Bu dikkat çekici buluşun temelinde, son kullanma tarihi geçmiş bağışlanmış kandan hemoglobinin ayrıştırılması yatıyor. Ardından, bu hemoglobinler koruyucu bir kabukla kaplanarak stabilize ediliyor ve yapay bir kan formu elde ediliyor. Bu yöntem sayesinde, hem virüssüz bir kan ürünü elde ediliyor hem de normalde boşa gidecek olan kanların geri dönüştürülmesi sağlanıyor.
Önemli Avantajları Neler?
Evrensel Uyumluluk: En büyük avantajlarından biri, kan grubu ihtiyacını ortadan kaldırması. Bu yapay kan, tüm kan gruplarına sahip kişiler tarafından kullanılabilecek.
Uzun Raf Ömrü: Mevcut kanların raf ömrü yaklaşık bir ayken, bu yapay kanın oda sıcaklığında iki yıla kadar, buzdolabında ise beş yıla kadar saklanabileceği belirtiliyor. Bu, kan bankaları için büyük bir lojistik kolaylık sağlayacak. Atık Azaltma: Son kullanma tarihi geçmiş kanların kullanılması, kan israfını önemli ölçüde azaltacak.
Mor Rengi Neden?
Yapay kanın dikkat çekici bir özelliği de rengi. Normal kanın aksine, bu yapay kan mor tonlarında bir renge sahip. Bu durumun, "işlenmiş hemoglobin"den kaynaklandığı belirtiliyor.
Gelecek Planları
Nara Tıp Üniversitesi'ndeki bilim insanları, 2022'de başlattıkları bu projenin klinik deney aşamasında. Şu anda gönüllülere 100 ila 400 mililitre arasında yapay kan verilerek insanlarda uygulanabilirliği test ediliyor. Eğer bu testler başarılı olursa, yapay kanın 2030 yılına kadar (en azından Japonya içinde) kullanıma sunulması bekleniyor.
Bu gelişme, kan nakli ihtiyacı olan hastalar ve küresel kan tedarik zinciri için umut verici bir dönüm noktası olabilir.
