Girişimcilikten gelen bir geçmişe sahip olan Start Up Global Yatırım Danışmanı Hüseyin Oğuz, start up’ların yatırım süreçlerini uçtan uca kurgulayan bir metodolojiyle ilerliyor. Geliştirdiği yatırımcı skorlama algoritması sayesinde, girişimciler için en doğru VC’leri belirliyor; yatırımcıya ulaşmadan önce yatırım hikayesini, sunumu, finansalları birlikte hazırlıyor.
Ekonomist’in 17 - 30 Ağustos 2025 tarihli sayısından
Özellikle yapay zeka alanında ekipleri satın alma trendinin başladığına dikkat çeken Oğuz’a göre bu alanda çözümler geliştiren erken aşama Türk girişimcileri ihtiyaç duydukları sermayeyi bulamamaya devam ederlerse, önümüzdeki süreçte daha fazla erken aşama satın alma ve birleşme görülebilir. Oğuz ile start up ekosisteminin gelecek perspektifini konuştuk.
2025’in ilk yarısına baktığınızda Türkiye girişimcilik ekosisteminde öne çıkan gelişmeler neler oldu?
2025’in ilk yarısında dünya VC’lerinin yüzde 45’i yapay zekâya (AI) giderken, Türkiye’de bu oran yüzde 5’te kaldı. En hızlı büyüyen teknoloji dalgasına yeterince yakıt veremiyoruz. Özellikle AI alanında ‘acqu-hiring’ dediğimiz, ekipleri satın alma işlemlerini sık görmeye başladık. AI alanında çözümler geliştiren erken aşama Türk girişimcileri ihtiyaç duydukları sermayeyi bulamamaya devam ederlerse, önümüzdeki süreçte daha fazla erken aşama satın alma ve birleşme görebiliriz.
Girişimlerin yatırım alabilirlik tanımı sizce 2025’te nasıl değişti?
Şirketler artık çok daha küçük takımlarla çok daha hızlı ölçeklenebiliyor. Bu değişim, yatırım alabilirlik çıtasını da yükseltti. Fonların kendilerinin de daha zor fon topladığı bir dönemdeyiz. Özellikle gelir üretmemiş ya da ürünü henüz canlıya almamış girişimlerin yatırım alması her geçen gün daha zorlaşıyor.
Kur dalgalanmaları ve parasal sıkılaşma ortamında girişimciler neler yapmalı?
Planlarınızı üç senaryo üzerinden yapın: Optimist, baz, pesimist. Yatırımcı bu senaryoları görmediğinde planlamaya değil, temenniye baktığınızı düşünür. İlk global açılımı yatırım sonrası değil, yatırım öncesi deneyimleyin. Küçük testler, büyük sinyaller verir.
Yatırımcıların radarında hangi dikeylerin öne çıkmasını bekliyorsunuz?
E-ihracat yapan küçük işletme sayısı rekor kırarken, bu kitleyi destekleyen altyapılara ihtiyaç artıyor. Uluslararası ödeme çözümleri, global lojistik & fulfillment, yurt dışına satış yapanlara finansman modelleri sunan fintech’ler gibi alanlarda girişimlerin hızlı büyümesini bekliyorum. Sağlık turizmi hızla büyürken, bu büyümeyi destekleyecek dijital çözümlere olan ihtiyaç da artıyor. Sadece AI ile yapılmış değil, AI geçişini kolaylaştıran girişimler ciddi yatırım alabilirlik potansiyeline sahip.
2025 sonrası için Türkiye’deki VC’ler nasıl bir dönüşüm sürecine girecek?
Daha az sayıda girişime, daha yüksek miktarda sermaye koymak isteyen fonlar öne çıkacak. Yeni yatırım yapacak fonlar da turların en az 750 bin – 1 milyon dolar seviyesinde olmasını bekleyecek. Fon büyüklüğü yeterli olmayanlar pasifleşecek.
“Veriyi sahiplen, riski öngör, çözümü göster”
“Sadece globali hedefleme, globali çalış. Veriyi sahiplen, riski öngör, çözümü göster. Yabancı yatırımcıların gözünde Türkiye hâlâ volatil bir pazar. Türkiye’ye dair riskleri senin ağzından duymak isterler. Üç yıllık senaryoların pesimist versiyonunda bile ayakta kalabildiğini gösterebilmelisin. Sunumdan çok strateji, heyecandan çok netlik, hikâyeden çok aksiyon fark yaratıyor.”