DOLAR
34,87
0,02%
DOLAR
EURO
36,82
0,53%
EURO
GRAM ALTIN
3047,74
0,06%
GRAM ALTIN
BIST 100
10102,71
0,44%
BIST 100
USD/TRY
Döviz Çevirici
TRY
USD
EUR
Hesapla

“Bir babayiğit varsa buyursun tesis kursun”

Paslanmaz çelik sektöründe antidamping gerilimi devam ederken, Kibar Holding’in patronu Ali Kibar, Ekonomist’e önemli açıklamalarda bulundu. Kibar, tesisi alma yönündeki söylemler karşı; “Bizim satılık tesisimiz yok. Ama varsa bir babayiğit buyursun kendi tesislerini kursunlar” diyor.

24 Haziran 2024 | 14:10
“Bir babayiğit varsa buyursun tesis kursun”

Paslanmaz çelik sektöründe, Türkiye’deki en büyük ham madde üreticisi Posco Assan ile mamul üreticileri arasında yaşanan antidamping geriliminin sürdüğü bugünlerde, Kibar Holding’in patronu Ali Kibar ile bir araya geldik.

9-22 HAZİRAN TARİHLİ SAYIDAN

 Alüminyum, otomotiv tedarik, esnek ambalaj, yapı malzemeleri, demir-çelik gibi stratejik sektörlerde faaliyet gösteren ve 8 milyar dolar büyüklüğe sahip olan grubun önümüzdeki dönem hedeflerini dinlemek üzere bir araya geldiğimiz Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, Koreli ortaklarıyla yer aldıkları paslanmaz çelik sektöründeki son gündeme dair ilk kez Ekonomist’e konuştu. Türkiye’nin en büyük paslanmaz yassı çelik üretim tesisi Posco Assan TST’nin 10 yılı aşkın süredir sektör için attığı adımların önemine değinen Ali Kibar, gerilimde karşı taraftan gelen satın alma talebi konusunda ise net bir mesaj veriyor. Kibar, “Varsa bir babayiğit buyursun, tesisi kursun. Kimse kurmayın demiyor ki. Kurun tesislerinizi, bizler mutlu oluruz” diyor. Ali Kibar ile hem gündemi hem de grubun gelecek dönem hedeflerini konuştuk.

Gündemdeki paslanmaz çelik gerilimiyle başlayacak olursak, yaşanan gerilimde son durum nedir?
Bildiğiniz üzere ortakları arasında yer aldığımız Türkiye’nin en büyük paslanmaz yassı çelik üretim tesisi Posco Assan TST’nin 10 yılı aşkın süredir sektör için attığı adımlar ve elde ettiği başarı, Uzakdoğu ülkelerinin haksız rekabetiyle tehlikeye düştü. Çin, Endonezya ve Tayvan gibi ülkeler, üretim kapasitelerini kendi iç tüketimlerinin çok üzerinde tutarak, Türk pazarında dampingli fiyatlarla rekabet ediyor. Avrupa Birliği, ABD ve hatta Asya ülkeleri bile bahsi geçen üreticilere karşı yerel pazarlarını korumak için yüzde 58’lere varan oranda anti-damping önlemi uygularken, Türkiye ithal paslanmaz çelikten sadece yüzde 12’lik gümrük vergisi alıyor. AB, STA ülkeleri ve DİR kapsamında ise ithalattan gümrük vergisi alınmıyor. Mevcut durum devam ederse Türkiye’de paslanmaz yassı çelik üretimi bitecek ve sektör Asyalı üreticilerin insafına kalacak. Türkiye’de sanayi üretiminin desteklenmesi ve yerli üretimin korunması, ekonomik gelişim ve süreklilik açısından kritik öneme sahip. Diğer tüm yerli üreticiler gibi Posco Assan TST de bu bakış açısıyla adil rekabet koşullarının sağlanması ve yerli üreticilerin korunması için Türkiye’nin bu yönde adımlar atmasını istiyor. Yerli üreticiyi koruyacak önlemlerin alınması halinde sektörde yeni yatırımların önü açılacak, üretim maliyetleri normalleşecek, bu sayede daha rekabetçi ve uygun fiyatlar ortaya çıkacak.

Peki sizden ürün tedarik eden bazı ihracatçı birlikleri ve sektörel dernekler sizin zarar ettiğini söylediğiniz tesisi alabileceklerini söylediler. Tesisiniz satılık mı?
Bugüne kadar neredeydiler? Varsa bir babayiğit buyursun, tesisi kursun. Kimse kurmayın demiyor ki. Kurun tesislerinizi, bizler mutlu oluruz. Maliyet ve zararımızı açıkladım. Tabii şu noktada prensip olarak satar mıyız, o başka. Fakat niyeti olan varsa derneklerinde sözcü tespit ederler. Bizim adresimiz belli, gelir konuşurlar. Dediğim gibi buyursun kendileri tesis kursunlar… Bakınız dünyada bu tür yatırımlar teşvik ediliyor. Biz üretime karar verdiğimizde en üst makam ve ilgili bakanlıklarla teşvikler konusunda onaylar alarak, bu yatırıma imzayı attık. Tesisin temeli atıldı. Fakat ilgili kurumlar AKÇT kapsamında bu teşviki veremeyiz dediler. Zaten beklediğimiz teşvik KDV muafiyeti ve en azından makine-ekipman vergisinin ödenmemesiydi. Ancak olmadı, teşvik alamadık. Bu yatırımdan doğan 80 milyon dolarlık KDV alacağımız kaldı. Üstüne 350 milyon dolarlık yatırımımızı eklediğinizde 400 milyon doları aşan bir maliyetten söz ediyoruz.

Kibar Holding pek çok alanda faaliyet gösteren bir grup. Grubun 2024 yılı büyüme stratejisi hakkında bilgi verir misiniz?
Son yıllarda küresel piyasalarda yaşanan kur dalgalanmaları, enflasyon, tedarik krizi gibi sorunlar 2024’te de devam ediyor. Ancak Kibar Topluluğu olarak yatırımlarımıza ve faaliyetlerimize hız kesmeden devam ediyoruz. 2024’ü de her yıl olduğu gibi ihracatımızı artırarak kapatma hedefindeyiz. Sürdürülebilirlik odaklı globalleşme stratejimiz kapsamında uluslararası pazarlardaki gücümüzü artırırken, yeni pazarlara açılmaya devam edeceğiz. Yaklaşık 8 milyar dolar büyüklüğe sahip bir grubuz. Her yıl yüzde 5 ila 10 arası büyüme hedefi olan, istikrara inanan bir kuruluşuz. 2023’te de yüzde 10 büyüyerek hedeflerimizi gerçekleştirdik. Bu yıl da benzer bir performans sergileyeceğimize inanıyoruz.

Bu yıl ihracat açısından öngörünüz nedir?
Bugün grubun toplam cirosunun yaklaşık yüzde 60’ı ihracata yönelik faaliyetlerden oluşuyor. Topluluk şirketlerimizin ihracat faaliyetlerini yürüten Kibar Dış Ticaret şirketimiz, Türkiye’de en çok ihracat yapan beş markadan biri. Halen alüminyum, otomotiv tedarik, esnek ambalaj, yapı malzemeleri, demir-çelik gibi küresel ekonomiye yön veren stratejik sektörlerde faaliyet gösteren 20’yi aşkın şirketimizle, beş kıtada yüzlerce ülkeye, geliştirdiğimiz ürün ve teknolojileri ihraç ediyoruz. Yarım asrı aşan yolculuğumuzda edindiğimiz bilgi ve tecrübe, güçlü finansal yapımız, uzun vadeli stratejilerimiz, geniş ürün ve hizmet yelpazemiz, bulunduğumuz sektörlerde üstlendiğimiz öncü rolü sürdürmemize olanak tanıyor. Bugün faaliyet gösterdiğimiz sektörlere yönelik uzmanlığımızı, devam eden AR-GE yatırımlarımızla birleştiriyoruz. Türkiye ve farklı coğrafyalarda kurduğumuz geniş üretim ağımız bulunuyor. Bu sayede ihracat operasyonlarımızı etkin şekilde sürdürüyoruz. Bu üretim ağı maliyetlerimizi düşürmemize olanak tanırken, lojistik açıdan da bize büyük avantaj sağlıyor.

Günümüzde Türkiye’nin ihracatını artırmak için çok yönlü bir stratejiyle hareket etmesi olmazsa olmaz. Ülke olarak küresel pazarların ihtiyaç duyduğu yüksek katma değerli ürünlere odaklanmamız, AR-GE ve inovasyona yatırım yapmamız, büyük ve güçlü markalarımıza yenilerini eklememiz, lojistik altyapımızı geliştirmemiz ve uluslararası iş birliklerimizi artırmamız öncelikli hedeflerimiz olmalı.

Bu yıl ve önümüzdeki süreçte yatırım gündeminizden de söz eder misiniz?
Kibar Topluluğu olarak son üç yılda 250 milyon doların üzerinde yatırım gerçekleştirdik, aynı ivme ve yeni projelerle yatırımlarımızı güçlendirerek 2024 yılında da devam ettiriyoruz. Assan Alüminyum şirketimizde, tüm dönemsel zorluklara ve özellikle yeni proses hatlarının sevkiyatlarında gündeme gelen önemli gecikmelere rağmen, tek fazda en büyük ilave kapasite artırımını iki sene gibi kısa bir süre içerisinde gerçekleştirdik. Dilovası tesislerimizin kapasitesini 100 bin ton seviyesinde artırma hedefi ile döküm hatları, soğuk hadde ve entegre otomatik yüksek depolama sistemi, tavlama hatları ve tamamlayıcı yardımcı tesisler ile adeta orta ölçekte komple yeni bir tesis yatırımını mevcut tesislerimizin içerisinde faaliyetlerimizi aksatmadan devreye aldık ve tam entegrasyonunu sağladık. Bu yatırım ile Avrupa’nın en büyük alüminyum folyo üreticisi konumumuzu bir kez daha pekiştirdik.

Yüksek teknoloji, verimlilik ve üretkenlik ile rekabetçiliğe odaklanan yatırımlarımızla sürdürülebilirliğe katkımızı da her geçen sene artırıyoruz. İhracatta Avrupa ve Amerika odaklı büyüme stratejimizi korurken, Chicago merkezli, yüzde 100 Assan Alüminyum iştiraki olan Kibar Americas şirketimizle Kuzey Amerika’daki varlığımızı her geçen sene güçlendiriyoruz. İspak Esnek Paketleme şirketimizde baskı ve dilme kapasitesini artırmaya yönelik yatırımlarımızı tamamladık. Hem Alüminyum’daki büyüme stratejisini destekleyecek hem de ihracat pazarlarında yüksek katma değerli pazardan yeni pay alınmasını sağlayacak yeni laklama tesisi yatırımını da bu sene sonunda devreye almayı planlıyoruz. İspak, Türkiye’de tek seferde yapılan en büyük esnek ambalaj yatırımı özelliği taşıyan tesisine ilave bu yatırımla uluslararası standartlara uygun, otomasyona dayalı, yüksek teknoloji ve kalitede üretim yapan, sektöre öncülük eden kurumlar arasında yer aldığını bir kez daha vurgulamış olacak.

Otomotiv sektöründe yeni yatırım planlıyor musunuz?
Türkiye otomotiv sektörünün önemli ana parça tedarikçilerinden biri olan Assan Hanil’de hem Hyundai yeni seri üretimler hem de TOGG özelinde sipariş artışları ile tesislerimizin sayısını artırırken, ilave yeni boyahane yatırımımızı da bu sene devreye alacağımızı paylaşmak istiyorum. Küresel marka olma yolunda emin adımlarla ilerleyen firmamızda Mercedes Benz-Daimler Trucks’ın Avrupa’daki yeni projelerinde ve Stellantis grubu gibi yeni müşterilerin global platform projelerinde kazanımlarla yurt dışı açılımlar gündemde. Otomotiv sektöründe geleceği elektrikli araç teknolojilerinin şekillendireceği bir dönüşümde, Assan Hanil olarak bu değişime hızlı ve öncü olarak yanıt verecek tüm gerekli altyapı yatırımlarını da planladık. 2015 yılında Amerika’nın en büyük ilk beş atık yönetimi şirketinden biri olan Heritage Group ile Türkiye’de ilk atık yönetim danışmanlık şirketi olarak kurduğumuz İnteraktif Çevre firmamızda da bu sene içerisinde karbon ticareti ve danışmanlığı kapsamında yeni açılımları sizlerle paylaşacağız. 2015 yılında henüz sürdürülebilirlik, karbon emisyonları, yeşil mutabakat gibi konular ortada yokken daha iyi bir gelecek vizyonu ile kurduğumuz bu yeni şirket, bugün sanayi kuruluşlarının yeşil dönüşümdeki ihtiyaçlarını karşılamaya hazır sayılı şirketlerden biri olma yolunda ilerliyor.

Otomotiv sektöründen çıkış kararınız bugün baktığınızda doğru muydu? Önümüzdeki süreçte çıkabiliriz dediğiniz başka alan var mı?
Kibar Holding, 20’den fazla şirket ve farklı sektörlerden oluşan grup yapısını portföy yönetimi mantığı ile yürüten bir topluluk. Exit kararlarımızı da hem geçmiş hem de gelecek potansiyele ilişkin detaylı çalışmalardan sonra alıyoruz. Otomotiv sektöründen tamamen çıkış yapmadık, sadece portföy içindeki ağırlığını azalttık. Exit kararlarımızı kısa, anlık değişimlere göre değil, uzun vadeli trendleri dikkate alarak veriyoruz. Dolayısıyla dün aldığımız kararın bugün için tahmin edilemez bir gelişme olmaması dışında yanlış karar olarak nitelendirebilecek bir sonuç da doğurmuyor. Başka exit’ler de yine portföy yönetim bakış açımızın doğal sonucu olarak oluşabilir ama kısa vadede böyle bir planımız olmadığını söyleyebilirim.

Ali Kibar, editörümüz Sibel Atik’e paslanmaz tartışmasını ve holdingin hedeflerini anlattı.

“Bir ithalatçı lobisi var”
“Bir ithalatçı lobisi var. Bunlar ihracatçı birlikleri altında şemsiyelenmişler. Endonezya, Tayvan ve Çin’den mal getiriyorlar ve oranın fiyatlarına AB ve ABD yüzde 58’e kadar varan antidamping gibi koruma oranları var. Geçen yıl bazı şirketler oradan getirdikleri malı bizden satın almışlar gibi evraklar düzenleyip, o pazarlara satış yaparak para kazandılar. Ton başına 700 dolar para kazandılar. Bu süreçte AB Türkiye’den olan ithalatı kesti. Bir yıl sonra sadece bizden olan ithalata müsaade ettiler. Böyle bir konuda tek üretici olmamız nedeniyle karşımızdaki müşteri kitlemiz farklı derneklerle bizim karşımızda durdular. Özetle kazanç kavgası… Fakat biz de Çin ve diğer ülkelerin dampingleri karşısında mücadele edemiyoruz.”

“İngiltere’de panel tesisi kuruyoruz”
“2023’te İngiltere ve Macaristan satış ofislerini faaliyete geçiren sandviç panel sektörünün lider kuruluşlarından Assan Panel’i küresel marka yapma stratejimiz kapsamında, bu yıl yurtdışı yatırımlarımıza bir yenisini ekliyoruz. Birleşik Krallık’ın Suffolk bölgesinde yer alan ‘Freeport East’ serbest ticaret bölgesinde, 45 milyon sterlin yatırımla kuracağımız tesisimizi 2025 yılı ortalarında tamamlamayı planlıyoruz. Yeni üretim tesisimiz sayesinde başta Birleşik Krallık olmak üzere Avrupa pazarında daha fazla söz sahibi olacağız.”

“Assan Panel’i yıl sonunda borsaya açabiliriz”
“Assan Panel’i yıl sonuna doğru halka arz edebiliriz. Kibar grubu olarak zaten halka açık gibi yönetiliyoruz. Uluslararası standartlara uyumlu bir şekilde yönetiliyoruz. Fakat bunu da deneyimlemek istiyoruz. Bunu yatırımlarımızı büyütme stratejisinin bir parçası olarak görüyoruz.”

0


  • ALTIN GRAM - TL 3047,74 0,06%
  • ALTIN ONS 2718,61 0,05%
  • BIST 100 10102,71 0,44%
  • DOLAR/JAPON YENI 152,363 -0,153%
  • DOLAR/KANADA DOLARI 1,41396 -0,16557%
  • DOLAR/RUS RUBLESI 105,71 0,4349%
  • DOLAR/TURK LIRASI 34,8709 0,0152%
  • EURO/DOLAR 1,0526 0,3155%
  • EURO/TURK LIRASI 36,8157 0,5327%
  • STERLIN/DOLAR 1,27836 0,28988%
EKONOMİST YENİ SAYI
Ekonomist Dergisini takip etmek için abone olun.
ABONE OL