Türkiye liman ve marinalarında yük ve yolcu trafiğindeki artış, el değiştirme rüzgarını da hızlandırıyor. Asya ile Avrupa arasındaki stratejik konumu, büyüyen dış ticaret hacmi ve Orta Koridor üzerindeki rolü liman ve marinaların değerini de katlıyor.
Ekonomist’in 26 Ekim - 08 Kasım 2025 tarihli sayısından
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı verilerine göre, Türkiye limanlarında 2025 yılının Ocak–Eylül döneminde toplam yük hacmi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3 artarak 410 milyon ton seviyesine ulaştı. Aynı dönemde elleçlenen konteyner miktarı ise yüzde 3,5 büyüyerek 10,5 milyon TEU oldu. Artışın en belirgin kaynağı genel kargo ve ithalat-kabotaj yükleri olurken, ihracat tarafında ise sınırlı büyüme yaşandı. Bu göstergeler doğrultusunda, 2025 yıl sonunda limanlarımızdaki toplam yük hacminin 540 milyon ton, konteyner hacminin ise 14 milyon TEU düzeyini aşması bekleniyor.

KRUVAZİYER TURİZMİ YÜKSELİŞTE
Yük taşımacılığında deniz yolu liderliğini korumaya devam ediyor. Geçen yıl ithalatta yüzde 54, ihracatta ise yüzde 57 deniz yolu tercih edildi. Bu durum limanları cazibe merkezi haline getirirken, el değiştirmeler de hızlanıyor. Son aylarda hızlanan el değiştirme rüzgarı, en son Yüksel Yıldırım’ın sahibi olduğu Corex Holding’in Polisan’ın çoğunluk hisselerini almasıyla yaşandı. Bu satın alma ile Corex Dilovası’nda yer alan Poliport’u bünyesine katmış oldu. Bir süre önce Zeyport Limanı’nda da hisseler el değiştirdi. Demirören Holding Zeyport’taki hisselerini İMEAK Deniz Ticaret Odası’na sattı.
Liman tarafında büyüme rakamları, kruvaziyer turizminde de yaşanıyor. Türkiye kruvaziyer turizminde yeniden yükselişe geçti. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü verilerine göre, 2025’in sekiz ayında limanlarda 875 kruvaziyer gemisi uğrak yaptı ve toplam yolcu sayısı 1,68 milyona ulaştı. Bu rakam geçen yılın aynı dönemine göre gemi sayısında yüzde 16,6’lük ve yolcu sayısında yüzde 18,4’lük bir artışı ifade ediyor. Yıl sonuna kadar 2 milyon yolcu hedefinin yakalanacağı ifade ediliyor. Bu hareketlilik marina tarafında da yatırım iştahını artırıyor.
Son yılların gözde projelerinden biri olan ve özellikle kruvaziyer turizmi açısından önemli bir nokta haline gelen Galataport’ta hisse satışı gündeme geldi. Bilgili Grubu, yüzde 20 hissesini Doğuş Grubu’na sattı. En son Kalamış Marina, Marintürk ve Göcek Marina’da da el değişmeler yaşandı. Fenerbahçe-Kalamış Yat Limanı ihalesinde en yüksek teklifi veren Vahit Karaarslan sözleşme şartlarını yerine getirmediği gerekçesiyle imzaya gitmeyince, 504 milyon dolarla en yüksek ikinci teklifi veren Koç Holding’e ait Tek-Art imza attı. Geçtiğimiz aralık ayında bir satış hamlesi de Yıldız Holding’e ait Marintürk’ten geldi. Marintürk’e ait İstanbul Pendik’te CityPort, ikisi Muğla Göcek’te Exclusive Marina ve Village Port olmak üzere üç marina bulunurken, Koç Holding, Muğla Göcek’te bulunan Village Port ve Exclusive Port marinalarını 160 milyon dolar bedelle satın aldı. Bu satışta henüz Rekabet Kurumu onayı bekleniyor.

YENİ YATIRIMLARIN ÖNÜ AÇILMALI
Türkiye’nin denizlerde yat bağlama kapasitesinin 28 bin civarında olduğunu ve acil olarak 10-15 yeni marina yatırımı yapılması gerektiğine işaret eden Yat ve Tekne Endüstrisi Derneği (YATED) Başkanı Murat Bekiroğlu, İzmir’in güneyi ve Fethiye’nin kuzeyini kapsayan bölgede hızla yeni yatırımların devreye girmesi gerektiğini anlatıyor. Marinaların bölgenin ekosistemine değer kattığını kaydeden Bekiroğlu, bu girişimlerin önünün açılması gerektiğini belirtiyor. En az 100 milyon dolar yatırım gerektiğini ve uzun vadeli geri dönüşü olduğunu fakat buna rağmen devletin ihaleye çıkıp yatırımcılara tahsis etmesi gerektiğini anlatan Murat Bekiroğlu, yeni yatırım imkanlarının sınırlı olması nedeniyle mevcut marinaların gözde olduğunu söylüyor.

MURAT BEKİROĞLU / YATED
GÖZLER ALSANCAK VE HAYDARPAŞA’DA
Türkiye Varlık Fonu’nun (TVF) bünyesinde yer alan İzmir Alsancak Limanı da son dönemde satış iddialarıyla gündeme geliyor ancak henüz satış görüşmelerine ilişkin yapılmış resmi bir açıklama yok. Bir diğer önemli liman ise Haydarpaşa. Altyapısı güçlendirilen Haydarpaşa Limanı’nın demiryolu entegrasyonu, İstanbul’un lojistik yükünü azaltma potansiyeline sahip olması nedeniyle gelecekte satış, işletme hakkı devri ya da farklı bir dönüşümünün gündeme gelmesi bekleniyor.
2023 Kahramanmaraş depremiyle konteynerlerin devrilmesi ve çıkan yangınla gündeme gelen ve o süreçte büyük sınav veren İskenderun Limanı da yatırımcıların radarında yer alıyor. Geçen yıl Yüksel Yıldırım’ın da yakından takip ettiği ifade edilen İskenderun Limanı, Türkiye’nin ve bölgenin en güçlü limanları arasında yer alıyor. Öte yandan geçtiğimiz aralık ayında Oyak Denizcilik ve Liman İşletmeleri’nin bölgede Umman ile 500 milyon dolarlık fon anlaşması çerçevesinde İskenderun Güney Konteyner Liman yatırımına gideceği açıklanmıştı.
YABANCI İLGİSİ YÜKSEK
Liman sektörünün büyüklüğü yaklaşık 60 milyar dolar olarak tahmin edilirken, bugün Türkiye’de uluslararası ticaret yapan 194 liman tesisinden sadece 21’inin demiryolu bağlantısının olması en büyük sorun olarak dikkat çekiyor. Karayoluna bağımlılık hem maliyetleri yükseltiyor hem de çevresel açıdan sürdürülebilirliği zorlaştırıyor. Özellikle devlet arazisi üzerinde faaliyet gösteren özel limanların ödediği yüksek kira ve yüzde 1–15 arasında değişen hasılat paylarının da yatırımcıyı zorlayan bir başka unsur olduğu kaydediliyor.
“STRATEJİK YATIRIM KAPSAMINA ALINMALI”
Türk limancılık sektörünün büyüyen dış ticaret ve artan gemi trafiğiyle ciddi bir kapasite baskısı altında olduğunu aktaran Türkiye Liman İşletmecileri Derneği (TÜRKLİM) Başkanı Hamdi Erçelik ise büyüyen gemi boyutları ve deprem risklerine bağlı sürdürülebilirlik gereklerinin de yapısal kapasite artış ihtiyacını ortaya koyduğunu söylüyor. Mevcut limanların hem elleçleme kapasitesini hem de ihtiyaç duyulan yapısal şartlara uyumunu artırmak gerektiğini kaydeden Erçelik, “Demiryolu bağlantılarını güçlendirmek ve yeşil/dijital dönüşümü hızlandırmak gerek. Bizim önerimiz liman yatırımlarının ‘stratejik yatırım’ kapsamına alınması, kullanım sözleşmelerinin uzatılması ve yeşil/dijital dönüşüme özel teşviklerin artırılmasıdır” diye konuşuyor.

BİLGEHAN ENGİN / UTİKAD BAŞKANI
“Limanlar stratejik yapılar”
“Türkiye’nin limancılık sektörü son yıllarda uluslararası yatırımcıların en dikkat çekici alanlarından biri haline geldi. Ülkenin Asya ile Avrupa arasındaki stratejik konumu, büyüyen dış ticaret hacmi ve Orta Koridor üzerindeki rolü limanlara yeni bir değer kazandırdı. Bu ilgi, son yıllarda bazı liman işletmelerinin el değiştirmesiyle daha görünür hale geldi. Limanlar, yalnızca ticari değil, aynı zamanda ekonomik güvenlik açısından da stratejik yapılardır. Türkiye’nin güney kıyılarında yer alan limanlar, politik gelişmelerin ve bölgesel istikrarsızlıkların yaşandığı bir coğrafyaya yakın konumları nedeniyle özel bir hassasiyet gerektiriyor. Bu nedenle yatırım ve ortaklık süreçlerinde stratejik dengeyi korumak, ulusal çıkarlar ve uzun vadeli planlama açısından büyük önem taşıyor.”