TALİP YILMAZ
tyilmaz@ekonomist.com.tr
Tiryakioğlu, “2017 yılına da iyi başladık. Dağıtım ağını güçlendirmek için yurtdışında bir şirket alımını da tamamlamak üzereyiz” diyor. Tiryaki Agro, Türkiye’de gıda denince akla gelen şirketlerin arasında yer alıyor. Şirket, 3 milyar 253 milyon TL net satış hacmiyle Anadolu 500 araştırmamıza göre Anadolu’nun ikinci büyük şirketi konumunda bulunuyor.
Önceki iki yılda Anadolu 500’ün zirvesinde yer alan Tiryaki Agro, 2013 yılından bu yana ilk üç içinde yer almayı başarıyor. 1965 yılında Ali Tiryakioğlu tarafından Gaziantep’te kurulan mercimek işleme tesisiyle temelleri atılan Tiryaki, bugün yaklaşık 3,3 milyar TL cirosu olan, 80 ülkeye 700 milyon dolarlık ihracat yapan, beş ülkeden ürün tedarik eden, 700’ün üzerinde istihdamı olan, tarım ticareti yapan uluslararası bir şirket haline geldi. Tiryaki, bakliyat, tahıl, kuruyemiş, organik gıda, yem ve yağlı tohumlar gibi tarım ürünlerini işleyerek değer katmaya çalışıyor.
Tiryaki, sertifikalı organik tarım alanında dünyanın en büyük tahıl, bakliyat ve yağlı tohumlar üreticisi, ihracatçısı ve tedarikçisi konumunda da bulunuyor.
Tiryaki Holding CEO’su Süleyman Tiryakioğlu, şirketin yatırım ve büyüme planlarını Ekonomist’e anlattı.
Tiryaki Agro 2016 yılını nasıl geçirdi? Bu dönemdeki üretim, satış ve ihracat performansınız nasıl şekillendi?
2016 yılında ülkemizde yaşanan zorluklara rağmen yılın başında koyduğumuz hedeflere yakın sonuçlar elde ettik. Hep beraber bu zor dönemin üstesinden geldik ve 2017 yılına daha pozitif bir başlangıç yapmak için daha fazla çalışmaya devam ettik. Uluslararası ticaretimizde ise Tiryaki Agro Grubu olarak 2016 yılında başarılı sonuçlar elde ettik. Özellikle ABD ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere, bulunduğumuz yurtdışı pazarlardaki payımızı artırmayı başardık.
2017 yılı nasıl geçiyor, şirketin hedefleri nedir? Bu hedeflerde revizyon düşünüyor musunuz?
2017 yılı bizim için iyi başladı. Özellikle Ortadoğu pazarından talep artışına bağlı olarak daha fazla pay almayı başardık. Dağıtım ağını güçlendirmek için yurtdışında bir şirket alı-mını da tamamlamak üzereyiz. Bu satın alma ile beraber sonuçlarımızın daha da iyi olacağını öngörüyoruz. İç piyasa satışlarımızı ise daha verimli hale getirmek için bazı planlar yapıyoruz. Organizasyonel olarak bazı değişiklikler yaptık. Koymuş olduğumuz hedeflerde herhangi bir değişiklik planımız bulunmuyor.
Ana iş kollarınızdaki yatırım planlarınız nelerdir?
Tiryaki Agro, bir tedarik zinciri yönetimi şirketidir. Bu kapsamda alım tarafındaki maliyetlerimizi aşağıya çekecek farklı ülkelerde yatırım fırsatlarını değerlendiriyoruz. Geçtiğimiz yıl yeni bir yağ kırım tesisini faaliyete geçirdik. Aynı şekilde satış tarafındaki rekabetimizi ve saha hakimiyetimizi arttıracak oluşumları da sağlamaya çalışıyoruz.
Organik tarım ve hayvancılık alanında yatırım alanlarını büyütme hedefiniz vardı. Bu konuda ne ölçüde yatırım yapıldı?
Yurtdışında büyük miktardaki arazilerde sözleşmeli organik tahıl, bakliyat ve yağlı tohum üretimi yapıyoruz. Tiryaki Holding olarak da TİGEM’den 2015’te kiralanan 20 bin dönümlük arazi üzerinde yatırımlarımıza başladık ve hızla devam ettiriyoruz.
Enerji tarafında yatırım düşünüyordunuz. Bu konuda ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Tiryaki Holding olarak fabrikalarımızın çatılarını değerlendirecek, şirket felsefemizle örtüşen yeşil enerji (güneş enerjisi) gibi verimliliği artıracak küçük ölçekli yatırımlar yapıyoruz.
Dünya genelinde hangi ülkelerde faaliyet yürütüyorsunuz? Özellikle odaklandığınız yeni pazarlar hangileri?
Kuzey Amerika, Avrupa ülkeleri ve MENA bölgesinde birçok ülkeye ihracatımız ve transit satışlarımız var. Alımlarımızı ise yoğun olarak Güney ve Kuzey Amerika ile Doğu Avrupa ve CIS (Bağımsız Devletler Topluluğu) ülkelerinden yapıyoruz. Uzakdoğu pazarı ve Afrika’da da işlerimiz var ama hacimler küçük. Bunlar daha çok potansiyel ilgi alanımız olarak değerlendirilebilir.
Yurtdışı pazarlarda nasıl bir strateji izliyorsunuz? Başka ülkelerde tarımsal üretiminiz var mı? Ya da anlaşmalı üretim yaptırıyor musunuz?
Yurtdışı pazarlarda alış ve satış için farklı kriterler göz önünde bulundurularak faaliyetler yönlendiriliyor. Özellikle CIS bölgesinde anlaşmalı üretim yaptırdığımız ülkeler var. Bunu Türkiye içinde de yaygınlaştırmak için fırsatlara bakıyoruz.
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ve Ortadoğu kökenli portföy yatırım fonu Investcorp ile ortaklıklarınız var. Yeni işbirlikleri gündeme gelir mi?
Uluslararası ortaklıklarımızın bizim de kendimizi geliştirmemizde çok önemli katkıları oluyor. Bize katkı sağlayacak her türlü yeni birlikteliklere olumlu bakıyoruz. Buradaki kriterimiz uzun vadeli planlarımıza stratejik katkı sağlayabilecek ortaklıklar oluyor.
