FATOŞ BOZKUŞ
fbozkus@ekonomist.com.tr
2017’de Saray Bisküvi reklamlarını mecralarda daha çok göreceğimizi söyleyen şirketin pazarlama direktörü Gülnur Uluğ Elbistanlıoğlu, bu yolla marka algısını da değiştirmek istediklerini anlatıyor.
Türkiye’deki atıştırmalık pazarı son üç yıldır hızlı büyümesiyle dikkati çekiyor. Bugün pazar 4 milyar TL civarında bir büyüklüğe ulaşmış durumda. Özellikle sağlıklı atıştırmalık kategorisi bu pazarda en hızlı büyüyen kategori. Bunu gören şirketler de bir biri ardına bu tanıma uyan atıştırmalıklarıyla raflara çıkıyor.
Saray Bisküvi de bu şirketlerden biri. 15 iştiraki bulunan Saray Holding’in amiral gemisi olan 55 yıllık geçmişe sahip Saray Bisküvi, 400’ü aşan ürün gamına, atıştırmalık yemeyi seven ve ne kadar yediğine dikkat edenler için yeni bir ürün grubu ekledi. 10 kalorilik porsiyonlanmış bu ürünlerin yakın zamanda iletişimine de başlanacak.
Bu vesileyle bir araya geldiğimiz Saray Bisküvi Pazarlama Direktörü Gülnur Uluğ Elbistanlıoğlu ile şirketin önümüzdeki dönemde izleyeceği iletişim stratejisini konuşma fırsatı bulduk.
120 ülkede tescilli olan ve 2015 yılında Turquality kaspamına giren Saray Bisküvi’nin cirosunun yüzde 70’inin ihracat, yüzde 30’unun ise yurtiçi satışlardan geldiğini söyleyen Elbistanlıoğlu, bu oranı ilk etapta yüzde 45-55’e sonra ise yüzde 50-50’ye getirme niyetleri olduğunu anlatıyor.
Pazarlama bütçelerinin de benzer oranlarda yurtiçine ve yurtdışına ayrıldığını ifade eden Elbistanlıoğlu, önümüzdeki yıl itibariyle yurtiçindeki iletişime daha yüksek oranda bir bütçe ayıracakları bilgisini veriyor.
MARKA ALGISI DEĞİŞECEK
Yakın zamanda Powernut reklamlarıyla mecraya çıkan Saray Bisküvi, 100 kalori reklamlarıyla da izleyici karşında olacak. Trendleri öngören, yenilikçi ve inovatif, fiyat harici esaslarda rekabet eden marka olma yolunda bir iletişim stratejiizleyeceklerini anlatan Gülnur Uluğ Elbistanlıoğlu, katma değeri yüksek ürünlerle büyümek istediklerinin de üzerinde duruyor.
Elbistanlıoğlu, konuşmasını şöyle sürdürüyor: “Yaptığımız araştırmalar Saray markasının pozitif bir algısı olduğunu gösteriyor. Eski, köklü, büyük bir marka diyorlar Saray için. Ancak şimdi yenilikçi ürünlerle marka algısını daha inovatif, tüketiciye yakın ve duygusal ilişki kuran marka olma yolunda ilerletmeye çalışıyoruz.”
İletişimde mecra olarak ağırlıklı olarak dijitali kullanacaklarını söyleyen Gülnur Uluğ Elbistanlıoğlu, geleneksel mecraların yanı sıra CRM projeleriyle de fark yaratacaklarını belirtiyor.
