Yılın ilk yarısını sadece yüzde 1,20 artışla yatay kapatan BİST-100, yılın ikinci yarısına hızlı bir başlangıç yaptı. Temmuz 2024’ten bu yana ilk kez 11 Ağustos’ta 11.000’in üzerinde kapanan BİST’in yıl başından 11 Ağustos kapanışı itibarıyla getirisi de yüzde 12,5’e ulaştı. BİST-100’ün daha önceki TL bazlı rekor seviyelerine yaklaştıkça kısmen zorlanması normal karşılanırken, 11.000 üzerinde kapanışların devamı halinde yükseliş eğiliminin hız kazanabileceği öngörülüyor.
Ekonomist’in 17 - 30 Ağustos 2025 tarihli sayısından
BEKLENTİLER İYİLEŞİYOR
Borsada son 1,5 aydır görülen yükselişte etkili olan ana unsurlar; ‘TCMB’nin yeniden başladığı faiz indirim döngüsünün süreceğine yönelik beklentiler, Moodys’in ülke kredi notunu artırması, yabancı girişi, görece olumlu ikinci çeyrek finansalları ve yurt içinde siyasi risklerin yılın ilk yarısına göre yüksek seyretmemesi’ şeklinde sıralanıyor. Jeopolitik risklerin yavaşlamasının, ABD Başkanı Trump’ın gümrük vergisi politikalarının öngörüldüğü ölçüde küresel ekonomiyi yavaşlatmayacağı beklentisinin ve küresel borsaların destekleyici seyrinin de BİST’i desteklediği belirtiliyor.
Son dönemde BİST-100’e dair hedefler de yükseliyor. Uzman isimlerin BİST-100 için eylül ayının sonuna ilişkin beklentilerinde, 11.500-12.000 bandı ağırlık kazanıyor. Temmuz başındaki anketimizde ise eylül sonu için 10.500-11.000 aralığı öne çıkmıştı. Bu arada küresel ticarete ilişkin yükselebilecek tansiyon ve yurt içi siyasi gündemde yaşanabilecek olumsuzluklarda BİST’te toparlanmanın gecikebileceği riskine de dikkat çekiliyor.

HEDEF DEĞERLERDE YUKARI REVİZYON
BİST’te TCMB’den faiz indirim beklentilerine ek olarak tahminleri aşan ikinci çeyrek finansallarının da destekleyici olduğunu söyleyen Tacirler Yatırım Araştırma Yönetmeni Oğuzhan Kaymak, “19 Mart’tan sonra yurt içinde artan faiz ortamı belli ki şirketlerin finansallarında korkulan kadar baskı yaratmamış” diyor. Kaymak, bu durumun hem şirketlerin borsa fiyatlarına dair hedef değerlerinde hem de BİST-100 hedeflerinde yukarı revizyonlara neden olduğunu kaydediyor.
İki ay önce 13.500 civarında olan 12 aylık BİST-100 hedeflerinin son dönemde 14.500’lere tırmandığına ve endekste de yükselişin devam ettiğine değinen Oğuzhan Kaymak’a göre; bu eğilimlerde değişiklik olmaması halinde BİST-100’de eylül ayı sonunda ise 11.500-12.000 bandı test edilebilir. Oğuzhan Kaymak, teknik görünümde özellikle dolar bazında dirençlerin aynı bölgeyi teyit ettiğinin de altını çiziyor.

HİSSE, TL MEVDUATI GEÇTİ
Borsaya dair iyimser öngörülerin artması portföy önerilerine de yansımış durumda. Faizlerdeki yukarı yönlü hareketle birlikte portföy önerilerinde uzun bir süre TL mevduat hisseyi geçmişti. Temmuz ayı başında yaptığımız ankette ise borsaya ilişkin olumlu beklentilerdeki artışla hisse ile TL mevduata portföylerde eşit pay verilmişti.
Geldiğimiz noktada borsa 11.000’leri test ederken önerilerde de hissenin TL mevduatın önüne geçtiği görülüyor. Sekiz aracı kurumun portföy dağılımlarının ortalamasına göre; hisse yüzde 43 payla en çok önerilen yatırım aracıyken TL mevduatın payı ise yüzde 21. Bu açıdan bakıldığında hisse ve TL mevduat, portföyün yaklaşık yüzde 65’ini oluşturuyor. Bu iki yatırım aracını yüzde 14,6 ile tahvil-bono ve yüzde 11,9 ile altın izliyor.

NASIL BİR STRATEJİ İZLENMELİ?
İntegral Yatırım Araştırma Uzmanı Harun Raşit Demircan, TCMB’den faiz indirimleri beklense de eylül ayı sonuna kadar reel faiz ortamının devam edeceği ve sabit getirili menkul kıymetlerin cazibesini koruyacağı görüşünde. “Hissede pozisyon almak için uygun zaman olabilir. Ancak özellikle yurt içindeki gündem, siyasi haber akışlarından arınmadığı sürece borsada net alım pozisyonuna geçmek riskli” diyen Demircan’a göre; bu süreçte hem yüksek faiz olanağından yararlanmak hem de iskontolu ve potansiyel görülen şirketlerde ‘alım’ pozisyonuna geçmek mantıklı gözüküyor. Harun Raşit Demircan, küresel cephede jeopolitik gerginliğin artması riskine karşın altında pozisyon bulundurmayı da makul görüyor.
HANGİ SEKTÖRLER?
BİST için ana katalizör, TCMB’den faiz indirimi beklentileri. “Dezenflasyon sürecinin devamı TCMB’nin elini rahatlatırken önümüzdeki süreçte reel faiz makasının daralacağını düşünüyoruz” diyen Trive Yatırım Araştırma Uzmanı Mehmet Özdemir’e göre; bu durum da risk algısı yüksek yatırımcıyı BİST’te pozisyonlanmaya itiyor. Özdemir, ilk çeyrekten daha kötü beklenen ikinci çeyrek bilançolarının beklenen kadar zayıf gerçekleşmemesinin, önümüzdeki döneme ilişkin şirket finansallarındaki toparlanmanın hızlanabileceği tahminlerini artırdığına da işaret ediyor.
Faiz indirim beklentileri, faize hassas sektörlerin cazibesini de artırıyor. Yıl sonuna kadar bankalar başta olmak üzere GYO’ları ve çimento şirketlerini bir adım önde gören Mehmet Özdemir, trafik verileri güçlü seyreden ulaştırma sektörünün de mevsimsellik etkisiyle pozitif ayrışabileceği kanaatinde. Uzun vadeli yatırımcılara faize hassas sektörlerden dinamik bir portföy oluşturmalarını öneren Özdemir’e göre; kısa vadeli alım-satım stratejilerinde ise 10.750’nin altında gün kapanışları gerçekleşmediği sürece eldeki pozisyonlar korunabilir.
FAİZ DÖNGÜSÜ NASIL İŞLER?
Tacirler Yatırım Araştırma Yönetmeni Oğuzhan Kaymak; faiz indirim süreçlerinde ilk etapta kredi faizlerinde gerileme, buna bağlı olarak harcama ve yatırım eğilimlerinde artış, bunu takiben talep-üretim ve istihdam artışı ve sonrasında enflasyonist baskıların yeniden arttığı bir döngünün takip edileceği bilgisini veriyor. “Burada da ilk etapta bankalar, GYO’lar, perakende tüketim ürünleri, otomotiv, inşaat, çimento, cam, demir-çelik gibi sektörler farklı fazlar halinde süreçten destek bulur” diyen Oğuzhan Kaymak, şirketlerin operasyonlarında izlenebilecek bu desteklerin yanı sıra değerleme perspektifinden bakıldığında ise iskonto faktöründeki gerilemenin BİST genelinde hedef fiyatları yukarı çeken bir etkisi olabileceğini de sözlerine ekliyor.

ALPER NERGİZ / GCM YATIRIM GENEL MÜDÜRÜ
“Hisse ağırlığının ‘kademeli’ artırılması değerlendirilmeli”
‘ÇEŞİTLENDİRME’ İLKESİ Eylül sonuna kadar olan dönemde hem fırsatlara açık hem de riskleri dengeleyen bir strateji ön planda olmalı. Getiri arayışını sürdüren yatırımcıların ‘çeşitlendirme’ ilkesine bağlı kalmaları ve jeopolitik, politik ve ekonomik gelişmelere hızlı adapte olabilen varlıklara yönelmeleri önem taşıyor. Fırsatlara zamanında tepki verebilmek adına portföylerde likiditeye ya da likiditeye hızlı erişim sağlayabilecek enstrümanlara belirli ölçüde yer verilmesi gerektiğine de inanıyoruz.
BİST’E İLGİ NEDEN ARTABİLİR? Stopaj oranları dahil vergisel süreçte izlenen artışlar ve TCMB’nin temmuz itibarıyla faiz indirimlerine yeniden başlaması, alternatif getiri sağlayan enstrümanlarda kâr marjların daralabileceği beklentisini beraberinde getiriyor. Bu durum, BİST’e ilgiyi artırabilir. Bu nedenle, yılın kalan bölümünde hisse senedi ağırlığının ‘kademeli’ olarak artırılması stratejik açıdan değerlendirilmeli.