Bist 100
9716,77
-0,05%
Bist 100
Dolar/TL
32,4911
-0,166%
Dolar/TL
Euro/TL
34,8521
0,1144%
Euro/TL
Euro/Dolar
1,0728
0,2795%
Euro/Dolar
Altın/Gram
2436,68
0,57%
Altın/Gram
Piyasaları
İncele
USD/TRY
Döviz Çevirici
TRY
USD
EUR
Hesapla

Yıldız girişimler: Pandemi koşullarından sıyrılan 30 girişim ve liderleri

18 Ekim 2021
Yıldız girişimler: Pandemi koşullarından sıyrılan 30 girişim ve liderleri
Geliştirdikleri iş modelleriyle Türkiye'de yazdıkları başarı hikayesini sınır ötesine taşıyan girişimcilerin ekonomideki ağırlıkları her geçen gün artıyor. Bu teknolojik girişim dalgası, pandemi sürecinde hızlanan yatırımlarla daha da büyüme yolunda ilerliyor.

03-16 Ekim 2021 sayısından 

SİBEL ATİK satik@ekonomist.com.tr

Şu ana kadar değerlemesi 1 milyar doların üzerindeki unicorn'lara toplamda yedi turda 3 milyar 38 milyon dolarlık yatırım gerçekleşirken, diğer girişimler ise sekiz aylık süreçte 174 turda 166 milyon dolarlık yatırım çekti. Pandemi sürecinde yıldızı parlayan girişimler, ekosistemi daha da güçlendirdi.

Tabloları görmek için görsellere tıklayın.

Biz de pandeminin zorlu koşullarından doğru iş fikri ve doğru iş modeliyle sıyrılmayı başaran 30 girişimi ve önde gelen liderlerini mercek altına aldık.

Üretim maliyetlerindeki artış, faizlerin üstünde kalan enflasyon, yüksek işsizlik ve dövizdeki çıkışa bakıldığında ekonomide birçok parametre alarm verirken, girişimcilik ekosis-temi yeni yatırımlar ve yüksek büyüme hızıyla başarı hikayesi yazmaya devam ediyor.

E- ticaretten sağlığa, perakendeden mobil uygulamalara kadar farklı iş modelleriyle Türkiye'de yazdıkları başarı hikayesini sınır ötesine taşıyan girişimcilerin ekonomideki ağırlıkları her geçen gün artıyor. Büyüyen bu dalgayı rakamlar da doğruluyor.

Pandeminin hükmünü sürdüğü 2020 ve 2021'in sekiz aylık döneminde orta ölçekli girişimlerin aldığı toplam yatırım rakamı 343 milyon dolar oldu.

YENİ REKORLAR BEKLENİYOR


Bizim araştırmamıza konu olan orta ölçekteki girişimlere ise pandemiyle başlayan ve etkisi devam eden sekiz aylık süreçte StartupMarket'in paylaştığı değerlendirmeye göre 174 turda 166 milyon dolarlık yatırım geldi. Bununla birlikte, Trendyol'un aldığı 1 milyar 534 milyon dolarlık yatırım yeni bir rekoru beraberinde getirdi.

Değerlemesi 1 milyar doların üzerindeki unicorn'lara toplamda yedi turda 3 milyar 38 milyon dolarlık yatırım gerçekleşmiş oldu. Bütün ekosistem-deki son sekiz aylık süreçteki önemli yatırımlarda eklendiğinde toplam rakam 3,2 milyar dolar olurken, yatırımcı ilgisi yeni rekorların geleceğinin de habercisi olarak yorumlanıyor.

Türkiye girişimcilik ekosisteminin pandemi döneminde en çok büyüyen ekosistemlerden biri olduğunu söyleyen Girişimcilik Vakfı Genel Müdürü Mehru Aygül, bu yılki Startup Genome Raporu'na (GSER) işaret ediyor. Bu rapora göre İstanbul, Küresel Yükselen Ekosistemler arasında 15'inci sırada yer aldı.

İstanbul performans anlamında 10 üzerinden yedi, yatırım anlamında 10 üzerinden 10, pazarlara erişim anlamında 10 üzerinden dokuz, yetenek anlamında da 10 üzerinden dokuz puan aldı.

Bu değerlendirmenin de pandemi döneminin girişimcilik ekosistemi için genel olarak olumlu bir dönem olduğunu gösterdiğini aktaran Aygül, pazarı iyi okuyan girişimcilerin bu süreçte ürünlerini değişen koşullara adapte edebildiklerini ve bunun da meyvesini topladıklarını anlatıyor.

15 AYDA HEDEFE ULAŞILDI


Türkiye merkezli StartupMarket CEO'su Serkan Bağçe, ekosisteme yönelik yatırımların katlanarak arttığını ve bu trendin sürmesini beklediklerini belirtiyor. Yasal zemine kavuşan hisse bazlı kitle fonlama platformları sayesinde start up'lara yatırım yapmanın ve ortak olmanın artık çok daha kolaylaşacağını aktaran Bağçe, "Bu yılın ilk çeyreğinde 58 yatırım turunda 26,2 milyon dolarlık yatırımın gerçekleşmesi ve startup'lara ilginin tabana yansıması 2021 yılının rekorlara açık olacağının ilk işaretini vermişti" diyor.

İkinci çeyrekte de ivmelenen start up'lara yılın ilk altı ayındaki 130 turda 116,5 milyon dolar yatırım yapıldığına işaret eden Bağçe, şunları söylüyor: "Sekiz aylık sonuçlar ise 174 yatırım turunda 166 milyon dolarlık yatırım olarak gerçekleşti. Getir, Dreamgames ve Trendyol yatırımları da dahil edildiğinde bu rakam sekiz ayda toplam 1,67 milyar dolara ulaştı. Pandemi şartlarına rağmen start up ekosistemi böylelikle

hızlı bir yol aldı. 10 yıl olarak öngörülen hacimsel büyümeye 15 ay gibi kısa bir süre ulaşılmış oldu. Bu durum start up ekosisteminin büyüme hızının artarak süreceğini gösteriyor."

10 yıllık büyüme öngörüsüne salgınla mücadeleyle geçen 15 aylık süreçte ulaşılması, Türkiyeli girişimcilerin gerçek başarısını ortaya koyuyor. Biz de pandeminin zorlu koşullarından doğru iş fikri ve doğru iş modeliyle sıyrılmayı başaran 30 girişimi ve önde gelen liderlerini mercek altına aldık.

Kısa sürede kurdukları girişimde elde ettikleri başarıyla rüştünü ispat eden 30 genç liderin pandemi sürecinin tüm zorlu koşullarından nasıl güçlenerek çıktıklarını sorduk.

600 MİLYON DOLAR İŞLEM HACMİ


Pandemi sürecinde yıldızı parlayan ve Fenerbahçe ile yaptığı iş birliği ile öne çıkan girişimlerden biri Paribu oldu. Yasin Oral tarafından 2017'de kurulan ve bitcoin dahil onlarca kripto para biriminin alınıp satılabildiği Paribu, bugün Türkiye'nin en yüksek hacimli kripto para işlem platformlarından biri olarak dikkatleri çekiyor.

En son Fenerbahçe Token'ı Fenerbahçe Spor Kulübü iş birliğiyle hayata geçiren Paribu'nun günlük işlem hacmi ise 600 milyon dolar seviyelerine ulaştı. Kullanıcılarına hızlı, kolay ve güvenli kripto para işlem hizmeti sunmak hedefiyle yola çıkan ve geçen yıl sonunda 1 milyon kullanıcı sayısına ulaşan Paribu, dokuz aylık sürecin ardından 4,5 milyon kullanıcı sayısını gördü.

KİRALAMADA SÜRE UZADI


Pandemide en hızlı büyüyen bir diğer girişim ise 2015 yılından beri faal olan Yolcu360 oldu. Araç kiralama platformu Yolcu360, 2017'de yıllık 700 bin tekil ziyaretçi sayısına sahipken, 2020 yılında 22 milyon ziyaretçi trafiği elde etti.

Son dört yılda yüzde 10 bin 632 gibi rekor bir büyüme oranına ulaşarak 2020 yılının en hızlı büyüyen teknoloji şirketi seçildiklerini aktaran Yolcu360 CEO'su Umut Yıldırım, pandemide araç kiralamanın 30 gün ve üzerine çıktığını söylüyor.

Pandemiden önce turizm için gerçekleşen kiralamaların yüzde 70'lerdeyken şimdilerde bu oranın yüzde 40'a düştüğünü, ulaşım için yapılan kiralamaların ise yüzde 60'a çıktığını belirten Yıldırım, şunları dile getiriyor: "Önümüzdeki birkaç yılda ise büyümemizin ivmesinin daha da artarak devam ettiğini göreceğiz. Dünyaya açılmak yönünde büyük adımlar atıyoruz.

Bu anlamda bir Unicorn olmayı hedefliyoruz. Kısa süre içerisinde de sahip olduğumuz bu operasyonu başta Londra, Paris, Roma, Barcelona gibi metropoller olmak üzere global ölçekte 30 binden fazla lokasyona taşıma hedefimiz var. Dolayısıyla önümüzdeki yıllar Yolcu360'ın büyümesinin katlanarak arttığına şahit olacağız. 2022 yılının sonuna kadar şu anki büyüklüğümüzün beş katına çıkmayı planlıyoruz."

OFİSE FARKLI BAKIŞ


Pandeminin en etkilediği alanlardan biri de çalışma düzeni oldu. Hibrit modelin artık yerleştiği çalışma hayatına paylaşımlı çalışma alanlarına yönelik sunduğu çözümlerle hizmet veren Kolektif House da yükselen işlerden birine imza attı. Hazır Ofis, Gezgin, Sabit Masa, Sanal Ofis ve Dijital Üyelik olmak üzere beş farklı çözümle hizmet veren şirket, esnek çalışma modeline uygun çözümleriyle büyümesini sürdürdü.

İnovatif çözümlerin de katkısıyla pandemi öncesi dönemden yaklaşık iki kat yüksek talep sayılarına ulaştıklarını belirten Kolektif House CEO'su Ahmet Onur, son beş yıl boyunca her yıl yaklaşık iki kat büyüdüklerini anlatıyor.

Bu büyüme temposunu koruyarak, esnek çalışma alanlarını Türkiye'de ve bölgede yaygınlaştırmayı hedeflediklerini ileten Onur, Yalçındağ Aile Ofisi ve Umur Gençoğlu'ndan iki yatırım alan şirketin önümüzdeki süreçte yeni yatırımlara doğru gidebileceğini aktarıyor.

RAKİBİNİ SATIN ALDI


2012 yılında Bilkent Cyberpark'ta kurulan online otobüs ve uçak bileti satış platformu Obi-let ise online bilet satış platformu Biletall'ı satın alarak dikkatleri üzerine çekti. 2016-2019 döneminde satış hacmini 10,5 katına çıkaran şirket, bu süreçte yıllık yüzde 120 büyüdü.

Pandeminin gölgesinde geçen 2020'yi toplam 8 milyon otobüs ve uçak bileti satışı ile kapatmayı başardıklarını aktaran Obilet Kurucu Ortağı Yiğit Gürocak, bu rakamın benzer çoklu şirket listelemesi yapan otobüs-uçak bileti platformları arasında Avrupa çapında en yüksek rakamları ifade ettiğini belirtiyor. Haziran'da ise aylık 1 milyon barajının tekrar üzerine çıktıklarını belirten Gürocak, Temmuz 2021'de ise satışların aylık 2 milyon seviyesine ulaştığını kaydediyor.

Gürocak, "Portföyümüzün genişlemesi ve pandeminin etkilerinin minimuma inmesiyle birlikte 2022'de hedefimiz 30 milyondan fazla bilet satmak" diyor.

Sektörün bir başka önemli oyuncusu Biletall'ı Obilet Şirketler Grubu'na dahil etmeleri sonrasında 2021'in başlarında 5 milyon barajını geçtiklerini kaydeden Gürocak, şöyle konuşuyor: "Kayıtlı tekil kullanıcı sayısında 2022 yılı sonu itibarıyla 10 milyona ulaşacağımızı tahmin ediyoruz.

2022 boyunca, artan bilet satış hacmimizle birlikte çalışan sayımızı artırmayı, 300'den fazla çalışana istihdam sağlamayı ve toplamda da yıllık 350 milyondan fazla ziyaretçi alan bir şirket pozisyonuna gelmeyi hedefliyoruz."

EN BÜYÜK BEŞE GİRMEYİ HEDEFLİYOR


Uçak bileti satışından otobüs bileti, otel rezervasyonları ve araç kiralamaya kadar geniş bir alanda hizmet veren Enuygun.com, 2028 yılında dünyanın en büyük beş seyahat sitesinden biri olmayı hedefliyor. Şu an tüm planlarının şirketi seyahat ve turizm sektörü içerisinde bir global deve dönüştürmek olduğunu söyleyen Enuygun Wingie Grup CEO'su Çağlar Erol, koronavirüsle birlikte tatil trendlerinde radikal bir değişim yaşandığını aktarıyor.

Bu değişimin bir süre daha kalıcı olacağını ifade eden Erol, "Normalleşme süreci başlasa da pandemi devam ediyor, dolayısıyla hala seçimlerimiz konusunda tedbirliyiz. Geçen yaz çok revaçta olan çadır ve karavan tatiline ilgi bu yıl da sürüyor. Her şey dahil otellere olan talep, 2020 yazında yerini butik otellere bırakmaya başlamıştı. Bu yıl geçen seneye kıyasla altı kat daha fazla butik otel aranıyor" diye konuşuyor.

10 KAT BÜYÜDÜ


En büyük kapıya yemek servislerinden biri olan ve 2014 yılında kurulan Meal Box, kuruluşunu takip eden kısa sürede 500 bin kişiye paket yemek servisi hizmeti verdi. 2017 yılında diyet yemek aboneliği, 2018 yılında vegan, glütesiz, şeker ilavesiz gibi özel beslenme paketlerini hizmete dahil eden şirket, pandemiyle doğan yeni ihtiyaçlara da cevap verdi.

Evden çalışma sistemine geçen ancak yoğun iş temposunda yemek yapamayanlar için "Evde Yemek Paketini" üreten şirket, satışlarda 10 kat artış yaşadı. Meal Box CEO'su Murat Demirhan, 2020'de pazarda yeni abone sayısında yaklaşık 125 bin kişilik artış yaşandığını aktarıyor.

Şirketlerin karma çalışma modelini benimsediği yeni normalde ise hem evde hem ofiste yemek ihtiyaçlarını karşılayacak inovatif çözümler sunduklarını belirten Demirhan, bugüne dek aldıkları 6,5 milyon dolarlık yatırımın yanı sıra yeni yatırımlarla ilgili görüşmeler yaptıklarını da aktarıyor.

YATIRIMA HAZIRLANIYOR


Hızlı teslimat alanında yeni nesil kargo hizmetiyle pandemi sürecinin öne çıkan girişimi olan PackUpp, 2019 yılında kuruldu ve kısa sürede yüzde bin 100'ün üzerinde büyüme yaşadı. Türkiye'deki hizmetlerini yurtdışına da taşımayı planlayan şirket, bu hedef doğrultusunda önemli yatırımları çekmeyi de başardı.

2020 yılında iki yatırım turuna giren şirket, değerlemesini 100 milyon TL'ye ulaştırdı. Şu anda üçüncü yatırım turu olan Seri A yatırım turuna hazırlanan şirket, değerlemesini 500 milyon TL'ye taşımayı istiyor.

Yıl sonunda planladıkları dördüncü yatırım turuyla birlikte şirket değerlemesi hedefini 1,5 milyar TL - 2 milyar TL bandına yükseltmeyi hedeflediklerini söyleyen PackUpp Kurucu Ortağı ve CEO'su Semih Emre Özcan, "Yakın zamanda üçüncü yatırım turumuzun sonuçlandığını büyük bir heyecan ve mutlulukla duyuracağız ve bunun yanında bu yılın sonundaki dördüncü yatırım turumuz olan Seri B yatırım turuna hazırlanacağız" diyor.

Kargo ve kurye sektörünün halen gelişime ve büyümeye çok açık olduğunu ve PackUpp olarak bu sektördeki en iyi teslimat hizmetiyle büyümeye devam edeceklerini aktaran Özcan, 2022'nin son çeyreğinde yurtdışı açılımıyla da büyümelerini daha da hızlandıracaklarını kaydediyor.

AMERİKA'DA OFİS AÇACAK


İzmir'de bundan 17 yıl önce üç genç girişimcinin çabalarıyla kurduğu Litum, geçtiğimiz aylarda özel sermaye fonu Actera'dan yatırım aldı. Gerçek zamanlı lokasyon sistemleri alanında 2004'ten beri çözümler üreten Litum yanına aldığı güçlü ortakla, hedeflerini de büyüttü.

İlk üç yıl karsız çalışan ve sonrasında yıllık ortalama yüzde 300'e yakın büyüdüklerini söyleyen Litum Kurucu ve Yönetici Ortağı Özgür Ülkü, bu büyümeyi önümüzdeki yıllarda da sürdürülebilir kılmak istediklerini söylüyor.

Gerçek zamanlı takip sistemleri ve nesnelerin interneti (loT) teknoloji alanında faaliyet gösteren Litum'u alanında dünyanın bir numaralı şirketi yapmak üzere çalıştıklarını anlatan Ülkü, bu doğrultuda İzmir'de yeni bir üretim tesisi ve Amerika'da da ofis açacaklarını kaydediyor.

10 MİLYON KİŞİYE ULAŞACAK

2030 yılı itibarıyla Y kuşağı global iş gücünün yüzde 75'ini oluşturacak. Genç ve teknoloji ile iç içe olan bu kuşağın eskisi gibi uzun uzun CV oluşturmasının gerçekçi olmadığı fikrinden yola çıkan 24 Saatte İş, ağırlıklı olarak Y kuşağı için tasarlanmış bir uygulama olarak hızlı büyüme sürecine girdi.

Kurulalı yaklaşık dört yıl olmasına rağmen bugüne kadar 300 bine yakın aday 24 Saatte İş sayesinde iş buldu. 24 Saatte İş'in kurucu ortağı Mert Yıldız bir ekonomist ve Türkiye'nin kalkınmasının önündeki en önemli sorunlardan
biri olarak ise istihdam piyasasındaki verimsizlik olduğunu düşüncesiyle şirketi 2017 yılında kuruyor.

Üç yılda önemli bir başarıya imza atan şirket ciroda üç kat büyüdü. Şu an sistemde 132 bin şirketin yer aldığı uygulamada, önümüzdeki iki yıl içerisinde 10 milyon çalışan adayı ve 300 bin şirkete ulaşmayı hedeflediklerini aktaran Mert Yıldız, şirketin şu ana kadar dört turda toplam 2 milyon dolarlık yatırım aldığını belirtiyor.

SATIN ALMA PLANLIYOR


Son dönemde yıldızı parlayan fintech girişimlerinden biri de Figopara. Şirketlerin ihtiyacı olan işletme sermayesini genişletmek amacıyla 2016'da kurulan tedarikçi finansmanı platformu Figopara, şirketlerin nakit akışı ve işletme sermayesini yönetmelerine aracılık ediyor.

Türkiye'nin önde gelen 14 banka ve altı faktoring şirketiyle çalışan girişim, kısa sürede önemli yatırımları toplamayı da başardı. Figopara'nın yatırımcıları arasında Revo Capital, Dünya Bankası'nın kardeş kuruluşu IFC, Endeavor Catalyst, Fibabanka iştiraki Finberg, Eczacıbaşı Momentum, Lima Ventures gibi önemli kuruluşlar bulunuyor.

Geçen yıl toplam 5,6 milyon dolarlık yatırımı alan şirketin bu iş modeliyle Türkiye'de benzeri olmayan bir fintech şirketi olduğunu aktaran Figopara Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Koray Bahar, "İlerleyen dönemlerde yatırım almayı planladığımız yerli ve global fintech fonlarıyla şimdiden ön konfirmasyonları almış durumdayız" diyor.

Gelecekteki yatırım turu çalışmalarına ve ön görüşmelere şimdiden başladıklarını anlatan Bahar, "Ayrıca stratejik gördüğümüz bir iki iş kolu için potansiyel satın alma fırsatlarına bakıyoruz. Bu iş kollarından biri açık bankacılık. İlgi alanımıza giren şirketleri eğer ön gördüğümüz değerlemelere getirebilirsek satın alma yapabiliriz. Ayrıca 2021 yılının son çeyreğinde bir, 2022 yılının ilk çeyreğindeyse üç ülkeye açılmayı hedefliyoruz" diye konuşuyor.

YATIRIMLA BÜYÜMEYE ODAKLANDI


Fintech ve perakende alanında önemli bir fark yaratan Ödeal, bu yılın ikinci çeyreğinde 60 bin üye işyeri sayısını aştı. İşlem adedi kriterinde yüzde 490 gibi büyük bir artış gerçekleştiren şirket işlem hacmini ise yüzde 156 artırdı. Şirket, bu yılın haziran ayı sonunda İngiliz SPG Holdings'ten, toplam hisselerin yüzde 9,9'u karşılığında 28,7 milyon TL yatırım aldı.

Halkbank, Türk Telekom ve Şekerbank ile başlayan yolculukta büyük kurumlarla iş birliğine gittiklerini üye iş yeri sayısında 70 bini aşmanın ilk hedef olduğunu aktaran Fevzi Güngör, dayanıklı tüketim malları ve elektronik ürünlerin satın alınması aşamasında tüketicilerin nakit ihtiyacını hızlı olarak çözümlemeleri için Kredi-POS ürünüyle de iddialı olduklarını belirtiyor.

Güngör, bu ürünle alışveriş esnasında kredi alımını kolaylaştırarak, üye işyeri ve müşterileri için ürettikleri çözümlere bir yenisini daha ekleyeceklerini belirtiyor.

ROL MODEL OLDULAR


Henüz yolun başında olan birçok girişimin, pandemi sürecinin zorlu koşullarından güçlenerek çıktığına şahit oluyoruz. Girişim ekosisteminin rüştünü ispat etmiş girişimleri arasında Yemeksepeti, Getir, Trendyol, PeakGames, İyzico, İnsider, Armut.com, Vivense gibi isimler yükselmeye devam ediyor.

Kısa sürede aldıkları yatırımlarla dikkatleri çeken bu girişimler, iş fikirlerini hızla yurtdışına taşımaya başladılar. Getir, Trendyol, PeakGames gibi isimler özellikle pandemi sürecinde aldıkları dev yatırımlarla ekonominin baş aktörü olarak öne çıktılar. Pandemide büyüme hızları ise katlanmaya devam etti.

BLUTV İÇERİK SAYISINI ARTIRACAK


Bu dönemin en hızlı çıkış yapan işleri arasında dikkat çeken isimlerden biri olan BluTV, yılbaşında önemli bir yatırım alarak dikkatleri çekti. Türkiye’nin önde gelen dijital içerik platformu Aydın Doğan Yalçındağ liderliğinde ilerliyor. Farklı grupların yaptıkları araştırmalarda da ön plana çıkan ve Türkiye’nin son dört yılda en hızlı büyüyen şirketleri arasında yerini alan BluTV, pandeminin en gözde ismi olmayı başardı.

Yıl başında Amerikan medya devi Discovery Inc. ile stratejik ortalığa giden BluTV, 2016’daki lansmanından bu yana, orijinal içeriklere ve teknolojiye odaklanmış durumda. BluTV’nin genç patronu Aydın Doğan Yalçındağ, Türkiye’deki üye sayısını artırmak üzere daha fazla içerik üretmeyi ve satın almayı hedeflediklerini kaydediyor.

MEHRU AYGÜL / GİRİŞİMCİLİK VAKFI GENEL MÜDÜRÜ “PANDEMİDE EN ÇOK BÜYÜYEN EKOSİSTEMLERDEN BİRİ OLDUK”


“Türkiye girişimcilik ekosistemi pandemi döneminde en çok büyüyen ekosistemlerden biri oldu. Özellikle oyun sektöründeki girişimler global ekosistemde de hızlı çıkışlar yakaladılar. Oyun sektörü, inanılmaz bir ivme kazandırdı. Fintech, Türkiye ekosisteminde her zaman öne çıkan alanlarından biri, bir diğer alansa sağlık. Sağlık alanındaki girişimlerin ilerleyen süreçte öne çıkacağını öngörüyoruz.

Yeni girişimcilerin ürünlerini geliştirmeye odaklanmalarını, bolca müşteri görüşmesi yapmalarını ve müşterilerinden aldıkları geri bildirimleri titiz bir şekilde uygulamalarını öneririm. Ekosistemi daha çok tanımak ve networklerini geliştirmek için de online/offline bol bol etkinliğe katılmaları da önem vermeleri gereken bir başka nokta.”

ONUR DOĞAN / EY CESA BÖLGESİ DİJİTAL VE TEKNOLOJİ LİDERİ “TÜRK ŞİRKETLER İYİ YATIRIMLAR ALMAYA DEVAM EDECEK”


“EY olarak yürüttüğümüz araştırmalar ile Covid-19 sonrasında Türkiye’de tüketicilerin yüzde 63’ünün fiziksel mağaza alanlarını daha az ziyaret ettiğini tespit ettik. Bu dünyadaki eğilimler ile de paralellik gösteriyor. Alışveriş dünyasının online’a bu denli kaydığı bu günlerde Türkiye “last-mile problem” (son kilometre problemi) konusunda en iyi hizmet veren ülkeler arasında yer alıyor.

Üreticiden tedarikçiye, tedarikçiden satış noktasına ya da e-ticaret ağında kargo ile direkt evimizin kapısına kadar en iyi hizmet sunuluyor. Geçmiş yıllarda oyun sektöründe oldukça başarılı yatırımlar alan Türkiye’nin bu yıl ve önümüzdeki yıllarda hem e-ticaret alanında hem de mikro mobilite alanında iyi yatırımlar alacağını öngörüyoruz.

Aynı zamanda bu şirketlerin Türkiye’de uyguladıkları modellerin benzerlerini yurtdışına ihraç etme planları da mevcut. Yakın gelecekte en önemli alanın veri yönetişimi olacağını düşünüyoruz. Yapay zekâ ve ileri analitik uygulamalarının özellikle yapısal olmayan veriler de kullanılarak çalışabilmesi için ilk aşamada veri yönetişiminin yeni mevzuatlar (dijital bankacılık, ödeme sistemleri, kişisel verilerin korunması kanunu vb.) ile inovatif bir yaklaşımla ele alınması çok önemli.”

METİN ASLANTAŞ / DELOİTTE TÜRKİYE TEKNOLOJİ, MEDYA VE TELEKOMÜNİKASYON ENDÜSTRİSİ LİDERİ “TÜRKİYE KENDİNE ÖZGÜ ÜRÜNLERİNİ YARATMALI”


“Teknoloji donanımı üretimi konusunda dünya, Çin ve Uzak Doğu’ya bağlı kalmaması gerektiğini idrak etmiş durumda. Bunun için zamanında atacağımız adımlar Türkiye için de önemli kazanım sağlar. Ancak bu konu sermaye yoğun bir iş.

Bunun yanı sıra Türkiye kendine özgü ürünlerini yaratmak ve bu şirketleri çok hızlı büyütmek durumunda. Örneğin, dijital oyun sektörü hızlı adımlarla ilerliyor. Bunun üzerinde durulması lazım. Keza fintech’ler. Dünya’ya ürün ve fikir satabilecek noktadayız.

Son olarak NFT Art konusunda adım atmamız gerektiğini düşünüyorum. En önemli sanal müzayede evleri ve sanat galerileri bundan beş yıl sonra neden Türkiye’de olmasın. Hazırladığımız Fast50 15 yılda hem çok ciddi değişikliklere sahne oldu hem de özünde bir şey değişmedi. Biz girişimciliği, zekayı ve parlak fikirleri uluslararası yatırımcıların önüne çıkarmaya çalışıyoruz.

Eskiden daha klasik teknoloji üreticilerinin girdiği listeye, artan oranda özgün yazılım firmalarının, fintech’lerin girdiğini görüyoruz. Özellikle son dönem Türkiye’de büyüyen oyun sektörü ve fintech’ler yavaş yavaş dört yıllarını doldurduğu için listede daha fazla yer alacaklardır.”
0


  • ALTIN GRAM - TL 2436,68 0,57%
  • ALTIN ONS 2332,69 0,71%
  • BIST 100 9716,77 -0,05%
  • DOLAR/JAPON YENI 155,633 0,184%
  • DOLAR/KANADA DOLARI 1,36637 -0,29044%
  • DOLAR/RUS RUBLESI 92,275 -0,0407%
  • DOLAR/TURK LIRASI 32,4911 -0,166%
  • EURO/DOLAR 1,0728 0,2795%
  • EURO/TURK LIRASI 34,8521 0,1144%
  • STERLIN/DOLAR 1,25132 0,39353%
EKONOMİST YENİ SAYI
Ekonomist Dergisini takip etmek için abone olun.
ABONE OL