1.350 seviyesinden gelen güçlü toparlanmanın etkili olduğu BİST-100 Endeksi’nde 1.470 seviyelerine doğru yaşanan yükselişin kalıcı olup olmayacağı, 1.685 dibinden yaşanan toparlanma eğilimiyle 1.800 seviyesine kadar yükselen ons altında ise teknik toparlanmanın ne kadar süreceği merakla takip ediliyor. Dolar kurunda ise izlenen aşağı yönlü seyrin uzun soluklu ve kalıcı olması için yeterli koşulların ne zaman oluşacağı, TCMB’nin ve FED’in hamleleri izleniyor. 26-28 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek Jackson Hole Toplantısı da piyasalara yön verecek en önemli gelişmelerin başlında geliyor. İntegral Yatırım Araştırma Müdürü Seda Yalçınkaya Özer, piyasalarla ilgili merak edilen tüm soruları ekonomist.com.tr okuyucuları için cevapladı.
Ceren Oral Balaban / [email protected]
Hareketliliğin hiç eksik olmadığı piyasalarda, yeni haftaya risk iştahı yüksek bir eğilimle başladık. İvmesi yüksek, olumlu fiyatlamalar ekseninde ilerleyen haftada, 26 Ağustos Perşembe günü başlayacak olan Jackson Hole Toplantısı merakla bekleniyor. Toplantı öncesinde bir noktada ihtiyatlı duruşun yeniden belirmesi ve yatırımcıların pozisyonlarda konsolidasyona gitme isteklerini yükseltebilecekleri kaydediliyor.
Türk hisse senedi piyasası da haftaya güçlü bir performansla başladı. TL ve yurtiçi faiz oranları da destekleyici oldu. Ancak Jackson Hole Toplantısı yaklaştığı için mevcut seviyelerin üzerinde biraz daha temkinli bir yaklaşım gerektiği noktasına özellikle dikkat çekiliyor. Jackson Hole Sempozyumu’nda özellikle ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Powell’ın beklenen varlık alım programındaki azaltım hamlesinin patikası ve zamanlamasına dair ne tür mesajlar vereceği yatırımcıların odak noktasında yer alacak.
Biz de piyasalardaki son durumu İntegral Yatırım Araştırma Müdürü Seda Yalçınkaya Özer ile değerlendirdik. Borsa, dolar ve altına dair beklentilerini öğrendiğimiz Seda Yalçınkaya Özer’den yatırımcılar için portföy dağılımı ve hisse önerilerini de aldık.
Borsadaki son tabloyu nasıl yorumluyorsunuz?
1.350 seviyesinden gelen güçlü toparlanmanın etkili olduğu BİST-100 Endeksi, 1.470 seviyelerine yükseldi. Bunda en etkili gelişmenin; TCMB’nin faizdeki sıkı duruşu koruması ve güçlü gelen bilançoların yılın geri kalanına yönelik beklentileri güçlendirmesi olduğunu söylemek mümkün. Dış piyasada da her ne kadar delta varyantı şiddetini artırsa da küresel risk iştahı korunmaya devam ediyor. Buna karşı Borsa İstanbul’da yabancı yatırımcının bizi geriden takip ettiği ortam sürüyor.
Piyasalar için iyi ve kötü senaryo, riskler ve fırsatlar neler?
Yılsonu enflasyon beklentilerindeki bozulma en önemli yapısal sorunumuz. Endeks için en önemli risk enflasyon sorununun giderek artması. Bu durumda beklentilerde daha fazla bozulma olabilir. Diğer yandan FED erken bir sıkılaşmaya giderse bunun da etkisi endeks üzerinde hissedilebilir. Diğer yandan yılsonuna doğru enflasyon beklentilerinde toparlanma ve TCMB’nin buna rağmen sıkı duruşunu koruması endeksi daha çok destekler.
Eylül ayı sonuna kadarki süreç için beklentileriniz nasıl şekilleniyor? Yükseliş hızlanır mı?
Teknik olarak borsa yatırımcısı için 1.470 seviyesi güçlü direnç konumunda. Bu seviyesinin yukarı yönde aşılması halinde tekrar 1.500’lü seyirlerden konuşmamız mümkün olacak ve hızlı bir ivmelenme izleyeceğiz. Ancak 1.470 seviyesinden gelecek güçlü kâr satışları endeksin 1.400-1.470 bandına sıkışmasına zemin hazırlayabilir. 1.400 seviyesi üzerinde kalındıkça mevcut pozisyonlar korunabilir.
Altındaki hareketleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Artan delta varyantı riski ons altının güvenli liman özelliğini şimdilik ön plana çıkarmıyor. Ancak küresel piyasalardaki güçlü dolar teması, ons altında oluşan baskıların azalmasını da sağlıyor diyebiliriz. Ağustos ayı başında aldığımız beklentinin üzerinde güçlü ABD tarım dışı istihdam verisinin Asya piyasasında sert fiyatlanması emtialara ve başta ons altın ciddi satış getirmişti. 1.685 dibinden yaşanan toparlanma eğilimiyle 1.800 seviyesine kadar yükselen ons altında teknik toparlanma izledik. Ancak 26-28 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek Jackson Hole Toplantısı’ndan nasıl mesajlar geleceği ons altının geleceğini oluşturuyor.
Altın için beklentilerinizi öğrenebilir miyiz?
Önümüzdeki günlerde güçlenen dolar endeksinin sürmesi düşüncemle ons altındaki yükselişlerin baskı altında kalmaya devam etmesini bekliyorum. Her ne kadar dünyada delta varyantı devam etse de küresel piyasalardaki ekonomiler toparlanıyor ve aşılama devam ediyor. Ayrıca güçlü dolar temasında da bir bozulma yok. Dolayısıyla tüm bu etkenleri dikkate aldığımızda 2021 yılının ikinci yarısının ons altın yılı olacağını söylemek zor.
1.800 seviyesinin üzerinde seyirlerin oluşması halinde 50 haftalık ortalama olan 1.830 seviyesi daha güçlü bir direnç olarak karşımıza çıkıyor. Şimdilik teknik göstergeler 1.830 seviyesinin üzerine yerleşecek bir güce sahip görünmüyor. Kısa vadede oluşacak yukarı yönlü eğilimde 1.800-1.830 bandından kâr satışları gelmesi beklenebilir. Buna karşın 1.830 seviyesi üzerindeki iki günlük kapanışların oluşması halinde kısa pozisyonlar sonlandırılarak uzun pozisyonla denenebilir. Gram altın yatırımcısı için 470 seviyesi yakınlardan alım fırsatı olabileceğini ve 500-520 seviyelerinden kâr satışları gerçekleşebileceğini düşünüyorum.
Eylül ayı sonuna kadarki süreç için dolarda nasıl hareketler öngörüyorsunuz?
Dolar/TL’yi yakın dönem için 8,30-8,80 aralığında izlemeye devam ediyoruz. Dolar kurunda şu an izlediğimiz aşağı yönlü seyrin uzun soluklu ve kalıcı olması için yeterli koşullar ne yazık ki henüz oluşmuş değil. Bozulan yılsonu enflasyon tahminleri yumuşak karnımız olmaya devam ediyor. Bununla birlikte dünyada şiddetini artıran delta varyantı küresel piyasalarda büyüme endişeleri oluşturuyor. Ayrıca FED’in sıkılaşmaya gitmesi yönünde oluşan güçlü algılamalar güçlü dolar temasını da canlı tutuyor.
Tüm bu bileşenlere baktığımızda dolar/TL’de 8,30 seviyesinde oluşabilecek bir geri çekilmenin kurumsallar tarafından taleple karşılanabileceğini ve uzun soluklu düşüş eğiliminin sonlanabileceğini düşünüyorum. Ağustos ayı için en önemli gelişme 26-28 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek Jackson Hole Toplantısı’nda FED Başkanı Powell’ın vereceği mesajlar olacak. Bir diğer önemli gelişme ise TCMB’nin para politikasında sıkı duruşu sergilemeye devam edip etmeyeceği olacak.
Sizce, TCMB bundan sonraki süreçte ne yapar?
Bilindiği üzere; 2021 Temmuz ayı enflasyonu yüzde 18,95 ile neredeyse politika faiziyle örtüştü ve enflasyona ilişkin risklerin arttığına işaret etti. Ağustos ayı toplantısında politika faizini yüzde 19’da koruyan ve sıkı duruşunu devam ettiren TCMB’nin ekim ayında sınırlı bir faiz indirimi yapabileceğini ve yıl sonunu yüzde 17,5 politika faizi ile bitirebileceğini düşünmekteyim.
Yatırımcılar portföy oluştururken nelere dikkat etmeli? Yatırımcılar, bu dönemde nasıl bir yatırım stratejisiyle hareket etmeli?
Şirketlerin ikinci çeyrek finansal sonuçlarını aldık. Özellikle demir-çelik, otomotiv, beyaz eşya ve bankacılık sektöründe güçlü bilançolar geldi. Portföyde seçilecek şirket hissesinin sektöründe öncü, temettü ödemeyi ilke haline getirmiş, satış gelirlerini sürekli artıran ve büyüme odaklı olmasını tercih ediyoruz. Riskli ve kısa vadeli pozisyonların uzun süre sürdürülmesi ve risk oranının artması genelde yatırımcının aleyhine sonuç veriyor. Dolayısıyla uzun süre taşınan riskli pozisyonların azaltılarak pozisyon değişikliğine gidilmesinde fayda olabilir.
Portföy dağılımınızı öğrenebilir miyiz? Potansiyel hangi yatırım araçlarında?
Portföyde hisseye yüzde 50, TL mevduata yüzde 20, dolar ile altına ise yüzde 15’er pay ayırıyoruz. BİST-100 Endeksi’nde yüzde 50 hisse ağırlığıyla devam edilebilir ancak 1.400 endeks seviyesinin altındaki günlük kapanışlarda riskli ve kısa vadeli hisse pozisyon ağırlığı yüzde 40’ın altına düşürülebilir ya da temkinli olmak adına sonlandırılabilir. 1.470 endeks seviyesi üzerindeki seyirlerde pozisyon ağırlığı yüzde 60 ve üzerine yükseltilebilir.
Integral Yatırım’ın model portföyünde hangi hisseler var?
“Model portföyümüzde Koç Holding, Tekfen, Tüpraş, ARD Bilişim, Migros ve Garanti BBVA’yı tutuyoruz. Genel olarak portföyümüzdeki hisseler geride kalmış ve yükselme potansiyeli olan şirket hisselerinden oluşuyor. Koç Holding’in; son bir ayda yüzde 20 yükselmesine karşın hala iştiraklerinden ucuz olduğunu ve yukarı yönlü potansiyel taşıdığını düşünüyoruz. Tüpraş, uluslararası uçuşların açılmasıyla birlikte jet yakıt katkısını finansallarına dâhil edecek. Böylece şirketin salgından dolayı oluşan geri kalmışlığı üzerinden atacağını tahmin ediyoruz. Migros, hala tarihsel çarpanlarına göre oldukça iskontolu ve cazip yerlerde olmaya devam ediyor. Yeni yeni yükselmeye başlayan ve güç oluşturan bankacılık endeksinde Garanti BBVA’yı korumaya devam ediyoruz. ARD Bilişim’de yüksek kârlılık beklentimiz sürerken, Tekfen holding için yeni iş ilişkilerinin potansiyel oluşturabileceğini öngörüyoruz.”
Hareketliliğin hiç eksik olmadığı piyasalarda, yeni haftaya risk iştahı yüksek bir eğilimle başladık. İvmesi yüksek, olumlu fiyatlamalar ekseninde ilerleyen haftada, 26 Ağustos Perşembe günü başlayacak olan Jackson Hole Toplantısı merakla bekleniyor. Toplantı öncesinde bir noktada ihtiyatlı duruşun yeniden belirmesi ve yatırımcıların pozisyonlarda konsolidasyona gitme isteklerini yükseltebilecekleri kaydediliyor.
Türk hisse senedi piyasası da haftaya güçlü bir performansla başladı. TL ve yurtiçi faiz oranları da destekleyici oldu. Ancak Jackson Hole Toplantısı yaklaştığı için mevcut seviyelerin üzerinde biraz daha temkinli bir yaklaşım gerektiği noktasına özellikle dikkat çekiliyor. Jackson Hole Sempozyumu’nda özellikle ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Powell’ın beklenen varlık alım programındaki azaltım hamlesinin patikası ve zamanlamasına dair ne tür mesajlar vereceği yatırımcıların odak noktasında yer alacak.
Biz de piyasalardaki son durumu İntegral Yatırım Araştırma Müdürü Seda Yalçınkaya Özer ile değerlendirdik. Borsa, dolar ve altına dair beklentilerini öğrendiğimiz Seda Yalçınkaya Özer’den yatırımcılar için portföy dağılımı ve hisse önerilerini de aldık.
Borsadaki son tabloyu nasıl yorumluyorsunuz?
1.350 seviyesinden gelen güçlü toparlanmanın etkili olduğu BİST-100 Endeksi, 1.470 seviyelerine yükseldi. Bunda en etkili gelişmenin; TCMB’nin faizdeki sıkı duruşu koruması ve güçlü gelen bilançoların yılın geri kalanına yönelik beklentileri güçlendirmesi olduğunu söylemek mümkün. Dış piyasada da her ne kadar delta varyantı şiddetini artırsa da küresel risk iştahı korunmaya devam ediyor. Buna karşı Borsa İstanbul’da yabancı yatırımcının bizi geriden takip ettiği ortam sürüyor.
Piyasalar için iyi ve kötü senaryo, riskler ve fırsatlar neler?
Yılsonu enflasyon beklentilerindeki bozulma en önemli yapısal sorunumuz. Endeks için en önemli risk enflasyon sorununun giderek artması. Bu durumda beklentilerde daha fazla bozulma olabilir. Diğer yandan FED erken bir sıkılaşmaya giderse bunun da etkisi endeks üzerinde hissedilebilir. Diğer yandan yılsonuna doğru enflasyon beklentilerinde toparlanma ve TCMB’nin buna rağmen sıkı duruşunu koruması endeksi daha çok destekler.
Eylül ayı sonuna kadarki süreç için beklentileriniz nasıl şekilleniyor? Yükseliş hızlanır mı?
Teknik olarak borsa yatırımcısı için 1.470 seviyesi güçlü direnç konumunda. Bu seviyesinin yukarı yönde aşılması halinde tekrar 1.500’lü seyirlerden konuşmamız mümkün olacak ve hızlı bir ivmelenme izleyeceğiz. Ancak 1.470 seviyesinden gelecek güçlü kâr satışları endeksin 1.400-1.470 bandına sıkışmasına zemin hazırlayabilir. 1.400 seviyesi üzerinde kalındıkça mevcut pozisyonlar korunabilir.
Altındaki hareketleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Artan delta varyantı riski ons altının güvenli liman özelliğini şimdilik ön plana çıkarmıyor. Ancak küresel piyasalardaki güçlü dolar teması, ons altında oluşan baskıların azalmasını da sağlıyor diyebiliriz. Ağustos ayı başında aldığımız beklentinin üzerinde güçlü ABD tarım dışı istihdam verisinin Asya piyasasında sert fiyatlanması emtialara ve başta ons altın ciddi satış getirmişti. 1.685 dibinden yaşanan toparlanma eğilimiyle 1.800 seviyesine kadar yükselen ons altında teknik toparlanma izledik. Ancak 26-28 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek Jackson Hole Toplantısı’ndan nasıl mesajlar geleceği ons altının geleceğini oluşturuyor.
Altın için beklentilerinizi öğrenebilir miyiz?
Önümüzdeki günlerde güçlenen dolar endeksinin sürmesi düşüncemle ons altındaki yükselişlerin baskı altında kalmaya devam etmesini bekliyorum. Her ne kadar dünyada delta varyantı devam etse de küresel piyasalardaki ekonomiler toparlanıyor ve aşılama devam ediyor. Ayrıca güçlü dolar temasında da bir bozulma yok. Dolayısıyla tüm bu etkenleri dikkate aldığımızda 2021 yılının ikinci yarısının ons altın yılı olacağını söylemek zor.
1.800 seviyesinin üzerinde seyirlerin oluşması halinde 50 haftalık ortalama olan 1.830 seviyesi daha güçlü bir direnç olarak karşımıza çıkıyor. Şimdilik teknik göstergeler 1.830 seviyesinin üzerine yerleşecek bir güce sahip görünmüyor. Kısa vadede oluşacak yukarı yönlü eğilimde 1.800-1.830 bandından kâr satışları gelmesi beklenebilir. Buna karşın 1.830 seviyesi üzerindeki iki günlük kapanışların oluşması halinde kısa pozisyonlar sonlandırılarak uzun pozisyonla denenebilir. Gram altın yatırımcısı için 470 seviyesi yakınlardan alım fırsatı olabileceğini ve 500-520 seviyelerinden kâr satışları gerçekleşebileceğini düşünüyorum.
Eylül ayı sonuna kadarki süreç için dolarda nasıl hareketler öngörüyorsunuz?
Dolar/TL’yi yakın dönem için 8,30-8,80 aralığında izlemeye devam ediyoruz. Dolar kurunda şu an izlediğimiz aşağı yönlü seyrin uzun soluklu ve kalıcı olması için yeterli koşullar ne yazık ki henüz oluşmuş değil. Bozulan yılsonu enflasyon tahminleri yumuşak karnımız olmaya devam ediyor. Bununla birlikte dünyada şiddetini artıran delta varyantı küresel piyasalarda büyüme endişeleri oluşturuyor. Ayrıca FED’in sıkılaşmaya gitmesi yönünde oluşan güçlü algılamalar güçlü dolar temasını da canlı tutuyor.
Tüm bu bileşenlere baktığımızda dolar/TL’de 8,30 seviyesinde oluşabilecek bir geri çekilmenin kurumsallar tarafından taleple karşılanabileceğini ve uzun soluklu düşüş eğiliminin sonlanabileceğini düşünüyorum. Ağustos ayı için en önemli gelişme 26-28 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek Jackson Hole Toplantısı’nda FED Başkanı Powell’ın vereceği mesajlar olacak. Bir diğer önemli gelişme ise TCMB’nin para politikasında sıkı duruşu sergilemeye devam edip etmeyeceği olacak.
Sizce, TCMB bundan sonraki süreçte ne yapar?
Bilindiği üzere; 2021 Temmuz ayı enflasyonu yüzde 18,95 ile neredeyse politika faiziyle örtüştü ve enflasyona ilişkin risklerin arttığına işaret etti. Ağustos ayı toplantısında politika faizini yüzde 19’da koruyan ve sıkı duruşunu devam ettiren TCMB’nin ekim ayında sınırlı bir faiz indirimi yapabileceğini ve yıl sonunu yüzde 17,5 politika faizi ile bitirebileceğini düşünmekteyim.
Yatırımcılar portföy oluştururken nelere dikkat etmeli? Yatırımcılar, bu dönemde nasıl bir yatırım stratejisiyle hareket etmeli?
Şirketlerin ikinci çeyrek finansal sonuçlarını aldık. Özellikle demir-çelik, otomotiv, beyaz eşya ve bankacılık sektöründe güçlü bilançolar geldi. Portföyde seçilecek şirket hissesinin sektöründe öncü, temettü ödemeyi ilke haline getirmiş, satış gelirlerini sürekli artıran ve büyüme odaklı olmasını tercih ediyoruz. Riskli ve kısa vadeli pozisyonların uzun süre sürdürülmesi ve risk oranının artması genelde yatırımcının aleyhine sonuç veriyor. Dolayısıyla uzun süre taşınan riskli pozisyonların azaltılarak pozisyon değişikliğine gidilmesinde fayda olabilir.
Portföy dağılımınızı öğrenebilir miyiz? Potansiyel hangi yatırım araçlarında?
Portföyde hisseye yüzde 50, TL mevduata yüzde 20, dolar ile altına ise yüzde 15’er pay ayırıyoruz. BİST-100 Endeksi’nde yüzde 50 hisse ağırlığıyla devam edilebilir ancak 1.400 endeks seviyesinin altındaki günlük kapanışlarda riskli ve kısa vadeli hisse pozisyon ağırlığı yüzde 40’ın altına düşürülebilir ya da temkinli olmak adına sonlandırılabilir. 1.470 endeks seviyesi üzerindeki seyirlerde pozisyon ağırlığı yüzde 60 ve üzerine yükseltilebilir.
Integral Yatırım’ın model portföyünde hangi hisseler var?
“Model portföyümüzde Koç Holding, Tekfen, Tüpraş, ARD Bilişim, Migros ve Garanti BBVA’yı tutuyoruz. Genel olarak portföyümüzdeki hisseler geride kalmış ve yükselme potansiyeli olan şirket hisselerinden oluşuyor. Koç Holding’in; son bir ayda yüzde 20 yükselmesine karşın hala iştiraklerinden ucuz olduğunu ve yukarı yönlü potansiyel taşıdığını düşünüyoruz. Tüpraş, uluslararası uçuşların açılmasıyla birlikte jet yakıt katkısını finansallarına dâhil edecek. Böylece şirketin salgından dolayı oluşan geri kalmışlığı üzerinden atacağını tahmin ediyoruz. Migros, hala tarihsel çarpanlarına göre oldukça iskontolu ve cazip yerlerde olmaya devam ediyor. Yeni yeni yükselmeye başlayan ve güç oluşturan bankacılık endeksinde Garanti BBVA’yı korumaya devam ediyoruz. ARD Bilişim’de yüksek kârlılık beklentimiz sürerken, Tekfen holding için yeni iş ilişkilerinin potansiyel oluşturabileceğini öngörüyoruz.”