2019 yılında 40,2 milyar TL'lik büyüklüğe ulaştığı tahmin edilen ilaç sektörünün 2020 yılı hedefi bu büyüklüğü 42,5 milyar TL'ye taşımak. 'İlaç Sektöründe İthalden İmale Geçiş Uygulaması' kapsamındaki yatırımların 2020 yılında da devam etmesi bekleniyor.
ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr
Dünya ilaç pazarı 1,2 trilyon dolarlık hacme sahip. Türkiye ise 2018 yılında 30,9 milyar TL'ye ulaşan pazarıyla dünyada 17'nci sırada.
2019 yılı sonunda Türkiye ilaç pazarının kur artışları, hastane ve eczane kanalında yüzde 30'luk büyümeyle yaklaşık 40,2 milyar TL'ye ulaşması bekleniyor. 2020'de ise sektörün 42,5 milyar TL'lik hacme ulaşması öngörülüyor.
Türkiye ilaç endüstrisinde faaliyet gösteren yaklaşık 500 kuruluş, uluslararası standartlarda üretim yapan 81 ilaç ve 11 hammadde üretim tesisi ve 33 AR-GE merkezi var.
'İlaç Sektöründe İthalden İmale Geçiş Uygulaması' hem endüstri hem de Türkiye adına büyük önem taşıyor. Uygulamanın en başından itibaren hem ulusal hem de çok uluslu pek çok ilaç firması sürece katkı sağlayacak her türlü yatırım ve hazırlığı yaptı.
Bu kapsamda Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen 'yerelleşme' politikasının 2020'de de sürdürülmesi bekleniyor.
KLİNİK ARAŞTIRMALAR
Türkiye'de endüstri destekli klinik araştırmanın neredeyse tamamı Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AIFD) üyesi şirketler tarafından yapılıyor. IQVIA verilerine göre Haziran 2019 baz alındığında ülkemizde etkin klinik araştırma sayısı bin 86 adet.
Bunların 521'ini endüstri destekli klinik araştırmalar oluşturuyor. Türkiye'nin küresel klinik araştırmalar içerisinde sahip olduğu pay, bu alandaki regülasyon iyileştirmeleriyle birlikte yükseldi.
2009'da yüzde 1,8 olan bu payın yüzde 2,8'lere yükseldiğini belirten AIFD Genel Sekteri Dr. Ümit Dereli, Türkiye'deki klinik araştırmaların toplam ekonomik değerinin Haziran 2019 itibarıyla 328,7 milyon dolar olduğunu belirtiyor.
Dereli, "Klinik araştırmalara yapılan toplam yatırım yaklaşık 139,4 milyon dolar tutarında. Klinik araştırmalara sunulan yenilikçi ilaçların katma değerinin ise 189,3 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor" diyor.
SEKTÖR BEKLENTİLERİ
Türkiye'nin en büyük ihracat pazarının Avrupa Birliği (AB) olduğu ve mevzuatımızın birçok alanda uyumlaştırılma sürecinde olduğu göz önüne alındığında, ilaca yönelik düzenlemelerin de olabildiğince bu standartlara yakın tutulması, 2020 yılında da öncelik olmayı sürdürecek.
TURGUT TOKGÖZ İLAÇ ENDÜSTRİSİ İŞVERENLER SENDİKASI GENEL SEKRETERİ
“KENDİ MEVZUATIMIZI OLUŞTURMALIYIZ”
"AR-GE ve özellikle biyoteknoloji alanlarında endüstrimizin önünü açacak düzenlemelerin hayata geçirilmesi son derece kritik.
Atılması gereken öncelikli adım biyobenzer ürünleri destekleyecek bir mevzuat ikliminin yaratılması.
Bu alanda mevzuat oluşturulurken | sadece AB ve ABD mevzuatını dikkate alarak düzenleme yapmak yerine kendimize özgü bilimsel temele dayanan bir mevzuat oluşturmalıyız.
Biyobenzer ürünlerin ruhsatlandırma süreçleri mutlaka iyileştirilmeli ve ürünler öncelikli olarak geri ödeme sistemine kabul edilmeli."
