Kapsayıcı ve sürdürülebilir bir kalkınma için eşitsizliklerin azaltılması ve kadınların ekonomik hayata daha fazla katılımı önem taşıyor. Bu yönde hükümetler, kamu kurumları ve STK'lar kadar şirketlerin de üzerine düşen görevler var.
FATOŞ BOZKUŞ
[email protected]
Bunun farkında olan şirketler son yıllarda kadınların geliştirilmesine ve güçlendirilmesine yönelik projelerle kadınlara destek olmaya çalışıyor.
Tabloları görmek için görsellere tıklayın.
Bazı kurumlar kredi vererek bazıları ise eğitimlerle kadınları iş hayatında destekliyor. Annelerin ihtiyacına dönük projesi olan şirketler kadar, genç kızların eğitim hayatına ve meslek seçimine etki etmek için çabalayanlar da var.
Dünya Ekonomik Forumu’nun 2015 yılında yayınladığı Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu’na göre, Türkiye 145 ülke arasında 130’uncu sırada. Bu uçurumu yaratan en kilit konu “kadınların ekonomik hayata katılımı”. Aslında tüm dünya örnekleri gösteriyor ki, kadının ekonomik hayata daha çok katılımı, ekonomik büyüme ve kalkınmaya sıçrama etkisi yaratacak bir güçte.
Toplumsal cinsiyet eşitliği ve eşitsizliklerin azaltılması konularında dünyada olduğu gibi Türkiye’de de pek çok uygulama söz konusu. Kadınların girişimlerini desteklemek, finansal okuryazarlık seviyelerini artırmak ya da finansman desteği almaları konusunda bilgilendirmek üzere kamu, sivil toplum kuruluşları ve özel sektör çeşitli çalışmalar yapıyor.
Öyle ki bazı şirketler toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilgili olarak kadına yönelik ürünler çıkarıyor. Bununla birlikte ödül veren pek çok inisiyatif kadınlar için özel ödül kategorileri açıyor.
Ekonomist olarak son yıllarda sayısı hızla artan şirketlerin kadınlara dönük bu kurumsal sosyal sorumluluk (KSS) projelerini araştırdık. Gördük ki, Sabancı Holding’den Koç Holding’e, Garanti’den Sanofi’ye kadar 35 şirket 43 proje ile kadınları destekliyor.
GİRİŞİMCİ KADINLARA DESTEK
Türkiye’de 2004 yılında yüzde 4,9 olan kadın girişimci oranı 2015 yılında yüzde 8’e yükseldi. Bunda şirketlerin kadın girişimcileri destekleme programlarının da etkisi olduğu yadsınamaz. Kadın girişimciliğine yönelik çalışmalarıyla bilinen kurumlardan biri Garanti Bankası. Bu yöndeki çalışmalar 10 yıl önce başladı.
Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere, bu çalışmaların şubedeki güvenlik görevlisinden en üst düzey yöneticiye kadar bankanın her seviyesinde sahiplenilen bir yaklaşım olduğunu söylüyor. Karadere, “2006 yılında kadın girişimciliğini farklı bir segment olarak ele alan ilk banka olduk” diye konuşuyor.
2014 yılında HeforShe girişimini desteklemeye başladıklarını ve Birleşmiş Milletler’in “Kadının Güçlenmesi Prensipleri”ne imza atan ilk Türk bankası olduklarını da söyleyen Karadere, kadınlara yönelik projelerde banka olarak 10 yıl boyunca finansman yönetimi, cesaretlendirme ve eğitim olmak üzere üç temel alanda yoğunlaştıklarının altını çiziyor.
2007 yılından bu yana Ekonomist ve KAGİDER işbirliğiyle düzenlenen Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması, 2008 yılından beri KAGİDER ile birlikte yapılmakta olan Kadın Girişimci Buluşmaları ve 2012 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Merkezi’nin işbirliğiyle düzenlenmekte olan kadın girişimcilerin ücretsiz eğitim aldığı Kadın Girişimci Yönetici Okulu projesi, bankanın yaptığı çalışmalar arasında yer alıyor.
EY’nin 2008’den beri yaklaşık 30 ülkede uyguladığı EY Girişimci Kadın Liderler Programı, Türkiye’de bu yıl ilk defa uygulamaya başlandı. EY Girişimci Kadın Liderler Programı EMEIA (Avrupa, Ortadoğu, Hindistan ve Afrika) Lideri Demet Özdemir, bu programın işlerini büyütme hedefi, tutkusu ve potansiyeli olan kadın girişimcilerin hedeflerini gerçekleştirmelerine yardım eden etkili bir liderlik programı olduğunu söylüyor.
Özdemir, programın 2016 sınıfında 10 başarılı kadın girişimcinin yer aldığını belirtiyor. Girişimcilerin ilk eğitimlerini aldıklarını ve mentorlarla eşleştiklerini söyleyen Özdemir, “EYTürkiye şirket ortaklarımız gönüllü olarak girişimci kadınlarımıza bir yıl boyunca mentorluk yapıyor. Bundan sonraki süreçte ise şirketlerini büyütmek için ihtiyaç duydukları alanlarda ücretsiz olarak eğitim, koçluk ve ağ oluşturma desteği almaya devam edecekler” diye konuşuyor.
KREDİ SAĞLIYORLAR
Turkcell, Türkiye’nin en köklü sosyal sorumluluk projelerinden olan Kardelenler ile 16 yıldır eğitim bursuyla kız öğrencilerin gelişimine kesintisiz destek veriyor. Proje kapsamında lise, üniversite ve engelli öğrencilere burs desteğinin yanı sıra eğitim ve meslek edinme süreçlerine katkı sağlayacak özel çalışmalar da yapılıyor.
Bu şekilde kadınları geleceğe hazırlayan şirket ayrıca dört yıldan bu yana Ekonomiye Kadın Gücü projesini de sürdürüyor. Bu kapsamda kadın girişimcilerin eğitim, pazarlama, teknoloji alanlarında kendilerini geliştirmelerine destek olan şirket, 500 liradan 15 bin liraya kadar kredi desteği de sağlıyor.
Türkiye Grameen Mikrofinans Programı kapsamında 2014’ün kasım ayında açılan Tekfen Vakfı Soma Mik-rokredi Şubesi, bugüne kadar 357 kadına toplam 480 bin TL mikro kredi dağıttı. Programa katılan girişimci kadınlar ilk yıllarında bin TL kredi desteğine sahip oluyor. Sonraki yıllarda girişimlerinin başarısına göre kredi kapasitesi maksimum 10 bin TL’ye kadar yükselebiliyor. Beş kişilik gruplar halinde her biri biner TL kredi alan kadınlar her hafta 25 TL geri ödeme yapıyor. Hedef ise yaklaşık bin 500- 2 bin kadına mikro kredi desteği sunmak.
Borusan Holding’in kadın girişimcileri destekleyen mikro finans şubeleri de bu alanda bir diğer örnek. Kadın girişimciler için Afyon ile Bursa’nın Gemlik ilçesinde iki mikro kredi şubesi kuruldu. Bu şubelerle fırıncılıktan kuaförlüğe, gıdadan el emeği ürünlerin üretimine kadar uzanan farklı iş alanlarında kadınlara yaklaşık 4 milyon TL kredi sağlandı.
MESLEK EDİNDİRME KURSLARI
Türkiye’de işgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71,3 iken kadınlarda yüzde 30,3 düzeyinde. Kadınların işgücüne katılımlarının önündeki en büyük engeller olarak sosyoekonomik faktörler, emek piyasasının talep yapısı, cinsiyete dayalı iş bölümü ve ücret ayrımcılığı gösteriliyor. İşte bu nedenle birçok şirket kadın istihdamını artıracak projeler geliştiriyor veya bu tarz projelere destek veriyor.
Filli Boya markasının sahibi olan Betek Boya da bu şirketlerden biri. Şirket, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı (ASPB) ve Türkiye İş Kurumu (İŞ-KUR) işbirliğiyle Filli Kadın Ustalar projesini başlattı. Kadın işgücünün ülkemizin gelişimindeki katkısını yükseltmek amacıyla başlatılan proje kapsamında ilk etapta 15 ilde başlayacak eğitimlere, 20-50 yaş aralığında, iş arayan ve çalışmak isteyen tüm kadınlar başvurabilecek.
Kadınlara destek olmayı amaçlayan daha birçok proje var. Örneğin Daikin, Sakura programı ile hem eğitim hem de sermaye desteği vererek 17 kadın girişimciyi iklimlendirme sektörüne kazandırdı. Limak ve Ford ise kız öğrencilerin mühendislik fakültelerini tercih etmeleri için farklı bilinçlendirme çalışmaları ve burs içeren programlar başlattı.
DİKKAT ÇEKEN PROJELER
Kadınların el emeğini değerlendirmelerine yardımcı olan şirketler de var. Örneğin Petrol Ofisi Gönül Ağacı, Nef ise HAY Atölye ile kadınların emeğini paraya dönüştürmelerine destek oluyor. Araştırmalar dünya genelinde her üç kadından birinin şiddete maruz kaldığını gösteriyor. Türkiye’de ise kadınların yüzde 40’ı şiddetle mücadele ediyor.
Aile içi şiddete karşı da şirketlerin çeşitli projeleri var. Hürriyet, 2007’den bu yana Türkiye’nin ilk ve tek 7x24 açık Acil Yardım Hattı olarak çalışan çağrı merkeziyle şiddet mağdurlarına destek olmayı sürdürürken, farkındalık etkinliklerine de devam ediyor. Avon ise 2015 yılında Aile İçi Şiddete Karşı Sessiz Kalma projesi kapsamında Sonsuzluk Kolyesi’nden elde ettiği geliri Avon’la Güçlü Kadınlar Fonu’na aktarıyor ve şiddet gören anne ve çocukların eğitimi için çalışılıyor.
DEĞİŞİM BAŞLADI
KSS'nin yeni ilkeleri, değişen dünyanın değişen taleplerine ve kurum-ların ihtiyaç duyduğu yeni sürdürülebilirlik kalkanına göre biçimlendirilmeye başladı. SU CSR Kurumsal Sürdürülebilirlik Danışmanlığı Genel Müdürü Asya Deniz Akyol, son yıllarda özellikle yaratıcılık (creativity), ölçeklenebilirlik (scalability), hesap ve-rebilirlik (responsiveness), çok bölgelilik (glocality) ve geçerlilik (circularity) ilkelerinin öne çıktığını söylüyor. Akyol, özellikle liderlerden tüm ilkelerle uyumlu ve sorunları kaynağında çözebilecek yerel aksiyonlar geliştirmelerinin beklendiğinin altını çiziyor.
KOÇ HOLDİNG DIŞ İLİŞKİLERVE KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ OYA ÜNLÜ KIZIL
"HeForShe Türkiye uygulama ortağıyız"
"2014 yılında UN Women ile imzaladığımız işbirliği anlaşması kapsamında Koç Holding, UN Women'ın dünya çapında başlattığı HeForShe kampanyasının Türkiye uygulama ortağı oldu. 2015 yılında 10x10x10 Etki Liderleri programını başlattık.
Sayın Mustafa V. Koç da dünyadaki 10 Etki Lideri'nden biri olmuştu. Bu kapsamda verdiğimiz taahhütleri yerine getirmek için gerek iş süreçlerimizde gerekse farkındalık anlamında çeşitli projeler başlattık. Koç Holding olarak HeForShe kapsamında üç alanda taahhüt verdik. Bunlar; 2017 yılına kadar HeforShe kampanyasının Türkiye ayağında 4 milyon kişiye ulaşması, 2020 yılına kadar en az 100 bin kişinin toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık eğitimi alması ve tüm topluluk şirketlerinde toplumsal cinsiyet duyarlı işyerlerinin oluşturulması şeklinde belirlendi.
Bugüne kadar 'Ülkem için Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Destekliyorum' projesi kapsamında AÇEV ve şirketlerimizdeki 350 gönüllü eğitmen aracılığı ile 20 bini aşkın çalışanımız, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Seminerleri'ne katıldı. Ayrıca bin 400'e yakın bayimiz ve 800'ü aşkın yerel yönetim temsilcisi düzenlediğimiz toplantılara katılım sağladı!'
KAGİDER BAŞKANI SANEMOKTAR
'Uzun vadeli projeler başarılı oluyor"
"Son iki yıldır şirketlerin kadın odaklı K55 projelerinde artış gözlemliyoruz. Bize paydaş olmamız için gelen tekliflerde de artış var. KSS projeleri içinde çalışmanın amacının net olduğu, uzun vadeli, somut çıktısı olan ve hükümet-STK işbirliğiyle yapılan projelerin daha başarılı ve değerli olduğunu söylemeliyim.
Biz özellikle kadın girişimcileri destekleyen ve kadının güçlenmesine yönelik daha önce saydığım kriterlere uygun olan projelerde paylaş oluyoruz. Son yıllarda pek çok proje hayata geçiriliyor. Araştırmalara göre 16-30 yaş arasında 6 milyon genç ne eğitim alıyor, ne de çalışıyor. Dahası bu kişiler çalışmaya da istekli değil. Bunların 2,5 milyonu kadın. Bu kişilerin ekonomik hayata kazandırılması ve güçlendirilmesine yönelik projeler yapılmasını önemsiyorum. Bu kişilere yönelik projeler hala yetersiz!'
Projeler kadınlara ne kattı?
Bircan Topal (Borusan Mikro Kredi kullanıcısı): "İlk kez 2013'ün aralık ayında mikro kredi kullandım. Aldığım bin TL kredi ile ilkürünlerimi alarak nikah şekeri işine girdim. Daha sonra ürün sayımı arttırmak ve makine almak için kredi kullandım. Mikro Kredi programı sayesinde şu an sadece nikah şekeri üretmiyor aynı zamanda süsleme ve nikah organizasyonu da yapıyorum"
Songül Çokyaşar (Boyner'in Nar Tanesi projesinin Samsun katılımcısı):"Ben bir topluluk karşısına çıkıp asla konuşamazdım, çok heyecanlanırdım, elim ayağım titrerdi. Ama bu projeye katıldıktan sonra artık herkes karşısında çok rahat konuşabiliyorum. Bunun nedeni eğitimlerin bize verdiği özgüven. Derslerde öğrendiklerimi artık kendi hayatımda uygulayabiliyorum. Önyargılarımdan kurtuldum, kendimi tanıdım ve kendime güvendim. Bir haksızlığa uğradığımda korkmadan hakkımı arayabileceğimi öğrendim. Ama en önemlisi insanlığı öğrendim. Bizi de seven insanlar olduğunu, bize de güvenen insanlar olduğunu, bizi de kendi kızlarıymış gibi koruyup kollayan insanlar olduğunu öğrendim"
Damla Doğan Altınören (Nurturia kurucusu-2011 Türkiye Kadın Girişimci Yarışması finalisti): "Nurturia, annelerin tecrübe paylaşımında bulundukları bir site. Herkese açık soru-cevap bölümünün yanında, üyeler sadece Nurturia üzerinde arkadaş oldukları kişiler tarafından görüntülenen twitter benzeri bir güncelleme alanında özel paylaşımlarda bulunuyorlar. 2011 yılında Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'na katıldığımızda daha yeni kurulmuştuk. Gerçekten var olan bir ihtiyacı karşılayacak bir şey ortaya çıkarmış olduğumuz açıktı.
Ama kurumsal olarak da değerli görüldüğümüzü bilmek ve markaların bizi fark etmesi açısından yarışmanın bize faydası oldu. Markalar çoğunlukla ajanslar üzerinden ilerliyorlar ve reklam kampanyalarının birinci dereceden sahipleri anne değiller. Sosyal medyayla ilgili bilgileri olsa bile bunca içerik kirliliği içinde annelerin hangi platformu hangi duygularla ziyaret ederek markaya yakın hissedebileceklerini ayırt etmeleri kolay değil. Bu bakımdan da yarışma, annelere ulaşabilen Nurturia'nın markalar tarafından da fark edilebilmesi için yardımcı oldu"
Meral Altundal (Turkcell Ekonomiye Kadın Gücü Projesi katılımcısı): "Bursa Gürsu'da medikal malzemeler üretip 20 kadına iş imkanı sağlıyorum. Bu işleri sürdürmemde sermaye en önemli konuydu. Tabii ki eşim maddi destekte bulunuyordu ancak bu yeterli gelmiyordu. Birçok yerden kredi almayı düşündük fakat faizlerinin yüksek olması bizi sıkıntıya sokuyordu. Bu sırada Turkcell'in Ekonomiye Kadın Gücü Projesi'ni duydum ve projeye dahil olarak mikro kredi kullanmaya başladım. Şu anda ben ve ekibim azimle çalışarak evimize destek olmaya devam ediyoruz"
FATOŞ BOZKUŞ
[email protected]
Bunun farkında olan şirketler son yıllarda kadınların geliştirilmesine ve güçlendirilmesine yönelik projelerle kadınlara destek olmaya çalışıyor.
Tabloları görmek için görsellere tıklayın.
Bazı kurumlar kredi vererek bazıları ise eğitimlerle kadınları iş hayatında destekliyor. Annelerin ihtiyacına dönük projesi olan şirketler kadar, genç kızların eğitim hayatına ve meslek seçimine etki etmek için çabalayanlar da var.
Dünya Ekonomik Forumu’nun 2015 yılında yayınladığı Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu’na göre, Türkiye 145 ülke arasında 130’uncu sırada. Bu uçurumu yaratan en kilit konu “kadınların ekonomik hayata katılımı”. Aslında tüm dünya örnekleri gösteriyor ki, kadının ekonomik hayata daha çok katılımı, ekonomik büyüme ve kalkınmaya sıçrama etkisi yaratacak bir güçte.
Toplumsal cinsiyet eşitliği ve eşitsizliklerin azaltılması konularında dünyada olduğu gibi Türkiye’de de pek çok uygulama söz konusu. Kadınların girişimlerini desteklemek, finansal okuryazarlık seviyelerini artırmak ya da finansman desteği almaları konusunda bilgilendirmek üzere kamu, sivil toplum kuruluşları ve özel sektör çeşitli çalışmalar yapıyor.
Öyle ki bazı şirketler toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilgili olarak kadına yönelik ürünler çıkarıyor. Bununla birlikte ödül veren pek çok inisiyatif kadınlar için özel ödül kategorileri açıyor.
Ekonomist olarak son yıllarda sayısı hızla artan şirketlerin kadınlara dönük bu kurumsal sosyal sorumluluk (KSS) projelerini araştırdık. Gördük ki, Sabancı Holding’den Koç Holding’e, Garanti’den Sanofi’ye kadar 35 şirket 43 proje ile kadınları destekliyor.
GİRİŞİMCİ KADINLARA DESTEK
Türkiye’de 2004 yılında yüzde 4,9 olan kadın girişimci oranı 2015 yılında yüzde 8’e yükseldi. Bunda şirketlerin kadın girişimcileri destekleme programlarının da etkisi olduğu yadsınamaz. Kadın girişimciliğine yönelik çalışmalarıyla bilinen kurumlardan biri Garanti Bankası. Bu yöndeki çalışmalar 10 yıl önce başladı.
Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere, bu çalışmaların şubedeki güvenlik görevlisinden en üst düzey yöneticiye kadar bankanın her seviyesinde sahiplenilen bir yaklaşım olduğunu söylüyor. Karadere, “2006 yılında kadın girişimciliğini farklı bir segment olarak ele alan ilk banka olduk” diye konuşuyor.
2014 yılında HeforShe girişimini desteklemeye başladıklarını ve Birleşmiş Milletler’in “Kadının Güçlenmesi Prensipleri”ne imza atan ilk Türk bankası olduklarını da söyleyen Karadere, kadınlara yönelik projelerde banka olarak 10 yıl boyunca finansman yönetimi, cesaretlendirme ve eğitim olmak üzere üç temel alanda yoğunlaştıklarının altını çiziyor.
2007 yılından bu yana Ekonomist ve KAGİDER işbirliğiyle düzenlenen Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması, 2008 yılından beri KAGİDER ile birlikte yapılmakta olan Kadın Girişimci Buluşmaları ve 2012 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Merkezi’nin işbirliğiyle düzenlenmekte olan kadın girişimcilerin ücretsiz eğitim aldığı Kadın Girişimci Yönetici Okulu projesi, bankanın yaptığı çalışmalar arasında yer alıyor.
EY’nin 2008’den beri yaklaşık 30 ülkede uyguladığı EY Girişimci Kadın Liderler Programı, Türkiye’de bu yıl ilk defa uygulamaya başlandı. EY Girişimci Kadın Liderler Programı EMEIA (Avrupa, Ortadoğu, Hindistan ve Afrika) Lideri Demet Özdemir, bu programın işlerini büyütme hedefi, tutkusu ve potansiyeli olan kadın girişimcilerin hedeflerini gerçekleştirmelerine yardım eden etkili bir liderlik programı olduğunu söylüyor.
Özdemir, programın 2016 sınıfında 10 başarılı kadın girişimcinin yer aldığını belirtiyor. Girişimcilerin ilk eğitimlerini aldıklarını ve mentorlarla eşleştiklerini söyleyen Özdemir, “EYTürkiye şirket ortaklarımız gönüllü olarak girişimci kadınlarımıza bir yıl boyunca mentorluk yapıyor. Bundan sonraki süreçte ise şirketlerini büyütmek için ihtiyaç duydukları alanlarda ücretsiz olarak eğitim, koçluk ve ağ oluşturma desteği almaya devam edecekler” diye konuşuyor.
KREDİ SAĞLIYORLAR
Turkcell, Türkiye’nin en köklü sosyal sorumluluk projelerinden olan Kardelenler ile 16 yıldır eğitim bursuyla kız öğrencilerin gelişimine kesintisiz destek veriyor. Proje kapsamında lise, üniversite ve engelli öğrencilere burs desteğinin yanı sıra eğitim ve meslek edinme süreçlerine katkı sağlayacak özel çalışmalar da yapılıyor.
Bu şekilde kadınları geleceğe hazırlayan şirket ayrıca dört yıldan bu yana Ekonomiye Kadın Gücü projesini de sürdürüyor. Bu kapsamda kadın girişimcilerin eğitim, pazarlama, teknoloji alanlarında kendilerini geliştirmelerine destek olan şirket, 500 liradan 15 bin liraya kadar kredi desteği de sağlıyor.
Türkiye Grameen Mikrofinans Programı kapsamında 2014’ün kasım ayında açılan Tekfen Vakfı Soma Mik-rokredi Şubesi, bugüne kadar 357 kadına toplam 480 bin TL mikro kredi dağıttı. Programa katılan girişimci kadınlar ilk yıllarında bin TL kredi desteğine sahip oluyor. Sonraki yıllarda girişimlerinin başarısına göre kredi kapasitesi maksimum 10 bin TL’ye kadar yükselebiliyor. Beş kişilik gruplar halinde her biri biner TL kredi alan kadınlar her hafta 25 TL geri ödeme yapıyor. Hedef ise yaklaşık bin 500- 2 bin kadına mikro kredi desteği sunmak.
Borusan Holding’in kadın girişimcileri destekleyen mikro finans şubeleri de bu alanda bir diğer örnek. Kadın girişimciler için Afyon ile Bursa’nın Gemlik ilçesinde iki mikro kredi şubesi kuruldu. Bu şubelerle fırıncılıktan kuaförlüğe, gıdadan el emeği ürünlerin üretimine kadar uzanan farklı iş alanlarında kadınlara yaklaşık 4 milyon TL kredi sağlandı.
MESLEK EDİNDİRME KURSLARI
Türkiye’de işgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71,3 iken kadınlarda yüzde 30,3 düzeyinde. Kadınların işgücüne katılımlarının önündeki en büyük engeller olarak sosyoekonomik faktörler, emek piyasasının talep yapısı, cinsiyete dayalı iş bölümü ve ücret ayrımcılığı gösteriliyor. İşte bu nedenle birçok şirket kadın istihdamını artıracak projeler geliştiriyor veya bu tarz projelere destek veriyor.
Filli Boya markasının sahibi olan Betek Boya da bu şirketlerden biri. Şirket, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı (ASPB) ve Türkiye İş Kurumu (İŞ-KUR) işbirliğiyle Filli Kadın Ustalar projesini başlattı. Kadın işgücünün ülkemizin gelişimindeki katkısını yükseltmek amacıyla başlatılan proje kapsamında ilk etapta 15 ilde başlayacak eğitimlere, 20-50 yaş aralığında, iş arayan ve çalışmak isteyen tüm kadınlar başvurabilecek.
Kadınlara destek olmayı amaçlayan daha birçok proje var. Örneğin Daikin, Sakura programı ile hem eğitim hem de sermaye desteği vererek 17 kadın girişimciyi iklimlendirme sektörüne kazandırdı. Limak ve Ford ise kız öğrencilerin mühendislik fakültelerini tercih etmeleri için farklı bilinçlendirme çalışmaları ve burs içeren programlar başlattı.
DİKKAT ÇEKEN PROJELER
Kadınların el emeğini değerlendirmelerine yardımcı olan şirketler de var. Örneğin Petrol Ofisi Gönül Ağacı, Nef ise HAY Atölye ile kadınların emeğini paraya dönüştürmelerine destek oluyor. Araştırmalar dünya genelinde her üç kadından birinin şiddete maruz kaldığını gösteriyor. Türkiye’de ise kadınların yüzde 40’ı şiddetle mücadele ediyor.
Aile içi şiddete karşı da şirketlerin çeşitli projeleri var. Hürriyet, 2007’den bu yana Türkiye’nin ilk ve tek 7x24 açık Acil Yardım Hattı olarak çalışan çağrı merkeziyle şiddet mağdurlarına destek olmayı sürdürürken, farkındalık etkinliklerine de devam ediyor. Avon ise 2015 yılında Aile İçi Şiddete Karşı Sessiz Kalma projesi kapsamında Sonsuzluk Kolyesi’nden elde ettiği geliri Avon’la Güçlü Kadınlar Fonu’na aktarıyor ve şiddet gören anne ve çocukların eğitimi için çalışılıyor.
DEĞİŞİM BAŞLADI
KSS'nin yeni ilkeleri, değişen dünyanın değişen taleplerine ve kurum-ların ihtiyaç duyduğu yeni sürdürülebilirlik kalkanına göre biçimlendirilmeye başladı. SU CSR Kurumsal Sürdürülebilirlik Danışmanlığı Genel Müdürü Asya Deniz Akyol, son yıllarda özellikle yaratıcılık (creativity), ölçeklenebilirlik (scalability), hesap ve-rebilirlik (responsiveness), çok bölgelilik (glocality) ve geçerlilik (circularity) ilkelerinin öne çıktığını söylüyor. Akyol, özellikle liderlerden tüm ilkelerle uyumlu ve sorunları kaynağında çözebilecek yerel aksiyonlar geliştirmelerinin beklendiğinin altını çiziyor.
KOÇ HOLDİNG DIŞ İLİŞKİLERVE KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ OYA ÜNLÜ KIZIL
"HeForShe Türkiye uygulama ortağıyız"
"2014 yılında UN Women ile imzaladığımız işbirliği anlaşması kapsamında Koç Holding, UN Women'ın dünya çapında başlattığı HeForShe kampanyasının Türkiye uygulama ortağı oldu. 2015 yılında 10x10x10 Etki Liderleri programını başlattık.
Sayın Mustafa V. Koç da dünyadaki 10 Etki Lideri'nden biri olmuştu. Bu kapsamda verdiğimiz taahhütleri yerine getirmek için gerek iş süreçlerimizde gerekse farkındalık anlamında çeşitli projeler başlattık. Koç Holding olarak HeForShe kapsamında üç alanda taahhüt verdik. Bunlar; 2017 yılına kadar HeforShe kampanyasının Türkiye ayağında 4 milyon kişiye ulaşması, 2020 yılına kadar en az 100 bin kişinin toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık eğitimi alması ve tüm topluluk şirketlerinde toplumsal cinsiyet duyarlı işyerlerinin oluşturulması şeklinde belirlendi.
Bugüne kadar 'Ülkem için Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Destekliyorum' projesi kapsamında AÇEV ve şirketlerimizdeki 350 gönüllü eğitmen aracılığı ile 20 bini aşkın çalışanımız, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Seminerleri'ne katıldı. Ayrıca bin 400'e yakın bayimiz ve 800'ü aşkın yerel yönetim temsilcisi düzenlediğimiz toplantılara katılım sağladı!'
KAGİDER BAŞKANI SANEMOKTAR
'Uzun vadeli projeler başarılı oluyor"
"Son iki yıldır şirketlerin kadın odaklı K55 projelerinde artış gözlemliyoruz. Bize paydaş olmamız için gelen tekliflerde de artış var. KSS projeleri içinde çalışmanın amacının net olduğu, uzun vadeli, somut çıktısı olan ve hükümet-STK işbirliğiyle yapılan projelerin daha başarılı ve değerli olduğunu söylemeliyim.
Biz özellikle kadın girişimcileri destekleyen ve kadının güçlenmesine yönelik daha önce saydığım kriterlere uygun olan projelerde paylaş oluyoruz. Son yıllarda pek çok proje hayata geçiriliyor. Araştırmalara göre 16-30 yaş arasında 6 milyon genç ne eğitim alıyor, ne de çalışıyor. Dahası bu kişiler çalışmaya da istekli değil. Bunların 2,5 milyonu kadın. Bu kişilerin ekonomik hayata kazandırılması ve güçlendirilmesine yönelik projeler yapılmasını önemsiyorum. Bu kişilere yönelik projeler hala yetersiz!'
Projeler kadınlara ne kattı?
Bircan Topal (Borusan Mikro Kredi kullanıcısı): "İlk kez 2013'ün aralık ayında mikro kredi kullandım. Aldığım bin TL kredi ile ilkürünlerimi alarak nikah şekeri işine girdim. Daha sonra ürün sayımı arttırmak ve makine almak için kredi kullandım. Mikro Kredi programı sayesinde şu an sadece nikah şekeri üretmiyor aynı zamanda süsleme ve nikah organizasyonu da yapıyorum"
Songül Çokyaşar (Boyner'in Nar Tanesi projesinin Samsun katılımcısı):"Ben bir topluluk karşısına çıkıp asla konuşamazdım, çok heyecanlanırdım, elim ayağım titrerdi. Ama bu projeye katıldıktan sonra artık herkes karşısında çok rahat konuşabiliyorum. Bunun nedeni eğitimlerin bize verdiği özgüven. Derslerde öğrendiklerimi artık kendi hayatımda uygulayabiliyorum. Önyargılarımdan kurtuldum, kendimi tanıdım ve kendime güvendim. Bir haksızlığa uğradığımda korkmadan hakkımı arayabileceğimi öğrendim. Ama en önemlisi insanlığı öğrendim. Bizi de seven insanlar olduğunu, bize de güvenen insanlar olduğunu, bizi de kendi kızlarıymış gibi koruyup kollayan insanlar olduğunu öğrendim"
Damla Doğan Altınören (Nurturia kurucusu-2011 Türkiye Kadın Girişimci Yarışması finalisti): "Nurturia, annelerin tecrübe paylaşımında bulundukları bir site. Herkese açık soru-cevap bölümünün yanında, üyeler sadece Nurturia üzerinde arkadaş oldukları kişiler tarafından görüntülenen twitter benzeri bir güncelleme alanında özel paylaşımlarda bulunuyorlar. 2011 yılında Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'na katıldığımızda daha yeni kurulmuştuk. Gerçekten var olan bir ihtiyacı karşılayacak bir şey ortaya çıkarmış olduğumuz açıktı.
Ama kurumsal olarak da değerli görüldüğümüzü bilmek ve markaların bizi fark etmesi açısından yarışmanın bize faydası oldu. Markalar çoğunlukla ajanslar üzerinden ilerliyorlar ve reklam kampanyalarının birinci dereceden sahipleri anne değiller. Sosyal medyayla ilgili bilgileri olsa bile bunca içerik kirliliği içinde annelerin hangi platformu hangi duygularla ziyaret ederek markaya yakın hissedebileceklerini ayırt etmeleri kolay değil. Bu bakımdan da yarışma, annelere ulaşabilen Nurturia'nın markalar tarafından da fark edilebilmesi için yardımcı oldu"
Meral Altundal (Turkcell Ekonomiye Kadın Gücü Projesi katılımcısı): "Bursa Gürsu'da medikal malzemeler üretip 20 kadına iş imkanı sağlıyorum. Bu işleri sürdürmemde sermaye en önemli konuydu. Tabii ki eşim maddi destekte bulunuyordu ancak bu yeterli gelmiyordu. Birçok yerden kredi almayı düşündük fakat faizlerinin yüksek olması bizi sıkıntıya sokuyordu. Bu sırada Turkcell'in Ekonomiye Kadın Gücü Projesi'ni duydum ve projeye dahil olarak mikro kredi kullanmaya başladım. Şu anda ben ve ekibim azimle çalışarak evimize destek olmaya devam ediyoruz"