Özlem Bay Yılmaz obay@ekonomist.com.trİzmir İş Kadınları Derneği'nin (İZİKAD) öncülüğünde sekiz iş kadını derneği, Türkiye'de ilk kez Girişimci İş Kadınları Federasyonu (GİFED) çatısı altında birleşti. GİFED Yönetim Kurulu Başkanı Huriye Serter, "Bundan sonra da aynı motivasyonla yolumuza devam edeceğiz. dört yıl sonra neden konfederasyon kurmayalım; bu hedefle çalışacağız" dedi.
KOBİ Girişim Eylül 2021 tarihli sayıdan
İzmir İş Kadınları Derneği'nin (İZİKAD) öncülüğünde sekiz iş kadını derneğinin birlikteliği ile kurulan Girişimci İş Kadınları Federasyonu (GİFED), iş kadınları başta olmak üzere kadınların iş sosyal hayatta karşısına çıkan sorunların çözümü için daha güçlü ses çıkaracak. GİFED'in kurucu başkanlığını Huriye Serter üstlenirken, kısa bir zaman sonra yapılacak genel kurul ile GİFED, emin adımlarla yoluna devam edecek.
Türkiye‘nin ilk federasyonu kurduklarını söyleyen GİFED Yönetim Kurulu Başkanı Huriye Serter, kadınların Türkiye çapında seslerini daha çok duyurmak ve sorunlarının çözümünü hızlandırmak için federasyonun kurulduğunu dile getirdi.
Federasyonun logosunun M.Ö. 13. Yüzyıl'da yaşamış olan Hitit Kraliçesi Pudu-hepa‘nın mührünün modernize edilmiş hali olduğunu ifade eden Serter, “Kendisi o dönemde toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için bütün sözleşmelere kral ile birlikte mührünü basıyor. O yıllarda bile Anadolu'da kadın ön planda. Biz de federasyon ile Anadolu kadınının sesini daha gür duyuracağız. Anadolu‘daki kadın hareketinin herkese örnek olmasını istiyoruz” diye konuşuyor.
KONFEDERASYON HEDEFİ
Türkiye'de 8 milyon kadın çalışıyor. Bunun da yarısı kayıt dışı. Girişimcilerin ise sadece yüzde 8'i kadın. Parlamentoda kadın temsil oranının da yüzde 17 seviyesinde olduğuna işaret eden Serter, şunları anla-
tıyor: “Yerel yönetimlerde kadın temsil oranı ise yüzde 3.2 seviyesinde. Kadın erkek arasında da ücret farkı var. Orada da eşitlik yok. Bu bütün dünyanın sorunu. Biz GİFED olarak bu sorunlara çözüm üretmek için kurulduk.
Örgütlü kadınlarla sorunların daha kolay çözüleceğini düşünüyoruz. Kadınlarımıza karar alma mekanizmalarına dahil etmek zorundayız. Bu eşitliği de hep birlikte sağlayacağız. Bundan sonra da aynı motivasyonla yolumuza devam edeceğiz. 4 yıl sonra neden konfederasyon kurmayalım. Bu hedefle çalışacağız.”
GİFED, Türkiye'de bulunan girişimci ve iş kadınları derneklerini biraraya toplayarak, mesleki konularda bilgi alışverişini gerçekleştirmeyi amaçlıyor.
Üyelerin ilgili olduğu özel ve resmi kuruluşlarla ilişkilerini geliştirmelerini de hedeflediklerini söyleyen Serter, şöyle devam ediyor: “Federasyonu faaliyet alanına giren konularda kamuoyunu aydınlatıcı çalışmalar yapmak, Türkiye'yi ilgilendiren ekonomik, kültürel ve sosyal konularda, fikirler ve projeler üretmek, Bilimsel araştırmalar yaptırarak kamuoyunu aydınlatmak diğer hedeflerimiz.”
KURUCU DERNEKLERİ
GİFED'in kurucu dernekleri; Adana İş Kadınları Derneği (İŞKAD), Afyonkarahisar İş Kadınları Derneği (AFİKAD), Aydın İş Kadınları Derneği (İŞKAD), Bursa İş Kadınları Ve Yöneticileri Derneği (BUİKAD), Girişimci Kadınların Desteklenmesi Derneği (GİKAD), İzmir İş Kadınları Derneği (İZİKAD), Kadın İşveren Ve Sanayiciler Derneği (KAİSDER) ve Kocaeli İş Kadınları Ve Yöneticileri Derneği (KOİDER) olarak sıralanıyor.
Mevcut yasalar çerçevesinde yurtiçi ve yurtdışındaki benzer kuruluşlarla işbirliklerini geliştirmeyi de planladıklarını vurgulayan Serter, “Başka ülkelerde benzeri çalışmalarda bulunan uluslararası organizasyonlar, fuarlar, dernek, vakıf gibi kuruluşlarla bilgi alışverişi ve faaliyetlerde bulunacağız.
Üniversite ve iş dünyası ilişkilerinin geliştirilmesine yönelik her türlü projeye ve girişim faaliyetlerine katkıda bulunmayı, ulusal ve uluslararası projeler yürütmeyi hedefliyoruz” diye ekledi.
"BU BİR ANADOLU HAREKETİ"
Federasyon çalışmalarını uzun süredir sürdüren, kurucu dernekler arasında yer alan İzmir İş Kadınları Derneği’nin (İZİKAD) yönetim kurulu başkanı Betül Sezgin, Frida Kahlo’dan ilham aldıklarını, Hitit Kraliçesi Puduhepa’nın mührünü logolarına taşıyarak köklerine sahip çıktıklarını söyledi.
Betül Sezgin, şöyle devam ediyor: “Bu topraklara ‘Anadolu’ denmesinin sebebi her köşesinde güçlü başarılı kararlı ve kendine güvenen kadınların olmasından. Kendi içlerinde güçlü, başarılı, saygın iş kadınları ile bir zincir oluşturuyoruz. Aslında bir Anadolu hareketi başlatıyoruz.
Bu başlangıç İzmir’den Türkiye’ye, Türkiye’den uluslararası alandaki tüm kadınlarla bir ağ ve bağ kurmak için bir fırsat yaratmış olacak.” 2017 yılında ‘Anadolu Hareketi’ olarak adlandırdıkları bu girişimi başlatma kararı verdiklerinden bahseden Sezgin, “Sekiz öncü kurucu dernek olarak Türkiye topraklarına tohum atıyoruz şimdi onu işleme ve çalışma zamanı.
Bugün burada özgürce özgüvenle duygularımızı anlatıyor ve paylaşabiliyorsak, 102 yıl önce kadınların toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemini ortaya çıkaran ulu önderimiz Mustafa Kemail Atatürk’e minnet ve saygılarımızı sunuyoruz” şekline konuşuyor.
