tyilmaz@ekonomist.com.tr
Türkiye için 1990’lı yıllarda kaldığını düşündüğümüz enflasyon canavarı tekrar hortlamış durumda. Son 24 yılın en yüksek enflasyon oranları söz konusu ve bu oranların daha da yükselmeyeceğini, zirvenin göründüğünü söylemek için maalesef henüz erken.
Düşük faiz politikasının sonucu olarak artan döviz kuruna karşı alınan Kur Korumalı Mevduat (KKM) önleminin bugün gelinen noktada istenilen sonucu vermediği görülüyor. Şimdi de gelire endeksli bono çıkarılacağı haberi geldi.
Böyle bir hamle ile döviz kuru tutulabilir mi? Bilmiyorum. Ancak bildiğim bir şey var: Artan enflasyon çalışan kesimin maaşlarını kuşa çevirmiş durumda. Yaşanan hayat pahalılığı ile birlikte özellikle dar gelirli kesim geçinmekte büyük zorluk yaşıyor.
Yaşanan bu zorlukların bir sonucu olarak özellikle nitelikli eğitimli kesim, yurtdışına gidiyor ya da yurtdışı bağlantılı şirketlerde uzaktan çalışma yöntemi ile Türkiye’den çalışıyor.
Türkiye’nin olmazsa olmaz güvenlik sorunları bulunuyor. Bu sorunların hükümet değil, devlet politikaları ile yönetilmesi gerekiyor. Jeopolitik güvenlik her zaman ilk sırada yer alıyor.
Benim için ikinci sıradaki başlık enerji güvenliği, üçüncü sıradaki güvenlik konusu ise pandemi ile birlikte etkisini daha da fazla hissettiğimiz gıda ve su güvenliği. Benim açımdan dördüncü sıradaki başlık ise insan kaynağı güvenliği.
Özellikle son bir yılda şirket patronları ve üst düzey yöneticileri ile yaptığımız görüşmelerde en çok konuştuğumuz konulardan biri, yetişmiş genç profesyonellerin yurtdışına gidiş hızındaki artış.
Bu sorun tek başına şirketlerin üstesinden gelebileceği bir sorun değilmiş gibi görünüyor. Genç yetenekleri elden kaçırmamak için devlet politikalarının oluşturulması gerekiyor.
Bu süreçte insan kaynakları yöneticilerine de büyük görevler düşüyor. Uzaktan çalışma, dijitalleşme, yetenek havuzunun yurtdışına gitme eğilimi, eğitimler derken bir de enflasyon sonrası ücret politikaları ile yoğun mesai harcıyorlar.
Ayşegül Sakarya Pehlivan arkadaşımız bu sayıda Ekonomist’in gelenekselleşen araştırmalarından biri olan “En Güçlü 50 İK Lideri” haberini hazırladı. Haberin detaylarında İK liderlerinin ajandalarını, sorunlara karşı çözüm yöntemlerini bulacaksınız.
Bu sayımızda TEB’in ana sponsorluğunda gerçekleştirdiğimiz Anadolu-500 çalışmasının ödül töreninde iş dünyasının önemli isimlerinin mesajlarına da yer verdik.
Bu mesajı düzenleyici otoritelerin de iyi okuması gerekiyor. İş dünyası, güven ve denge istiyor.
İyi okumalar diliyorum.
Sağlıkla kalın…
