DOLAR
34,95
0,17%
DOLAR
EURO
36,76
0,37%
EURO
GRAM ALTIN
2976,55
-0,98%
GRAM ALTIN
BIST 100
10125,46
0,66%
BIST 100
USD/TRY
Döviz Çevirici
TRY
USD
EUR
Hesapla

Çalışan sayısı arttı, sendikalı oranı düştü

28 Ekim 2022 | 01:50
Çalışan sayısı arttı, sendikalı oranı düştü
ARAM EKİN DURAN eduran@ekonomist.com.tr

Son iki yılda hayatın her alanında önemli değişimlere neden olan pandemi krizi, çalışma hayatını da olumsuz etkiledi. Resmi verilere göre, kayıtlı çalışan sayısı bir önceki yıla göre artarken, sendikalı çalışan oranı azaldı.
Türkiye'de sendikalaşma oranları işçiler ve kamu çalışanları olmak üzere iki kategoride ele alınıyor.

01-14 Mayıs 2022 2022 tarihli sayıdan

Çünkü Türkiye'de işçi sendikaları ve kamu görevlileri sendikaları ayrı kanunlara göre kuruluyor ve faaliyet gösteriyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı kayıtlarını göre, Ocak 2022 itibarıyla kayıtlı çalışan sayısı 923 bin, sendikalı çalışan sayısı 120 bin kişi artmasına karşın, sendikalılık oranı yüzde 14,4'ten 14,3'e geriledi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın yayınladığı son sendika istatistiklerine göre Türkiye'de 15 milyon 294 bin 362 işçiden 2 milyon 189 bin 645'i sendikalı olurken, sendikalı işçilerin toplam kayıtlı işçilere oranı yüzde 14,32 oldu. Bakanlık verilerine göre Türk-İş, 1 milyon 213 bin 439 ile en fazla üyeye sahip konfederasyon oldu.

Türk-İş'i, 727 bin 187 üyeyle Hak-İş, 212 bin 593 üyeyle DİSK izledi. İşçilerin 29 bin 855'inin bağımsız sendikalara, 4 bin 337'sinin Ülkem-İş, bin 17'sinin Anadolu-İş, 997'sinin Tüm-İş, 220'sinin Yeniden Misk konfederasyonlarına üyeliği bulunuyor. En fazla üyeye sahip sendika ise 243 bin 643 üyeyle Hizmet-İş olarak belirlendi. Hizmet-İş'i 224 bin 823 üyeyle Türk Metal Sendikası ve 184 bin 845 üyeyle Öz Sağlık-İş izledi.

AB'DE SENDİKALI ORANI YÜZDE 25


Sendikalaşma oranlarının tüm dünyada düşme eğiliminde olduğunu ifade eden ^ Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Direktörü Numan Özcan, "Bunda üretim ve sanayi sektörlerinden hizmetlere olan geçiş, sendikalı işlerin taşerona devredilmesi, ekonomilerdeki kayıt dışındaki artış, otomasyon ve istihdam ilişkilerinin değişmesinin büyük etkisi var" diyor.

Özellikle gençler ve çalışma hayatına yeni girenler arasında da çok düşük sendikalaşma oranları olduğunu dile getiren Özcan, "Dünya geneline baktığımızda, ILO hesaplamalarına göre ortalama olarak istihdamda olan yaklaşık 2.2 milyar kişinin 214 milyonu sendikalı. Bu da bize yüzde 10'luk bir sendikalaşma oranı veriyor. Kendi hesabına çalışanlar, işverenler ve aile işçilerini hesaba katmadığımız zaman bu oran yüzde 17'ye çıkıyor" diyor.

Özcan'ın verdiği bilgilere göre, sendikalaşmada en düşük oranlar Sahra-altı Afrika, Güney Asya ve Arap ülkelerinde bulunurken, en yüksek oranlar ise Avrupa'da bulunuyor. Avrupa Birliği ülkelerinde sendikalaşma oranı ortalama yüzde 25'ler düzeyinde iken, Danimarka, İsveç ve Finlandiya'da bu oran yüzde 65'in üzerine çıkıyor.

"KAMUDA SENDİKALAŞMA YÜKSEK"


Türkiye'de ise son verilere göre 15,3 milyon kayıtlı işçinin 2,19 milyonunun sendikalı olduğuna işaret eden Özcan, şu bilgileri veriyor: "Ancak bu rakamın sadece kayıtlı işçiler içindeki sendikalaşma oranını gösterdiğini not düşmek gerek. Kamu işçilerinin neredeyse tamamı sendikalı iken, özel sektörde sigortalı işçiler arasında sendikalaşma oranı yüzde 7 civarındadır.

Memurlar arasında ise sendikalaşma oranlarının işçilere göre daha yüksek olduğunu görüyoruz. En son yayınlanan Temmuz 2021 istatistiklerine göre, kamuda çalışan 2,65 milyon memurdan 1.71 milyonu bir sendika üyesidir. Dolayısıyla kamu görevlileri arasındaki sendikalaşma oranı yüzde 64'tür."

"SENDİKALAŞMA SORUNU ÇÖZÜLMELİ"


Bu yıl 1 Mayıs İşçi Bayramı'nın ana temasının "hayat pahalılığı ve örgütlenme" olduğunu dile getiren Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Genel Başkanı Ergün Atalay, sendikalaşma sorunu çözülmeden çalışma hayatındaki diğer sorunları çözme ihtimalinin "sıfır" olduğunu vurguluyor.

Özellikle son yıllarda motosikletli kuryelerin ve atık kağıt toplayıcıların sorunlarının ilgili taraflarca görmezden gelindiğini dile getiren TÜRK-İŞ Başkanı Atalay, asgari ücretli ve emeklilerin geçim sorununa da dikkat çekiyor.

Yılbaşında asgari ücretli, emekli ve çalışanların aldığı zammın yüksek enflasyon karşısında bir değerinin kalmadığını kaydeden Atalay, "Bu meseleleri yılın ortasını geçmeden masanın üstüne yatırıp konuşmak lazım. Uzatmadan yılın ortasında asgari ücretliye de emekliye de kapsamlı bir şey yapılması gerekiyor. Sendikaların yüzde 1'i asgari asgari ücretlileri örgütlenme çatısının altına almamız lazım" diye konuşuyor.

"TİS KAPSAMI GERİLEDİ"


Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR) araştırmasına göre, salgın döneminde özel sektörde yalnızca sendikalı oranı değil, toplu iş sözleşmesi kapsamı da yüzde 6,9'dan yüzde 5,5'e geriledi. Pandemide özel sektörde toplu iş sözleşmesi kapsamı dışında kalan işçilerin sayısı ise 841 bin arttı.

Böylelikle sendika üyesi işçilerin yüzde 28'i toplu iş sözleşmesi kapsamı dışında kalırken, toplamda 616 bin işçi sendika üyesi olduğu halde toplu iş sözleşmesi kapsamına alınmadı. Mevcut ekonomik krizin işsizlik, zamlar, pandemi, borçlanma derken Türkiye'de yaşamayı gün geçtikçe zorlaştırdığını dile getiren DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "Sendikal yaşamda da bunun etkileri görülüyor.

Ocak 2022 verilerine göre resmi sendikalaşma oranı yüzde 14,32'dir. Ancak kayıtdışı işçilerin de hesaba katıldığı fiili sendikalaşma oranı yüzde 13,3'e düşüyor" diye konuşuyor. Çerkezoğlu, sendikal hakların etkin bir biçimde kullanılmasının önemli bir sacayağı olan toplu iş sözleşmesi kapsamı oranının gerilemesinin iş hayatı ve çalışma barışı anlamında önemli bir uyarı olduğunu vurguluyor.

NUMAN ÖZCAN / ILO TÜRKİYE DİREKTÖRÜ  “TÜRKIYE AVRUPA’DAN OLUMSUZ AYRIŞIYOR”


“Bir ülkede sosyal diyaloğun işlerliği bakımından örgütlenme ve sendikalaşma oranları kadar önemli olan diğer bir gösterge toplu sözleşmeden yararlanan çalışan sayısı ve oranıdır. Burada Türkiye ciddi olarak Avrupa’dan ayrışmaktadır.

Avrupa’da toplu sözleşmeden yararlanma oranı ortalama yüzde 60’ları geçmektedir ki bu yaklaşık yüzde 25 olan sendikalı işçi oranının oldukça üzerindedir. Türkiye’de ise tam tersi bir durum söz konusudur. Toplu sözleşmeden yararlanan işçi oranı, sendikalı işçi oranının neredeyse yarısı kadardır.

Bu da toplu pazarlığa girmek için gerekli olan yetki kriterlerinin yüksek olması, pek çok sendikanın bu kriterleri karşılayamaması ve toplu pazarlık sürecindeki zorluklardan kaynaklanıyor. Ayrıca Avrupa’da yaygın olarak görülen, bir işyerinde yapılan toplu sözleşmenin başka işyerlerine ve sektöre yaygınlaştırılması (teşmil) uygulaması da Türkiye’de pek uygulanmıyor.”
0


  • ALTIN GRAM - TL 2976,55 -0,98%
  • ALTIN ONS 2648,82 -1,16%
  • BIST 100 10125,46 0,66%
  • DOLAR/JAPON YENI 153,659 0,65%
  • DOLAR/KANADA DOLARI 1,42361 0,0724%
  • DOLAR/RUS RUBLESI 104,5 -0,1932%
  • DOLAR/TURK LIRASI 34,9519 0,1703%
  • EURO/DOLAR 1,0504 0,3482%
  • EURO/TURK LIRASI 36,7644 0,3705%
  • STERLIN/DOLAR 1,26194 -0,39033%
EKONOMİST YENİ SAYI
Ekonomist Dergisini takip etmek için abone olun.
ABONE OL