İsviçre'deki Avrupa Nükleer Araştırma Örgütü (CERN) Projesi'nden sipariş alan ilk Türk firması olan Dora Makina, 2016 yılından beri buraya makine parçası tedarik etmeyi sürdürürken aynı zamanda Avrupa'daki otomotiv, enerji ve sağlık alanlarında üretim yapan firmalara parça ihraç ediyor.
2004 yılında kurulan Dora Makina, 2016 yılında kısmi üye olduktan sonra CERN'e parça veren ilk Türk firması olarak yurt dışındaki bilinirliğini de artırdı. Firma, OSTİM'de yer alan ve 150 kişinin istihdam edildiği üretim tesisinde, otomotiv, enerji, sağlık, savunma sanayisi ve nükleer gibi alanlarda makine ekipmanları ve yedek parçası imalatı gerçekleştiriyor. Firma, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde yerli üretilen solunum cihazlarının oransal valflerinin üretimini de gerçekleştirdi.
Dora Makina Genel Müdürü Bekir Sağlamyürek, AA muhabirine, iş kapasitelerinin her geçen gün arttığını ve üretim kapasitesini artırma planı yaptıklarını belirterek, teknik eleman bulma sıkıntısı yaşadıklarını ve şu anda 15 teknisyen ihtiyaçları olduğunu söyledi.
CERN ile ilk sipariş aldıkları 2016 yılından beri iş yaptıklarını ifade eden Sağlamyürek, "Pandemi döneminde işler bir miktar azalsa da son olarak CERN'den 2 paketlik daha iş aldık. Bu paketlerden birini geçen hafta yolladık. Bizim yolladığımız ürünler katma değeri yüksek parçalar. CERN'in hızlandırıcı sistemlerindeki makine parçalarının imalatını yapıyoruz. Bunlar her türlü mekanik parça olabilir. Bu ihracatın kilogram fiyatı ortalama 150 dolar civarında. Bu yaptığımız ihracatta rakamlara değil, stratejik olarak oraya iş yapmaya önem veriyoruz." dedi.
Sağlamyürek, CERN ile yaptıkları çalışma sonunda Türkiye'de de fizik ve nükleerle ilgili kurumlara paket işler gerçekleştirmeye başladıklarını bildirdi.
Son dönemde Çin yerine makine parçası taleplerinin kendilerine kaydığına işaret eden Sağlamyürek, "Bu talepler daha çok Avrupa ülkelerinden geliyor. Şu anda yeni olarak 5-6 firma için üretim yapıyoruz. Firma olarak İsviçre, İngiltere, Almanya, Fransa gibi ülkelerden 19 firmaya ihracat gerçekleştiriyoruz. Uluslararası ilişkilerin artmasıyla ister istemez iş ilişkileri de büyüyor. Türkiye'nin kurduğu ilişkiler çerçevesinde ihracatın da bu yönde şekillenmesini bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu. Sağlamyürek, gelecek dönemde her yıl 3 yeni firmayı ihracat portföylerine eklemek istediklerini dile getirdi.
Sağlamyürek, Türkiye'den gerçekleşen beyin göçünün firma olarak faydasını gördüklerine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Beyin göçüyle Türkiye'den gidenler, buradaki firmaların niteliğini ve potansiyelini daha iyi bildiği için gittikleri yerlerde bizim gibi firmalarla iş yapılmasını sağlıyor. Bizim bazı taleplerimiz bu şekilde geliyor. Örnek verecek olursak firmamızda staj yapmış bir arkadaş yurt dışında uluslararası bir firmada işe girmiş. Orada bizim tanıtımımızı yapmış. Bize onlardan parça talebi geldi. Bu şekilde Türkiye'de bazı firmalarda çalışıp yurt dışına gidenlerin çalıştığı 5 yeni yabancı firmayla çalışmaya başladık."
Bir yıl içinde 3 bin metrekarelik kapalı alanı bulunan üretim merkezlerini 10 bin metrekareye çıkaracaklarını belirten Sağlamyürek, "İhracat adına daha büyük ekip kuracağız. Ar-Ge ve tasarım birimimizi güçlendirip kendi ürünlerimizi yapacağız." dedi.
Sağlamyürek, kurlardaki yükselişin ham madde tedarikinde girdi maliyetlerini olumsuz etkilendiğine işaret ederek, "Malzemelerimizin yüzde 80'ı yerli ancak yüksek katma değerli ürün ürettiğimiz için bir miktar dışa bağımlılık söz konusu." diye konuştu.
2004 yılında kurulan Dora Makina, 2016 yılında kısmi üye olduktan sonra CERN'e parça veren ilk Türk firması olarak yurt dışındaki bilinirliğini de artırdı. Firma, OSTİM'de yer alan ve 150 kişinin istihdam edildiği üretim tesisinde, otomotiv, enerji, sağlık, savunma sanayisi ve nükleer gibi alanlarda makine ekipmanları ve yedek parçası imalatı gerçekleştiriyor. Firma, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde yerli üretilen solunum cihazlarının oransal valflerinin üretimini de gerçekleştirdi.
Dora Makina Genel Müdürü Bekir Sağlamyürek, AA muhabirine, iş kapasitelerinin her geçen gün arttığını ve üretim kapasitesini artırma planı yaptıklarını belirterek, teknik eleman bulma sıkıntısı yaşadıklarını ve şu anda 15 teknisyen ihtiyaçları olduğunu söyledi.
CERN ile ilk sipariş aldıkları 2016 yılından beri iş yaptıklarını ifade eden Sağlamyürek, "Pandemi döneminde işler bir miktar azalsa da son olarak CERN'den 2 paketlik daha iş aldık. Bu paketlerden birini geçen hafta yolladık. Bizim yolladığımız ürünler katma değeri yüksek parçalar. CERN'in hızlandırıcı sistemlerindeki makine parçalarının imalatını yapıyoruz. Bunlar her türlü mekanik parça olabilir. Bu ihracatın kilogram fiyatı ortalama 150 dolar civarında. Bu yaptığımız ihracatta rakamlara değil, stratejik olarak oraya iş yapmaya önem veriyoruz." dedi.
Sağlamyürek, CERN ile yaptıkları çalışma sonunda Türkiye'de de fizik ve nükleerle ilgili kurumlara paket işler gerçekleştirmeye başladıklarını bildirdi.
Son dönemde Çin yerine makine parçası taleplerinin kendilerine kaydığına işaret eden Sağlamyürek, "Bu talepler daha çok Avrupa ülkelerinden geliyor. Şu anda yeni olarak 5-6 firma için üretim yapıyoruz. Firma olarak İsviçre, İngiltere, Almanya, Fransa gibi ülkelerden 19 firmaya ihracat gerçekleştiriyoruz. Uluslararası ilişkilerin artmasıyla ister istemez iş ilişkileri de büyüyor. Türkiye'nin kurduğu ilişkiler çerçevesinde ihracatın da bu yönde şekillenmesini bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu. Sağlamyürek, gelecek dönemde her yıl 3 yeni firmayı ihracat portföylerine eklemek istediklerini dile getirdi.
"Beyin göçünün faydasını gördük"
Sağlamyürek, Türkiye'den gerçekleşen beyin göçünün firma olarak faydasını gördüklerine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Beyin göçüyle Türkiye'den gidenler, buradaki firmaların niteliğini ve potansiyelini daha iyi bildiği için gittikleri yerlerde bizim gibi firmalarla iş yapılmasını sağlıyor. Bizim bazı taleplerimiz bu şekilde geliyor. Örnek verecek olursak firmamızda staj yapmış bir arkadaş yurt dışında uluslararası bir firmada işe girmiş. Orada bizim tanıtımımızı yapmış. Bize onlardan parça talebi geldi. Bu şekilde Türkiye'de bazı firmalarda çalışıp yurt dışına gidenlerin çalıştığı 5 yeni yabancı firmayla çalışmaya başladık."
Bir yıl içinde 3 bin metrekarelik kapalı alanı bulunan üretim merkezlerini 10 bin metrekareye çıkaracaklarını belirten Sağlamyürek, "İhracat adına daha büyük ekip kuracağız. Ar-Ge ve tasarım birimimizi güçlendirip kendi ürünlerimizi yapacağız." dedi.
Sağlamyürek, kurlardaki yükselişin ham madde tedarikinde girdi maliyetlerini olumsuz etkilendiğine işaret ederek, "Malzemelerimizin yüzde 80'ı yerli ancak yüksek katma değerli ürün ürettiğimiz için bir miktar dışa bağımlılık söz konusu." diye konuştu.