İstanbul'daki metropol hayatından sıkılarak karavanıyla 6 yıl önce çıktığı yolculukta topladığı bitkileri işlemeye başlayan ve geleneksel tarifleri modernize ederek cilt bakım ürünleri hazırlayan Bahar Özyörük, kurduğu markasıyla hazırladığı ürünlerini Türkiye'nin pek çok iline gönderiyor.
İstanbul'da dizi oyunculuğu yaparken makyajın cildine verdiği hasarı fark eden Özyörük, internetteki araştırmalarının ardından doğal bakım ürünlerine yöneldi.
Kullandığı yurt dışı menşeli ürünün cildine iyi gelmesi üzerine İngiltere'nin başkenti Londra'da kısa bir süre cilt bakım ürünleri hazırlama kursunda eğitim alan Özyörük, Türkiye'ye döndüğünde hayatının akışını değiştirmeye karar verdi.
Oyunculuğu bırakan ve İstanbul serüvenini noktalayan Özyörük, 2014'te karavan alıp tıbbi ve aromatik bitkileri yetiştirdiği yerlerde araştırmaya başladı.
Tanıştığı köylü kadınlardan bitkileri işlemeyi öğrenen Özyörük, karavanında başladığı denemelerde başarılı olunca Bursa'ya gelip markasını kurdu.
Bahar Özyörük, AA muhabirine, kozmetik ürünlere karşı cildinin hassas olduğunu, bu nedenle yıllarca kozmetik ürünleri kullanamadığını söyledi.
Kamera önünde oyunculuğa başladıktan sonra cildine fazla makyaj yapılmaya başlandığını belirten Özyörük, şöyle devam etti:
"Aşırı makyajın akabinde cildim inanılmaz tepki vermeye başladı. Cildimi nemlendirmem, güneşten korumam, temizlemem gerekiyordu ama doğru ürünleri bulamıyordum. Zaman içinde arayışım sonucu doğal bir markanın ürünlerinin cildime biraz iyi geldiğini keşfettim. Bu marka yurt dışı menşeliydi. Sonra içerikleri okumaya, bana neyin iyi geldiğini araştırmaya başladığımda bunların aslında ülkemizde yetişen ve oldukça aşina olduğumuz bitkiler olduğunu fark ettim. 'Ben bu bitkileri görüyorum, tanıyorum. Neden bunlarla kendi cilt bakım ürünlerimi hazırlamıyorum ki?' fikri uyandı ve bitkileri araştırmaya, bu bitkilerle nasıl cilt bakım ürünleri hazırlarım sorusuna cevaplar aramaya başladım."
İnternette araştırmalar yaparak işe koyulduğunu belirten Özyörük, Londra'da cilt bakım ürünleri hazırlama kursu aldığını anlattı.
Ürünleri hazırlayıp kullanmaya başladığında, çevresindeki kişilerin cildindeki değişimi fark ettiğini ve bunları denemek istediğini dile getiren Özyörük, "Eşime dostuma, arkadaşlarıma da ürün vermeye başladım ancak bir yerden sonra baktım ki bu işin bir emeği var, bir ham madde girdisi var, maliyeti var. Haliyle arkadaşlarıma ürünleri hediye etmek yerine artık maddi olarak da karşılığını istemeye başladım. Derken arkadaşlarımın arkadaşları, onların arkadaşları, etrafımda hazırladığım ürünlere merak saran bir kitle oluştu ve beni, yaptığım şeyi işe döndürmeye teşvik etti." diye konuştu.
Bu işe adım attığında İstanbul'da yaşadığını aktaran Özyörük, stresli büyükşehir yaşantısını terkedip bir karavan aldığını, güney sahillerinde dolaşmaya başladığını bildirdi.
O dönem köylerde tanıştığı otacı kadının yanında, kekik, adaçayı, kantaron gibi bitkilerden şifalı yağlar elde etmeyi öğrendiğini kaydeden Özyörük, "Onlardan edindiğim bilgileri, kendi öğrendiklerimle, modern öğretilerle birleştirdim ve aslında süreç yolculuk sırasında başladı. İlk olarak karavanımda yapmaya başladım." dedi.
Doğup büyüdüğü Bursa'ya yerleştiğine değinen Özyörük, çalışmalarını kendini ait hissettiği bu şehirde sürdürdüğünü belirtti.
Cilt bakımına dair pek çok farklı ürün ürettiğini söyleyen Özyörük, "Farklı cilt tiplerine yönelik, farklı içeriklerle hazırlanan ürünler bunlar. Nemlendirici kremler, güneş koruyucular, deodorantlar, yüz maskeleri ve serumlar gibi pek çok ürünüm var ve her geçen gün de yeni ürünler ekliyorum." bilgisini paylaştı.
Bahar Özyörük, son yıllarda tüketicilerin bilinçlenmeye başladığına dikkati çekti.
İnsanların, ürünlerin içeriklerini okumaya başladığını anlatan Özyörük, şunları kaydetti:
"Dolayısıyla kullandığımız ürünlerin içindeki sağlığımıza zararlı kimyasalları tanımaya başladık. Bunlar zaten ayyuka çıkmaya başladı, kansere sebep olan pek çok madde, içeriklerden kaldırılmaya başlandı. Ürünlerim, tamamen 'zehirsiz kozmetik' diyebileceğim skalada yer alıyor. Bunun ötesinde aslında bitkilerin şifa güçlerinden yararlanarak etkili kozmetik ürünler hazırlıyorum. Cilt bakımında, cildin sağlığının sürdürülebilirliği için kullanılan ürünler bunlar. İnsanlar, kokularından, dokularından ve ciltlerinde oluşturduğu iyileştirici etkilerinden yola çıkarak, ürünlerimi daha önce kullandıkları standart cilt bakım ürünleriyle kıyasladıklarında farkı hissettiklerini söylüyor. Bu geri dönüşleri aldıkça mutlu oluyorum ve işime daha fazla sarılıyorum. Şu anda Türkiye'nin pek çok yerine gönderim yapıyorum."
Yurt dışında yaşayan Türklerin de ürünlerini aldığını söyleyen Özyörük, markasının yabancı ülkelerde de satış noktalarının olmasını istediğini sözlerine ekledi.
İstanbul'da dizi oyunculuğu yaparken makyajın cildine verdiği hasarı fark eden Özyörük, internetteki araştırmalarının ardından doğal bakım ürünlerine yöneldi.
Kullandığı yurt dışı menşeli ürünün cildine iyi gelmesi üzerine İngiltere'nin başkenti Londra'da kısa bir süre cilt bakım ürünleri hazırlama kursunda eğitim alan Özyörük, Türkiye'ye döndüğünde hayatının akışını değiştirmeye karar verdi.
Oyunculuğu bırakan ve İstanbul serüvenini noktalayan Özyörük, 2014'te karavan alıp tıbbi ve aromatik bitkileri yetiştirdiği yerlerde araştırmaya başladı.
Tanıştığı köylü kadınlardan bitkileri işlemeyi öğrenen Özyörük, karavanında başladığı denemelerde başarılı olunca Bursa'ya gelip markasını kurdu.
Bahar Özyörük, AA muhabirine, kozmetik ürünlere karşı cildinin hassas olduğunu, bu nedenle yıllarca kozmetik ürünleri kullanamadığını söyledi.
Kamera önünde oyunculuğa başladıktan sonra cildine fazla makyaj yapılmaya başlandığını belirten Özyörük, şöyle devam etti:
"Aşırı makyajın akabinde cildim inanılmaz tepki vermeye başladı. Cildimi nemlendirmem, güneşten korumam, temizlemem gerekiyordu ama doğru ürünleri bulamıyordum. Zaman içinde arayışım sonucu doğal bir markanın ürünlerinin cildime biraz iyi geldiğini keşfettim. Bu marka yurt dışı menşeliydi. Sonra içerikleri okumaya, bana neyin iyi geldiğini araştırmaya başladığımda bunların aslında ülkemizde yetişen ve oldukça aşina olduğumuz bitkiler olduğunu fark ettim. 'Ben bu bitkileri görüyorum, tanıyorum. Neden bunlarla kendi cilt bakım ürünlerimi hazırlamıyorum ki?' fikri uyandı ve bitkileri araştırmaya, bu bitkilerle nasıl cilt bakım ürünleri hazırlarım sorusuna cevaplar aramaya başladım."
İnternette araştırmalar yaparak işe koyulduğunu belirten Özyörük, Londra'da cilt bakım ürünleri hazırlama kursu aldığını anlattı.
Ürünleri hazırlayıp kullanmaya başladığında, çevresindeki kişilerin cildindeki değişimi fark ettiğini ve bunları denemek istediğini dile getiren Özyörük, "Eşime dostuma, arkadaşlarıma da ürün vermeye başladım ancak bir yerden sonra baktım ki bu işin bir emeği var, bir ham madde girdisi var, maliyeti var. Haliyle arkadaşlarıma ürünleri hediye etmek yerine artık maddi olarak da karşılığını istemeye başladım. Derken arkadaşlarımın arkadaşları, onların arkadaşları, etrafımda hazırladığım ürünlere merak saran bir kitle oluştu ve beni, yaptığım şeyi işe döndürmeye teşvik etti." diye konuştu.
"Ürünleri ilk olarak karavanımda yapmaya başladım"
Bu işe adım attığında İstanbul'da yaşadığını aktaran Özyörük, stresli büyükşehir yaşantısını terkedip bir karavan aldığını, güney sahillerinde dolaşmaya başladığını bildirdi.
O dönem köylerde tanıştığı otacı kadının yanında, kekik, adaçayı, kantaron gibi bitkilerden şifalı yağlar elde etmeyi öğrendiğini kaydeden Özyörük, "Onlardan edindiğim bilgileri, kendi öğrendiklerimle, modern öğretilerle birleştirdim ve aslında süreç yolculuk sırasında başladı. İlk olarak karavanımda yapmaya başladım." dedi.
Doğup büyüdüğü Bursa'ya yerleştiğine değinen Özyörük, çalışmalarını kendini ait hissettiği bu şehirde sürdürdüğünü belirtti.
Cilt bakımına dair pek çok farklı ürün ürettiğini söyleyen Özyörük, "Farklı cilt tiplerine yönelik, farklı içeriklerle hazırlanan ürünler bunlar. Nemlendirici kremler, güneş koruyucular, deodorantlar, yüz maskeleri ve serumlar gibi pek çok ürünüm var ve her geçen gün de yeni ürünler ekliyorum." bilgisini paylaştı.
"Ürünlerim, tamamen 'zehirsiz kozmetik' diyebileceğim skalada yer alıyor"
Bahar Özyörük, son yıllarda tüketicilerin bilinçlenmeye başladığına dikkati çekti.
İnsanların, ürünlerin içeriklerini okumaya başladığını anlatan Özyörük, şunları kaydetti:
"Dolayısıyla kullandığımız ürünlerin içindeki sağlığımıza zararlı kimyasalları tanımaya başladık. Bunlar zaten ayyuka çıkmaya başladı, kansere sebep olan pek çok madde, içeriklerden kaldırılmaya başlandı. Ürünlerim, tamamen 'zehirsiz kozmetik' diyebileceğim skalada yer alıyor. Bunun ötesinde aslında bitkilerin şifa güçlerinden yararlanarak etkili kozmetik ürünler hazırlıyorum. Cilt bakımında, cildin sağlığının sürdürülebilirliği için kullanılan ürünler bunlar. İnsanlar, kokularından, dokularından ve ciltlerinde oluşturduğu iyileştirici etkilerinden yola çıkarak, ürünlerimi daha önce kullandıkları standart cilt bakım ürünleriyle kıyasladıklarında farkı hissettiklerini söylüyor. Bu geri dönüşleri aldıkça mutlu oluyorum ve işime daha fazla sarılıyorum. Şu anda Türkiye'nin pek çok yerine gönderim yapıyorum."
Yurt dışında yaşayan Türklerin de ürünlerini aldığını söyleyen Özyörük, markasının yabancı ülkelerde de satış noktalarının olmasını istediğini sözlerine ekledi.