Rusya-Ukrayna savaşı turizmde hedefleri revize ettirirken, Avrupa ve Ortadoğu pazarları yaşanan kayıpları telafi ediyor. TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, 47 milyon turist, 37 milyar dolar turizm geliriyle sezonun tamamlanabileceğini söylüyor.
7 – 20 Ağustos 2022 tarihli sayıdan
Pandemi nedeniyle iki yıl boyunca evlere hapsolan insanlar bu sürecin acısını çıkarmak için tatil yapma arzusunda. Ekonomideki daralma, fiyatlardaki artış alım gücünü azaltsa da iki yıl boyunca para harcayamayan dünya insanı yaz dönemini tatil yaparak geçirmek istiyor.
Turizmde yaşanan hareketlilik de bu isteği doğruluyor. Bu yıldan itibaren önümüzdeki yıllarda dünya turizminde ciddi bir canlanma bekleniyor. Tatil alışkanlıklarının da şekil değiştirdiği bu süreçte Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya ile turizm sezonunun dinamiklerini ve sektörü konuştuk.
2022 turizm sezonunun dinamikleri, ana trendleri neler?
Rusya-Ukrayna savaşının oluşturduğu etkiler, Rusya ile Türkiye arasındaki havayolu ulaşımı konusunda atılacak adımlar, dünyada artan enflasyon ve yakıt maliyetleri ile küresel ekonomideki gelişmeler sezonun dinamiklerini belirliyor.
Son dakika satışları önem arz ederken iç turizm hareketleri de bu sürecin önemli dinamikleri. Pandemide ortaya çıkan izole tatil arayışı kapsamında eko turizm, kamp-karavan, villa kiralama, yat turları ve glamping tarzı ürünlere talep devam ediyor.
Aşılanmanın artması, vaka sayılarının azalması ve turizm tesislerinde pandemi kapsamında alınan önlemlerin başarılı olmasıyla kitle turizminde ciddi bir yükseliş yaşanıyor. Kruvaziyer turizmde de bu yıl 500’ün üzerinde sefer ve 1,5 milyonun üzerinde yolcu bekliyoruz. Eylül ayında gemilerin tam kapasiteye ulaşacak olması hedeflerimizi yükseltecektir.
Rusya-Ukrayna arasındaki savaş turizmde tüm planları alt üst etti. Sezonun nasıl kapanmasını bekliyorsunuz?
Pandeminin etkisinin azalması ve uluslararası seyahatlerin önündeki engellerin kaldırılacağı perspektifiyle yılın başında, 45 milyon ziyaretçi ve 35 milyar doların üzerinde turizm geliri hedeflenmiş, Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen Rusya Federasyonu ile en çok misafir ağırladığımız üçüncü ülke konumundaki Ukrayna arasındaki savaş nedeniyle öngörüler önce aşağı revize edilmişti.
Ancak bakanımız geçtiğimiz haftalarda ziyaretçi sayısında 42 milyonu 47 milyona, 35 milyar dolar gelir hedefinin de 37 milyar dolara yükseltildiğini açıkladı.
Sezonda hangi pazarlar öne çıkıyor?
İlk dört aylık verilere göre, Almanya başı çekerken Bulgaristan, İran ve İngiltere de en çok ziyaretçi gönderen ülkeler.
Yılın kalan kısmına ilişkin rezervasyonlara göre, Almanya, İngiltere, Hollanda başta olmak üzere genel olarak Avrupa ülkelerinden Türkiye’ye yönelik talebin yükselmeye devam etmesini bekliyoruz. İran’daki ekonomik toparlanma Türkiye’ye turistik talebi ciddi biçimde yükseltti.
Ortadoğu bölgesi de ciddi yükseliş beklediğimiz pazarlar. Birleşik Arap Emirlikleri ve İsrail’den ülkemize yönelik talepte ciddi artış var. Suudi Arabistan özelinde bir artış trendinden bahsedemeyiz ancak ilişkilerin olumlu seyretmesi durumunda ileriki dönemde olumlu dönüşler alacağımıza inanıyorum.
Almanya’da yaşlıları kış sezonunda Türkiye’ye gönderme önerileri sizce hayat bulabilir mi?
Ülkemiz, uzun yıllardır başta Avrupa ülkeleri olmak Üzere farklı ülkelerden orta yaş ve üzeri turistin tercih ettiği destinasyonların başında. "3. Yaş Turizmi" olarak adlandırılan orta yaş üzeri kesimin tatil ve seyahat hareketleri önemli bir turizm segmenti.
Birleşmiş Milletler tarafından açıklanan projeksiyonlara göre 60 yaş üstü insan sayısı 2050'de 2 milyar 80 milyonu aşacak. Avrupa ülkelerindeki 60 yaş üstü kişi sayısının 2050'de bu ülkelerin toplam nüfusunun yüzde 40'ından fazlasını oluşturacak.
Almanya, yaşlı ve emekli sayısının yüksek olduğu ülkeler arasında ilk sıralarda yer alıyor. Alman Emeklilik Sigorta Birimi verilerine göre, malulen emeklilik ve eş durumundan bağlanan emeklilik maaşlarıyla birlikte Almanya'da 26 milyon kişi emeklilik maaşı alıyor.
3. yaş olarak adlandırılan dönemde bulunan gelişmiş ülkelerdeki insanların turizm harcamaları önemli bir potansiyel oluşturuyor. 3. yaş grubundaki turistlerin ülkemize çekilmesi turizmin 12 aya yayılmasında önem arz ediyor. 3. yaş turizminin gelişiminde önemli engellerden biri ülkemize gelen ziyaretçilerin kalış sürelerinin 90 günle sınırlandırılması.
Belirli yaş üzerindeki misafirlerin altı aya kadar kalabilmesini sağlayacak düzenleme yapılması 3. yaş grubundaki insanların ülkemizde daha uzun süreli kalmalarını kolaylaştırabilir.
Rusya ve Ukrayna pazarlarında yaşanan kayıplar nasıl telafi ediliyor, TÜRSAB olarak neler yapıyorsunuz?
Türkiye 3-4 saatlik uçuş mesafesinde 1,5 milyar insanın ulaşabileceği yakın olarak nitelendirilebilecek destinasyonlardan. Pazar çeşitlendirmesinde Türkiye yeterli olanaklara sahip. Uzun yıllar en büyük kaynak pazarımız konumundaki Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkeleri Türkiye için son derece önemli pazarlar. Bu ülkelerden Türkiye rezervasyonlarında artışlar var.
Polonya, Romanya, Moldova ve Litvanya'nın önemli tatil destinasyonuyuz. Bu ülkelerde yapılacak tanıtım ve pazarlama çalışmaları, gelen turist sayısını artıracaktır. Pandemi öncesi toplam 2 milyona yakın ziyaretçi ağırladığımız Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan da Türkiye'nin önemli pazarları. Ortadoğu ülkeleri ve İran pazarı da yüksek potansiyele sahip.
Bu geniş pazar yelpazesinin iyi değerlendirilmesiyle Rusya ve Ukrayna pazarlarında yaşanacak kayıpların bir kısmı telafi edilebilir. TÜRSAB olarak farklı ülkelerden muadil birlikler ve kuruluşlarla toplantılarla, karşılıklı info ve tanıtım gezileriyle yeni bağlantılar kuruyoruz.
Türk halkının tatil satın alma gücünün azalması tatil planlarına nasıl yansıyor?
Pandemide vatandaşlarımızda tatile çok ciddi bir özlem oluştu. Fiyatlardaki artışa ve hane halkının alım gücünde enflasyon nedeniyle yaşanan azalmaya rağmen rezervasyonda geçtiğimiz yıla kıyasla üç kat fazla talep alındı. Fiyatlar daha makul seviyelerde olabilse talep çok daha fazla olabilirdi.
“SEKTÖRE YENİ DESTEKLER VERİLMELİ”
“Ülkemizi dünya turizm rekabetinde öne çıkartan temel unsur olan hizmet kalitemizi gelecekte de sürdürüp rekabet gücümüzü korumak için sektörümüze istihdam desteği sağlanmalı. Turizmin 12 aya yayılması ve çeşitlendirilmesi de dünya turizm rekabetinde elini güçlendirecek unsurlar.
Pandemi sonrası keskinleşmesi beklenen uluslararası turizm rekabetinde daha çok devlet desteğine ihtiyaç duyacağımız da bir gerçek. Birçok ülke döviz girdisinde stratejik bir sektör olan turizme çok büyük destekler sağlıyor.
Bu bakımdan sektörümüzün üzerine yeni yük getirmekten kaçınılmalı, mevcut yükler de hafifletilmelidir. Devletimizin sektörümüze yeni destekler sağlamasını elzem.”
“İÇ TURİZMİ ÖNEMSİYORUZ”
“Yurtiçi turizm pazarını sadece yurtdışından ziyaretçi akışı kesildiğinde başvurulacak bir enstrüman olarak görmüyoruz ve geliştirilmesine büyük önem veriyoruz.
TÜRSAB olarak vatandaşlarımızın tatile çıkabilmelerine olanak sağlayacak, Fibabanka ile turizm sektörünü hareketlendirecek bir iş birliği olan Tatil Kredisi'ne imza attık. Önümüzdeki bir yılda 100 bin kişinin faydalanmasını ve tüketicilere 1,5 milyar TL'lik finansman sağlanmasını hedefliyoruz.”
“TÜM ADAYLARA BAŞARILAR DİLİYORUZ”
Aralık ayında yapılması planlanan TÜRSAB seçimleri için Tamer Çiçek'in rakip olması konusunda ne düşündüğünü sorduğumuz Bağlıkaya, “Seçimde aday olan tüm meslektaşlarımıza başarılar diliyoruz” dedi.
