Howden ACP CEO’su Erdal Seferbay, "Pandemi ile ticari alacak risklerinin önemi bir kez daha ortaya çıktı. Özellikle ödemelerde gecikmeler, iflaslar arttı. Bazı sektörlerde işler durma noktasına geldi. Ticari Alacak Sigortası poliçesi olanlar bu dönemi poliçesi olmayan diğer firmalara göre daha az zararla ve daha az sorunlu tahsilat ile kapattı.” dedi.
Ticari Alacak Sigortası hakkında açıklamalarda bulunan Seferbay, “Pandemi ile ticari alacaklarda risklerin önemi bir kez daha ortaya çıktı. Özellikle ödemelerde gecikmeler, iflaslar arttı. Bazı sektörlerde işler durma noktasına geldi. Ticari Alacak Sigortası poliçesi olanlar bu dönemi poliçesi olmayan diğer firmalara göre daha az zararla ve daha az sorunlu tahsilat ile kapattı. Çünkü Ticari Alacak Sigortası; ticari işletmelerin vadeli satışlarından doğan alacakların ödenmeme risklerini teminat sağlayarak koruma altına alan ve mevcut ticari risklerin kontrolünü de sağlayan risk yönetimi sistemi olduğundan poliçelilere bu dönemde önemli faydası oldu.” dedi.
Pandemi sonrası dönemde sigorta içeriğinde veya kapsamında geçici olarak sigortalıların müşterilerine verdikleri vadelerinde uzatım hakkı tanındığını söyleyen Seferbay, ayrıca Devlet Destekli Ticari Alacak Sigortası’nın kapsamının cirosu 25 milyon TL olan firmadan 125 milyon TL’ye kadar çıkarıldığını aktardı.
Ticari Alacak Sigortası sektöründeki büyüme rakamlarına değinen Seferbay, “Ticari Alacak Sigortası, 2019 yılının kasım ayında 281,6 milyon TL prim üretimine sahipken 2020 yılının aynı ayında 367 milyon TL üretime erişti. Döviz poliçelerinin etkisini çıkardığımızda yüzde 14 gibi reel bir büyüme sağlanmıştır. Bu büyümede devlet destekli sigortanın kapsamının genişlemiş olmasının da payı var.” dedi.
Ticari Alacak Sigortasının firmaların potansiyel satışlarındaki risklerini ve karlılıklarını koruduğunu söyleyen Seferbay, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Bu sigorta firmaların yeni müşteri ve pazarlarda güvenle büyümesini, bunun yanında poliçe dönemi içinde sorunlu bir alacak olduğunda bu sorunlu alacağın tahsilatını ve son olarak da tahsilat sağlanamazsa tazminat olarak ödenmesini sağlar. Yani mevcut portföyde oluşabilecek riskleri, yeni müşterilere girerken karar verilmesini, alacak tahsilat sorununda hukuki takibi ve en son olarak da firmaların alacaklarından doğacak zararı ödeyerek yarar sağlar."
Ticari Alacak Sigortası hakkında açıklamalarda bulunan Seferbay, “Pandemi ile ticari alacaklarda risklerin önemi bir kez daha ortaya çıktı. Özellikle ödemelerde gecikmeler, iflaslar arttı. Bazı sektörlerde işler durma noktasına geldi. Ticari Alacak Sigortası poliçesi olanlar bu dönemi poliçesi olmayan diğer firmalara göre daha az zararla ve daha az sorunlu tahsilat ile kapattı. Çünkü Ticari Alacak Sigortası; ticari işletmelerin vadeli satışlarından doğan alacakların ödenmeme risklerini teminat sağlayarak koruma altına alan ve mevcut ticari risklerin kontrolünü de sağlayan risk yönetimi sistemi olduğundan poliçelilere bu dönemde önemli faydası oldu.” dedi.
Pandemi sonrası dönemde sigorta içeriğinde veya kapsamında geçici olarak sigortalıların müşterilerine verdikleri vadelerinde uzatım hakkı tanındığını söyleyen Seferbay, ayrıca Devlet Destekli Ticari Alacak Sigortası’nın kapsamının cirosu 25 milyon TL olan firmadan 125 milyon TL’ye kadar çıkarıldığını aktardı.
Yüzde 14 büyüme
Ticari Alacak Sigortası sektöründeki büyüme rakamlarına değinen Seferbay, “Ticari Alacak Sigortası, 2019 yılının kasım ayında 281,6 milyon TL prim üretimine sahipken 2020 yılının aynı ayında 367 milyon TL üretime erişti. Döviz poliçelerinin etkisini çıkardığımızda yüzde 14 gibi reel bir büyüme sağlanmıştır. Bu büyümede devlet destekli sigortanın kapsamının genişlemiş olmasının da payı var.” dedi.
Ticari Alacak Sigortasının firmaların potansiyel satışlarındaki risklerini ve karlılıklarını koruduğunu söyleyen Seferbay, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Bu sigorta firmaların yeni müşteri ve pazarlarda güvenle büyümesini, bunun yanında poliçe dönemi içinde sorunlu bir alacak olduğunda bu sorunlu alacağın tahsilatını ve son olarak da tahsilat sağlanamazsa tazminat olarak ödenmesini sağlar. Yani mevcut portföyde oluşabilecek riskleri, yeni müşterilere girerken karar verilmesini, alacak tahsilat sorununda hukuki takibi ve en son olarak da firmaların alacaklarından doğacak zararı ödeyerek yarar sağlar."