Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından pandemi ilan edilen ve neredeyse tüm ülkelerin mücadele ettiği yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) tutunduğu yüzeylerle bu yüzeylerde ne kadar süre canlı kalabildiği en çok merak edilen konuların başında gelirken, uzmanlar bu süreçte para ile alışveriş yerine kredi kartı kullanılmasını tavsiye ediyor.
Geçtiğimiz yılın son günlerinde Çin'in Vuhan kentinde görülmesinin ardından dünyaya yayılarak tüm ülkelerin en önemli ilk gündem maddesi haline gelen Kovid-19, sosyal yaşamın da değişmesine neden oldu.
Tüm dünyada hayatı durma noktasına getirirken, on binlerce kişinin de hayatına mal olan Kovid-19, hastaların öksürmeleri, aksırmalarıyla ortama saçılan damlacıkların solunmasıyla bulaşmasının yanı sıra hasta bireylerin solunum esnasında çıkardıkları partiküllerle kirlenmiş yüzeylere dokunulduktan sonra ellerin yıkanmadan yüz, göz, burun veya ağza götürülmesiyle de vücuda alınabiliyor.
Son dönemde en çok merak edilenlerin başında virüsün, günlük hayatın önemli unsurlarından olan para ile nasıl yayıldığı sorusu gelirken, uzmanlar Kovid-19'un paradan bulaşma riskini AA muhabirine değerlendirdi.
KAĞIT PARALAR AYDA ORTALAMA 100 KİŞİNİN ELİNE DEĞEREK KİRLENİYOR
Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Öğretim Üyesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, kağıt paraların ayda ortalama 100 kişinin eline değerek kirlendiğini aktardı.
Yapılan araştırmalara göre Avrupa ülkelerindeki kağıt paraların üzerinde ortalama 500 farklı çeşitten oluşan 26 bin bakteri bulunduğunu ifade eden Savaşçı, Türk paralarının da aynı miktarlarda bakteri barındırdığını söyledi.
Doç. Dr. Savaşçı, bu sayıların insanları hasta etmek için yeterli olduğuna işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise yeni tip koronavirüsün banknot veya kredi kartı gibi nesnelere dokunarak bulaşma riskinin 'çok zayıf' olduğunu açıkladı. Koronavirüsün bir nesneye bırakıldıktan sonra hayatta kalma süresi bilimsel olarak tam bilinmiyor. Ancak yüksek nem oranı virüsün hayatta kalma süresini artırabilir. Normalde virüsler cansız yüzeylerde maksimum 4-6 saat yaşayabilir. İlk bir saatten sonra bulaştırıcılığı giderek azalır. Normalde para pamuk ve ketenden yapılır. Dokusu ve yapısı itibarıyla virüs ve bakterilerin barınması ve taşınması açısından idealdir. Nakit parayla kart arasında tercih yapmak gerekirse kartı tercih etmek gerekir. Kartlı ödemelerde de temassız en korunaklı ödeme modelidir. Parayla temastan sonra en önemli husus ellerin ağza buruna götürülmemesi ve en az 20 saniye sabunlu su ile yıkanması veya alkol bazlı el dezenfektanlarının kullanılmasıdır. Ülkemizde güzel bir teknolojik yöntem ile ultraviyole C ile tüm bakteri ve virüsleri yüzde 99 oranında yok etmeyi başardıklarını açıkladılar."
VİRÜS CANSIZ ORTAMLARDA DA BELİRLİ SÜRE FONKSİYONLARINI KORUYABİLİYOR
Liv Hospital Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Duran Tok da diğer virüsler gibi koronavirüslerin de yaşayabilmesi için canlı bir hücreye girmesi gerektiğini ancak virüsün cansız ortamlarda da belirli bir süre canlı fonksiyonlarını koruyabildiğini söyledi.
Dış ortamda birçok nesne ve yüzeyde bulunabilen koronavirüsün doğal olarak kağıt ve madeni parada da belirli bir süre canlılığını muhafaza edebildiğine dikkati çeken Tok, "Dünya Sağlık Örgütü Kovid-19'un madeni para, banknot veya kredi kartı gibi nesnelere dokunarak bulaşma riskinin 'çok zayıf' olduğunu açıklasa da kağıt paralarda 3-4 saat, madeni paralarda da 3-4 gün civarında yaşayabilmektedir. Virüsün canlı kalma süresi banknotta veya madeni parada olmasının yanı sıra ortamın ısı ve nem miktarına da bağlıdır." diye konuştu.
PARA ARACILIĞIYLA ENFEKSİYONU ENGELLEMENİN EN KOLAY YOLU EL YIKAMAK
Doç. Dr. Tok, kağıt ve madeni paralar aracılığıyla enfeksiyon kapmayı engellemenin en kolay yolunun, sık aralıklarla ellerin bol sabunlu suyla en az 30 saniye yıkanması olduğuna işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"Günlük hayatta elden ele dolaşan paralar aracılığıyla virüsü hem taşımamak hem de hasta olmamak için DSÖ, her saatte 20 saniye ellerin yıkanmasını tavsiye ediyor. Geçmişte de büyük salgın hastalıkların ortaya çıktığı zamanlarda bazı ülkeler kağıt paraları toplayıp, banknot merkezlerinde yakıyor ve yeni paralar basıp piyasaya sürüyorlardı ancak kağıt paraları toplayıp yakmak çözüm değil. Çünkü yeni paralar da bir süre sonra enfekte olup elden ele dolaşarak yeniden aynı tehlikeyi saçabilecektir. Bazı firmaların geliştirdikleri kağıt para dezenfeksiyon modülünün hali hazırda var olan tüm ATM'leri kısa sürede hijyenik hale getirdiğini belirten çalışmaları var. Ultraviyoleye karşı oldukça hassas olan virüsün, ultraviyoleyle temassız dezenfeksiyon çalışmalarının geliştirilmesiyle bu problem sadece küçük bir ölçüde halledilebilecektir. Ancak esas olan, her para veya kredi kartı ile temastan sonra ellerin sabunla 20-30 saniye yıkanmasıdır."
Doç. Dr. Duran Tok, "Her ne kadar elden ele dolaşan kredi kartları da aslında solunum partiküllerinin yapışması ile virüsün dış ortamda kısa bir süre yaşaması ve bulaştırılması için uygun bir vasıta olsa da nakit parayla kart arasında tercih yapmak gerekirse, kartı tercih etmek daha doğru olur. Çünkü şahsi kullanıma mahsustur. Ayrıca kartlı ödemelerde de temassız kredi kartları en korunaklı ödeme modelidir." değerlendirmesini yaptı.
Geçtiğimiz yılın son günlerinde Çin'in Vuhan kentinde görülmesinin ardından dünyaya yayılarak tüm ülkelerin en önemli ilk gündem maddesi haline gelen Kovid-19, sosyal yaşamın da değişmesine neden oldu.
Tüm dünyada hayatı durma noktasına getirirken, on binlerce kişinin de hayatına mal olan Kovid-19, hastaların öksürmeleri, aksırmalarıyla ortama saçılan damlacıkların solunmasıyla bulaşmasının yanı sıra hasta bireylerin solunum esnasında çıkardıkları partiküllerle kirlenmiş yüzeylere dokunulduktan sonra ellerin yıkanmadan yüz, göz, burun veya ağza götürülmesiyle de vücuda alınabiliyor.
Son dönemde en çok merak edilenlerin başında virüsün, günlük hayatın önemli unsurlarından olan para ile nasıl yayıldığı sorusu gelirken, uzmanlar Kovid-19'un paradan bulaşma riskini AA muhabirine değerlendirdi.
KAĞIT PARALAR AYDA ORTALAMA 100 KİŞİNİN ELİNE DEĞEREK KİRLENİYOR
Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Öğretim Üyesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, kağıt paraların ayda ortalama 100 kişinin eline değerek kirlendiğini aktardı.
Yapılan araştırmalara göre Avrupa ülkelerindeki kağıt paraların üzerinde ortalama 500 farklı çeşitten oluşan 26 bin bakteri bulunduğunu ifade eden Savaşçı, Türk paralarının da aynı miktarlarda bakteri barındırdığını söyledi.
Doç. Dr. Savaşçı, bu sayıların insanları hasta etmek için yeterli olduğuna işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise yeni tip koronavirüsün banknot veya kredi kartı gibi nesnelere dokunarak bulaşma riskinin 'çok zayıf' olduğunu açıkladı. Koronavirüsün bir nesneye bırakıldıktan sonra hayatta kalma süresi bilimsel olarak tam bilinmiyor. Ancak yüksek nem oranı virüsün hayatta kalma süresini artırabilir. Normalde virüsler cansız yüzeylerde maksimum 4-6 saat yaşayabilir. İlk bir saatten sonra bulaştırıcılığı giderek azalır. Normalde para pamuk ve ketenden yapılır. Dokusu ve yapısı itibarıyla virüs ve bakterilerin barınması ve taşınması açısından idealdir. Nakit parayla kart arasında tercih yapmak gerekirse kartı tercih etmek gerekir. Kartlı ödemelerde de temassız en korunaklı ödeme modelidir. Parayla temastan sonra en önemli husus ellerin ağza buruna götürülmemesi ve en az 20 saniye sabunlu su ile yıkanması veya alkol bazlı el dezenfektanlarının kullanılmasıdır. Ülkemizde güzel bir teknolojik yöntem ile ultraviyole C ile tüm bakteri ve virüsleri yüzde 99 oranında yok etmeyi başardıklarını açıkladılar."
VİRÜS CANSIZ ORTAMLARDA DA BELİRLİ SÜRE FONKSİYONLARINI KORUYABİLİYOR
Liv Hospital Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Duran Tok da diğer virüsler gibi koronavirüslerin de yaşayabilmesi için canlı bir hücreye girmesi gerektiğini ancak virüsün cansız ortamlarda da belirli bir süre canlı fonksiyonlarını koruyabildiğini söyledi.
Dış ortamda birçok nesne ve yüzeyde bulunabilen koronavirüsün doğal olarak kağıt ve madeni parada da belirli bir süre canlılığını muhafaza edebildiğine dikkati çeken Tok, "Dünya Sağlık Örgütü Kovid-19'un madeni para, banknot veya kredi kartı gibi nesnelere dokunarak bulaşma riskinin 'çok zayıf' olduğunu açıklasa da kağıt paralarda 3-4 saat, madeni paralarda da 3-4 gün civarında yaşayabilmektedir. Virüsün canlı kalma süresi banknotta veya madeni parada olmasının yanı sıra ortamın ısı ve nem miktarına da bağlıdır." diye konuştu.
PARA ARACILIĞIYLA ENFEKSİYONU ENGELLEMENİN EN KOLAY YOLU EL YIKAMAK
Doç. Dr. Tok, kağıt ve madeni paralar aracılığıyla enfeksiyon kapmayı engellemenin en kolay yolunun, sık aralıklarla ellerin bol sabunlu suyla en az 30 saniye yıkanması olduğuna işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"Günlük hayatta elden ele dolaşan paralar aracılığıyla virüsü hem taşımamak hem de hasta olmamak için DSÖ, her saatte 20 saniye ellerin yıkanmasını tavsiye ediyor. Geçmişte de büyük salgın hastalıkların ortaya çıktığı zamanlarda bazı ülkeler kağıt paraları toplayıp, banknot merkezlerinde yakıyor ve yeni paralar basıp piyasaya sürüyorlardı ancak kağıt paraları toplayıp yakmak çözüm değil. Çünkü yeni paralar da bir süre sonra enfekte olup elden ele dolaşarak yeniden aynı tehlikeyi saçabilecektir. Bazı firmaların geliştirdikleri kağıt para dezenfeksiyon modülünün hali hazırda var olan tüm ATM'leri kısa sürede hijyenik hale getirdiğini belirten çalışmaları var. Ultraviyoleye karşı oldukça hassas olan virüsün, ultraviyoleyle temassız dezenfeksiyon çalışmalarının geliştirilmesiyle bu problem sadece küçük bir ölçüde halledilebilecektir. Ancak esas olan, her para veya kredi kartı ile temastan sonra ellerin sabunla 20-30 saniye yıkanmasıdır."
Doç. Dr. Duran Tok, "Her ne kadar elden ele dolaşan kredi kartları da aslında solunum partiküllerinin yapışması ile virüsün dış ortamda kısa bir süre yaşaması ve bulaştırılması için uygun bir vasıta olsa da nakit parayla kart arasında tercih yapmak gerekirse, kartı tercih etmek daha doğru olur. Çünkü şahsi kullanıma mahsustur. Ayrıca kartlı ödemelerde de temassız kredi kartları en korunaklı ödeme modelidir." değerlendirmesini yaptı.