Yataş Grup, beş yıldır sürdürdüğü değişim ve dönüşüm programını geçen yıl tamamladı. Şirket, geçen yıl 500 milyon TL olan cirosunu bu yıl 800 milyon TL’ye çıkarmayı planlıyor. Yataş Grup CEO’su Nuri Oztaşkın, yeni hedeflerinin uluslararası bir şirket olmak olduğunu söylüyor. Öztaşkın, “2023 yılında 2 milyar TL ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. Bunun yüzde 20’si yurtdışından gelecek” diyor.
GÖZDE YENİOVA
gyeniova@ekonomist.com.tr
Yataş Grup, beş yıllık değişim ve dönüşüm sürecini geçen yıl tamamladı. Şirket, bu süreçte kârlılığını ve cirosunu artırıp yeni bir marka yarattı. Yataş Grup şimdi de küresel bir şirket olmak için hazırlıklarını sürdürüyor. Yeni hedeflerinin uluslararası bir şirket olmak olduğunu söyleyen Yataş Grup CEO’su Nuri Öztaşkın, “2023 yılında 2 milyar TL ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. Bunun muhtemelen yüzde 20’si yurtdışından gelecek” diyor.
Nuri Öztaşkın ile dönüşüm sonrası şirketin yeni planlarını konuştuk. Öztaşkın’ın sorularımıza verdiği yanıtlar aşağıda yer alıyor.
Yataş geçen yıl ciro ve kârlılık anlamında nasıl performans gösterdi? Bu yıl işler nasıl gidiyor?
2016 yılını 500 milyon TL’nin üzerinde ciro ve yüzde 54’lük büyümeyle kapattık. 2017 büyüme hedefimizi, ilk altı ayın beklenenin üstünde olmasından dolayı yüzde 44’den yüzde 60’a revize ettik. Yani 720 milyon TL olan
ciro beklentimizi 800 milyon TL’ye çıkardık. 2017 yılının ilk altı ayında ise 2016 yılına göre yüzde 56 büyüme gerçekleşti.
Bu büyümede neler etkili oldu?
Son beş yıldır uyguladığımız bir değişim ve dönüşüm programımız vardı. Üzerine bir de yeni marka yarattık ve yüzde 100 yerli Enza Home’u ortaya çıkardık. Burada verimli üretim yapabiliyoruz. Yatak markamızı Yataş Bedding ve mobilya markamızı Enza Home olarak konumladık.
Peki başka tamamlayıcı yeni ürün gruplarına girmeyi düşünüyor musunuz?
Mobilya zaten çok kapsamlı bir iş ve sürekli ürün gamımızı genişletiyoruz. Halı ve aydınlatma ürünlerine girdik. Farklı sandalyeleri, sehpaları ve tabloları da satmaya başladık. Tasarım bizde, üretim ise dışarıda oluyor. Toplam üretimin yüzde 25’ini dışarıdan alıyoruz.
Dönüşüm sürecini tamamladığınıza göre bundan sonraki hedefleriniz nedir?
Yeni dönemde uluslararası bir şirket olmayı hedefliyoruz. Turquality marka programındayız, üçüncü çeyrekte her iki marka için de alacağız. Şu anda zaten yurtdışında 52 mağazamız mevcut. İran’da 14 mağazamız var. Suudi Arabistan’da üç mağazamız bulunuyor. Londra ve Viyana’da birer mağazamız var. Kazakistan ve Mısır’da da üçer mağazamız mevcut. Böylelikle dünyanın birçok yerinde her iki markamızla bulunuyoruz.
Yurtdışı satışlarının ciroya oranı nedir?
Yurtdışı satışlarımızın ciroya oranı yıllık olarak yüzde 7-10 civarında bulunuyor. Bu yıl onu biraz daha yükseltmeyi ve yüzde 20-25’e çıkarmayı planlıyoruz. 2023 yılında 2 milyar TL ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. Bunun muhtemelen yüzde 20’si yurtdışından olacak. Yine bu dönemde yurtdışında 52 mağazadan 200 mağazaya çıkmak istiyoruz.
Burada öncelikli bölgeler var mı?
Kale pazarlarımız var. Bunlar Suudi Arabistan ve İran. Bir de planladığımız Romanya ve İngiltere. Kale pazarlarda kendimiz depo ve mağazalarımızı açacağız. Üretimi daha sonra planlıyoruz. Buradaki üretim ve işçilik maliyetleri uygun olduğu için çok da gitmeye gerek yok. Franchise’larımız da olacak.
Şu an toplam kaç mağazanız var? Bunların ne kadarı size ait?
Şu anda toplam 350 mağazamız var. Bunların 58’i kendi şirket mağazamız, geri kalanı franchise. Bu yıl da 100’e yakız mağaza açma planımız vardı. Bunların 87’sini açtık. Hızlı bir penetrasyona girdik.
Yurtdışı planları arasında ortaklık ve şirket birleşmesi var mı?
Şu anda öyle bir şeye konsantre olmuyoruz. Daha çok yabancılar borsadan alıyorlar. Aile olarak hissedarlık payında yüzde 52’nin altına düşmek istemiyoruz. Her yıl yüzde 50 büyümek zaten şirketi yoran bir şey. Bu yıl 500’e yakın yeni istihdam sağladık. Toplamda 2 bin 300 kişi çalışıyor. Depo, üretim ve mağaza alanı büyüyor. Şirket bir yandan büyüyor, bir yandan FVAÖK’ü, ciro ve kârı da artıyor. Şirketin hisse fiyatı da 2012’de 1 TL civarındayken bu yıl 20 TL’ye geldi.
Nisan ayından itibaren BİST 100’e girdiniz. Yabancı yatırımcıların yılbaşından beri en fazla alım yaptığı hisselerin başında Yataş geliyor. Bu neden kaynaklanıyor?
Yabancı yatırımcılar tarafından çok yakından izleniyoruz. Biz de yurtdışına gidip şirketimizi onlara anlatıyoruz. Ben sürekli road show yapıyorum. En son 12 yatırımcıyla görüşmeye İngiltere’ye gittim. Oradan Paris’e geçip iki yatırımcıyla da orada görüştüm. İki yatırımcı da Stockholm’de vardı. Şimdi yeni olarak ABD’ye gideceğiz, çünkü oradan da ilgi çekmeye başladık. Sürekli yeni yabancı yatırımcılar geliyor.
Yabancı yatırımcılar en çok neleri soruyor?
“En büyük risk nedir?” diye soruyorlar. Ülke riski yatırımcılar için çok önemli. Belki ülke riski yüksek olmasaydı yabancı yatırımcıda yüzde 80 oranına ulaşmıştık. Hissemiz de çok daha iyi bir yerde olabilirdi. Biz risklere bağışıklık kazandığımızı söylüyoruz. Kısa vadeli borçlarımızı uzun vadeye aldık. Borçlarımızın yüzde 40’ı uzun vadeliydi, şimdi yüzde 60’ı uzun vadeli. Toplam borcumuzu da geçen yıl cironun yüzde 36’sındayken bu yılın sonunda yüzde 25’e çekeceğiz. Bunun yüzde 15’i ticari borçlar. Kredi borçlarımız da yüzde 10’a çekilmiş olacak.
Gündeminizde yeni yatırımlar var mı? Ne kadarlık yatırım yapmayı hedefliyorsunuz?
Bu yıl 10 milyon Euro civarında yatırım yaptık. Bunun bir kısmı altyapı ve teknolojiye gitti. Yeni tesis ve yatak fabrikamız kuruldu. Fabrikamızı genişlettik. Mobilya yatırımımızı yüzde 50 civarında artırdık. Yeni sünger yatırımı yaptık. Burada en yeni teknolojiyle yatırım yapacağız ve böylelikle maliyetlerde yüzde 5’e yakın avantaj sağlayacağız. Önümüzdeki iki yıl için yetecek kadar yatırım yaptık. Bunun çoğunu da öz kaynaklardan yaptık.
Sektörde Boydak gibi önemli bir oyuncunun el değiştirmesi rekabet açısından nasıl bir değişim yarattı? Size etkisi ne oldu?
15 Temmuz’dan önce büyüme hedefimiz yüzde 50 iken sonrasında yüzde 54’e çıktı. Aslında o dönemde taleplerde azalma olurken devlete geçen sektör şirketlerinden bize kayışlar oldu. Böylece bizim ürünlerimize olan talepte azalma olmadı ve üzerine 4 puan koymuş olduk. Müşteri profilimize de baktığımızda değişik katılımlar görüyoruz. Biz rekabette yurtdışına bakıyoruz.
Orada stratejiniz nedir?
Yurtdışında stratejimiz ülke bazında farklılık yaratmak yönünde. Ülke bazında inceleme yapıyoruz. Değişik ürünlerimizi test ediyoruz. Yatak ve mobilya ölçülerini özellikle kale pazarlarımızda farklılaştırıyoruz. ABD’de de deneme yapmak istiyoruz. Ama mobilyalar orada çok büyük ve fonksiyonellik aranıyor.
GÖZDE YENİOVA
gyeniova@ekonomist.com.tr
Yataş Grup, beş yıllık değişim ve dönüşüm sürecini geçen yıl tamamladı. Şirket, bu süreçte kârlılığını ve cirosunu artırıp yeni bir marka yarattı. Yataş Grup şimdi de küresel bir şirket olmak için hazırlıklarını sürdürüyor. Yeni hedeflerinin uluslararası bir şirket olmak olduğunu söyleyen Yataş Grup CEO’su Nuri Öztaşkın, “2023 yılında 2 milyar TL ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. Bunun muhtemelen yüzde 20’si yurtdışından gelecek” diyor.
Nuri Öztaşkın ile dönüşüm sonrası şirketin yeni planlarını konuştuk. Öztaşkın’ın sorularımıza verdiği yanıtlar aşağıda yer alıyor.
Yataş geçen yıl ciro ve kârlılık anlamında nasıl performans gösterdi? Bu yıl işler nasıl gidiyor?
2016 yılını 500 milyon TL’nin üzerinde ciro ve yüzde 54’lük büyümeyle kapattık. 2017 büyüme hedefimizi, ilk altı ayın beklenenin üstünde olmasından dolayı yüzde 44’den yüzde 60’a revize ettik. Yani 720 milyon TL olan
ciro beklentimizi 800 milyon TL’ye çıkardık. 2017 yılının ilk altı ayında ise 2016 yılına göre yüzde 56 büyüme gerçekleşti.
Bu büyümede neler etkili oldu?
Son beş yıldır uyguladığımız bir değişim ve dönüşüm programımız vardı. Üzerine bir de yeni marka yarattık ve yüzde 100 yerli Enza Home’u ortaya çıkardık. Burada verimli üretim yapabiliyoruz. Yatak markamızı Yataş Bedding ve mobilya markamızı Enza Home olarak konumladık.
Peki başka tamamlayıcı yeni ürün gruplarına girmeyi düşünüyor musunuz?
Mobilya zaten çok kapsamlı bir iş ve sürekli ürün gamımızı genişletiyoruz. Halı ve aydınlatma ürünlerine girdik. Farklı sandalyeleri, sehpaları ve tabloları da satmaya başladık. Tasarım bizde, üretim ise dışarıda oluyor. Toplam üretimin yüzde 25’ini dışarıdan alıyoruz.
Dönüşüm sürecini tamamladığınıza göre bundan sonraki hedefleriniz nedir?
Yeni dönemde uluslararası bir şirket olmayı hedefliyoruz. Turquality marka programındayız, üçüncü çeyrekte her iki marka için de alacağız. Şu anda zaten yurtdışında 52 mağazamız mevcut. İran’da 14 mağazamız var. Suudi Arabistan’da üç mağazamız bulunuyor. Londra ve Viyana’da birer mağazamız var. Kazakistan ve Mısır’da da üçer mağazamız mevcut. Böylelikle dünyanın birçok yerinde her iki markamızla bulunuyoruz.
Yurtdışı satışlarının ciroya oranı nedir?
Yurtdışı satışlarımızın ciroya oranı yıllık olarak yüzde 7-10 civarında bulunuyor. Bu yıl onu biraz daha yükseltmeyi ve yüzde 20-25’e çıkarmayı planlıyoruz. 2023 yılında 2 milyar TL ciroya ulaşmayı hedefliyoruz. Bunun muhtemelen yüzde 20’si yurtdışından olacak. Yine bu dönemde yurtdışında 52 mağazadan 200 mağazaya çıkmak istiyoruz.
Burada öncelikli bölgeler var mı?
Kale pazarlarımız var. Bunlar Suudi Arabistan ve İran. Bir de planladığımız Romanya ve İngiltere. Kale pazarlarda kendimiz depo ve mağazalarımızı açacağız. Üretimi daha sonra planlıyoruz. Buradaki üretim ve işçilik maliyetleri uygun olduğu için çok da gitmeye gerek yok. Franchise’larımız da olacak.
Şu an toplam kaç mağazanız var? Bunların ne kadarı size ait?
Şu anda toplam 350 mağazamız var. Bunların 58’i kendi şirket mağazamız, geri kalanı franchise. Bu yıl da 100’e yakız mağaza açma planımız vardı. Bunların 87’sini açtık. Hızlı bir penetrasyona girdik.
Yurtdışı planları arasında ortaklık ve şirket birleşmesi var mı?
Şu anda öyle bir şeye konsantre olmuyoruz. Daha çok yabancılar borsadan alıyorlar. Aile olarak hissedarlık payında yüzde 52’nin altına düşmek istemiyoruz. Her yıl yüzde 50 büyümek zaten şirketi yoran bir şey. Bu yıl 500’e yakın yeni istihdam sağladık. Toplamda 2 bin 300 kişi çalışıyor. Depo, üretim ve mağaza alanı büyüyor. Şirket bir yandan büyüyor, bir yandan FVAÖK’ü, ciro ve kârı da artıyor. Şirketin hisse fiyatı da 2012’de 1 TL civarındayken bu yıl 20 TL’ye geldi.
Nisan ayından itibaren BİST 100’e girdiniz. Yabancı yatırımcıların yılbaşından beri en fazla alım yaptığı hisselerin başında Yataş geliyor. Bu neden kaynaklanıyor?
Yabancı yatırımcılar tarafından çok yakından izleniyoruz. Biz de yurtdışına gidip şirketimizi onlara anlatıyoruz. Ben sürekli road show yapıyorum. En son 12 yatırımcıyla görüşmeye İngiltere’ye gittim. Oradan Paris’e geçip iki yatırımcıyla da orada görüştüm. İki yatırımcı da Stockholm’de vardı. Şimdi yeni olarak ABD’ye gideceğiz, çünkü oradan da ilgi çekmeye başladık. Sürekli yeni yabancı yatırımcılar geliyor.
Yabancı yatırımcılar en çok neleri soruyor?
“En büyük risk nedir?” diye soruyorlar. Ülke riski yatırımcılar için çok önemli. Belki ülke riski yüksek olmasaydı yabancı yatırımcıda yüzde 80 oranına ulaşmıştık. Hissemiz de çok daha iyi bir yerde olabilirdi. Biz risklere bağışıklık kazandığımızı söylüyoruz. Kısa vadeli borçlarımızı uzun vadeye aldık. Borçlarımızın yüzde 40’ı uzun vadeliydi, şimdi yüzde 60’ı uzun vadeli. Toplam borcumuzu da geçen yıl cironun yüzde 36’sındayken bu yılın sonunda yüzde 25’e çekeceğiz. Bunun yüzde 15’i ticari borçlar. Kredi borçlarımız da yüzde 10’a çekilmiş olacak.
Gündeminizde yeni yatırımlar var mı? Ne kadarlık yatırım yapmayı hedefliyorsunuz?
Bu yıl 10 milyon Euro civarında yatırım yaptık. Bunun bir kısmı altyapı ve teknolojiye gitti. Yeni tesis ve yatak fabrikamız kuruldu. Fabrikamızı genişlettik. Mobilya yatırımımızı yüzde 50 civarında artırdık. Yeni sünger yatırımı yaptık. Burada en yeni teknolojiyle yatırım yapacağız ve böylelikle maliyetlerde yüzde 5’e yakın avantaj sağlayacağız. Önümüzdeki iki yıl için yetecek kadar yatırım yaptık. Bunun çoğunu da öz kaynaklardan yaptık.
Sektörde Boydak gibi önemli bir oyuncunun el değiştirmesi rekabet açısından nasıl bir değişim yarattı? Size etkisi ne oldu?
15 Temmuz’dan önce büyüme hedefimiz yüzde 50 iken sonrasında yüzde 54’e çıktı. Aslında o dönemde taleplerde azalma olurken devlete geçen sektör şirketlerinden bize kayışlar oldu. Böylece bizim ürünlerimize olan talepte azalma olmadı ve üzerine 4 puan koymuş olduk. Müşteri profilimize de baktığımızda değişik katılımlar görüyoruz. Biz rekabette yurtdışına bakıyoruz.
Orada stratejiniz nedir?
Yurtdışında stratejimiz ülke bazında farklılık yaratmak yönünde. Ülke bazında inceleme yapıyoruz. Değişik ürünlerimizi test ediyoruz. Yatak ve mobilya ölçülerini özellikle kale pazarlarımızda farklılaştırıyoruz. ABD’de de deneme yapmak istiyoruz. Ama mobilyalar orada çok büyük ve fonksiyonellik aranıyor.
