DOLAR
40,02
0,15%
DOLAR
EURO
47,10
0,67%
EURO
GRAM ALTIN
4281,77
-0,18%
GRAM ALTIN
BIST 100
10147,36
0,39%
BIST 100
USD/TRY
Döviz Çevirici
TRY
USD
EUR
Hesapla

“Yeni dönemde verimlilik ön planda olacak”

2024’teki 99 milyar TL’lik cirosunu korumayı hedefleyen Türkiye Petrolleri, perakendede büyürken, terminal yatırımlarını da gündemine aldı. Zülfikarlar Holding Enerji Grup Başkanı Çağdaş Demirağ, “Çok büyümek yerine, verimliliğe odaklanacağız” diyor.

21 Haziran 2025 | 23:50
“Yeni dönemde verimlilik ön planda olacak”

Zülfikarlar Holding bünyesindeki Türkiye Petrolleri (TP), 800’e yaklaşan istasyonu, dokuz terminali ve bini aşkın çalışanıyla beş ayrı yapıda faaliyet gösteriyor. Yeniden yapılandırılan perakende ağı ve orta vadeli yatırım hedefleriyle TP yeni bir dönüşüm sürecinde. Enerji sektörünün deneyimli ismi Çağdaş Demirağ’ın liderliğinde, sadece akaryakıt dağıtımında değil, LPG’den market zincirine ve kimya sanayine uzanan çok katmanlı bir yapılanma dikkat çekiyor. 

Ekonomist’in 22 Haziran - 5 Temmuz 2025 tarihli sayısından

2024’ü yaklaşık 99 milyar TL’lik ciro ile kapatan ve bu yıl da aynı ciroyu yakalamayı hedefleyen şirket; büyüme yerine verimlilik odaklı bir stratejiye geçerken, terminal yatırımlarına yönelik de 3 milyon dolarlık bir yatırım planlıyor. Enerji sektörünün mevcut dinamikleri, global jeopolitik gelişmeler ve yakın dönem birleşme-satın alma trendlerine dair kapsamlı değerlendirmelerde de bulunan Zülfikarlar Holding Enerji Grup Başkanı Çağdaş Demirağ, sorularımızı şöyle yanıtlıyor:

Enerji sektöründe yıllara dayanan bir tecrübeye sahipsiniz. Türkiye Petrolleri Genel Müdürlüğü ve Zülfikarlar Holding Enerji Grup Başkanlığı görevlerine geliş süreciniz nasıl oldu?
2016 yılının en büyük özelleştirmesi olan Türkiye Petrolleri’nin satın almasına ve Turkuaz-Türkiye Petrolleri şirketlerinin birleşmesine liderlik ettim. Sektörde; operasyonel kârlılık, kültür değişimi ve özellikle kriz yönetimi ile büyüme stratejileri konularında tanındığımı söyleyebilirim. Sırasıyla Petrol Ofisi ve BP’de çeşitli mercilerde görev aldım. Kadoil, TP, Aydem Elektrik, Gediz Elektrik ve Aytemiz Petrollerinde genel müdürlük pozisyonlarında çalıştım. Sonrasında profesyonel hayattan ayrılıp kendi şirketimi kurmaya karar verdim. Bir trade diğeri yönetim danışmanlık alanında faaliyet gösteren iki şirket kurdum. Yönetim danışmanlık şirketim kısa sürede büyürken, trade şirketimde yabancı ortaklarım vardı ve işler çok da istediğim gibi gitmedi. İş insanları pek başarısızlıklarını anlatmak istemez. Ama ben ortaklık konusunda doğru analiz yapamadığım için başarısız olduğumu açık gönüllülükle söyleyebilirim. Bu süreç geçtikten sırasında kriz yönetimi başarısı ile bilinen bir yönetici olduğum için Zülfikarlar Holding’ten teklif geldi ve bu köklü yapının bir içinde olmayı uygun buldum.

Şu anda hangi şirketler size bağlı?
2025 Şubat ayından itibaren Türkiye Petrolleri, Akça Kimya ve Tesla Enerji gibi şirketleri kapsayan ‘enerji grup başkanlığı’ görevini üstleniyorum.

Bu şirketlerden en çok öne çıkan Türkiye Petrolleri…
Evet. Aslında Türkiye Petrolleri tek bir şirket değil. Beş ana yapıya ayrılıyor. Bunların başında akaryakıt dağıtımı yapan TP Petrol Dağıtım AS geliyor. Bayilere akaryakıt sağlayan, pazardaki beşinci büyük oyuncu. İkinci sırada LPG şirketi yer alıyor. O tarafta da Türkiye’de ikinci büyük yerli LPG şirketi olduğumuzu söylemek isterim. İstasyon İşletmeciliği A.Ş ise şirketimizin kendi işlettiği 35 istasyonu kapsıyor. Ardından market işletmeciliği alanında yeni bir şirket kurduk. Bu şirket üzerinden hem kendi istasyonlarımızdaki marketleri işletiyoruz hem de bayilerimizden isteyenlerin marketlerini alıyoruz. Bunun ardında holding yapısı ve destek birimleri geliyor. Tüm bu yapıları eş zamanlı yönetiyoruz.

Peki bu büyük yapı, ne kadarlık bir hacme sahip?
Çok büyük bir yapıdan söz ediyoruz. Öyle ki Türkiye Petrolleri’nin geçen yılki cirosu 99 milyar TL idi. 800’e yakın istasyon, dokuz terminal, gemi, tırlar ve 7/24 süren bir operasyon söz konusu.

Türkiye Petrolleri’nin kaç akaryakıt istasyonu var ve büyüme planlarınız ne yönde?
Bu alanda bini aşkın çalışanımız ve 800 istasyonumuz var. Ege, Orta Anadolu, Akdeniz ve Karadeniz’de çok güçlüyüz. Marmara’da belli illerde güçlüyüz. İstanbul’da ve büyük şehirlerde biraz daha gücümüzü artırmak istiyoruz. İstanbul’da yedi istasyonumuz varken, Ankara’da 54 tane istasyonumuz var. Bunları biraz daha dengeli yayarak Türkiye’nin her yerinde, özellikle de büyük şehirlerde ve büyük ilçe merkezlerinde olmayı planlıyoruz.

En çok ciro yapan istasyonumuz hangisi?
Ataşehir. Ancak geçtiğimiz ay Ankara Dikmen’de açtığımız istasyonumuz Ataşehir’i geçecek gibi görünüyor. Binin üzerinde çalışanımız var.

Market işletmeciliğinde hedefleriniz neler?
İstasyonlarımızdaki perakende tarafını yeniden yapılandırdık. Akaryakıt istasyonlarındaki marketlerin fiyatlarının yüksek olmasından yakınır genellikle müşteriler. Biz marketlerimizdeki fiyatları normal market fiyatlarında tutuyoruz. İndirim kampanyaları da yapıyoruz. Kahve fiyatlarımızı da çok makul tutuyoruz. Yılın ilk dört ayına baktığımız zaman perakende satışlarda yüzde 16’lık bir büyümemiz var. Bu, sektörde çok iddialı bir oran. Yıl sonu bu rakamı yüzde 20’lere getirmeyi planlıyoruz. Tamamen perakendeye yönelmiş durumdayız.

Bu yıl için ne kadarlık bir ciro bekliyorsunuz?
2024 yılı kapanış ciromuz yaklaşık 99 milyar TL seviyesinde. Bu rakam, önemli ölçüde uluslararası enerji piyasalarındaki ürün fiyatlarına bağlı olarak şekilleniyor. Küresel ölçekte enerji fiyatlarında yaşanan dalgalanmalar, ham petrol fiyatlarının günlük bazda büyük değişimler göstermesi tahmin yapmayı zorlaştırıyor. Ancak genel beklentimiz, 2025 yılında ürün fiyatlarının 2024’e kıyasla daha düşük seyredeceği yönünde. Dolayısıyla, ciromuzun benzer seviyelerde kalacağını öngörüyoruz.

Grup bünyesindeki Akça Kimya’da yeni yatırım planları var mı?
Yaklaşık 300 kişinin çalıştığı Akça Kimya onlardan biri. 85 yıllık Türkiye’nin en eski kimya şirketlerinden biri. Sadece bir trading şirketi değil. Kendi depoları olan, hatta limanı olan bir şirket. Merkezi genel müdürlük binamızda ancak siloları ve tankları Yarımca’da. 50’ye yakın ürünü Türkiye’ye getiriyor, ayrıca ihracat da yapıyor. Soda ve kostik gibi kimyasal ürünlerin ithalat ve ihracatında güçlü bir oyuncu. Türkiye’de sodada yalnızca iki büyük oyuncu var. Biri Şişecam, diğeri Akça Kimya. Yıllık yaklaşık 2,5 milyar TL civarında bir cirosu olan şirketin şu anda iç pazar payı yüzde 10’larda. Ağırlıklı olarak ihracat yapıyor.

Akaryakıt ve petrol sektörlerinde neler yaşanıyor? Öngörüleriniz neler?
Son dönemde akaryakıt sektörü çok şanslı bir dönemden geçmiyor. Pandemi sonrası belirsizlikler, faiz artışları, finansal piyasadaki daralma reel bir sektör olduğumuz için bizi direkt bizi etkiliyor. Rusya-Ukrayna, İsrail savaşları, ABD seçimleri gibi jeopolitik gelişmeler de direkt olarak petrol fiyatlarına yansıyor. Yani her türlü ekonomik olumlu ya da olumsuz gelişme akaryakıt sektöründen belli oluyor. Bu birkaç yıldır böyle. Hep zordu ama bu son birkaç yıl daha da zorlaştı. ABD bu oyunu çok güzel oynuyor. İstediği zaman ithalatçı, istediği zaman ihracatçı olabilecek bir konumda. Özellikle kaya petrolü de elinde olduğu için artık pozisyonları çok değişti. Pozisyonunu istediği gibi ayarlayabiliyor. Bu çok büyük bir güç. Ancak diğer ülkeler böyle değil tabii. Bizler büyük oyunun, küçük oyuncularız. İnşallah Gabar’da veya değişik yerlerde bulunan petrol bir gün bizim de üretici veya ihracatçı konumuna olmamızı sağlar. O zaman belki bir söz söyleme hakkımız olur.

Sektörde son yıllarda satışlar gündeme geldi. Hatta Türkiye Petrolleri’nin de bu yıl başında daha önce Alpet’i satın alan Zeren Group tarafından satın alınacağı duyuldu. Sonra satış gerçekleşmedi. Neden?
Evet aksaklıklar yaşanan bir süreç olmuş. Şirketin satışı gündeme gelmiş ancak çeşitli sorunlar sebebi ile süreç iptal edilmiş. Tabii bu satın alma süreci çok uzayınca şirketin üzerine bazı olumsuz yansımaları da olmuş. Ben geldiğimde ikmal ve ithalat programı net yapılamadığı için bazı aksaklıklar yaşandığını gördüm. Kısa sürede bu problemleri çözmek üzere adımlarımızı atıyoruz.

Peki satış planlarını rafa mı kaldırdınız?
Masada olduğumuz ciddi bir aşama şu an için yok.Ama sürekli yerli ve yabancı yatırımcılardan talepler geliyor. Bizim şu an için satış ile ilgili bir planımız yok.

Önümüzdeki döneme ilişkin yatırım planlarınız neler?
Şirket son üç - dört yıldır çok hızlı bir büyüme gerçekleştirmiş pazar payı ve istasyon sayısı anlamında. Fakat bu büyüme strateji sırasında verimlilik esasından biraz uzaklaşmış. İstasyon başına verimlilik veya kârlılık odağından biraz uzaklaşılmış. Bu yıl ben stratejiyi kâr odaklı bir yaklaşıma ve daha verimli istasyonlara doğru çevirdim. Şu anda verimlilik analizleri yapılıyor. Bu konuda kararlar alınıyor. O yüzden çok aşırı bir büyüme stratejimiz yok. Stratejimiz daha çok mevcut pozisyonumuzu verimli hale getirmek, kârlılığımızı artırmak. Öte yandan Ambarlı, İzmit, Antalya gibi terminallerimize orta vadede 3 milyon dolarlık yatırım planlıyoruz.

“2026’da sektörde hareketlilik bekliyoruz”
“Sektördeki satın alma ve birleşme hareketlerinin artarak devam edeceği öngörüyoruz. Geçmişte 140’ı aşan akaryakıt dağıtım şirketi sayısı bugün yaklaşık 40’a geriledi. Bu süreç, pazarda konsolidasyonun kaçınılmaz olduğunu gösteriyor. Hatırlayacağınız gibi 2024 yılında sektör açısından dikkat çekici birleşmeler gerçekleşti. Petrol Ofisi’nin BP’yi satın alması, sektördeki en büyük birleşmelerden biri oldu. Aynı dönemde Aytemiz’in satışı ve daha önceki yıllarda şirketimizin özelleştirme süreci, bu tabloyu tamamladı. 2025 yılı için yeni bir büyük birleşme beklememekle birlikte, 2026 yılı itibarıyla sektörde hem yerli hem de yabancı yatırımcıların öncülüğünde yeni satın alma ve birleşmelerin gerçekleşmesi muhtemel. Özellikle Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi durumunda, yabancı yatırımcı ilgisinin tekrar yükselmesi ve sektöre yeni sermaye girişleri söz konusu olabilir. Ancak bu süreç, döviz kuru, ekonomik istikrar ve regülasyonlarla doğrudan bağlantılı olarak şekillenecek.”

0

EKONOMİST YENİ SAYI
Ekonomist Dergisini takip etmek için abone olun.
ABONE OL