöyle devam ediyor: "Kafe konseptleri ve döner konseptlerine ilgi artarak devam etmekle birlikte, kozmetik-güzellik merkezi konseptleri, paketli taze meyve-sebze satışı yapan manav konseptleri, vegan, glutensiz, organik veya daha sağlıklı alternatifler sunan pastane konseptleri, gurme kahvaltı-şarküteriler, tatlı konseptleri, yöresel ve katma değerli menüleri olan restoran konseptleri en trend franchise modelleri olacak."
Uzmanlara göre restoranlar için pandemi ve sonrasında eve servis konusunda önemli fırsatlar var. Online yemek servis sektörü büyüyor ve rekabet artıyor. Girişimler yemek servisinin marka gücü ile reklam, marka ve
pazarlama gibi ciddi bariyerleri aşabiliyor.
Yemek servislerinin ücretlendirme yapısı sipariş üzerinden komisyon şeklinde olduğundan gelirler ile paralel olarak ilerliyor ve dolayısıyla daha az rahatsız ediyor.
Pandeminin parlayan diğer yıldızı ise marketler oldu. Özellikle pandemi döneminde tüketicilerin marketlere daha fazla gitmesi şube sayılarının da artmasına yol açtı. Bu süreçte kurumsal ve dijital altyapısını tamamlamış markaların franchise sistemine talep yoğunlaştı.
Marketlere yatırım tutarı ise 200 bin TL ile 1,5 milyon TL arasında değişiyor. Bu döneme uyum sağlayan markalardan biri de CarrefourSA oldu. Şirket, belirlediği kriterlere uyan girişimcileri bünyesine katmak amacıyla 'süper' ve 'mini' formatlarında franchise vermeye başladı.
Diğer taraftan uzun süredir görülen AVM'lerde açık hava alanlarının artışı pandemi süreci ile birlikte hızlandı. Özellikle yeme-içme açısından bu alanlara talep arttı.
Fiziken mümkün olduğu çerçevede AVM'lerin açık alanlarını artırdığını söyleyen Cushman & Wakefield Yönetim Kurulu Başkanı Tuğra Gönden, "Özellikle zemindeki alanların dışarıya cephe açılıp, restoranların genelde üst katlarda olan foodcourt'lardan zemin katlara taşındığını görüyoruz.
Temiz hava sirkülasyonunun büyük önem taşıdığı pandemi sürecinde görünen o ki açık alanı daha fazla olan alışveriş merkezleri daha fazla tercih edilecek" diye konuşuyor.
Adaylarla işvereni bir araya getiren uygulama 24 Saatte İş'in kurucu ortağı Gizem Yasa da bu süreçte AVM içindeki işlere talebin düştüğünü söylüyor. Yasa, yaz aylarıyla birlikte pazarın hareketleneceğine dikkat çekerek şunun söylüyor: "Pandemi döneminde özellikle yeme-içme sektörü en çok etkilenenler arasındaydı.
AVM, kafe ve restoranlar uzun süre kapalı kaldı. Tabii doğal olarak bu durum çalışanları da etkiledi. İşsizlik maaşına başvuranların sayısında 2020'de yüzde 20 gibi bir artış kaydedildi. Bu dönemde geçmiş dönemlere göre, AVM içindeki işlere talep yüzde 20 düştü.
Normalleşme ve yaz aylarıyla birlikte turizm, yeme-içme, gayrimenkul ve perakende sektörünün yeniden hareketleneceği düşünüyoruz. Normalleşmeyle birlikte alınan kararlara göre kafe ve restoranlar saat 19.00'a kadar hizmet verebiliyor. Özellikle garson, barista, aşçı gibi meslek alanlarında iş artışı yaşanacağını öngörüyoruz."
Elbette tüm bu değişimlerin arkasında tüketicinin davranış değişiklikleri var. KPMG Türkiye perakende sektöründe 2020 görünümünü ve 2021 beklentilerini araştırdı. 'Kişisel güvenliğe öncelik vermek' ve 'birikim yapmak' yeni tüketici davranışları olarak öne çıktı.
Rapor, pandemi ve aşıyla ilgili belirsizlikler nedeniyle dünya genelinde kişisel sağlık ve güvenlik endişelerinin devam ettiğini bu nedenle 2020'de değişen tüketici davranışlarının bu yıl da aynı şekilde devam etmesinin beklendiğini ortaya koyuyor.
Rapora göre tüketici, 'acil ihtiyaç' kategorisi dışındaki harcamalara mesafeli tutumunu sürdürecek, kişisel güvenliği için evde kalmaya ve birikim yapmaya öncelik verecek.
KPMG Türkiye Perakende ve Tüketici Ürünleri Sektör Lideri Gökhan Kaçmaz, hem pandemi hem teknoloji nedeniyle değişen tüketici davranışlarının kalıcı dönüşümlere sebep olduğunu söylüyor. Kaçmaz, 2020 yılında kişisel güvenlik kaygılarının evde kalmayla birlikte tedarikçi seçimi ve satış kanalı tercihini de etkilediğini vurguladı. Kaçmaz, "Tüketiciler, Covid -19 sürecinde kişisel güvenliklerine öncelik verdi.
Tüketiciler daha seyrek alışveriş yapıyor, kişisel güvenlik ihtiyacı düşen harcama trendinin itici güçlerinden birisi olarak ön plana çıkıyor. Tüketiciler önümüzdeki 6-12 aylık dönemde gelirlerinde düşüş yaşamayı bekliyor ve bu nedenle harcama yapmak yerine birikim yapmayı tercih ediyorlar.
Satın alma tercihleri ve seviyeleri de öngörülebilir gelecekte daha kısıtlı kalacak. Tasarruf yapmak artık bir numaralı öncelik" diyor. 2021 yılında maliyet optimizyonu, verimlilik ve dijitalleşmeye odaklanan şirketler bir yandan da mağazalaşmaya devam ediyor.
Mağaza satışlarında yaşanan düşüşe rağmen cadde mağazalarına olan talebin artması ve kiralarda yaşanan fırsatlar nedeniyle perakende sektöründe mağaza sayıları artıyor. Gelirlerin korunması için bir diğer önemli konu ihracatın artırılması. Kur artışlarını fırsata çevirmeye çalışan şirketler, yurtdışı satışlarına yoğunlaşmış durumda.
Normalleşmeyle birlikte yemek-içme ve perakende sektörü yeniden hareketlenmeye başladı. Her ne kadar Ramazan ayında kısıtlamalar tekrar gündeme gelse ve pandemi nedeniyle belirsizlik hakim olsa da yaz aylarının yaklaşması nedeniyle sektörde umut hakim.
Kısıtlamaların esnetilmesi ve yaz aylarının da gelmesiyle bu sektörlerin hareketlenmesi bekleniyor. Adaylarla işvereni bir araya getiren uygulama www.24saatteis. com'un gerçekleştirdiği ankete göre, restoranlara gitmeyi özledik. Anket sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 69'u kafe ve restoranların açık kalması gerektiğini söyledi.
Yeni alınan kararlara göre, restoran, lokanta, kafeterya gibi yerler çok yüksek riskli iller dışında faaliyetini 07.00-19.00 arasında yüzde 50 kapasiteyle sürdürebiliyor. Ancak ankete katılan kullanıcılar bu süreyi yetersiz buldu. Katılımcıların yüzde 64'ü kafe ve restoranların saat 19.00'a kadar açık kalması yeterli değil derken, yüzde 36'sı bu süre yeterli dedi.
Getirilen kısıtlamalar nedeniyle pandemiden en çok etkilenen sektörlerin başında gelen yeme-içme sektörü yeniden hareketlenirken istihdam oranının artması beklentisi de doğdu. Ankete katıların yüzde 67'si yemek içme sektöründeki istihdamı yetersiz bulduğunu belirtti.
"Yeme-içme sektöründe çalışmak ister misiniz?" sorusuna ise yüzde 53'ü "Evet" yanıtını verdi. Perakende sektörü için de benzer taleplerin yer aldığı görüldü. Ankete katılanların yüzde 66'sı bu sektördeki istihdamı yeterli bulmadı. Katılımcıların yüzde 63'ü perakende sektöründe çalışmak istediğini belirtti. "Yeme-içme ve perakende sektöründeki istihdam artmalı mı?" sorusuna katılımcıların yüzde 77'si "Evet" yanıtını verdi.
Anket sonuçlarına göre restoran ve kafelere talep kısıtlamalarda da devam etti. Alınan önlemler kapsamında uzun süre kapalı kalan kafe ve restoranlar paket servis uygulamasına geçmişti. Kullanıcıların yüzde 66'sı paket servis uygulamasını kullandığını belirtti. Paket servis uygulaması kullanılmaya bir süre daha devam edilecek gibi gözüküyor.
"Ev yemeği istemediğinde ne yaparsın?" sorusuna katılımcıların yüzde 79'u eve sipariş verebileceğini belirtirken yüzde 21'i restorana gideceğini belirtti. Alışverişi kendim yaparım ya da internetten sipariş ederim diyenlerin oranının ise eşit olduğu görüldü. Ankete göre katılımcıların yüzde 60'ı en çok giyim-elektronik alışverişlerini internetten yaptığını söylerken yüzde 40'ı gıda ve yemek siparişlerini internetten verdiğini belirtti.
"2021 yılında bizim beklentimiz; özellikle aşılama sürecinin tamamlanması, normalleşmenin önemli ölçüde gerçekleşmesi. Bu dönemde biriken ve hatta yeni oluşabilecek sermayenin, kendine yeni alanlar yaratma konusundaki potansiyel çabası, pazarın etrafındaki finansal koşulların iyileşmesinden kaynaklı fırsatların öne çıkması gibi faktörler, franchise pazarında önemli bir iştaha yol açabilir.
Hijyenin ön planda olduğu, açık alanların değerinin arttığı, teknolojiyi daha yaygın ve etkin kullanıma ekspres geçişin yarattığı yeni müşteri alışkanlıkları, lojistik ve teknolojik altyapısında sağlamlık öne çıkan trendler olacak. Özetle sağlıklı, teknolojik, insan odaklı, daha basit ve hızlı olmak, öne çıkan trendler şu anda ve buna uygun veya kendisini buna adapte olabilmiş markaların potansiyeli yükselecektir."
Emlak sektörünün tamamı yerel sermayeli en güçlü franchise zinciri olan Altın Emlak, 22 ilde 105 temsilciliği ile bu yıl 22'inci yaşını kutluyor. Türkiye genelinde faaliyet gösteren temsilcileri ile 30 Mart Salı günü bir araya gelen Altın Emlak yeni yıl hedeflerini paylaştı. Altın Emlak Genel Müdür Yardımcısı Olcay Selvi, "Pandemi döneminde en hızlı büyüyen emlak zinciri olduk.
Özellikle taşınmaz ticareti yönetmeliği çerçevesinde emlak sektörü kabuk değiştiriyor. Emlak işletmelerinde kullanılması gereken sözleşmelerden, arşiv kayıtlarına, danışmanların eğitimlerinden, pazarlama ve satış süreçlerinin desteklenmesine kadar yönetmeliğinin tüm yükümlülüklerinin yerine getirilmesi için azami gayret gösteriyoruz" diye konuşuyor.
Gayrimenkul pazarlamasına yeni bir soluk getirdiklerini, özellikle yeni yılda innovasyon, dijitalleşme ve Altın Emlak'a dönüşüm yılı olarak çalışmalara devam edeceklerini vurgulayan Selvi, şunları söylüyor: "Son dönemde temsilciliklerimize gelişmiş CRM altyapısı, proje anlaşmaları, uzaktan ve yerinde eğitimler, ofis koçluğu, performans yönetimi, portal entegrasyonları, pazarlama toplantıları, yatırımcı günleri, insan kaynakları ve birçok yeni işbirliği sunuyoruz.
Doğruluk ve dürüstlük ilkeleri ile her iki tarafın yararına nitelikli çözümler üretebilen nitelikli girişimciler ile markamızı büyütüyoruz. Temsilcilerimizi bilgi ve teknoloji ile sürekli geliştiriyor, altyapımızı her geçen gün yeniliyoruz." Emlak işletmesi açmak isteyen girişimciler için birçok farklı alternatif ve fırsatlar sunan şirket, gençler ve kadın girişimciler için pozitif ayrım yapıyor.
İki yıl gibi kısa bir sürede 65 şube sayısına ulaşan Chef Börek, 2021 yılında da hızlı büyüme hedefleri koydu. Üç farklı konseptiyle sokak arasından büyük caddelere kadar farklı noktalarda büyüyen şirket, 2021 sonunda 35 yeni noktayla şube sayısını 100'e çıkarmayı planlıyor. Franchise giriş bedeli ve royalty ücreti talep etmeyen marka, Ege, İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde büyümeyi hedefliyor.
Chef Börek Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Kaya, "Chef Börek kurulduğu günden bu güne kadar sıradışı bir börekçi oldu. Kendimizi her zaman cafe & restoran kategorisinde gördük, bu konsepti sabit tutarak daha az yatırım maliyetiyle al&götür konseptli şubelere de ağırlık vereceğiz. 50 metrekareden 200 metrekareye kadar geniş bir yelpazede Chef Börek ürünlerini tüketicilerle buluşturmayı planlıyoruz" diyor.
Pandemi döneminde dijitalleşmeye yatırım yapan Chef Börek, kendi sipariş sistemini de bitirmek üzere. Şubelerin ek bir komisyon bedeli ödemeden ücretsiz kullanabilecekleri B2C sistemi yakın zamanda hizmete girecek. İlk yurtdışı şubesini geçen yıl içinde açan şirket, yurtdışında da Türkiye'de olduğu gibi hızla büyüyerek, en kısa zamanda üretim tesisi açmayı planlıyor.
Chef Börek, yeni yatırımla Kafkasya ve Rusya'da da hızla büyümeyi hedefliyor. Kaya, yurtdışı şubeleriyle de marka bilinirliğini uluslararası arenada artırmak istediklerini söylüyor. Yalnızca Adana böreğinin üç çeşidiyle yola çıkan Chef Börek; bugün börek, tatlı, kahve çeşitleri ile birlikte 50'nin üzerinde ürün üretiyor. Kaya, bu lezzetleri sürekli güncelleyerek geleceğin markası olma yolunda emin adımlarla ilerlediklerini söylüyor.
Otomerkezi.net, ikinci el oto sektöründe kurumsallaşmayı yaymak adına yüzde yüz yerli ve milli sermayeyle 2014 yılında kuruldu. Şirket, tüketicilerin araç alımı ve satımı, kredi ve finansman, garanti, kasko ve trafik sigortası, mini onarım, car care gibi birçok ihtiyacını tek çatı altında sunabilen kompleks bir yapıya sahip. 26 şubesi bulunan şirket, 2021 yılı sonuna kadar bayi sayısını 40'a çıkarmayı hedefliyor.
Franchise giriş bedeli bulunduğu lokasyona göre değişiklik göstermekle birlikte ortalama 15 bin dolar talep ediliyor. Royalty ücreti ise yıllık 30 bin TL olarak belirlenmiş durumda. Tahmini kâr marjı; şehir, lokasyon, araç stoku ve yatırım maliyetine göre değişkenlik gösteriyor.
Şirket öncelikli olarak; İzmir, Bursa, Antalya, Erzurum ve Konya'da büyümeyi planlıyor. Pandemi döneminde ikinci el oto sektöründe dijitalleşmeyi ve kurumsallaşmayı yaygınlaştıracak birçok projeyi hayata geçiren Otomerkezi.net, 'Hemen Sat Merkezi' ile tüketicilerin araçlarını tek tıkla online sistem üzerinden satabileceği, dijital bir platform ortaya çıkardı.
Otomerkezi.net CEO'su Muhammed Ali Karakaş, "Yine ikinci el araç pazarında ilk kez otokredibul.com ile tüketicilere online olarak 26 bayi üzerinden kredi ve finansman çözümleri üretiyoruz.
Yellow Team projemiz ile de eğitimli bir saha takımıyla kurumsallaşmayı tabana yaymayı amaçlıyoruz" diyor. Ayrıca şirket, yurtdışında da büyümeyi planlıyor. Bu doğrultuda yatırımları doğru yönetmek adına geçtiğimiz ay, profesyonel bir franchise danışmanlık şirketi ile iş birliğine başlandı.
Mini onarım, mobil parça, hasar onarımları, oto bakım koruma ve mekanik bakım hizmetleri veren Auto King, 2020 yılının ağustos ayında oto ekspertiz sektörüne giriş yaptı. Türkiye ve Kıbrıs'ta hizmet veren Auto King'in hasarlı bir parçayı değiştirmek yerine onarmak ve aracın orijinalliğini azami ölçüde korumak anlayışı üzerine kurulu franchise iş modeli ile 20 yılda 3,5 milyonu aşkın mutlu müşteriye ulaşarak sigorta sektörüne ve ülke ekonomisine 1 milyar TL'yi aşkın tasarruf sağladı.
Şirket 2021 sonuna kadar 25 adet franchise şube açmayı hedefliyor. Franchise bedeli verilecek ildeki araç adedi ve trafikteki otomobil ve hafif ticari araç sayısına bağlı olmak üzere beş yıllık lisans yani marka kullanım bedeli 10-15 bin dolar arasında değişiyor.
Royalty ücreti aylık fatura tutarı üzerinden yüzde 8 olan şirketin tahmini kâr marjı ise yüzde 35'i buluyor. Franchise verilmesi hedeflenen ilk beş il; İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Adana olarak sıralanıyor. Auto King Pazarlama, Finans ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Barbaros Özkök, "Pandemi döneminde CRM sistemini tamamen yenileyerek global bir markayı kendi çözümlerimiz için özelleştirdik.
Bunun yanı sıra operasyon tarafında süreç iyileştirmelerini tamamlayarak dijitalde hızlı operasyon yönetimini sağladık" diyor.
2021 yılında Autoking Ekspertiz markası bünyesinde uzatılmış ikinci el garanti projesini nisan ayından itibaren devreye almaya hazırlanan şirket, bu kapsamda ikinci el araç ticaretinde alıcı taraf için çok büyük bir güvence oluşturacak. Halihazırda Yunanistan ve Rusya'da küçük operasyonları olan Auto King, kısa vadede başka ülkelere açılmayı planlamıyor.
Çiğ köfte denilince akla gelen ilk markalardan biri olan Oses'in temelleri 1993 yılında atıldı. Türkiye'de ilk çiğ köfte makinesini üreten, ardından ilk çiğ köfte fabrikasını açarak el değmeden hijyenik koşullarda üretilen çiğ köfteyi tüm Türkiye'ye yaygınlaştıran Oses'in bugün bin 158 noktası var. Bunlardan 56 tanesi şube, bin 102 tanesi ise franchise şube olarak hizmet veriyor.
Marka, 2021 yılında 250 yeni franchise şubeyi Oses ailesine dahil etmeyi hedefliyor. Oses, girişimcilerden herhangi bir franchise giriş bedeli talep etmiyor. Sadece dükkan dekorasyonuyla alakalı ortalama 20 bin TL civarında bir dekorasyon maliyeti var.
Bu tutar yatırımcı tarafından dekorasyon şirketine ödeniyor. Yatırımcılarından herhangi bir royalty ücreti talep etmeyen şirkette şubelerin kâr marjı yüzde 170'e ulaşıyor.
Marka, İzmir, Edirne, Manisa, Antalya ve Ankara'da büyümeyi planlıyor. Pandemi sürecinde dijitalleşme yatırımlarını artıran şirket, Oses aplikasyonunu geliştirdi.
Mevcut olan çağrı merkezine ek olarak, sadece sipariş alımı için bir çağrı merkezi kuruldu ve alınan tüm siparişler en yakın şubeye aktarıldı. 2021 yılında da online satış kanallarına yönelik yatırımlar devam edecek.
Oses Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yaşar, "Aynı zamanda şubelerimizin satış oranlarını arttırmak projelerimiz arasında olup, şubelerde yapılan iyileştirmelerle mevcut tonajı arttırmayı hedefliyoruz.
Bu hedef doğrultusunda çalışmalara da başladık ve olumlu sonuçları şimdiden görüyoruz" diyor. Oses, 2011 yılında Almanya'da açılan fabrikayla yurtdışına açıldı. Yaşar, Avrupa ülkeleriyle sınırlı kalmayıp, her kıtaya Oses lezzetini ulaştırmayı hedeflediklerini, bu konuda çalışmaların devam ettiğini belirtiyor.
Gymboree Türkiye 2005 yılında Esra Taşar tarafından kuruldu. Çocuk gelişimci olan ve kızlarını büyütme sürecindeki deneyimleriyle Türkiye'de bu alanda eksikliği fark eden Taşar, Amerika'da 1976'da kurulan Gymboree ile franchise sözleşmesi imzalayarak Etiler'de faaliyetlerine başladı.
16 yıl içinde bayilik vererek büyüyen Gymboree Türkiye'nin bugün İstanbul'da; Erenköy, Ataşehir, Çekmeköy, İstinye, Ulus, Yeşilköy ve Bahçeşehir'de dokuz bayisi bulunuyor.
Kemerburgaz ve Kartal bölgesine bayilik vermeyi planladıklarını söyleyen Gymboree Türkiye'nin kurucusu Esra Taşar, "İstanbul dışında ilk hedeflenen bölgelerimiz Ankara, İzmir, Bursa, Antep, Mersin ve Hatay" diyor.
Markanın franchise giriş bedeli 100 bin ile 200 bin TL arasında değişiyor. Royalty ücreti yüzde 8 olan şirketin tahmini kâr marjı ise yüzde 20-30.
Pandemi sürecinde Türkiye merkez olarak bayilerden royalty almayan şirket, bu dönemde dijital online eğitimler ve evlere eğitim kitleri hazırlayarak yeni alanlara yatırım yaptı.
Dünyada STEM ve teknoloji alanında yeni ders programları yatırımları yapıldı. Eylül 2021'de magformers ve lego ile yapılan yeni ders planlarını uygulamaya başlamayı planlayacaklarını söyleyen Taşar, "Patentli iki haftada bir değişen oyun alanımız ve gelişim uzmanları tarafından yazılmış programlarımız en büyük farkımız. Öğretmenlerimiz yurtdışından eğitim alıyor ve düzenli olarak bu eğitimler devam ediyor" diyor.
Temelleri 1998 yılında atılan İzmirli Pasaport Pizza, bugün 160 şubesiyle Türkiye genelinde hizmet veriyor. 2021 yılında 35 yeni franchise şube açmayı hedefleyen şirket, öncelikli olarak Adana, Gaziantep, Mersin, Tunceli ve Hakkari'de büyümeyi hedefliyor.
Pasaport Pizza'da franchise giriş bedeli bölge durumuna göre bayi adayı ile görüşülerek belirleniyor. Royalty ücreti almayan markanın tahmini kâr marjı yüzde 15 - 25 arasında değişiyor. Bayiler için aylık ciro hedefli satış, reklam, eğitim, hukuk gibi tüm operasyonel ve lojistik destek genel müdürlük tarafından sağlanıyor. Pasaport Pizza'yı farklı kılan diğer bir husus da franchising hizmetinde kooperatif mantığı ile çalışması.
Yatırımcılardan ciro payı, royalty gibi bedeller almadıklarını söyleyen Pasaport Pizza Genel Müdürü Mükremin Özdemir, "Bu durumda yatırımcımızın diğer markalar karşısında kâr marjı ve rekabet gücü daha fazla oluyor. Bugün rekabet ortamında merkez olarak franchise bayi ilişkilerimizin bir iş ortaklığı olduğunu, çok kuvvetli bir bağ olması gerektiğini ve karşılıklı güvene dayanması gerektiğini çok iyi biliyoruz" diyor.
Şirket, pandemi döneminde artan online yemek siparişlerinde öne çıkmak için sosyal medya ve açık hava reklamlarına ağırlık verdi ve bu doğrultuda kampanyalar yaptı. Pasaport Pizza, yaklaşık üç yıl önce dijital dönüşüm hareketini başlattı. Şirket lojistikten ürün teslimine, müşteri memnuniyetinden pazarlamaya kadar bütün aşamalarda dijital mecraları kullanıyor.
2020 yılında yakalanan büyüme ivmesini 2021 yılında da sürdüreceklerini söyleyen Özdemir, "Anadolu'da yakaladığımız üstün başarıyı İstanbul'da ve Ankara'da bayi sayımızı artırarak sürdürmeyi ve olmadığımız illere yeni bayiler açmayı planlıyoruz" diyor.
Tacofit, Türkiye'de alıştığımız restoranlar ve ezberlediğimiz menülerden farklı bir deneyim sunmak adına 2013 yılında Etiler'de Arda Yaşar tarafından kuruldu. Beş şubeye ulaşan Tacofit, Tex-Mex olarak adlandırılan Amerikan ve Meksika mutfağı birleşimi menülerini kendine has özel pişirme yöntemleri ile hazırlıyor ve misafirlerine lezzet deneyimleri sunuyor.
Tacofit, bu yıl sonuna kadar Türkiye'de 15, yurtdışında iki şubeye ulaşmayı hedefliyor. İşletme 100 bin TL olan franchise bedelini pandemi koşullarını göz önünde bulundurarak 25 bin TL'ye indirdi. Şubenin açılışı ile birlikte ilk altı ay royalty ücret talebinde bulunmadıklarını söyleyen Arda Yaşar, "Pandemi sürecinde ekonomik kalkınmayı desteklerimize devam ediyoruz.
Pandemi süreci sonrasını da göz önünde bulundurarak, yüzde 3 oranında royalty ücreti talep etmeyi planlıyoruz" diyor. Tacofit, franchise kurgusu 'kazandır kazan' üzerine kurulu bir sistem. Royalty yani marka imtiyaz bedelinin ilk altı ay alınmamasının ana nedeni, iş ortaklarının kazancını maksimize etmek ve bu sayede yeni kurulan işletmelerin ilk açılış süreçlerinde karlılıklarını artırmak olduğuna dikkat çeken Yaşar, "Böylece yatırımcılarımızın motivasyonu artarak, markamıza olan sadakati/memnuniyeti artıyor" diyor.
Franchise sisteminde yatırımcılara sunulan operasyon, eğitim, bilgi işlem ve lojistik giderleri şirket tarafından karşılanıyor ve bunlar için ek bir gider yansıtılması yapılmıyor. Ekonomik koşullar ne şekilde olursa olsun 2021 yılında büyümesini hız kesmeden devam ettirme kararı alan şirket, öncelikle İstanbul, Ankara, İzmir, Muğla ve Antalya'da büyümeyi planlıyor.
Yurtdışında ise Suudi Arabistan başta olmak üzere; Kıbrıs, Tunus, Cezayir, Fas ve Almanya için görüşmeler devam ediyor. Yaşar, bu ülkelerde birden fazla restoran açılışı ile lansman yapmayı planladıklarını belirtiyor.
Anadolu'nun lezzetini günümüzün ihtiyaç ve beklentileri ile buluşturma hedefiyle yola çıkan Kasap Burger, aylarca süren AR-GE çalışmalarının ardından kuruldu.
Çalışmaların sonucunda ortaya çıkan lezzetlerle gurme hamburgerde farklılaşmayı hedeflediklerini söyleyen Kasap Burger Kurucu Ortağı Mustafa Pehlivan, "Gurme hamburgerlerimizi yaparken etin helal kesim kurallarına uygun olarak hazırlanmasına dikkat ettik.
Değerlerimizi bu topraklarda devam ettirme anlayışımız daima bize ve işlerimize eşlik etti. İlk şubemizi tüm dünya gurme hamburgerin 'bizce'sini görsün diye turistlerin uğrak yeri Beyoğlu'nda açtık" diyor. Kasap Burger'in yapım aşaması devam eden üç şubesiyle birlikte toplam altı şubesi var.
Bunlardan dördü franchise olarak hizmet veriyor. Şirketin 2021 yıl sonu hedefi, yurtiçinde 20 şube, yurtdışında üç şubeye ulaşmak. Normal şartlarda 100 bin TL + KDV franchise bedeli alan şirket, pandemi sürecinde koşullarını değiştirdi. Yatırımcı adaylarına destek olabilmek adına franchise bedeli alınmıyor.
Eğitim ve diğer masraflar için 25 bin TL + KDV ücret talep ediliyor. Girişimcilerden ilk altı ay boyunca royalty ücreti almayan şirket, sonraki dönemde ise yüzde 3 talep ediyor. Pehlivan, "Ancak bu almış olduğumuz royalty ücretini pandemi süresi boyunca işletmelerimizden almadık" diyor. Markanın tahmini kâr marjı paket serviste yüzde 10 - 15 arası, restoran da ise yüzde 12 - 25 arasında değişiklik gösterebiliyor.
Öncelikle İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya'da büyümeyi hedeflediklerini belirten Pehlivan, "Öncelikle bu illerde olmak istiyoruz. Ancak bizim ülkemizin her yeri değerli ve özel. Ülkemizin dört bir yanında olmak istiyoruz. Devamında markamızı tüm dünyaya tanıtacağız" diyor. Şirket, üç farklı konsept geliştirerek lokasyon ihtiyaçlarına göre farklı çözümler sunuyor.
Türkiye'nin franchise taşımacılık markası olan Öznil Lojistik, 1999 yılında bir franchise olarak hizmet vermeye başladı. Sektörün ihtiyaçlarını iyi analiz eden Öznil Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Yılmaz'ın franchise markaların ihtiyaçlarına yönelik olarak geliştirdiği sistemle faaliyetlerine gıda lojistiği alanında devam etti.
Şirket, 22'inci yılında Köfteci Ramiz, Özsüt, Kahve Diyarı, Kahve Durağı ve David People gibi franchise markalarına Türkiye'nin 73 iline haftanın üç günü düzenli sevkiyatlarla hizmet veriyor. Müşterilerine depolama ve ürün hazırlama dâhil kapsamlı bir şekilde hizmet sunan Öznil Lojistik, bayilerden gelen sipariş sonrası ürünleri hazırlayarak İzmir'den tüm noktalara iki gün gibi kısa bir süre içerisinde teslimatlarını tamamlıyor.
Buna ek olarak, A101 ve BİM gibi ulusal zincir mağazalarının tüm ana depolarına da haftanın üç günü düzenli teslimatlar gerçekleştiriyor. Franchise bayilerine doğru derecede ve hızlı teslimat prensibi ile hizmet verebilmek için önemli altyapı yatırımları yapan Öznil Lojistik, pandemiye rağmen son bir yıl içerisinde 100'ün üzerinde olan öz-mal araçlarının tamamını yeniledi.
Bir yaşın altındaki araç yaş ortalaması ile Türkiye'nin en genç ve en yeni filosuna sahip lojistik şirketleri arasındaki yerini korumuş oldu. Öznil Lojistik Yönetim Kurulu Üyesi ve ikinci kuşak temsilcisi Furkan Yılmaz, "İşin tasarımı, pazarın ölçümlenmesinde iş ortaklarımıza sunduğumuz süreçlerle onların rekabetçiliğine değer üretiyoruz" diyor.
4 Nisan 2021 tarihli sayıdan
AYŞEGÜL SAKARYA PEHLİVAN
[email protected]
BURCU TUVAY
[email protected]
Pandemi nedeniyle özellikle yeme içme sektörü büyük bir yara aldı. Bu süreçten küçük esnaf oldukça olumsuz etkilenirken, franchise şubeler ise genel merkezden verilen desteklerle ayakta kalmaya çalıştı.
Vaka sayısının artması nedeniyle kısıtlamalar yeniden hayatımıza girerken, bu süreçte kapalı olarak kalan restoranlar için de çeşitli önlemler alındı.
Tabloları görmek için görsellere tıklayın.
Birçok marka franchise şubelerine reklamdan franchise giriş bedeline, royalty ücretinden paket servise kadar pek çok konuda destekler veriyor. Sektör, pandemi sürecinde aldığı yaraları sarmaya çalışıyor.
Öte yandan bu olumsuz tabloya rağmen, sektör büyüme hedeflerini korumaya çalışıyor. 2020 yılında 45 milyar dolara ulaşan franchise sektörünün pazar büyüklüğünün 2021 yılında 50 milyar dolara ulaşması bekleniyor.
250 binden fazla kişiye istihdam sağlayan franchising ekosistemine 2020 yılında 15 binden fazla girişimci katıldı. Türkiye'deki zincir işletmelerin sayısı 3 bin 500'e, zincir işletmelere bağlı şube sayısı ise 65 bine ulaştı.
YENİLİKÇİ İŞ MODELLERİ
Franchise veren markalar pandemi sürecinde tüketici alışkanlıklarındaki değişimi izleyerek konsept ve iş modellerini geliştirdi. Yeni döneme hitap edebilecek birçok unsuru devreye soktu. Teknolojiye uyum sağlamak zorunda olan markalar, müşterilerine ulaşmak için geleneksel satış yöntemlerinden farklı bir alışveriş sistemini sunmak zorunda kaldı.
Alışverişte ortaya çıkan bu farklılaşma ve satın alma biçimlerindeki değişimle şirketler, konsept güncelleme, ürün çeşitlendirmesi, hizmet kalemlerini güncellemek gibi birçok yeniliğe ve farklılığa odaklandı.
Yeme içme sektöründe restoranların paket servis alışkanlıklarındaki artışı gözlemlerken, sadece paket servis mantığı ile çalışan hayalet mutfak konseptlerinin de hızla arttığını görüyoruz. Bununla birlikte katma değerli ürünler ile menüler üreten özellikli restoranlar, tüketicinin evde hazırlayıp tüketebileceği şekilde birçok ürününü paketli hale getirerek satış kanalına sunuyor.
Yöresel ürünler, paketli sebze-meyveler, organik ürünler, glütensiz ürünler gibi birçok ürüne, tüketici daha hızlı ulaşabiliyor. Franchise sistemi yeni dönemde de büyümek isteyen markaların en çok tercih edeceği sistem olmakla birlikte, yenilikçi iş modelleri gün geçtikçe artıyor ve girişimcinin dikkatini çekiyor.
DİJİTALLEŞME ÖNE ÇIKTI
Her sektör gibi franchise veren markaların da pandemiden oldukça etkilendiğini belirten Franchising Derneği (UFRAD) Başkanı Mustafa Aydın, bu dönemde daha az personel ile kaliteden ödün vermeyen işletmelerin, yatırımcılar tarafından talep gördüğünü ifade ediyor.
Pandemi öncesinde en iyi kalite ve hizmetle yatırımcıları yakalayabilen şirketlerin artık dijitalleşmeyi de başarı hedeflerine eklemek zorunda kaldıklarına dikkat çeken Aydın, sözlerine şöyle devam ediyor: "Dijital platformların kullanımı artık bir gereklilik.
Bu platformları en verimli kullanabilen markalar pandemi sürecinden en az etkilenen şirketler oldu. Yeni dönemde yatırım için yapılması gereken sermaye tutarının düşüklüğü ve birçok bankanın sağladığı kredi olanakları ile franchising sektörünün gerilemesinden ziyade ilerleyeceği kanaatindeyim."
HİBRİT FRANCHISE MODELİ
Diğer yandan franchise ekosistemindeki markalar, pandemi sürecinde teknolojik altyapılarının güçlendirmeye başladı. Şirketler konsept güncelleme, ürün çeşitlendirmesi, hizmet kalemlerini güncellemek gibi birçok yeniliğe ve farklılığa odaklandılar.
Yeni dönem markalar için hibrit franchise tanımının da ekosisteme dahil olması sağlandı. Hibrit, kelime anlamı olarak 'iki farklı güç kaynağının bir arada bulunması' şeklinde tanımlanıyor. Hibrit franchise modelinde de, fiziksel satış noktaları aynı zamanda e-ticaret satışları ile destekleniyor.
Bu model, ciroların artışını mümkün kılıyor. Özellikle hizmet sektörü ve ürün satışı odaklı franchise modellerinde satış noktaları artmaya devam ederken, teknolojik altyapısını güncelleyen markalar hibrit franchise modeli ile daha da büyümeyi hedefliyor.
ÖNE ÇIKACAK KONSEPTLER
Girişimci pazarda artık farklı, talep edilir ve sürdürülebilir modeller arandığına dikkat çeken Franchise Company Ortağı ve Yönetici Aycan Helvacıoğlu, franchise ekosisteminin içinde trendleri barındıran ve konseptlerin bu trendler ile büyümeyi yakalayabildiği bir sektör olduğunu vurguluyor.
Start up projelerin franchise veren markalara dönüşümünün gerçekleştiği bir dönemde olduğunu söyleyen Helvacıoğlu, kendi işini kurma isteği olan Z kuşağının franchise sektörünü de yükselişe geçireceğini belirtiyor.
Türkiye'de franchise sektörünün dinamikleri yüksek bir sektör olduğuna vurgu yapan Helvacıoğlu, şöyle devam ediyor: "Kafe konseptleri ve döner konseptlerine ilgi artarak devam etmekle birlikte, kozmetik-güzellik merkezi konseptleri, paketli taze meyve-sebze satışı yapan manav konseptleri, vegan, glutensiz, organik veya daha sağlıklı alternatifler sunan pastane konseptleri, gurme kahvaltı-şarküteriler, tatlı konseptleri, yöresel ve katma değerli menüleri olan restoran konseptleri en trend franchise modelleri olacak."
Uzmanlara göre restoranlar için pandemi ve sonrasında eve servis konusunda önemli fırsatlar var. Online yemek servis sektörü büyüyor ve rekabet artıyor. Girişimler yemek servisinin marka gücü ile reklam, marka ve
pazarlama gibi ciddi bariyerleri aşabiliyor.
Yemek servislerinin ücretlendirme yapısı sipariş üzerinden komisyon şeklinde olduğundan gelirler ile paralel olarak ilerliyor ve dolayısıyla daha az rahatsız ediyor.
Pandeminin parlayan diğer yıldızı ise marketler oldu. Özellikle pandemi döneminde tüketicilerin marketlere daha fazla gitmesi şube sayılarının da artmasına yol açtı. Bu süreçte kurumsal ve dijital altyapısını tamamlamış markaların franchise sistemine talep yoğunlaştı.
Marketlere yatırım tutarı ise 200 bin TL ile 1,5 milyon TL arasında değişiyor. Bu döneme uyum sağlayan markalardan biri de CarrefourSA oldu. Şirket, belirlediği kriterlere uyan girişimcileri bünyesine katmak amacıyla 'süper' ve 'mini' formatlarında franchise vermeye başladı.
AÇIK HAVA TRENDİ
Diğer taraftan uzun süredir görülen AVM'lerde açık hava alanlarının artışı pandemi süreci ile birlikte hızlandı. Özellikle yeme-içme açısından bu alanlara talep arttı.
Fiziken mümkün olduğu çerçevede AVM'lerin açık alanlarını artırdığını söyleyen Cushman & Wakefield Yönetim Kurulu Başkanı Tuğra Gönden, "Özellikle zemindeki alanların dışarıya cephe açılıp, restoranların genelde üst katlarda olan foodcourt'lardan zemin katlara taşındığını görüyoruz.
Temiz hava sirkülasyonunun büyük önem taşıdığı pandemi sürecinde görünen o ki açık alanı daha fazla olan alışveriş merkezleri daha fazla tercih edilecek" diye konuşuyor.
Adaylarla işvereni bir araya getiren uygulama 24 Saatte İş'in kurucu ortağı Gizem Yasa da bu süreçte AVM içindeki işlere talebin düştüğünü söylüyor. Yasa, yaz aylarıyla birlikte pazarın hareketleneceğine dikkat çekerek şunun söylüyor: "Pandemi döneminde özellikle yeme-içme sektörü en çok etkilenenler arasındaydı.
AVM, kafe ve restoranlar uzun süre kapalı kaldı. Tabii doğal olarak bu durum çalışanları da etkiledi. İşsizlik maaşına başvuranların sayısında 2020'de yüzde 20 gibi bir artış kaydedildi. Bu dönemde geçmiş dönemlere göre, AVM içindeki işlere talep yüzde 20 düştü.
Normalleşme ve yaz aylarıyla birlikte turizm, yeme-içme, gayrimenkul ve perakende sektörünün yeniden hareketleneceği düşünüyoruz. Normalleşmeyle birlikte alınan kararlara göre kafe ve restoranlar saat 19.00'a kadar hizmet verebiliyor. Özellikle garson, barista, aşçı gibi meslek alanlarında iş artışı yaşanacağını öngörüyoruz."
KİŞİSEL GÜVENLİK ÖN PLANDA
Elbette tüm bu değişimlerin arkasında tüketicinin davranış değişiklikleri var. KPMG Türkiye perakende sektöründe 2020 görünümünü ve 2021 beklentilerini araştırdı. 'Kişisel güvenliğe öncelik vermek' ve 'birikim yapmak' yeni tüketici davranışları olarak öne çıktı.
Rapor, pandemi ve aşıyla ilgili belirsizlikler nedeniyle dünya genelinde kişisel sağlık ve güvenlik endişelerinin devam ettiğini bu nedenle 2020'de değişen tüketici davranışlarının bu yıl da aynı şekilde devam etmesinin beklendiğini ortaya koyuyor.
Rapora göre tüketici, 'acil ihtiyaç' kategorisi dışındaki harcamalara mesafeli tutumunu sürdürecek, kişisel güvenliği için evde kalmaya ve birikim yapmaya öncelik verecek.
KPMG Türkiye Perakende ve Tüketici Ürünleri Sektör Lideri Gökhan Kaçmaz, hem pandemi hem teknoloji nedeniyle değişen tüketici davranışlarının kalıcı dönüşümlere sebep olduğunu söylüyor. Kaçmaz, 2020 yılında kişisel güvenlik kaygılarının evde kalmayla birlikte tedarikçi seçimi ve satış kanalı tercihini de etkilediğini vurguladı. Kaçmaz, "Tüketiciler, Covid -19 sürecinde kişisel güvenliklerine öncelik verdi.
Tüketiciler daha seyrek alışveriş yapıyor, kişisel güvenlik ihtiyacı düşen harcama trendinin itici güçlerinden birisi olarak ön plana çıkıyor. Tüketiciler önümüzdeki 6-12 aylık dönemde gelirlerinde düşüş yaşamayı bekliyor ve bu nedenle harcama yapmak yerine birikim yapmayı tercih ediyorlar.
Satın alma tercihleri ve seviyeleri de öngörülebilir gelecekte daha kısıtlı kalacak. Tasarruf yapmak artık bir numaralı öncelik" diyor. 2021 yılında maliyet optimizyonu, verimlilik ve dijitalleşmeye odaklanan şirketler bir yandan da mağazalaşmaya devam ediyor.
Mağaza satışlarında yaşanan düşüşe rağmen cadde mağazalarına olan talebin artması ve kiralarda yaşanan fırsatlar nedeniyle perakende sektöründe mağaza sayıları artıyor. Gelirlerin korunması için bir diğer önemli konu ihracatın artırılması. Kur artışlarını fırsata çevirmeye çalışan şirketler, yurtdışı satışlarına yoğunlaşmış durumda.
2021'DE TÜKETİCİ BEKLENTİLERİ
- Tüketiciler için 'acil ihtiyaç' kategorisi önemini koruyacak.
- 2021'de tüketici davranış ve alışkanlıklarında geriye dönüş beklenmiyor. Hayatın ağırlık evde devam etmesi nedeniyle ev-yaşam harcamalarında değişiklik olmayacak.
- Outdoor aktiviteleri önem kazanıyor, bu alana yönelik giyim ve ekipman harcamalarının artarak sürmesi bekleniyor.
- Tüketicinin marka bağımlılığı azalıyor, satın almada 'fiyat' odaklı karar verme eğilimi devam ediyor.
- Fiyat nedeniyle private label (özel marka) ürünlere talep artacak.
- E-ticaret ve dijital kanallarda yaşanan müşteri deneyiminin iyileştirilmesi için lojistik ve kargo süreçlerinde yapılanma sürüyor.
- Kargo ve lojistik tedarikçilerinin stratejik ortaklıklar kurması bekleniyor.
- Aynı gün teslim' yaklaşımı yaygınlaşacak.
- Sektöre hizmet veren kargo şirketlerinin sayısı ve şirketlerin yatırımları artacak.
YAZ AYLARINDA HAREKET BEKLENİYOR
Normalleşmeyle birlikte yemek-içme ve perakende sektörü yeniden hareketlenmeye başladı. Her ne kadar Ramazan ayında kısıtlamalar tekrar gündeme gelse ve pandemi nedeniyle belirsizlik hakim olsa da yaz aylarının yaklaşması nedeniyle sektörde umut hakim.
Kısıtlamaların esnetilmesi ve yaz aylarının da gelmesiyle bu sektörlerin hareketlenmesi bekleniyor. Adaylarla işvereni bir araya getiren uygulama www.24saatteis. com'un gerçekleştirdiği ankete göre, restoranlara gitmeyi özledik. Anket sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 69'u kafe ve restoranların açık kalması gerektiğini söyledi.
Yeni alınan kararlara göre, restoran, lokanta, kafeterya gibi yerler çok yüksek riskli iller dışında faaliyetini 07.00-19.00 arasında yüzde 50 kapasiteyle sürdürebiliyor. Ancak ankete katılan kullanıcılar bu süreyi yetersiz buldu. Katılımcıların yüzde 64'ü kafe ve restoranların saat 19.00'a kadar açık kalması yeterli değil derken, yüzde 36'sı bu süre yeterli dedi.
İSTİHDAMDA ARTIŞ UMUDU
Getirilen kısıtlamalar nedeniyle pandemiden en çok etkilenen sektörlerin başında gelen yeme-içme sektörü yeniden hareketlenirken istihdam oranının artması beklentisi de doğdu. Ankete katıların yüzde 67'si yemek içme sektöründeki istihdamı yetersiz bulduğunu belirtti.
"Yeme-içme sektöründe çalışmak ister misiniz?" sorusuna ise yüzde 53'ü "Evet" yanıtını verdi. Perakende sektörü için de benzer taleplerin yer aldığı görüldü. Ankete katılanların yüzde 66'sı bu sektördeki istihdamı yeterli bulmadı. Katılımcıların yüzde 63'ü perakende sektöründe çalışmak istediğini belirtti. "Yeme-içme ve perakende sektöründeki istihdam artmalı mı?" sorusuna katılımcıların yüzde 77'si "Evet" yanıtını verdi.
PAKET SERVİS ÖNE ÇIKIYOR
Anket sonuçlarına göre restoran ve kafelere talep kısıtlamalarda da devam etti. Alınan önlemler kapsamında uzun süre kapalı kalan kafe ve restoranlar paket servis uygulamasına geçmişti. Kullanıcıların yüzde 66'sı paket servis uygulamasını kullandığını belirtti. Paket servis uygulaması kullanılmaya bir süre daha devam edilecek gibi gözüküyor.
"Ev yemeği istemediğinde ne yaparsın?" sorusuna katılımcıların yüzde 79'u eve sipariş verebileceğini belirtirken yüzde 21'i restorana gideceğini belirtti. Alışverişi kendim yaparım ya da internetten sipariş ederim diyenlerin oranının ise eşit olduğu görüldü. Ankete göre katılımcıların yüzde 60'ı en çok giyim-elektronik alışverişlerini internetten yaptığını söylerken yüzde 40'ı gıda ve yemek siparişlerini internetten verdiğini belirtti.
FRANCHİSE İÇİN KRİTİK ÖNERİLER
- Marka vaatlerini iyi inceleyin.
- Tüketici beklentileri ile inşa edilmiş markaları tercih edin.
- İş modelinin kolay yönetilebilir olması, tedarik gücü, merkezin verdiği desteklere dikkat edin.
- Yatırım geri dönüş süresi ile doğru orantılı olarak yatırım bütçesini değerlendirin.
- Teknolojik altyapı, uygulamalar, online satış yatırıma değer katan kriterler olarak çıkıyor. Yatırım yapmadan önce bu konuları araştırın.
TARKAN ANDER / JLL TÜRKİYE EŞ CEO'SU "İNSAN ODAKLI VE HIZLI OLMAK ÖNE ÇIKIYOR"
"2021 yılında bizim beklentimiz; özellikle aşılama sürecinin tamamlanması, normalleşmenin önemli ölçüde gerçekleşmesi. Bu dönemde biriken ve hatta yeni oluşabilecek sermayenin, kendine yeni alanlar yaratma konusundaki potansiyel çabası, pazarın etrafındaki finansal koşulların iyileşmesinden kaynaklı fırsatların öne çıkması gibi faktörler, franchise pazarında önemli bir iştaha yol açabilir.
Hijyenin ön planda olduğu, açık alanların değerinin arttığı, teknolojiyi daha yaygın ve etkin kullanıma ekspres geçişin yarattığı yeni müşteri alışkanlıkları, lojistik ve teknolojik altyapısında sağlamlık öne çıkan trendler olacak. Özetle sağlıklı, teknolojik, insan odaklı, daha basit ve hızlı olmak, öne çıkan trendler şu anda ve buna uygun veya kendisini buna adapte olabilmiş markaların potansiyeli yükselecektir."
ALTIN EMLAK DİJİTAL ALTYAPISIYLA FARK YARATIYOR
Emlak sektörünün tamamı yerel sermayeli en güçlü franchise zinciri olan Altın Emlak, 22 ilde 105 temsilciliği ile bu yıl 22'inci yaşını kutluyor. Türkiye genelinde faaliyet gösteren temsilcileri ile 30 Mart Salı günü bir araya gelen Altın Emlak yeni yıl hedeflerini paylaştı. Altın Emlak Genel Müdür Yardımcısı Olcay Selvi, "Pandemi döneminde en hızlı büyüyen emlak zinciri olduk.Özellikle taşınmaz ticareti yönetmeliği çerçevesinde emlak sektörü kabuk değiştiriyor. Emlak işletmelerinde kullanılması gereken sözleşmelerden, arşiv kayıtlarına, danışmanların eğitimlerinden, pazarlama ve satış süreçlerinin desteklenmesine kadar yönetmeliğinin tüm yükümlülüklerinin yerine getirilmesi için azami gayret gösteriyoruz" diye konuşuyor.
Gayrimenkul pazarlamasına yeni bir soluk getirdiklerini, özellikle yeni yılda innovasyon, dijitalleşme ve Altın Emlak'a dönüşüm yılı olarak çalışmalara devam edeceklerini vurgulayan Selvi, şunları söylüyor: "Son dönemde temsilciliklerimize gelişmiş CRM altyapısı, proje anlaşmaları, uzaktan ve yerinde eğitimler, ofis koçluğu, performans yönetimi, portal entegrasyonları, pazarlama toplantıları, yatırımcı günleri, insan kaynakları ve birçok yeni işbirliği sunuyoruz.
Doğruluk ve dürüstlük ilkeleri ile her iki tarafın yararına nitelikli çözümler üretebilen nitelikli girişimciler ile markamızı büyütüyoruz. Temsilcilerimizi bilgi ve teknoloji ile sürekli geliştiriyor, altyapımızı her geçen gün yeniliyoruz." Emlak işletmesi açmak isteyen girişimciler için birçok farklı alternatif ve fırsatlar sunan şirket, gençler ve kadın girişimciler için pozitif ayrım yapıyor.
CHEF BÖREK 100 ŞUBEYE ULAŞACAK
İki yıl gibi kısa bir sürede 65 şube sayısına ulaşan Chef Börek, 2021 yılında da hızlı büyüme hedefleri koydu. Üç farklı konseptiyle sokak arasından büyük caddelere kadar farklı noktalarda büyüyen şirket, 2021 sonunda 35 yeni noktayla şube sayısını 100'e çıkarmayı planlıyor. Franchise giriş bedeli ve royalty ücreti talep etmeyen marka, Ege, İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde büyümeyi hedefliyor.
Chef Börek Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Kaya, "Chef Börek kurulduğu günden bu güne kadar sıradışı bir börekçi oldu. Kendimizi her zaman cafe & restoran kategorisinde gördük, bu konsepti sabit tutarak daha az yatırım maliyetiyle al&götür konseptli şubelere de ağırlık vereceğiz. 50 metrekareden 200 metrekareye kadar geniş bir yelpazede Chef Börek ürünlerini tüketicilerle buluşturmayı planlıyoruz" diyor.Pandemi döneminde dijitalleşmeye yatırım yapan Chef Börek, kendi sipariş sistemini de bitirmek üzere. Şubelerin ek bir komisyon bedeli ödemeden ücretsiz kullanabilecekleri B2C sistemi yakın zamanda hizmete girecek. İlk yurtdışı şubesini geçen yıl içinde açan şirket, yurtdışında da Türkiye'de olduğu gibi hızla büyüyerek, en kısa zamanda üretim tesisi açmayı planlıyor.
Chef Börek, yeni yatırımla Kafkasya ve Rusya'da da hızla büyümeyi hedefliyor. Kaya, yurtdışı şubeleriyle de marka bilinirliğini uluslararası arenada artırmak istediklerini söylüyor. Yalnızca Adana böreğinin üç çeşidiyle yola çıkan Chef Börek; bugün börek, tatlı, kahve çeşitleri ile birlikte 50'nin üzerinde ürün üretiyor. Kaya, bu lezzetleri sürekli güncelleyerek geleceğin markası olma yolunda emin adımlarla ilerlediklerini söylüyor.
OTOMERKEZİ.NET İNOVATİF PROJELER GELİŞTİRİYOR
Otomerkezi.net, ikinci el oto sektöründe kurumsallaşmayı yaymak adına yüzde yüz yerli ve milli sermayeyle 2014 yılında kuruldu. Şirket, tüketicilerin araç alımı ve satımı, kredi ve finansman, garanti, kasko ve trafik sigortası, mini onarım, car care gibi birçok ihtiyacını tek çatı altında sunabilen kompleks bir yapıya sahip. 26 şubesi bulunan şirket, 2021 yılı sonuna kadar bayi sayısını 40'a çıkarmayı hedefliyor.
Franchise giriş bedeli bulunduğu lokasyona göre değişiklik göstermekle birlikte ortalama 15 bin dolar talep ediliyor. Royalty ücreti ise yıllık 30 bin TL olarak belirlenmiş durumda. Tahmini kâr marjı; şehir, lokasyon, araç stoku ve yatırım maliyetine göre değişkenlik gösteriyor.
Şirket öncelikli olarak; İzmir, Bursa, Antalya, Erzurum ve Konya'da büyümeyi planlıyor. Pandemi döneminde ikinci el oto sektöründe dijitalleşmeyi ve kurumsallaşmayı yaygınlaştıracak birçok projeyi hayata geçiren Otomerkezi.net, 'Hemen Sat Merkezi' ile tüketicilerin araçlarını tek tıkla online sistem üzerinden satabileceği, dijital bir platform ortaya çıkardı.
Otomerkezi.net CEO'su Muhammed Ali Karakaş, "Yine ikinci el araç pazarında ilk kez otokredibul.com ile tüketicilere online olarak 26 bayi üzerinden kredi ve finansman çözümleri üretiyoruz.
Yellow Team projemiz ile de eğitimli bir saha takımıyla kurumsallaşmayı tabana yaymayı amaçlıyoruz" diyor. Ayrıca şirket, yurtdışında da büyümeyi planlıyor. Bu doğrultuda yatırımları doğru yönetmek adına geçtiğimiz ay, profesyonel bir franchise danışmanlık şirketi ile iş birliğine başlandı.AUTO KİNG EKSPERTİZ İŞİNDE FARK YARATACAK
Mini onarım, mobil parça, hasar onarımları, oto bakım koruma ve mekanik bakım hizmetleri veren Auto King, 2020 yılının ağustos ayında oto ekspertiz sektörüne giriş yaptı. Türkiye ve Kıbrıs'ta hizmet veren Auto King'in hasarlı bir parçayı değiştirmek yerine onarmak ve aracın orijinalliğini azami ölçüde korumak anlayışı üzerine kurulu franchise iş modeli ile 20 yılda 3,5 milyonu aşkın mutlu müşteriye ulaşarak sigorta sektörüne ve ülke ekonomisine 1 milyar TL'yi aşkın tasarruf sağladı.
Şirket 2021 sonuna kadar 25 adet franchise şube açmayı hedefliyor. Franchise bedeli verilecek ildeki araç adedi ve trafikteki otomobil ve hafif ticari araç sayısına bağlı olmak üzere beş yıllık lisans yani marka kullanım bedeli 10-15 bin dolar arasında değişiyor.
Royalty ücreti aylık fatura tutarı üzerinden yüzde 8 olan şirketin tahmini kâr marjı ise yüzde 35'i buluyor. Franchise verilmesi hedeflenen ilk beş il; İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Adana olarak sıralanıyor. Auto King Pazarlama, Finans ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Barbaros Özkök, "Pandemi döneminde CRM sistemini tamamen yenileyerek global bir markayı kendi çözümlerimiz için özelleştirdik.
Bunun yanı sıra operasyon tarafında süreç iyileştirmelerini tamamlayarak dijitalde hızlı operasyon yönetimini sağladık" diyor.2021 yılında Autoking Ekspertiz markası bünyesinde uzatılmış ikinci el garanti projesini nisan ayından itibaren devreye almaya hazırlanan şirket, bu kapsamda ikinci el araç ticaretinde alıcı taraf için çok büyük bir güvence oluşturacak. Halihazırda Yunanistan ve Rusya'da küçük operasyonları olan Auto King, kısa vadede başka ülkelere açılmayı planlamıyor.
OSES 250 ŞUBE AÇACAK
Çiğ köfte denilince akla gelen ilk markalardan biri olan Oses'in temelleri 1993 yılında atıldı. Türkiye'de ilk çiğ köfte makinesini üreten, ardından ilk çiğ köfte fabrikasını açarak el değmeden hijyenik koşullarda üretilen çiğ köfteyi tüm Türkiye'ye yaygınlaştıran Oses'in bugün bin 158 noktası var. Bunlardan 56 tanesi şube, bin 102 tanesi ise franchise şube olarak hizmet veriyor.
Marka, 2021 yılında 250 yeni franchise şubeyi Oses ailesine dahil etmeyi hedefliyor. Oses, girişimcilerden herhangi bir franchise giriş bedeli talep etmiyor. Sadece dükkan dekorasyonuyla alakalı ortalama 20 bin TL civarında bir dekorasyon maliyeti var.Bu tutar yatırımcı tarafından dekorasyon şirketine ödeniyor. Yatırımcılarından herhangi bir royalty ücreti talep etmeyen şirkette şubelerin kâr marjı yüzde 170'e ulaşıyor.
Marka, İzmir, Edirne, Manisa, Antalya ve Ankara'da büyümeyi planlıyor. Pandemi sürecinde dijitalleşme yatırımlarını artıran şirket, Oses aplikasyonunu geliştirdi.
Mevcut olan çağrı merkezine ek olarak, sadece sipariş alımı için bir çağrı merkezi kuruldu ve alınan tüm siparişler en yakın şubeye aktarıldı. 2021 yılında da online satış kanallarına yönelik yatırımlar devam edecek.
Oses Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yaşar, "Aynı zamanda şubelerimizin satış oranlarını arttırmak projelerimiz arasında olup, şubelerde yapılan iyileştirmelerle mevcut tonajı arttırmayı hedefliyoruz.
Bu hedef doğrultusunda çalışmalara da başladık ve olumlu sonuçları şimdiden görüyoruz" diyor. Oses, 2011 yılında Almanya'da açılan fabrikayla yurtdışına açıldı. Yaşar, Avrupa ülkeleriyle sınırlı kalmayıp, her kıtaya Oses lezzetini ulaştırmayı hedeflediklerini, bu konuda çalışmaların devam ettiğini belirtiyor.
GYMBOREE TÜRKİYE PANDEMİDE ROYALTY ALMADI
Gymboree Türkiye 2005 yılında Esra Taşar tarafından kuruldu. Çocuk gelişimci olan ve kızlarını büyütme sürecindeki deneyimleriyle Türkiye'de bu alanda eksikliği fark eden Taşar, Amerika'da 1976'da kurulan Gymboree ile franchise sözleşmesi imzalayarak Etiler'de faaliyetlerine başladı.16 yıl içinde bayilik vererek büyüyen Gymboree Türkiye'nin bugün İstanbul'da; Erenköy, Ataşehir, Çekmeköy, İstinye, Ulus, Yeşilköy ve Bahçeşehir'de dokuz bayisi bulunuyor.
Kemerburgaz ve Kartal bölgesine bayilik vermeyi planladıklarını söyleyen Gymboree Türkiye'nin kurucusu Esra Taşar, "İstanbul dışında ilk hedeflenen bölgelerimiz Ankara, İzmir, Bursa, Antep, Mersin ve Hatay" diyor.
Markanın franchise giriş bedeli 100 bin ile 200 bin TL arasında değişiyor. Royalty ücreti yüzde 8 olan şirketin tahmini kâr marjı ise yüzde 20-30.
Pandemi sürecinde Türkiye merkez olarak bayilerden royalty almayan şirket, bu dönemde dijital online eğitimler ve evlere eğitim kitleri hazırlayarak yeni alanlara yatırım yaptı.
Dünyada STEM ve teknoloji alanında yeni ders programları yatırımları yapıldı. Eylül 2021'de magformers ve lego ile yapılan yeni ders planlarını uygulamaya başlamayı planlayacaklarını söyleyen Taşar, "Patentli iki haftada bir değişen oyun alanımız ve gelişim uzmanları tarafından yazılmış programlarımız en büyük farkımız. Öğretmenlerimiz yurtdışından eğitim alıyor ve düzenli olarak bu eğitimler devam ediyor" diyor.
PASAPORT PİZZA 35 ŞUBE AÇACAK
Temelleri 1998 yılında atılan İzmirli Pasaport Pizza, bugün 160 şubesiyle Türkiye genelinde hizmet veriyor. 2021 yılında 35 yeni franchise şube açmayı hedefleyen şirket, öncelikli olarak Adana, Gaziantep, Mersin, Tunceli ve Hakkari'de büyümeyi hedefliyor.
Yatırımcılardan ciro payı, royalty gibi bedeller almadıklarını söyleyen Pasaport Pizza Genel Müdürü Mükremin Özdemir, "Bu durumda yatırımcımızın diğer markalar karşısında kâr marjı ve rekabet gücü daha fazla oluyor. Bugün rekabet ortamında merkez olarak franchise bayi ilişkilerimizin bir iş ortaklığı olduğunu, çok kuvvetli bir bağ olması gerektiğini ve karşılıklı güvene dayanması gerektiğini çok iyi biliyoruz" diyor.
Şirket, pandemi döneminde artan online yemek siparişlerinde öne çıkmak için sosyal medya ve açık hava reklamlarına ağırlık verdi ve bu doğrultuda kampanyalar yaptı. Pasaport Pizza, yaklaşık üç yıl önce dijital dönüşüm hareketini başlattı. Şirket lojistikten ürün teslimine, müşteri memnuniyetinden pazarlamaya kadar bütün aşamalarda dijital mecraları kullanıyor.
2020 yılında yakalanan büyüme ivmesini 2021 yılında da sürdüreceklerini söyleyen Özdemir, "Anadolu'da yakaladığımız üstün başarıyı İstanbul'da ve Ankara'da bayi sayımızı artırarak sürdürmeyi ve olmadığımız illere yeni bayiler açmayı planlıyoruz" diyor.
TACOFİT HEDEF BÜYÜTTÜ
Tacofit, Türkiye'de alıştığımız restoranlar ve ezberlediğimiz menülerden farklı bir deneyim sunmak adına 2013 yılında Etiler'de Arda Yaşar tarafından kuruldu. Beş şubeye ulaşan Tacofit, Tex-Mex olarak adlandırılan Amerikan ve Meksika mutfağı birleşimi menülerini kendine has özel pişirme yöntemleri ile hazırlıyor ve misafirlerine lezzet deneyimleri sunuyor.
Tacofit, bu yıl sonuna kadar Türkiye'de 15, yurtdışında iki şubeye ulaşmayı hedefliyor. İşletme 100 bin TL olan franchise bedelini pandemi koşullarını göz önünde bulundurarak 25 bin TL'ye indirdi. Şubenin açılışı ile birlikte ilk altı ay royalty ücret talebinde bulunmadıklarını söyleyen Arda Yaşar, "Pandemi sürecinde ekonomik kalkınmayı desteklerimize devam ediyoruz.
Pandemi süreci sonrasını da göz önünde bulundurarak, yüzde 3 oranında royalty ücreti talep etmeyi planlıyoruz" diyor. Tacofit, franchise kurgusu 'kazandır kazan' üzerine kurulu bir sistem. Royalty yani marka imtiyaz bedelinin ilk altı ay alınmamasının ana nedeni, iş ortaklarının kazancını maksimize etmek ve bu sayede yeni kurulan işletmelerin ilk açılış süreçlerinde karlılıklarını artırmak olduğuna dikkat çeken Yaşar, "Böylece yatırımcılarımızın motivasyonu artarak, markamıza olan sadakati/memnuniyeti artıyor" diyor.
Franchise sisteminde yatırımcılara sunulan operasyon, eğitim, bilgi işlem ve lojistik giderleri şirket tarafından karşılanıyor ve bunlar için ek bir gider yansıtılması yapılmıyor. Ekonomik koşullar ne şekilde olursa olsun 2021 yılında büyümesini hız kesmeden devam ettirme kararı alan şirket, öncelikle İstanbul, Ankara, İzmir, Muğla ve Antalya'da büyümeyi planlıyor.
Yurtdışında ise Suudi Arabistan başta olmak üzere; Kıbrıs, Tunus, Cezayir, Fas ve Almanya için görüşmeler devam ediyor. Yaşar, bu ülkelerde birden fazla restoran açılışı ile lansman yapmayı planladıklarını belirtiyor.
KASAP BURGER HAMBURGERDE FARK YARATIYOR
Anadolu'nun lezzetini günümüzün ihtiyaç ve beklentileri ile buluşturma hedefiyle yola çıkan Kasap Burger, aylarca süren AR-GE çalışmalarının ardından kuruldu.Çalışmaların sonucunda ortaya çıkan lezzetlerle gurme hamburgerde farklılaşmayı hedeflediklerini söyleyen Kasap Burger Kurucu Ortağı Mustafa Pehlivan, "Gurme hamburgerlerimizi yaparken etin helal kesim kurallarına uygun olarak hazırlanmasına dikkat ettik.
Değerlerimizi bu topraklarda devam ettirme anlayışımız daima bize ve işlerimize eşlik etti. İlk şubemizi tüm dünya gurme hamburgerin 'bizce'sini görsün diye turistlerin uğrak yeri Beyoğlu'nda açtık" diyor. Kasap Burger'in yapım aşaması devam eden üç şubesiyle birlikte toplam altı şubesi var.
Bunlardan dördü franchise olarak hizmet veriyor. Şirketin 2021 yıl sonu hedefi, yurtiçinde 20 şube, yurtdışında üç şubeye ulaşmak. Normal şartlarda 100 bin TL + KDV franchise bedeli alan şirket, pandemi sürecinde koşullarını değiştirdi. Yatırımcı adaylarına destek olabilmek adına franchise bedeli alınmıyor.
Eğitim ve diğer masraflar için 25 bin TL + KDV ücret talep ediliyor. Girişimcilerden ilk altı ay boyunca royalty ücreti almayan şirket, sonraki dönemde ise yüzde 3 talep ediyor. Pehlivan, "Ancak bu almış olduğumuz royalty ücretini pandemi süresi boyunca işletmelerimizden almadık" diyor. Markanın tahmini kâr marjı paket serviste yüzde 10 - 15 arası, restoran da ise yüzde 12 - 25 arasında değişiklik gösterebiliyor.
Öncelikle İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya'da büyümeyi hedeflediklerini belirten Pehlivan, "Öncelikle bu illerde olmak istiyoruz. Ancak bizim ülkemizin her yeri değerli ve özel. Ülkemizin dört bir yanında olmak istiyoruz. Devamında markamızı tüm dünyaya tanıtacağız" diyor. Şirket, üç farklı konsept geliştirerek lokasyon ihtiyaçlarına göre farklı çözümler sunuyor.
ÖZNİL LOJİSTİK PANDEMİYE RAĞMEN YATIRIMA DEVAM ETTİ
Türkiye'nin franchise taşımacılık markası olan Öznil Lojistik, 1999 yılında bir franchise olarak hizmet vermeye başladı. Sektörün ihtiyaçlarını iyi analiz eden Öznil Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Yılmaz'ın franchise markaların ihtiyaçlarına yönelik olarak geliştirdiği sistemle faaliyetlerine gıda lojistiği alanında devam etti.
Şirket, 22'inci yılında Köfteci Ramiz, Özsüt, Kahve Diyarı, Kahve Durağı ve David People gibi franchise markalarına Türkiye'nin 73 iline haftanın üç günü düzenli sevkiyatlarla hizmet veriyor. Müşterilerine depolama ve ürün hazırlama dâhil kapsamlı bir şekilde hizmet sunan Öznil Lojistik, bayilerden gelen sipariş sonrası ürünleri hazırlayarak İzmir'den tüm noktalara iki gün gibi kısa bir süre içerisinde teslimatlarını tamamlıyor.
Buna ek olarak, A101 ve BİM gibi ulusal zincir mağazalarının tüm ana depolarına da haftanın üç günü düzenli teslimatlar gerçekleştiriyor. Franchise bayilerine doğru derecede ve hızlı teslimat prensibi ile hizmet verebilmek için önemli altyapı yatırımları yapan Öznil Lojistik, pandemiye rağmen son bir yıl içerisinde 100'ün üzerinde olan öz-mal araçlarının tamamını yeniledi.Bir yaşın altındaki araç yaş ortalaması ile Türkiye'nin en genç ve en yeni filosuna sahip lojistik şirketleri arasındaki yerini korumuş oldu. Öznil Lojistik Yönetim Kurulu Üyesi ve ikinci kuşak temsilcisi Furkan Yılmaz, "İşin tasarımı, pazarın ölçümlenmesinde iş ortaklarımıza sunduğumuz süreçlerle onların rekabetçiliğine değer üretiyoruz" diyor.
