Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını ve kuzey yarım kürede yaşanan ılık kış şartları dolayısıyla küresel doğal gaz talebinin bu yıl 150 milyon metreküp azalarak, 3 trilyon 850 milyar metreküp seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor. Yüzde 4'lük bu düşüş, küresel gaz talebinde yıllık bazda tarihin en büyük düşüşü olarak kayıtlara geçecek.
Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) Gaz 2020 raporuna göre, küresel doğal gaz piyasalarında talep önemli oranda azalırken, bu yıl Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Avrupa ve Asya gibi gelişmiş piyasalarda gaz talebindeki gerileme yüzde 75'i bulabilir.
Bu yıl küresel gaz talebinin ise 150 milyar metreküp azalarak, 3 trilyon 850 milyar metreküp seviyesinde gerçekleşeceği öngörülüyor. Yüzde 4'lük bu düşüş, küresel doğal gaz talebinde yıllık bazda görülen tarihin en büyük düşüşü olacak. Ayrıca, bu oranın 2008 ekonomik krizi nedeniyle gaz talebinde yaşanan düşüşün iki katı olacağı hesaplanıyor.
Öte yandan, Kovid-19 salgını küresel petrol ve gaz piyasalarında arz artışına sebep olurken, bu sektörlerdeki harcamaların kısılmasına ve yatırım planlarının da kısa dönemde ertelenmesine yol açacak.
Gaz tedariğinin büyümesinde öncü olan ABD kaya gazı, Orta Doğu ve Rusya petrol fiyatlarındaki çöküş ve talepteki belirsizlik nedeniyle baskı altında bulunuyor.
Küresel gaz piyasalarında 2021'de bir sıçrama olması beklense de bu büyümenin kriz öncesi dönemdeki öngörüleri yakalayamayacağı tahmin ediliyor. Küresel gaz talebinde 2021'den sonra talebin en fazla Çin ve Hindistan'da görülmesi bekleniyor.
Sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ise uluslararası gaz ticaretinin itici gücü olacak. Son 2 yılda LNG projesi yatırımları Kuzey Amerika, Afrika ve Rusya'da ilave ihracat kapasitesi oluşmasını sağlayacak.
IEA Başkanı Fatih Birol, rapora ilişkin yaptığı değerlendirmede, doğal gazın mevcut krizden şu ana kadar petrol ve kömüre göre daha az etkilendiğini belirterek, "Fakat, doğal gazın da mevcut krize karşı bağışıklığı olduğunu söyleyemeyiz. Bu yıl talepteki rekor düşüş, güçlü şekilde büyümeye alışmış bir endüstri için şartların dramatik bir şekilde değiştiğini gösteriyor." ifadelerini kullandı.
Küresel gaz talebinin gelecek 2 yıl içinde kademeli olarak toparlanacağını kaydeden Birol, "Bu, işlerin hızlı bir şekilde normal haline döneceği anlamına gelmesin. Kovid-19 salgını büyüme oranlarını küçülterek ve belirsizlikleri artırarak piyasadaki gelişmeler üzerinde kalıcı bir etki yapacak." değerlendirmesinde bulundu.
Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) Gaz 2020 raporuna göre, küresel doğal gaz piyasalarında talep önemli oranda azalırken, bu yıl Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Avrupa ve Asya gibi gelişmiş piyasalarda gaz talebindeki gerileme yüzde 75'i bulabilir.
"Tarihin en büyük düşüşü olarak kayıtlara geçecek"
Bu yıl küresel gaz talebinin ise 150 milyar metreküp azalarak, 3 trilyon 850 milyar metreküp seviyesinde gerçekleşeceği öngörülüyor. Yüzde 4'lük bu düşüş, küresel doğal gaz talebinde yıllık bazda görülen tarihin en büyük düşüşü olacak. Ayrıca, bu oranın 2008 ekonomik krizi nedeniyle gaz talebinde yaşanan düşüşün iki katı olacağı hesaplanıyor.
Öte yandan, Kovid-19 salgını küresel petrol ve gaz piyasalarında arz artışına sebep olurken, bu sektörlerdeki harcamaların kısılmasına ve yatırım planlarının da kısa dönemde ertelenmesine yol açacak.
Gaz tedariğinin büyümesinde öncü olan ABD kaya gazı, Orta Doğu ve Rusya petrol fiyatlarındaki çöküş ve talepteki belirsizlik nedeniyle baskı altında bulunuyor.
Küresel gaz piyasalarında 2021'de bir sıçrama olması beklense de bu büyümenin kriz öncesi dönemdeki öngörüleri yakalayamayacağı tahmin ediliyor. Küresel gaz talebinde 2021'den sonra talebin en fazla Çin ve Hindistan'da görülmesi bekleniyor.
Sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ise uluslararası gaz ticaretinin itici gücü olacak. Son 2 yılda LNG projesi yatırımları Kuzey Amerika, Afrika ve Rusya'da ilave ihracat kapasitesi oluşmasını sağlayacak.
Salgının etkisi kalıcı olacak
IEA Başkanı Fatih Birol, rapora ilişkin yaptığı değerlendirmede, doğal gazın mevcut krizden şu ana kadar petrol ve kömüre göre daha az etkilendiğini belirterek, "Fakat, doğal gazın da mevcut krize karşı bağışıklığı olduğunu söyleyemeyiz. Bu yıl talepteki rekor düşüş, güçlü şekilde büyümeye alışmış bir endüstri için şartların dramatik bir şekilde değiştiğini gösteriyor." ifadelerini kullandı.
Küresel gaz talebinin gelecek 2 yıl içinde kademeli olarak toparlanacağını kaydeden Birol, "Bu, işlerin hızlı bir şekilde normal haline döneceği anlamına gelmesin. Kovid-19 salgını büyüme oranlarını küçülterek ve belirsizlikleri artırarak piyasadaki gelişmeler üzerinde kalıcı bir etki yapacak." değerlendirmesinde bulundu.