DOLAR
34,88
0,03%
DOLAR
EURO
36,76
0,37%
EURO
GRAM ALTIN
3045,94
0,00%
GRAM ALTIN
BIST 100
10147,93
0,89%
BIST 100
USD/TRY
Döviz Çevirici
TRY
USD
EUR
Hesapla

Rusya'nın 'Caydırıcı Güçleri' Ne? Putin'in nükleer sözleri dünyada nasıl yorumlandı?

28 Ekim 2022 | 00:39
Rusya'nın 'Caydırıcı Güçleri' Ne? Putin'in nükleer sözleri dünyada nasıl yorumlandı?
Rusya Devlet Başkanı Putin'in bugün yaptığı bir açıklama dünyada çok konuşuluyor. Putin, Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ve Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov ile toplantı yaptı. Toplantının başında Putin, Batı’nın Rusya ile ilişkilerinde dostça olmayan eylemlerde bulunduğunu söyledi.

Putin, “Ekonomik alanda gayrimeşru yaptırımları kastediyorum. NATO ülkelerinin üst düzey yetkilileri de ülkemize karşı saldırgan açıklamalar yapıyor. Bu yüzden Genelkurmay Başkanı’na ve Savunma Bakanı’na Rus ordusunun caydırıcı güçlerini özel savaş görevi durumuna geçirmesini emrediyorum.” ifadelerini kullandı.

RUS ORDUSUNUN CAYDIRICI GÜÇLERİ NE?


Rus ordusunun caydırıcı güçleri nükleer silahlar ve hipersonik füzeleri de kapsıyor. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB), 1949'da ilk kez nükleer silah denemesi yaptı ve ABD'nin ardından dünyada nükleer silaha sahip ikinci ülke oldu.

Bu iki ülke arasındaki yarış nedeniyle 1980'li yıllarda SSCB'nin nükleer silah sayısı 40 bini aştı. SSCB'nin dağılması ve Washington ile Moskova arasında imzalanan Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşmaları sayesinde bu sayı hızla gerilese de Rusya hala dünyada en fazla nükleer silaha sahip ülke konumunda.

1800 konuşlandırılmış nükleer savaş başlığı var


Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'nün (SIPRI) geçen yıl yayımladığı verilere göre, Rusya, 6 bin 255 nükleer başlıkla dünyada ilk sırada yer alıyor. Rusya yönetiminin sahip olduğu nükleer silahların sayısında 2020'ye oranla geçen yıl 120 adet azalma oldu.

Rusya'nın 1800 konuşlandırılmış nükleer savaş başlığı bulunuyor. Öte yandan Rusya'yı 5 bin 550 nükleer silah ile ABD takip ediyor ve bu iki ülke hala dünyadaki nükleer silahların yüzde 90'nından fazlasına sahip. Diğer yedi nükleer güç şu ülkelerden oluşuyor: İngiltere, Fransa, İsrail, Çin, Pakistan, Hindistan ve Kuzey Kore. 

ABD'nin yanı sıra Batı Bloku'nda yer alan Fransa 290, İngiltere ise 225 nükleer başlığa sahip.

Rusya'nın süpersonik füzeleri


Rusya süpersonik füze sisteminde oldukça etkin. Ruslar, SSCB döneminden itibaren kısa ve orta menzilli süpersonik füzelerin yanı sıra kıtalararası uçuş yapabilen süpersonik füzeler geliştiriyor. Rusya, P-800, Oniks gibi pek çok türde ve sayıda süpersonik füze üretirken, nükleer enerjiyle çalışabilen ve nükleer başlık taşıyan kıtalararası seyir füzesi 9M730 Burevestnik, Rusların en stratejik silahlarından biri olarak kabul ediliyor.

  • Rusya'nın denizden ve karadan fırlatılabilen ve yaklaşık 1000 kilometre menzile erişebilen Tsirkon füzesi, Mach 4,5 ile Mach 6 arasında yüksek süpersonik ila hipersonik hızlara ulaşmayı hedefliyor.

  • Öte yandan, Rusya’nın Hindistan ile ortak geliştirdiği BrahMos I adlı süpersonik füze, alanının en iyilerinden biri olarak görülüyor.

  • Ses hızının üç katına (Mach 3) çıkabilen ve 290 kilometre menzili bulunan BrahMos I, Rusya'nın Oniks füzesinin bir uyarlaması. 300 kilograma kadar konvansiyonel savaş başlığı taşıyabilen BrahMos I, havadan, denizaltından ve gemiden fırlatılabiliyor.

  • Rusya'nın elindeki bir başka dikkat çekici hipersonik füze ise Kinjal. Moskova yönetimi Kinjal hipersonik füzesinin tanıtımını 2018'de yapmıştı.

  • Ru güçleri, 19 Şubat'ta düzenlenen nükleer üçleme tatbikatında hipersonik füzeler Kinjal ve Tsirkon'u da kullandığını duyurmuştu.


Peki, Putin'in çıkışı dünyada nasıl yorumlandı? İşte gelen açıklamalar ve yorumlar:

PUTİN'İN SÖZÜ NE ANLAMA GELİYOR?


BBC savunma muhabirine göre bu hareket bunun Rusya'nın onları kullanma niyetini belirtmek yerine NATO'ya bir uyarı gönderme şekli.

BBC'de yer alan bir başka analizde şu ifadeler var:

Rusya'nın duyurusu, Washington ve Moskova'nın nükleer savaşa en çok yaklaştığı 1962 Küba Füze Krizi'nin korkulu yankılarını uyandırıyor. Ancak tarihsel paralellikler her zaman kesin değildir. Şu anda aynı kriz veya risk seviyesinde değiliz. Ukrayna konusunda Putin'in kendisi yanlış hesap yapmış olabilir. Sahada Ukraynalılardan ve ayrıca uluslararası alanda düşündüğünden daha birleşik bir Batı'dan ne kadar direnişle karşılaşacağını hafife almış olabilir. Putin'in nükleer alarmla ilgili kamuoyuna yaptığı duyuru, çok halka açık bir sinyal ve uyarıdır. Amacı muhtemelen Moskova'nın ne kadar ileri gitmek istediğine dair korkular yaratarak NATO'nun Ukrayna'ya verdiği desteği caydırmak olacak. Neyin çok önemli olduğu ve buna karşılık olarak ne yapmaya istekli olduğu konusunda belirsizlik yaratmak isteyecektir. Ancak bu, silahları gerçekten kullanmak istemekle aynı şey değil. Ancak bu doğru olsa bile, tehditlerin hafife alınacağı anlamına gelmez. Şimdiye kadar, Batı'nın tepkisi, tepki olarak dili tırmandırmamak oldu. Ancak korku, daha fazla yanlış hesaplamanın bu krizi daha tehlikeli bir bölgeye tırmandırabileceği ve Küba'da olanlara daha da yakınlaştırabileceği olacaktır.

ÖZEL SAVAŞ GÖREVİ NE?


Guardian'a göre Putin'in emir verdiği “Özel savaş görevi modunun” neyi kapsadığı da henüz belli değil. Cenevre merkezli analist ve Rus Nükleer Kuvvetleri projesinin başkanı Pavel Podvig, emrin ne anlama geldiğini "söylemenin zor" olduğunu, ancak bunun bir "ön komut" olabileceğini söyledi. Podvig "Bombardıman uçaklarının silahlarla yüklenmesi ve havalanması da dahil olmak üzere en yüksek hazırlık seviyesi gibi görünmüyor. Bu, komuta ve kontrolün gerektiğinde tepki verebilmesini sağlayan bir eylemdir. Ama oldukça yüksek bir seviye" dedi.

UKRAYNA'YA GÖRE MÜZAKERE ÖNCESİ BASKI


Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmytro Kuleba, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı nükleer silah kullanması durumunda bunun "dünya için bir felaket" olacağını söyledi. Kuleba, "Cumhurbaşkanı Putin'in bu emri, müzakereler için görüşmeye hazır iki delegasyonla ilgili duyurunun yapılmasından kısa bir süre sonra geldi. Bu duyuruyu veya bu emri, riskleri artırma ve Ukrayna heyeti üzerinde ek baskı oluşturma girişimi olarak görüyoruz. Ama bu baskıya boyun eğmeyeceğiz. Bu görüşmelere çok basit bir yaklaşımla yaklaşacağız. Oraya Rusya'nın ne diyeceğini dinlemek için gidiyoruz ve tüm bunlar hakkında ne düşündüğümüzü onlara anlatacağız" dedi.

PENTAGON YORUMU


Pentagon, Putin'in nükleer güçlerini yüksek alarma geçirdiğine dair haberlerden "şüphe etmek için hiçbir neden olmadığını" söyledi. ABD'li üst düzey bir savunma yetkilisi, "Bu yalnızca gereksiz bir adım değil, aynı zamanda tırmandırıcı bir adımdır. Açıkça görülüyor ki, bir yanlış hesaplama olursa işleri çok daha tehlikeli hale getirebilecek güçleri potansiyel olarak devreye sokuyor" dedi.

Pentagon, Putin'in hamlesine yanıt olarak nükleer duruşunu değiştirip değiştirmediğini söylemeyi reddetti. Yetkili, "Stratejik caydırıcı duruşumuzun özellikleri hakkında konuşmuyoruz" dedi. Kendimizi, müttefiklerimizi ve ortaklarımızı savunma yeteneğimize güveniyoruz ve buna stratejik caydırıcılık alanı da dahil” dedi.

BEYAZ SARAY YORUMLARI


Beyaz Saray basın sekreteri Jen Psaki, Putin'in "daha fazla saldırganlığı haklı çıkarmak için var olmayan tehditler üretmek" olan bir kalıba başvurduğunu söyledi. Psaki, Rusya'nın NATO veya Ukrayna tehdidi altında olmadığını söyledi. Psaki, "Kendimizi savunma yeteneğimiz var, ancak burada gördüklerimizi de dile getirmemiz gerekiyor" diyor.

NATO: SORUMSUZCA BİR DAVRANIŞ


NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Putin'in Rusya'nın nükleer kuvvetlerini yüksek alarma geçirme kararına tepki olarak CNN'e şunları söyledi: “Bu tehlikeli bir söylemdir. Bu sorumsuzca bir davranıştır” dedi.

CBC'in analizinde "Putin'in emrinin pratik anlamı hemen belli değildi. Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri'nin tipik olarak kara ve denizaltı temelli nükleer kuvvetleri her zaman tetikte ve savaşa hazırdır, ancak nükleer yetenekli bombardıman uçakları ve diğer uçaklar değildir" diyor.

NÜKLEER CAYDIRICILIK NEDİR?


Yaşanan gelişme bir tür askeri strateji olan 'Nükleer Caydırıcılık' konusunu gündeme getirdi. Peki, Nükleer Caydırıcılık ne? Bu mantık özetle ve en yalın haliyle şu anlama geliyor:

Bir aktör, ortaya çıkabilecek sonuçlara ilişkin korkusunu artırarak diğerinin bazı eylemlerde bulunmasını engeller. Örneğin A Ülkesi B Ülkesine karşı bir nükleer savaş başlatırsa, B Ülkesi A Ülkesine, teorisyenlerin “karşılıklı garantili yıkım” dediği şeye yol açacak kadar zarar verebilir. Böylece her iki taraf da o kadar çok zarar görecektir ki kazanan olmaz. Yani bir anlamda Nükleer Caydırıcılık barış ve istikrarın karşılıklı olarak güvence altına alınmış yıkım tehdidiyle ortaya çıkacağı mantığına oturuyor. Bu doktrini eleştirenler ise aynı caydırıcılığın hükümetlerin nükleer silahları meşrulaştırmasının temel nedeni haline geldiğini, nükleer silahlara sahip olan her hükümetin, saldırıları yıkıcı misilleme tehdidiyle caydırdığını iddia ediyor.
0

  • ALTIN GRAM - TL 3045,94 0%
  • ALTIN ONS 2716,66 -0,02%
  • BIST 100 10147,93 0,89%
  • DOLAR/JAPON YENI 152,464 -0,087%
  • DOLAR/KANADA DOLARI 1,41364 -0,18781%
  • DOLAR/RUS RUBLESI 103,51 -1,6554%
  • DOLAR/TURK LIRASI 34,8759 0,0296%
  • EURO/DOLAR 1,0507 0,1415%
  • EURO/TURK LIRASI 36,7576 0,374%
  • STERLIN/DOLAR 1,27594 0,10042%
EKONOMİST YENİ SAYI
Ekonomist Dergisini takip etmek için abone olun.
ABONE OL