Bursa'da Avrupa Vejetaryen Birliğinden "V-Label" sertifikası alarak vegan kumaş üretimi gerçekleştiren asırlık firma, ürünlerini 52 ülkeye gönderiyor.
1800'lü yılların sonunda Gaffarzade Mehmet Efendi tarafından kurulan ve 1930'da "İpeker" adını alan asırlık aile şirketi, Osmanlı Dönemi'nde ipek böceği kozası üretimiyle başladığı ticari hayatını kumaş üretimiyle sürdürüyor.
Firmanın, dokumasından son anına kadar hiçbir aşamasında hayvansal ürün kullanmadığı kumaşlar ilgi görüyor.
İpeker Tekstil Müşteri İlişkileri Satış ve Pazarlama Sorumlusu Ömer Canbulat, AA muhabirine, firmanın ipek üretimiyle başladığı serüvenine bugün "vegan" ve "vegan cupro" kumaş üretimiyle devam ettiğini söyledi.
Almanya, İngiltere ve İtalya'da da ofislerinin bulunduğunu aktaran Canbulat, bu ülkelerin en üst seviyedeki müşterileriyle Türk ürünlerini buluşturduklarını dile getirdi.
Tekstil sektöründe sürdürülebilirlik, geri dönüşüm ve inovasyon konularının çok önemli hale geldiğine değinen Canbulat, şöyle devam etti:
"Firma olarak biz de bunun derinine inmeye çalıştık. Doğaya ve canlılara daha hassas davranmaya çalıştık ve bu şekilde bir ürün geliştirdik. Türkiye'de ilk defa 'V-label' sertifikasına sahip kumaşı İpeker Tekstil üretti. Kumaşın üretim aşamalarında hiçbir şekilde hayvansal protein kullanılmadı. Yani dokumasından son anına kadar kumaşın hiçbir aşamasında hayvansal ürün kullanmadık. Biz bunu Avrupa Vejetaryen Birliği tarafından tescilleyip onaylattık. Bu kumaş dünyada çok ses getirdi."
İpekten de ileri özellikler sunabilen tek kumaşın "cupro" olduğuna işaret eden Canbulat, vegan cupro kumaşın çevreci ve doğa dostu olduğuna dikkati çekti.
Kumaşlarının dünya vitrinlerinde yer aldığını vurgulayan Canbulat, "Başta Almanya, Amerika, Japonya, İngiltere, Fransa, İspanya olmak üzere 52 ülkeye ihracatımız söz konusu. Müşterilerimiz dünyanın en iyi firmaları. Onların vitrinlerinde kumaşlarımızı görmeniz mümkün. Şu anda birçok ülkede vegan ürünlere olan talep artıyor. Vegan cupro kumaşı ipeğe alternatif olarak ürettik. Dokunuşu, hissiyatı aynı ipek kumaş gibi ancak ipek kumaştan daha fazla özelliklere sahip." diye konuştu.
Canbulat, daha çevreci kumaşlar üretmek için çıktıkları yolda vegan kumaş üretimi üzerine konsantre olduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Pandemi sürecinde biraz yavaşlama dönemine girdik ama bundan çok hızlı bir şekilde kurtulduk. Yerli ve yabancı alıcılara kumaşlarımızı sunduk. Uluslararası seyahatlerin kısıtlı olmasına rağmen dijital fuarlar ve internet üzerinden alıcılarımızla sürekli iletişim halinde olduk. Kumaşlarımızı gönderdik. Bu sayede pandemi sürecini kayıpsız bir şekilde geçirdik. Ürettiğimiz kumaşların yüzde 80'ini ihraç ediyoruz. Yüzde 20'sini de iç pazara veriyoruz. İç pazara verdiğimiz firmalar da ihracatçı konfeksiyon firmaları. O yüzden ürünlerimizin hemen hemen hepsi direkt ya da dolaylı yoldan yurt dışına gidiyor."
1800'lü yılların sonunda Gaffarzade Mehmet Efendi tarafından kurulan ve 1930'da "İpeker" adını alan asırlık aile şirketi, Osmanlı Dönemi'nde ipek böceği kozası üretimiyle başladığı ticari hayatını kumaş üretimiyle sürdürüyor.
Firmanın, dokumasından son anına kadar hiçbir aşamasında hayvansal ürün kullanmadığı kumaşlar ilgi görüyor.
İpeker Tekstil Müşteri İlişkileri Satış ve Pazarlama Sorumlusu Ömer Canbulat, AA muhabirine, firmanın ipek üretimiyle başladığı serüvenine bugün "vegan" ve "vegan cupro" kumaş üretimiyle devam ettiğini söyledi.
Almanya, İngiltere ve İtalya'da da ofislerinin bulunduğunu aktaran Canbulat, bu ülkelerin en üst seviyedeki müşterileriyle Türk ürünlerini buluşturduklarını dile getirdi.
Tekstil sektöründe sürdürülebilirlik, geri dönüşüm ve inovasyon konularının çok önemli hale geldiğine değinen Canbulat, şöyle devam etti:
"Firma olarak biz de bunun derinine inmeye çalıştık. Doğaya ve canlılara daha hassas davranmaya çalıştık ve bu şekilde bir ürün geliştirdik. Türkiye'de ilk defa 'V-label' sertifikasına sahip kumaşı İpeker Tekstil üretti. Kumaşın üretim aşamalarında hiçbir şekilde hayvansal protein kullanılmadı. Yani dokumasından son anına kadar kumaşın hiçbir aşamasında hayvansal ürün kullanmadık. Biz bunu Avrupa Vejetaryen Birliği tarafından tescilleyip onaylattık. Bu kumaş dünyada çok ses getirdi."
"İpeğe alternatif olarak ürettik"
İpekten de ileri özellikler sunabilen tek kumaşın "cupro" olduğuna işaret eden Canbulat, vegan cupro kumaşın çevreci ve doğa dostu olduğuna dikkati çekti.
Kumaşlarının dünya vitrinlerinde yer aldığını vurgulayan Canbulat, "Başta Almanya, Amerika, Japonya, İngiltere, Fransa, İspanya olmak üzere 52 ülkeye ihracatımız söz konusu. Müşterilerimiz dünyanın en iyi firmaları. Onların vitrinlerinde kumaşlarımızı görmeniz mümkün. Şu anda birçok ülkede vegan ürünlere olan talep artıyor. Vegan cupro kumaşı ipeğe alternatif olarak ürettik. Dokunuşu, hissiyatı aynı ipek kumaş gibi ancak ipek kumaştan daha fazla özelliklere sahip." diye konuştu.
Canbulat, daha çevreci kumaşlar üretmek için çıktıkları yolda vegan kumaş üretimi üzerine konsantre olduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Pandemi sürecinde biraz yavaşlama dönemine girdik ama bundan çok hızlı bir şekilde kurtulduk. Yerli ve yabancı alıcılara kumaşlarımızı sunduk. Uluslararası seyahatlerin kısıtlı olmasına rağmen dijital fuarlar ve internet üzerinden alıcılarımızla sürekli iletişim halinde olduk. Kumaşlarımızı gönderdik. Bu sayede pandemi sürecini kayıpsız bir şekilde geçirdik. Ürettiğimiz kumaşların yüzde 80'ini ihraç ediyoruz. Yüzde 20'sini de iç pazara veriyoruz. İç pazara verdiğimiz firmalar da ihracatçı konfeksiyon firmaları. O yüzden ürünlerimizin hemen hemen hepsi direkt ya da dolaylı yoldan yurt dışına gidiyor."