Kuruluşunun 45'inci yılını kutlayan BTM; 2020'yi yurtiçinde yüzde 10, yurtdışında yüzde 20 büyümeyle kapatmayı hedefliyor. BTM Yönetim Kurulu Başkanı C. Levent Ürkmez, yalıtımdaki ihtiyaçları yeni ve inovatif ürünlerle karşılayabilmek için 2017'de sektördeki ilk ve tek AR-GE merkezini kurduklarını ve 2019'da cironun yüzde 1,2'sini AR-GE'ye ayırdıklarını söylüyor.
Ceren Oral Balaban
[email protected]
Ürkmez, "AR-GE yatırımlarımız; değişen dinamiklere ayak uydurmamıza, katma değeri yüksek ürünlerle teknolojide rekabet edebilmemize ve ekonomiye katkı sağlamamıza olanak tanıyor" diyor.
Yalıtım sektörünün 45 yıllık tecrübeli ismi BTM, İzmir/ Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi'ndeki altı adetten oluşan tesislerinde su ve ısı yalıtımı, çatı kaplama malzemeleri ve yapı kimyasalları üretimi yapıyor.
Ayrıca grup şirketlerinden Polpan KZ ile Kazakistan'da XPS ısı yalıtım levhası ve bitümlü su yalıtım örtüleri üretimi gerçekleştiriyor. İhracatta Avrupa ülkelerine odaklanan BTM, önümüzdeki süreçte insana, sağlığa ve çevreye saygı konseptli yalın inovatif çözümler ile dijital işbirliği gibi araçlara yatırım yapmayı planlıyor.
BTM Yönetim Kurulu Başkanı C. Levent Ürkmez, pandemide çalışma alanları ve üretim tesislerinden, lojistik ve servise kadar hijyen standartlarından ödün vermeden, iş sürekliliği ve pazarın ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik çalışmalarını ve üretimi devam ettirdiklerini söylüyor.
Ürkmez, "Türk Standartları Enstitüsü'nün yayınladığı 'Covid-19 Hijyen, Enfeksiyon Önleme ve Kontrol Klavuzu'na uygun olarak 'TSE- Covid-19 Güvenli Üretim' belgesini sektörümüzde alan ilk şirket olduk” diye konuşuyor.
BTM, AR-GE'ye verdiği önemede de dikkat çekiyor. Levent Ürkmez, sürdürülebilirlik stratejilerinden birinin de yalıtımdaki mevcut ihtiyaçları gelecek kuşakların yaşamlarına zarar vermeden 'önce sağlık, önce insan' ilkesiyle, yeni ve inovatif ürünlerle karşılayabilmek olduğunu aktarıyor.
2017'de sektördeki ilk AR-GE merkezini kurduklarını belirten Levent Ürkmez, "AR-GE merkezimiz sektörün tüm test-analiz-raporlama ihtiyaçlarını karşılayabilecek nitelikte teçhizat ve ekipmana sahip” diyor. BTM'nin AR-GE merkezinde 16 mühendis, dört teknisyen ve iki destek eleman olmak üzere toplamda 22 kişi çalışıyor ve hâlihazırda 14 proje yürütülüyor.
Levent Ürkmez ile BTM'yi, şirketin yeni dönem hedeflerini ve AR-GE stratejilerini konuştuk.
Kısaca BTM'den bahsedebilir misiniz?
BTM'nin temelleri ilk olarak 1975'te T Şişecam topluluğu tarafından İstanbul'da atıldı. 1986'dan bu yana ise İzmir/ Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi'ndeki altı adetten oluşan tesislerimizde su yalıtımı, ısı yalıtımı, çatı kaplama malzemeleri ve yapı kimyasalları üretimine devam ediyoruz. Aynı zamanda, grup şirketlerimizden Polpan KZ ile Kazakistan'da da XPS ısı yalıtım levhası ve bitümlü su yalıtım örtüleri üretimi gerçekleştiriyoruz.
2019'u nasıl kapattınız?
2018 Ağustos sonrası tüm sektörlerde olduğu gibi inşaat sektörü de ciddi bir daralma ve duraklama dönemine girdi. Bu dönemin 2019'a yansıması olacağı öngörüsüyle tedbirlerimizi aldık. 2019'un ilk çeyreğine, yılbaşındaki olumsuz beklentileri doğrular nitelikte GSYH'daki 2,6'lık daralmaya karşılık inşaat sektörümüz 10,9 oranında negatif performansla başladı.
Türkiye İstatistik Kurumu 2019 ilk dokuz ayında yapı ruhsatı verilen bina sayısının 2018'e göre yüzde 57 azaldığını açıkladı. Kamu tarafında harcamalara yönelik tasarruf politikaları benimsendi. Projeler ya askıya alındı ya da kısıtlı olarak devam edebildi.
Tüm bu olumsuz koşullara rağmen, özellikle 2019 son çeyrekte yurtiçi pazarda 2019'un ortalamasının üzerinde üretim ve satış rakamlarına ulaştık. Yurtdışı pazarda da planladığımız büyüme hedeflerimiz doğrultusunda performans gösterdik. 2020'de 45'inci yılını kutlayan BTM, 2019'da tecrübesi, kalitesi, etkin bayi kanalı, pazardaki lider rolü ve finansal gücüyle hitap ettiği pazardan en yüksek verimi almaya devam etti.
2020 nasıl geçiyor?
İnşaat sektöründe iç ve dışta açıklanan olumlu ekonomik tahminler ve hedefler, 2020 için iyimser bir gösterge sayılıyordu. OECD'nin Türkiye'nin büyüme tahminin 2020 için yüzde 1,6'dan yüzde 3'e yükseltmesi, AB komisyonunun benzer şekilde 2020 yılı için yüzde 3,1 ve 2021 için yüzde 3,5 büyüme tahminleri açıklaması 2020 ilk çeyrekte olumlu havayı destekledi.
Tüm bu iyimser tahminler doğrultusunda BTM olarak, 2020'de, 2019'a oranla iç pazarda yüzde 10, dış pazarda yüzde 20 büyüme hedefledik. En fazla ihracat yaptığımız ve odaklandığımız ülkeler ise Avrupa ülkeleri.
Pandemiyle beraber hedeflerinizde değişiklik oldu mu?
Mart ayında Covid-19 pandemi sürecinin başlaması, tüm sektörleri olduğu gibi inşaat sektörünü de olumsuz etkilendi. İnşaat sektörü güven endeksi 2020 ocak-mart döneminde 22,1 puan yükselirken nisan ayında 35,9 puan birden düştü. Ancak mayıs ve haziran ayına gelindiğinde talepte hızlı bir artış ve canlanma yaşandı.
Bu durum, kredi faiz oranlarının düşürülmesi ve Covid-19 nedeniyle ertelenen taleplerin tekrar hayata geçmesinden kaynaklanıyor. BTM olarak yılın tamamının böyle gitmeyeceğini ve planladığımız büyüme hedeflerimizi gerçekleştireceğimizi öngörüyoruz.
Pandemide nasıl bir stratejiyle hareket ettiniz?
Türkiye'de ilk vakanın görülmesinin hemen ardından enfeksiyonu önleme ve kontrol ilkeleri doğrultusunda hazırladığımız eylem planımızı hızlı bir şekilde hayata geçirdik ve tüm tedbirleri uyguladık. Çalışma alanları ve üretim tesislerimizden, lojistik ve servis alanlarına kadar hijyen standartlarından ödün vermeden, gerekli önlem kuralları çerçevesinde, iş sürekliliği ve pazarın ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik çalışmalarımızı ve üretimimizi devam ettirdik.
Yeni normal stratejileriniz neler?
Yeni normal süreçte de güvenilir, sanitasyon ve hijyen kurallarına uygun olarak üretim yapacağımızı belgeledik. Türk Standartları Enstitüsü tarafından yayınlanan 'Covid-19 Hijyen, Enfeksiyon Önleme ve Kontrol Klavuzu'na uygun olarak 'TSE-Covid-19 Güvenli Üretim' belgesini sektörümüzde alan ilk şirket olduk.
Cironuzun ne kadarını AR-GE'ye ayırıyorsunuz?
Dünyada en çok AR-GE harcaması yapan 15 ülkenin ortalama AR-GE harcamaları yüzde 3 seviyelerinde. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti de 2023'e kadar yıllık yüzde 3 AR-GE harcamaları hedefi belirledi. 2023'te dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girme hedefi koyan Türkiye'nin, bu hedefe ulaşılabilmesi için AR-GE yatırımlarını artırması gerekiyor.
TÜİK'in yayınladığı, 'Merkezi Yönetim Bütçesinden Araştırma Geliştirme Faaliyetleri İçin Ayrılan Ödenek ve Harcamalar-2020' bültenine göre, Türkiye'de 2019 yılı merkezi yönetim bütçesinden AR-GE faaliyetleri için gerçekleştirilen harcamaların gayrisafi yurtiçi hasıla içindeki oranı yüzde 0,35 oranında. BTM olarak ise 2019 'da AR-GE harcamalarımız yaklaşık yüzde 1,2 seviyelerinde bulunuyor.
AR-GE merkeziniz hakkında bilgi verir misinizi?
Sürdürülebilirlik stratejilerimizden biri; yalıtım sektöründeki mevcut ihtiyaçları gelecek kuşakların yaşamlarına zarar vermeden 'önce sağlık, önce insan' ilkesi doğrultusunda yeni ve inovatif ürünlerle karşılayabilmek. Bu amaçla, mevcut AR-GE yapımızı ve projelerimizi güçlendirerek 2017'de sektörümüzdeki ilk ve tek AR-GE merkezi unvanına sahip şirket olduk.
AR-GE merkezimiz; sektörün tüm test-analiz-raporlama ihtiyaçlarını karşılayabilecek nitelikte teçhizat ve ekipmana sahip. Burada tecrübeli ve bilgi birikimine sahip 16 mühendis, dört teknisyen ve iki destek eleman olmak üzere, toplamda 22 kişi çalışıyor.
AR-GE yatırımlarınız size nasıl bir avantaj sağlıyor?
Günümüzde malların ve hizmetlerin sınır tanımadığı bambaşka bir dünyada yaşıyoruz. Ulusal ve uluslararası rekabette gücü oluşturan iki önemli unsur var: Verimlilik ve inovasyon. İkisi de eşit derecede önemli. Ancak önemli olan, bilgiye sahip olmak. Bilgi üreten toplumlar, diğerlerine göre daha güçlü.
Artık doğal kaynaklara sahip olanlar değil, bilgiye ve bunu araçlara dönüştürenler, gelişen ve refaha kavuşanlar olabilecek. AR-GE yatırımlarımız ve yalıtım sektöründe 45 yıldır oluşturduğumuz bilgi birikimimiz ve tecrübelerimiz; sektörün ve çağın değişen dinamiklerine ayak uydurmamıza ve katma değeri yüksek ürünler üreterek teknolojide de ulusal ve uluslararası pazarlarda rekabet edebilmemize, aynı zamanda ülke ekonomisine katkı ve istihdam yaratmamıza olanak sağlıyor.
2020 ve 2021 yılı için yatırım planlarınızdan bahsedebilir misiniz?
Salgın, sektör üzerinde maliyet artışlarından malzeme tedarikine, lojistik ve işçi sağlığı ile güvenliği sorunlarından stratejik ortaklıklar ve yatırımlarda risk algısına kadar çok geniş yelpazede mevcut ve yeni projeler üzerinde tehdit oluşturuyor.
Virüsün etkisi globalde olacağından, ilerıkı aylarda ve/veya yıllarda çok dikkatli olunması gerekiyor. Küresel bir daralma olacak. Biz de bu daralma ve krizi fırsata çevirmek için birtakım stratejiler geliştirme çabasındayız. 2020 yılı için yatırım planlarımızı askıya aldık. Önümüzdeki süreçte insana, sağlığa ve çevreye saygı konseptli yalın inovatif çözümler ile dijital işbirliği gibi araçlara yatırım yapmayı planlıyoruz.
“AR-GE MERKEZİMİZDE 14 PROJE YÜRÜTÜYORUZ”
İNOVATİF ÜRÜN TASARIMLARI
AR-GE merkezimizde halihazırda; Tübitak, TTGV ve UNIDO onaylı olanları da dahil olmak üzere toplamda 14 adet proje yürütüyoruz. UNIDO projemiz, 'Kalıcı Organik Kirletici'lerin terk edilmesine ilişkin bir çevre projesi. Diğer projelerimiz arasında; uçucu organik bileşiklerin azaltılmasına yönelik ve enerji verimliliği sağlayan inovatif ürün tasarımları bulunuyor.
Ürün tasarımlarımızda; enerji ve malzeme kaynakları gibi girdileri ve dolayısıyla maliyetleri indirirken, çevreye ve insan sağlığına olan sorumluluğumuzu da yerine getirmeyi, ürün verimliliğini ve katma değerini arttırmayı göz önünde bulunduruyoruz.
10 PATENTLİ ÜRÜN
AR-GE merkezimiz tarafından geliştirilen, ıslak hacimlerde astarsız ve kolay uygulanabilen Alfa-Hibrıt markalı 'Sılan' termine polieter/poliüretan su yalıtım malzemesi, Türkiye'de sadece BTM bünyesinde üretilen ve son kullanıcılar tarafından da oldukça beğenilen ve pazarda tutundurulan, patentli bir ürün oldu.
Bunun yanında, toprak altı temel uygulamalarında su yalıtım amaçlı geliştirilen, uygulamada avantaj yaratan su bazlı, koagülantlı latex takviyeli bitüm emülsiyon ürünümüz de oldukça beğenilen ürünlerimiz arasında. Tescil edilen 10 adet patent ve yedi adet faydalı modelimiz mevcut.
“ÖZEL SEKTÖR AR-GE HARCAMALARINI ARTIRMALI”
AĞIRLIK YÜKSEKÖĞRENİM FONLARINDA
Türkiye’deki AR-GE harcamalarının yüzde 43,6’sı yükseköğrenim fonları, yüzde 10,6’sı endüstriyel üretim ve teknoloji alanında özel sektör tarafından finanse ediliyor.
Dünyadaki gelişmiş ülkelerin AR-GE harcamalarına baktığımızda, bu harcamaların 2/3’ünün özel sektör tarafından gerçekleştirildiği görülüyor. Türkiye’nin AR-GE yoğunluğu oranının yüzde 3’e ulaşabilmesi için, özel sektörün AR-GE harcamalarını önemli bir miktarda artırması gerekiyor.
ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ
Ülkemizde AR-GE’ye verilen önemin her geçen gün arttığı çok net. Ancak AR-GE’nin sadece devletin desteğiyle yapılamayacağı, özel sektörün de gereken kaynakları ayırması gerektiği anlaşılmış durumda.
Üniversite-sanayi işbirliğine odaklanılması, iç talebi karşılamakta yeterli olmayan ithal ürünlerin üretimi için desteklerin arttırılması, özellikle inşaat sektörünün ihtiyacına yönelik KOBİ ve büyük ölçekli şirketlerin işbirliği programların oluşturması AR-GE yatırımlarını arttırabilecek etkenler olabilir.”
Ceren Oral Balaban
[email protected]
Ürkmez, "AR-GE yatırımlarımız; değişen dinamiklere ayak uydurmamıza, katma değeri yüksek ürünlerle teknolojide rekabet edebilmemize ve ekonomiye katkı sağlamamıza olanak tanıyor" diyor.
Yalıtım sektörünün 45 yıllık tecrübeli ismi BTM, İzmir/ Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi'ndeki altı adetten oluşan tesislerinde su ve ısı yalıtımı, çatı kaplama malzemeleri ve yapı kimyasalları üretimi yapıyor.
Ayrıca grup şirketlerinden Polpan KZ ile Kazakistan'da XPS ısı yalıtım levhası ve bitümlü su yalıtım örtüleri üretimi gerçekleştiriyor. İhracatta Avrupa ülkelerine odaklanan BTM, önümüzdeki süreçte insana, sağlığa ve çevreye saygı konseptli yalın inovatif çözümler ile dijital işbirliği gibi araçlara yatırım yapmayı planlıyor.
BTM Yönetim Kurulu Başkanı C. Levent Ürkmez, pandemide çalışma alanları ve üretim tesislerinden, lojistik ve servise kadar hijyen standartlarından ödün vermeden, iş sürekliliği ve pazarın ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik çalışmalarını ve üretimi devam ettirdiklerini söylüyor.
Ürkmez, "Türk Standartları Enstitüsü'nün yayınladığı 'Covid-19 Hijyen, Enfeksiyon Önleme ve Kontrol Klavuzu'na uygun olarak 'TSE- Covid-19 Güvenli Üretim' belgesini sektörümüzde alan ilk şirket olduk” diye konuşuyor.
BTM, AR-GE'ye verdiği önemede de dikkat çekiyor. Levent Ürkmez, sürdürülebilirlik stratejilerinden birinin de yalıtımdaki mevcut ihtiyaçları gelecek kuşakların yaşamlarına zarar vermeden 'önce sağlık, önce insan' ilkesiyle, yeni ve inovatif ürünlerle karşılayabilmek olduğunu aktarıyor.
2017'de sektördeki ilk AR-GE merkezini kurduklarını belirten Levent Ürkmez, "AR-GE merkezimiz sektörün tüm test-analiz-raporlama ihtiyaçlarını karşılayabilecek nitelikte teçhizat ve ekipmana sahip” diyor. BTM'nin AR-GE merkezinde 16 mühendis, dört teknisyen ve iki destek eleman olmak üzere toplamda 22 kişi çalışıyor ve hâlihazırda 14 proje yürütülüyor.
Levent Ürkmez ile BTM'yi, şirketin yeni dönem hedeflerini ve AR-GE stratejilerini konuştuk.
Kısaca BTM'den bahsedebilir misiniz?
BTM'nin temelleri ilk olarak 1975'te T Şişecam topluluğu tarafından İstanbul'da atıldı. 1986'dan bu yana ise İzmir/ Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi'ndeki altı adetten oluşan tesislerimizde su yalıtımı, ısı yalıtımı, çatı kaplama malzemeleri ve yapı kimyasalları üretimine devam ediyoruz. Aynı zamanda, grup şirketlerimizden Polpan KZ ile Kazakistan'da da XPS ısı yalıtım levhası ve bitümlü su yalıtım örtüleri üretimi gerçekleştiriyoruz.
2019'u nasıl kapattınız?
2018 Ağustos sonrası tüm sektörlerde olduğu gibi inşaat sektörü de ciddi bir daralma ve duraklama dönemine girdi. Bu dönemin 2019'a yansıması olacağı öngörüsüyle tedbirlerimizi aldık. 2019'un ilk çeyreğine, yılbaşındaki olumsuz beklentileri doğrular nitelikte GSYH'daki 2,6'lık daralmaya karşılık inşaat sektörümüz 10,9 oranında negatif performansla başladı.
Türkiye İstatistik Kurumu 2019 ilk dokuz ayında yapı ruhsatı verilen bina sayısının 2018'e göre yüzde 57 azaldığını açıkladı. Kamu tarafında harcamalara yönelik tasarruf politikaları benimsendi. Projeler ya askıya alındı ya da kısıtlı olarak devam edebildi.
Tüm bu olumsuz koşullara rağmen, özellikle 2019 son çeyrekte yurtiçi pazarda 2019'un ortalamasının üzerinde üretim ve satış rakamlarına ulaştık. Yurtdışı pazarda da planladığımız büyüme hedeflerimiz doğrultusunda performans gösterdik. 2020'de 45'inci yılını kutlayan BTM, 2019'da tecrübesi, kalitesi, etkin bayi kanalı, pazardaki lider rolü ve finansal gücüyle hitap ettiği pazardan en yüksek verimi almaya devam etti.
2020 nasıl geçiyor?
İnşaat sektöründe iç ve dışta açıklanan olumlu ekonomik tahminler ve hedefler, 2020 için iyimser bir gösterge sayılıyordu. OECD'nin Türkiye'nin büyüme tahminin 2020 için yüzde 1,6'dan yüzde 3'e yükseltmesi, AB komisyonunun benzer şekilde 2020 yılı için yüzde 3,1 ve 2021 için yüzde 3,5 büyüme tahminleri açıklaması 2020 ilk çeyrekte olumlu havayı destekledi.
Tüm bu iyimser tahminler doğrultusunda BTM olarak, 2020'de, 2019'a oranla iç pazarda yüzde 10, dış pazarda yüzde 20 büyüme hedefledik. En fazla ihracat yaptığımız ve odaklandığımız ülkeler ise Avrupa ülkeleri.
Pandemiyle beraber hedeflerinizde değişiklik oldu mu?
Mart ayında Covid-19 pandemi sürecinin başlaması, tüm sektörleri olduğu gibi inşaat sektörünü de olumsuz etkilendi. İnşaat sektörü güven endeksi 2020 ocak-mart döneminde 22,1 puan yükselirken nisan ayında 35,9 puan birden düştü. Ancak mayıs ve haziran ayına gelindiğinde talepte hızlı bir artış ve canlanma yaşandı.
Bu durum, kredi faiz oranlarının düşürülmesi ve Covid-19 nedeniyle ertelenen taleplerin tekrar hayata geçmesinden kaynaklanıyor. BTM olarak yılın tamamının böyle gitmeyeceğini ve planladığımız büyüme hedeflerimizi gerçekleştireceğimizi öngörüyoruz.
Pandemide nasıl bir stratejiyle hareket ettiniz?
Türkiye'de ilk vakanın görülmesinin hemen ardından enfeksiyonu önleme ve kontrol ilkeleri doğrultusunda hazırladığımız eylem planımızı hızlı bir şekilde hayata geçirdik ve tüm tedbirleri uyguladık. Çalışma alanları ve üretim tesislerimizden, lojistik ve servis alanlarına kadar hijyen standartlarından ödün vermeden, gerekli önlem kuralları çerçevesinde, iş sürekliliği ve pazarın ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik çalışmalarımızı ve üretimimizi devam ettirdik.
Yeni normal stratejileriniz neler?
Yeni normal süreçte de güvenilir, sanitasyon ve hijyen kurallarına uygun olarak üretim yapacağımızı belgeledik. Türk Standartları Enstitüsü tarafından yayınlanan 'Covid-19 Hijyen, Enfeksiyon Önleme ve Kontrol Klavuzu'na uygun olarak 'TSE-Covid-19 Güvenli Üretim' belgesini sektörümüzde alan ilk şirket olduk.
Cironuzun ne kadarını AR-GE'ye ayırıyorsunuz?
Dünyada en çok AR-GE harcaması yapan 15 ülkenin ortalama AR-GE harcamaları yüzde 3 seviyelerinde. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti de 2023'e kadar yıllık yüzde 3 AR-GE harcamaları hedefi belirledi. 2023'te dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girme hedefi koyan Türkiye'nin, bu hedefe ulaşılabilmesi için AR-GE yatırımlarını artırması gerekiyor.
TÜİK'in yayınladığı, 'Merkezi Yönetim Bütçesinden Araştırma Geliştirme Faaliyetleri İçin Ayrılan Ödenek ve Harcamalar-2020' bültenine göre, Türkiye'de 2019 yılı merkezi yönetim bütçesinden AR-GE faaliyetleri için gerçekleştirilen harcamaların gayrisafi yurtiçi hasıla içindeki oranı yüzde 0,35 oranında. BTM olarak ise 2019 'da AR-GE harcamalarımız yaklaşık yüzde 1,2 seviyelerinde bulunuyor.
AR-GE merkeziniz hakkında bilgi verir misinizi?
Sürdürülebilirlik stratejilerimizden biri; yalıtım sektöründeki mevcut ihtiyaçları gelecek kuşakların yaşamlarına zarar vermeden 'önce sağlık, önce insan' ilkesi doğrultusunda yeni ve inovatif ürünlerle karşılayabilmek. Bu amaçla, mevcut AR-GE yapımızı ve projelerimizi güçlendirerek 2017'de sektörümüzdeki ilk ve tek AR-GE merkezi unvanına sahip şirket olduk.
AR-GE merkezimiz; sektörün tüm test-analiz-raporlama ihtiyaçlarını karşılayabilecek nitelikte teçhizat ve ekipmana sahip. Burada tecrübeli ve bilgi birikimine sahip 16 mühendis, dört teknisyen ve iki destek eleman olmak üzere, toplamda 22 kişi çalışıyor.
AR-GE yatırımlarınız size nasıl bir avantaj sağlıyor?
Günümüzde malların ve hizmetlerin sınır tanımadığı bambaşka bir dünyada yaşıyoruz. Ulusal ve uluslararası rekabette gücü oluşturan iki önemli unsur var: Verimlilik ve inovasyon. İkisi de eşit derecede önemli. Ancak önemli olan, bilgiye sahip olmak. Bilgi üreten toplumlar, diğerlerine göre daha güçlü.
Artık doğal kaynaklara sahip olanlar değil, bilgiye ve bunu araçlara dönüştürenler, gelişen ve refaha kavuşanlar olabilecek. AR-GE yatırımlarımız ve yalıtım sektöründe 45 yıldır oluşturduğumuz bilgi birikimimiz ve tecrübelerimiz; sektörün ve çağın değişen dinamiklerine ayak uydurmamıza ve katma değeri yüksek ürünler üreterek teknolojide de ulusal ve uluslararası pazarlarda rekabet edebilmemize, aynı zamanda ülke ekonomisine katkı ve istihdam yaratmamıza olanak sağlıyor.
2020 ve 2021 yılı için yatırım planlarınızdan bahsedebilir misiniz?
Salgın, sektör üzerinde maliyet artışlarından malzeme tedarikine, lojistik ve işçi sağlığı ile güvenliği sorunlarından stratejik ortaklıklar ve yatırımlarda risk algısına kadar çok geniş yelpazede mevcut ve yeni projeler üzerinde tehdit oluşturuyor.
Virüsün etkisi globalde olacağından, ilerıkı aylarda ve/veya yıllarda çok dikkatli olunması gerekiyor. Küresel bir daralma olacak. Biz de bu daralma ve krizi fırsata çevirmek için birtakım stratejiler geliştirme çabasındayız. 2020 yılı için yatırım planlarımızı askıya aldık. Önümüzdeki süreçte insana, sağlığa ve çevreye saygı konseptli yalın inovatif çözümler ile dijital işbirliği gibi araçlara yatırım yapmayı planlıyoruz.
“AR-GE MERKEZİMİZDE 14 PROJE YÜRÜTÜYORUZ”
İNOVATİF ÜRÜN TASARIMLARI
AR-GE merkezimizde halihazırda; Tübitak, TTGV ve UNIDO onaylı olanları da dahil olmak üzere toplamda 14 adet proje yürütüyoruz. UNIDO projemiz, 'Kalıcı Organik Kirletici'lerin terk edilmesine ilişkin bir çevre projesi. Diğer projelerimiz arasında; uçucu organik bileşiklerin azaltılmasına yönelik ve enerji verimliliği sağlayan inovatif ürün tasarımları bulunuyor.
Ürün tasarımlarımızda; enerji ve malzeme kaynakları gibi girdileri ve dolayısıyla maliyetleri indirirken, çevreye ve insan sağlığına olan sorumluluğumuzu da yerine getirmeyi, ürün verimliliğini ve katma değerini arttırmayı göz önünde bulunduruyoruz.
10 PATENTLİ ÜRÜN
AR-GE merkezimiz tarafından geliştirilen, ıslak hacimlerde astarsız ve kolay uygulanabilen Alfa-Hibrıt markalı 'Sılan' termine polieter/poliüretan su yalıtım malzemesi, Türkiye'de sadece BTM bünyesinde üretilen ve son kullanıcılar tarafından da oldukça beğenilen ve pazarda tutundurulan, patentli bir ürün oldu.
Bunun yanında, toprak altı temel uygulamalarında su yalıtım amaçlı geliştirilen, uygulamada avantaj yaratan su bazlı, koagülantlı latex takviyeli bitüm emülsiyon ürünümüz de oldukça beğenilen ürünlerimiz arasında. Tescil edilen 10 adet patent ve yedi adet faydalı modelimiz mevcut.
“ÖZEL SEKTÖR AR-GE HARCAMALARINI ARTIRMALI”
AĞIRLIK YÜKSEKÖĞRENİM FONLARINDA
Türkiye’deki AR-GE harcamalarının yüzde 43,6’sı yükseköğrenim fonları, yüzde 10,6’sı endüstriyel üretim ve teknoloji alanında özel sektör tarafından finanse ediliyor.
Dünyadaki gelişmiş ülkelerin AR-GE harcamalarına baktığımızda, bu harcamaların 2/3’ünün özel sektör tarafından gerçekleştirildiği görülüyor. Türkiye’nin AR-GE yoğunluğu oranının yüzde 3’e ulaşabilmesi için, özel sektörün AR-GE harcamalarını önemli bir miktarda artırması gerekiyor.
ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ
Ülkemizde AR-GE’ye verilen önemin her geçen gün arttığı çok net. Ancak AR-GE’nin sadece devletin desteğiyle yapılamayacağı, özel sektörün de gereken kaynakları ayırması gerektiği anlaşılmış durumda.
Üniversite-sanayi işbirliğine odaklanılması, iç talebi karşılamakta yeterli olmayan ithal ürünlerin üretimi için desteklerin arttırılması, özellikle inşaat sektörünün ihtiyacına yönelik KOBİ ve büyük ölçekli şirketlerin işbirliği programların oluşturması AR-GE yatırımlarını arttırabilecek etkenler olabilir.”